Dha Yurt Bülteni 16

EMİNE ERDOĞAN:  RAKAMLARA BAKILDIĞINDA DA KADINLAR KONUSUNDA ÖNEMLİ NOKTALARA GELDİĞİMİZİ GÖRMEKTEYİZ

MARDİN'de, düzenlenen, "Uluslararası Kadın Sempozyumu"nda konuşan Cumhurbaşkanı Receep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, bundan 10 yıl önce kadınların temel hak ve hürriyetinden bahsettiklerini, bugün ise, kadınların ekonomide ve hayattaki önemi yerini konuştuklarını ifade ederek, "Rakamlara bakıldığında da kadınlar konusunda önemli noktalara geldiğimizi görmekteyiz. Kadın istihdam oranı 2002'de yüzde 20'lerde iken, bugün yüzde 30 oldu. Okullaşma oranı ise, yüzde 13 seviyelerinde iken, bugün yüzde 40'a çıktı"dedi.

Mardin Valiliği, Büyükşehir Belediyesi, Dicle Kalkınma Ajansı, GAP İdaresi ve Hasan Kalyoncu Üniversitesi işbirliğinde düzenlenen, "Uluslararası Kadın Sempozyumu" açılış programı gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın yanı sıra, Çalışma Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Mardin Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan vekili Mustafa Yaman, Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Edibe Sözen, eski bakanlar, protokol üyeleri ve vatandaşların katıldığı program, tanıtım filmi ve müzik dinletisi ile başladı.

"KADINLAR BİRLEŞTİRİCİDİR"

Sempozyumun açılışında konuşan Emine Erdoğan, bölgede terörü kadınların birleştirici gücü ile yok ettiklerini ifade etti. Erdoğan, farklı din, dil ve etnik yapıların bir arada yaşadığı bu şehide olmaktan büyük mutluluk duyduğunu, Mardin'in bir masalın ilk cümlesi gibi bir şehir olduğunu söyledi. Büyükşehirlerde binaların arasına sıkışmış bir çocuğun hayal dünyası ile bir Mardin evinden yıldızları izleyen bir çocuğun dünyası aynı olamayacağını söyleyen Emine Erdoğan, "Mardin şairlere ve edebiyatçılara ilham olmuştur. İşte bu şehirde terör örgütleri hain emellerini gerçekleştirmek için çaba verdiler. Nice insanımızı teröre kurban verdik. Geride kalan anaların, eşlerin ve ailelerin acılarını yürekten paylaşıyorum. Devletimiz terörü yok etmek için tüm güçleriyle mücadele ediyor. Bizler de hep birlikte Türk, Kürt ve Arap ayrımı yapmadan hep birlikte terörü bu topraklardan sileceğiz. Bilimi ve sanatı bu topraklarda yeniden inşa edeceğiz. Bu konuda kadınların misyonu önemlidir. Çünkü, kadınlar birleştiricidir"dedi.

Emine Erdoğan, kadınlar ile ilgili yapılan çalışmalar ile büyük değişimler elde ettiklerini de vurgulayarak, "Bugüne kadar kadın üzerine sayısız toplantı yapıldı. Sorunları ifade eden birçok cümle kuruldu. Fakat, kurduğumuz cümlelerin mahiyetinin değiştiğini fark ediyorum. Bundan 10 yıl önce kadınlarımızın temel hak ve hürriyetinden bahsediyorduk. Bugün ise, kadınlarımızın ekonomide ve hayattaki önemli yerinden konuşuyoruz. Rakamlara bakıldığında da kadınlar konusunda önemli noktalara geldiğimizi görmekteyiz. Kadın istihdam oranı 2002'de yüzde 20'lerde iken, bugün yüzde 30 oldu. Okullaşma oranı ise yüzde 13 seviyelerinde iken, bugün yüzde 40'a çıktı. Kadın akademisyen oranımız dünya ortalamasını üstünde. 15 yıl önce 'Haydi kızlar okula' derken bugün temel eğitimde kız erkek oranının eşitlendiğini görüyoruz. Biliyoruz ki, bizim kızlarımız yurtdışındaki akranları ile mücadele edecekler ve ülkemizi en iyi yerlere getirecekler"diye konuştu. Reformların kadınların yaşamına olumlu etkisinden de bahseden Cumhurbaşkanı Recep tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:

"KAZANIMLARI UZUN VE ZORLU MÜCADELELER İLE ELDE ETTİK"

"Kadının varlığını yücelten bu gelişmeler elbette kısa sürede olmadı. Bu kazanımları uzun ve zorlu mücadeleler ile elde ettik. Başörtüsü olan genç kızlarımızın Üniversite kapılarından döndüğü günleri unutmadık. Etnik ayrımcılıklardan dolayı ayrıştırılan kadınlar hala içimizde. Bugün ise, kadınlarımıza demokratik hakların hepsi iade edildi. Bu mücadele sayesinde yeni nesillerin geleceğini teminat altına alındı. Bugün hiçbir kadınımızın ayrımcılığa maruz kalmasına asla gönlümüz razı olamaz. Ülkemizde kadınlar yönünde büyük gelişmelerin yanında sorunlarımız da var. Ülkemizde en büyük sorunlarımızdan birisi de kadına yönelik şiddettir. Hep birlikte kadına yönelik şiddeti ortadan kaldırmak için mücadele etmeliyiz. Bu zihniyeti yok etmeliyiz. Şiddeti besleyen algıyı yok etmeliyiz. Kadın meselesi aynı zamanda bir erkek meselesidir. Tüm dünyada kadınların 3'te biri fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kaldığını biliyoruz. Kadınlarımızın bu durumlarının gözetilmesi insanlığa olan borcumuzdur. Şu hususa özellikle değinmek istiyorum. Rabbimiz kadınlara anne olmak gibi çok önemli bir imtiyaz vermiştir. Kadınlara bu noktada pozitif ayrımcılık sağlayarak işlerini kolaylaştırmalıyız. Kadınlar konusunda babalara da önemli işler düşmektedir. Eve yalnızca para getirmeye yarayan bir baba modeli son derece yetersizdir. Güçlü aileler güçlü toplum demektir. Bu vesileyle düzenlenen sempozyumun faydalı olacağına inanıyorum. Katkısı olan herkese teşekkür ediyorum."

Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk ise, kadınların son 15 yılda geldikleri yerin ve değişimin öneminden söz ederek, "Bin yılı aşkın süredir bu topraklarda ilim ve irfanı birlikte inşa ediyoruz. Bu şehir herkes için örnek teşkil etmektedir. Cumhurbaşkanımız liderliğinde toplumsal zihniyet dönüşümünü gerçekleştirmek ve insan hakları konusunda başarılı çalışmalar yapıyoruz. Bu konuda önemli bir nokta ise kadın haklarıdır. Toplumlarda sevgi ve saygı gibi hak ve adalet duygusu da kadınla birlikte başlamaktadır. Bu vesileyle kadınlarımız ile ilgili önemli düzenlemeler yaptık. En büyük insan hakkı ihlali olan kadına yönelik şiddet ile ilgili mücadele yürütüyoruz. Her alanda sağlamaya çalıştığımız fırsat eşitliğinin en önemli ayaklarından birisi de kadına yönelik şiddetin yok edilmesidir. Hükümetimi döneminde kadınlarımızın eğitimleri ve iş yaşamına katılmalarında da önemli mesafe kat ettik. 2005 yılında kadın iş gücü 5 milyon iken, bu rakam yılında 9. 5 milyona çıkmıştır. Kadın girişimciliğinin ve kadın istihdamının arttırılması için çok programlı çalışıyoruz. Kadınlar kültürümüzü ayrılmaz bir parçasıdır. Bu nedenle kadınlarımızı etkin bir şekilde yaşantımızda yer vermeliyiz. Bu sempozyumda alınacak tüm kararları bakanlık olarak önemsediğimizi bildirmek isterim"dedi.

Mardin Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan vekili Mustafa Yaman da, büyük acılara maruz kalan kadınların anlattığı hikayelerin vicdanında hala büyük bir yara olduğunu belirterek, "Bugün burada kıymetli katılımcılarımızla, göç ve kadın, istihdam ve kadın, terör ve kadın, medya ve kadın ve aile içi şiddet gibi birçok konuda değerlendirmeler yapacaklar. Biz kadınlarımızın destekleriyle ilimizi en iyi yerlere getireceğiz. Bu vesileyle sempozyumun hayırlara vesile olmasını dilerken, bizleri katılımlarıyla onurlandıran başta Saygıdeğer Hanımefendin Emine Erdoğan ve Bakanımız olmak üzere tüm katılımcılara teşekkür ederiz"diye konuştu.

Sempozyumda konuşan Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Edibe Sözen de, kadınların bakış açısı le dünyaya sesleneceklerini ifade ederek, "Bu önemli sempozyum Mardin ve Gaziantep hattında oluştu ve büyük bir heyecan yarattı. Mardin çok güzel bir şehir. İçinde birçok güzellik var. Bir medeniyet merkezinde olmaktan gurur duyuyoruz. Masalsı bir şehir olan Mardin'de şehrin bir arada yaşama özelliğini ülke gündemine taşıdık. Bugünde Mardin'den kadının bakış açısını dünya gündemine taşıyacağız"dedi.

Sempozyum, daha sonra diğer katılımcıların konuşmaları ile devam etti.

Görüntü Dökümü:

-Sempozyumdan görüntüler

-Emine Erdoğan'ın karşılanması

-Konuşmalar

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Nezir GÜNEŞ/MARDİN,-

=============================

Koşan Dağı'nın zirvesindeki mağara gibi evde izole yaşam (2)

ERZİNCAN VALİSİ'NDEN AÇIKLAMA

Erzincan Valisi Ali Arslantaş, Tunceli- Bingöl ve Erzincan sınırlarının kesiştiği, 2 bin 500 rakımlı Koşan Dağı'nın zirvesine yakın yamaçtaki mağara gibi evde yaşayan aileyle ilgili açıklama yaptı. Aileye engelli ve yaşlı aylığı kapsamında, son 8 yılda 77 bin 758 TL'lik ödeme yapıldığını belirten Vali Arslantaş, 150 küçükbaşı bulunan ailenin çocukları arasında üniversite mezunu olduğunun tespit edildiğini kaydetti. Vali Arslantaş'ın konuya ilişkin yazılı açıklaması şöyle:

"02 Kasım 2018 tarihinde basına yansıyan Tercan ilçemizin Konarlı köyünde yaşayan Taşer ailesiyle ilgili aşağıdaki açıklamanın kamuoyuyla paylaşılması gereği hasıl olmuştur. Hüseyin Taşer (01/02/1953) adlı vatandaşımız ilçemiz Konarlı köyü nüfusuna kayıtlı eşi ve 5 çocuğu (2 erkek, 3 kız) ile aynı hanede, Konarlı köyü, Girnevik mezrası, Yukarıkom mevkinde (Tercan merkeze 53,9 km mesafede) tek katlı evde ikamet etmektedir. Şahsın nüfus kayıt örneği incelenmiş ve 10 çocuk (6 kız ve 4 erkek) babası olduğu anlaşılmıştır. Hüseyin Taşer adlı vatandaşımızın büyük oğlu Doğan Taşer (01.01.1967) isimli şahısın 2 kız (Cevahir (01/04/1982 Evli) ve Yazgül (1970 Evli) kardeşi ile İstanbul iline taşındığı ve daha sonra 2008 yılında diğer kız kardeşini (Mülkinaz 1983) yanına aldığı tespit edilmiştir. Diğer erkek çocuk olan Sezgin'in ise yine aynı köyde yaşayan bir vatandaşımızın hayvanlarına bakarak geçimini temin ettiği görülmüştür.

Ailenin çocuklarının ikisinin 2005 yılında Tercan YİBO'dan mezun oldukları, diğer birinin ise Tercan MYO Bilgisayarlı Muhasabe bölümünden mezun oldukları tespit edilmiştir. Tercan SYDV tarafından ilk defa gelir testi için 14/05/2012 tarihinde dosya oluşturulmuş, en son 06/03/2018 tarihinde hane ziyareti yapılmıştır. 2018 yılı içerisinde iki kez hane ziyareti yapılmış olup, ailenin yaşadığı yerin elverişli olmaması sebebiyle İlçe merkezinde veya köyde ulaşımın ve diğer ihtiyaçlarını daha iyi karşılayabileceği bir konut bulunması ve vakıf imkanları dahilinde aileye kira yardımı yapılabileceği tavsiye ve teklif edilmiş ancak aile reisi Hüseyin Taşer '150 küçükbaş hayvanına ancak Yukarıkom mevkiinde bakabileceğini ve yaşadığı bölgede kendilerince ziyaret olarak bilinen 'Koşan Baba' türbesini yalnız bırakamayacağını' söyleyerek teklifi reddedilmiştir.

Hüseyin Taşer adlı vatandaşımızın 2 engelli çocuğuna 30/12/2009 tarihinde 2022 sayılı kanun kapsamında engelli aylığı bağlanmış ve düzenli olarak ödemeleri halen devam etmektedir. Ayrıca eşi Emine Taşer 24/08/2017 tarihinden itibaren yine aynı kanun kapsamında yaşlı ve muhtaç aylığı almaktadır. Yine Emine Taşer'e engelli olan oğlu Metin Taşer'e baktığı için 06/07/2010- 19/01/2017 tarihleri arasında evde bakım aylığı (6 yılda toplam 77.758,00 lira) ödenmiş olup daha sonra rapor yetersizliğinden bu ödeme iptal edilmiştir. Diğer engelli çocuk Hacer Taşer için halen evde bakım ücreti ödenmektedir. Aileye halen aylık olarak toplam 2.806,47 TL nakit yardım yapılmaktadır."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Vali Ali Arslantaş'ın açıklaması

Coşkun MENEK/ERZİNCAN,

==========

SAVAŞIN ÇOCUKLARI YENİDEN DUYMAYA BAŞLADI

SURİYE'de yaşanan iç savaşta meydana gelen patlamalar ve çeşitli hastalıklar nedeniyle işitme yetisini yitiren 22 çocuğa, İHH İnsani Yardım Vakfı ve Kuveyt Beytül Zekat Yardım kuruluşu iş birliğiyle işitme cihazı takıldı. Bazı çocuklar ailelerinin sesini ilk defa duymanın heyecanını yaşadı.

Suriye'de 7,5 yıldır devam eden iç savaştan en çok etkilenenler çocuklar oldu. Yaşanan çatışma, patlama ve hastalıklar sonucu binlerce çocuk sakat kalırken, bir kısmı da işitme yetisini yitirdi. Çocukların tedavisi için İHH İnsani Yardım Vakfı ve Kuveyt Beytül Zekat Yardım Kuruluşu iş birliğiyle 'İşitme Cihazı Projesi' hayata geçirildi. Proje kapsamında tespit edilen 22 işitme engelli çocuğa El-Bab'da, işitme cihazı takıldı. Çocuklardan bazıları, anne ve babaların seslerini ilk defa duymanın heyecanını yaşadı.

İHH Kilis Sağlık Sorumlusu Muhammed Ceyhan, "2018'in başında başlattığımız sağlık projeleri ile 100 Suriyeli hastanın tedavisini üstlendik. Bunların içinde kornea ameliyatları, işitme cihazları, protez işlemleri ve engellilere akülü tekerlekli sandalye dağıtımı vardı. Bugün de yine 22 öğrenciye işitme cihazı takıyoruz. Savaşın harap ettiği, savaşın duymalarını engellediği öğrencilerimiz işitme cihazlarını taktı. İnşallah hayat bundan sonra onlar için daha güzel olacak" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

----------------------------------

Çocuklara işitme cihazı takılması

Bir çocuğun ilk defa babasının sesini duyması

İHH yetkilisinin konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber- Kamera: GAZİANTEP- DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 249 MB

=============

BABA VE OĞLUNA SİLAHLI SALDIRI DÜZENLEYİP POLİSİ YARALAYAN ZANLI ADLİYEDE

MANİSA'nın Kula ilçesinde bir eve baskın yaparak babayı öldüren, adamın oğlunu ise ağır yaralayan, ardından kendisini yakalamak isteyen polis memurunu da yaşanan arbedede tabancayla vuran cinayet zanlısı V.Y. (Volkan Yılmaz) (26), geniş güvenlik önlemleri altında adliyeye sevk edildi.

Olay, dün (perşembe) saat 01.00 sıralarında Zaferiye Mahallesi 138 Sokak'ta meydana geldi. Oğlu Ramazan Çelik (30) ile birlikte yaşayan Halil Çelik, zil çalınca kalkıp, kapıyı açtı. Bu sırada bir kişi, Halil Çelik'e ateş etti. Saldırgan, silah seslerini duyup, kapıya koşan Ramazan Çelik'e de ateş etti. Komşuların ihbarı üzerine olay yerine sevk edilen ambulanslarla baba ve oğlu, Kula Devlet Hastanesi'ne kaldırdı. Tedaviye alınan Halil Çelik, yapılan müdahaleye karşın kurtarılamadı. Ramazan Çelik ise ilk müdahalesinin ardından Salihli Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. Olayın ardından soruşturma başlatan polis, katil zanlısının işsiz V.Y. olduğunu belirledi. Zanlının, eski Selendi yolu üzerindeki kırsal bölgede bulunan bir barakada saklandığı tespit edildi. Zanlıyı yakalamak için dün saat 15.00 sıralarında bölgeye giden 3 polis memurunu gören V.Y., kaçmaya başladı. Peşine düşen güvenlik güçlerinden 20 yıllık polis memuru Süleyman Yapıcı (44), V.Y.'nin üstüne atladı. Yere düşen V.Y., Yapıcı'yı tabancasıyla karın boşluğundan yaraladı. V.Y. ise diğer polis memurlarınca sağ bacağından vurularak yakalandı. Yaralılardan polis memuru Yapıcı, ambulansla hastaneye kaldırıldı. V.Y. ise hastanedeki tedavisinin ardından soruşturmanın yürütüldüğü jandarma karakoluna götürüldü. V.Y., işlemleri tamamlanınca bugün adliyeye sevk edildi. Öte yandan yaşamını yitiren Halil Çelik, dün (perşembe) toprağa verildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Adliyeden görüntü

Cinayet zanlısının adliyeye getirilişi

Haber- Kamera: Hasan YİĞEN/ KULA (Manisa),

========================