Denizcilerin piri Barbaros Hayreddin Paşa vefatının 475. yılında anıldı - Son Dakika
Güncel

Denizcilerin piri Barbaros Hayreddin Paşa vefatının 475. yılında anıldı

Denizcilerin piri Barbaros Hayreddin Paşa vefatının 475. yılında anıldı

"Denizcilerin piri" olarak bilinen Barbaros Hayreddin Paşa, vefatının 475. yılında İstanbul İl Kültür Turizm Müdürlüğü tarafından düzenlenen programla anıldı.

06.07.2021 12:51  Güncelleme: 13:20

"Denizcilerin piri" olarak bilinen Barbaros Hayreddin Paşa, vefatının 475. yılında İstanbul İl Kültür Turizm Müdürlüğü tarafından düzenlenen programla anıldı.

Program kapsamında Beşiktaş'taki Barbaros Hayreddin Paşa'nın türbesi ziyaret edildikten sonra Ahmet Hamdi Tanpınar Edebiyat ve Müze Kütüphanesi'nde Prof. Dr. İdris Bostan bir konferans verdi.

Programın açılışını yapan İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz, Barbaros Hayreddin Paşa'yı tanımanın önemli olduğunu belirterek, "Barbaros demek, 1500'li yıllarda yaşamış, büyük zaferlere imza atmış bir deniz komutanı olmak değil. Barbaros demek, Türklerin denizciliğinin geçmişiyle, bugünüyle ve geleceğiyle temsili, anlamı demek." ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. İdris Bostan ise Osmanlıların kara ordularıyla büyük zaferler kazanmasının yanı sıra denizlerde de karadan geride kalmayacak bir vizyona sahip olduklarını anlattı.

Osmanlı'yı Akdeniz'de hakim konuma asıl getiren kişinin Hayreddin Paşa olduğuna işaret eden Bostan, Osmanlı denizcilerinin hiçbir zaman denizlerde hukuk dışı bir davranış ve tutumda bulunmadığının altını çizdi.

Bostan, Hızır ve Oruç Paşa ile daha sonradan Barbaros unvanını alan Hayreddin Paşa'nın ilk olarak denizlere ticari amaçlı indiklerini aktararak, "Önce Midilli civarında Selanik'e kadar yakın yerlerde dolaşıyorlar. Sonra başardıkça aşağıya doğru ilerliyorlar. Oruç, imkanları daha fazla geliştirerek Mısır'a kadar gidiyor. Ama o arada Rodos bölgesinden geçiyor ve Rodos şövalyeleriyle daimi bir çatışma başlıyor. Bunlardan bir tanesinde kardeşi İlyas hayatını kaybediyor. Kendisi de Rodos zindanlarında esir düşüyor." dedi.

Bu konuda Barbaros Hayreddin Paşa'nın gazalarını anlatan "Gazavat-ı Hayreddin Paşa" adlı önemli bir kaynak olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. İdris Bostan, şöyle devam etti:

"Hem Osmanlı döneminde matbu olarak yayınlanmış, 1970'li yıllarda da sadeleştirerek yayınlanmış. Sonraki yıllarda da o sadeleştirilmeler devam etmiş. Günümüze kadar bilimsel amaçlı diyerek, hala yayınlar yapılan benim de üzerimde yaklaşık 10 yıldır emek sarf ettiğim ilmi bir çalışma. Ama bu kaynak mevcut haliyle bile bir fikir veriyor olsa da onu doğru değerlendirmek, en güzel nüshasını bulup, ilim dünyasına tanıtabilmek gibi bir sorumluluğumuz var. Oradan Barbaros Hayreddin Paşa ve kardeşlerinin hayat hikayeleri genel hatlarıyla sağlıklı bir şekilde çıkartılabilir. Bunları da Avrupa ve bizim arşiv belgelerimizle desteklemek gerekir."

Bostan, Barbaros Hayreddin Paşa hakkında en eski arşivin İspanya'nın Valladolid şehrinin Simancas bölgesinde bir köydeki manastırda korunduğu bilgisini vererek, "Bu bize gösteriyor ki, tarihi arşivlerin kendi mekanlarını yüzlerce yıl koruyabilecek imkanları olmalı. Simancas arşivi de dünyanın en önemli tarih arşividir. Bu arşiv üzerinden biz bugün Osmanlı Akdeniz'inde neler yaşanıyordu, Kuzey Afrika'daki Osmanlı eyaletlerinin beylerbeyinin İspanya ile olan ilişkilerini o arşivdeki mevcut belgeler üzerinden takip edebiliyoruz. Nitekim ben o belgeler üzerinden 'Kanuni ve Akdeniz Siyaseti' adlı bir makale hazırlayabilecek malzemeye ulaştım. Dolayısıyla Osmanlı belgeleri sadece bizim elimizdeki arşiv belgelerinden ibaret değil. Venedik, Dubrovnik, Fransız, İngiliz arşivleri ve kadim dönemler için İspanya'nın Simancas arşivleri, daha sonraki yüzyıllar için Madrid'teki milli arşiv en önemli bilgileri barındırıyor." diye konuştu.

16. yüzyılda Osmanlı Akdeniz politikalarını Kanuni Sultan Süleyman ile Barbaros Hayreddin Paşa'nın yeniden şekillendirdiğini ifade eden Bostan, şunları kaydetti:

"Yeni politikalarla Osmanlı varlığını, Akdeniz üzerinden Avrupa devletlerine taşımışlar ve yeni bir dünyanın kazanımını gerçekleştirmişlerdir ki, aslında tabii sınırlarına karalarda ulaşmış Osmanlı varlığının denizler üzerinden gidebilecekleri coğrafya sadece Orta ve Batı Akdeniz değil, Atlas Okyanusu'na ulaşan ve Faslı denizcilerle müşterek düzenledikleri harekatlarla İngiltere'nin güney bölgelerini yaklaşık 50 yıl vuran bir döneme ulaşmıştır. Bu Akdeniz tarihinde Osmanlı varlığının kendi konumunu belirleme sürecinde nereden yola çıktığını gösterir. Bu da Barbaros Hayreddin Paşa'nın geliştirdiği politikalarla gerçekleşmiştir. Pargalı İbrahim Paşa da bu süreçte önemli bir rol oynamıştır."

Bostan, Barbaros Hayreddin Paşa döneminin bir daha 150 yıl değişmeksizin onun ortaya koyduğu politikalarla devam ettiğine dikkati çekerek, "Eğer Paşa, Akdeniz dünyasında Preveze gibi büyük bir zaferi kazanmamış olsaydı, Osmanlıyı Akdeniz'in en etkin deniz gücü haline getirmeseydi o zaman Avrupa'da var olan ve denizcilikte iddialı olan İspanya, Fransa, Venedik gibi devletlerin ve onların kontrolü altındaki diğer denizci devletçiklerin hepsinin birlikte oluşturdukları, biz onlara 'Avrupa veya Haçlı müttefikleri' diyoruz, onların karşısında tutunamazlardı. Preveze gerçek manada bir İslam hakimiyeti tesis etmiş bir zaferdir. Etkileri uzun zaman devam etmiştir. Hatta Avrupalılar nezdinde Osmanlı yenilmez bir devlet olarak algılanmıştır, İnebahtı Savaşı'na kadar."

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Denizcilerin piri Barbaros Hayreddin Paşa vefatının 475. yılında anıldı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement