Dha Yurt Bülteni -4 - Son Dakika
Güncel

Dha Yurt Bülteni -4

Bitlis'te 80 köy yolu ulaşıma kapandıBitlis'te yoğun kar yağışı nedeniyle 80 köy yolu ulaşıma kapandı.

22.04.2019 10:36
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Bitlis'te 80 köy yolu ulaşıma kapandı

Bitlis'te yoğun kar yağışı nedeniyle 80 köy yolu ulaşıma kapandı.

Bitlis ve çevresinde etkili olan yağmur, dün gece yerini kar yağışına bıraktı. Yoğun kar yağışı ile birlikte kent beyaz örtüye büründü. Kent merkezinde kar kalınlığı 15 santimetreyi bulurken 80 köy yolu da ulaşıma kapandı. Kapanan köy yollarının açılması için İl Özel İdaresi'ne bağlı karla mücadele ekipleri yoğun bir çalışma başlattı.

Görüntü Dökümü

-------------

-Kar altındaki sokaklardan detaylar

-Karlı ağaçlardan detaylar

-Evlerden detay görüntüler

-Sokaktaki vatandaşlardan detay

-Araçların temizleyen vatandaşlardan görüntüler

-Detay görüntüler

Haber-Kamera: Özcan ÇİRİŞ/BİTLİS,

=====================

Çukurca'ya nisan karı

Hakkari'nin Irak sınırındaki Çukurca ilçesi, nisan ayında yağan karla beyaza büründü. Sabah kar manzarasıyla uyanan ilçe sakinleri, şaşkınlık yaşadı.

Irak sınırındaki Çukurca ilçesinde yaklaşık 1 haftadır aralıklarla etkili olan yağmur, bu sabaha karşı kar yağışına dönüştü. Kısa sürede ilçe beyaza bürünürken, kar kalınlığı, ilçe merkezinde 4, yüksek kesimlerde ise 15 santimetreye ulaştı. Sabah kar manzarasıyla uyanan ilçe sakinleri, şaşkınlık yaşarken, uzun yıllar sonra nisanda kar gördüklerini söyledi.

Öte yandan Van- Hakkari yolu üzerinde bulunan, 2 bin 730 rakımlı Güzeldere Geçidi'nde de kar yağışı ve sis etkili oldu. Zaman zaman tipi de etkili olurken, sürücüler zor anlar yaşadı. Bazı sürücüler,

araçlarıyla ilerlemekte güçlük çekerken, bölgeye kar küreme araçları gönderildi. Bölgedeki kar kalınlığının ise 7 santimetreyi bulduğu belirtildi.

Görüntü Dökümü

---------

ÇUKURCA

------------

-Lapa lapa yağan kar yağışı

-Beyaza bürünen ilçe

-Ağaç dallarındaki beyaz örtü

VAN

---

CEP TELEFON KAMERASI

-Yolda araçta çekilen kar görüntüsü

-Tipi ve sisin etkili olduğu Güzeldere geçidi

-Kar ve tipi nedeniyle yolda kalan araçlar

-Sürücülere zor anlar yaşatan sis

BOYUT: 213 MB - SÜRE: 1 DK 46 SN

===================

Polisin durdurduğu otomobilde metamfetamin ele geçirildi

Konya'da ihbar üzerine polisin durdurduğu bir otomobilde, 297 gram metamfetamin adı verilen uyuşturucu madde ele geçirildi. Olayla ilgili 3 kişi gözaltına alındı.

Gaziantep'ten Konya'ya dün bir otomobille uyuşturucu getirileceğinin bilgisini alan Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, önceden belirlenen otomobili Konya-Adana karayolu kent  merkezi girişinde durdurdu. Polis ekipleri, otomobilin çeşitli yerlerine gizlenmiş paketler halinde 297 gram metamfetamin ele geçirdi. Otomobilde bulunan H.T., C.D. ve S.C.D gözaltına alındı.

Şüphelilerin sorgusu sürüyor.

Görüntü Dökümü

--------------------

Şüphelilerin sağlık kontrolüne getirilmesi

Sağlık kontrolünden çıkartılması

Haber- Kamera: Hasan DÖNMEZ KONYA DHA))

=================

Başkale'de develer, güreşlere hazırlanıyor

Van'ın Başkale ilçesinde yetiştirilen güreş develeri, Türkiye'nin çeşitli illerinde yapılacak deve güreşlerine hazırlanıyor. Aydın'da 13 yıl önce 1 ve 1,5 yaşındayken Aydın Erbay tarafından satın alınan develere, bakıcıların gözetiminde, kondisyonlarının artırılması için her gün çalışma yaptırılıyor.

'Çöl hayvanı' olarak bilinen develer, Van'ın en soğuk bölgelerinden, İran sınırındaki Başkale ilçesinin Kocaköy Mahallesi'nde özenle yetiştirilip, güreşlere hazırlanıyor. Aydın'da yavruyken alınan ve Başkale'ye getirilen, tek hörgüçlü 21 güreş devesine, özellikle kışın 2 bin 100 rakımda bakıcılarının gözetiminde her gün 2 kez çalışma yaptırılıyor. Ege'nin çeşitli kentlerinde, 60- 100 bin liradan satılan develere, bölgeye gelenler de büyük ilgi gösteriyor. Kocaköy'e gelenler, güreş develerinin fotoğraflarını çekip, kondisyon çalışmalarını izliyor.

Başkale'de babası Aydın Erbay ile 13 yıldır bu işi yaptığını belirten İshak Erbay, "Babam 13 yıl önce bu develeri Aydın İncirliova'da aldı. Güreş hobisi olan insanlar develeri bilir. Yetiştirdiğimiz develerin hepsi güreş develeridir. Başpehlivan devemiz de var. Deve güreşleri kış mevsiminde başlıyor. Ege başta olmak üzere Antalya'nın Kumluca'da da deve festivalleri ve yarışlar oluyor. Develerin bakımı da diğerlerine göre daha zor. Bakımlarına özen gösteriyoruz. Deve çocuk gibidir, iletişim kurabilirsen güreşen devenin sıkıntısı olmaz. İletişim kuramazsanız sıkıntı büyük demektir" dedi.

Görüntü Dökümü

----------

-Güreş develerniden genel ve detaylar

-Develerin fotoğraflarını çeken vatandaşlar

-Develerden detaylar

-Develeri gezdiren sahibi

-Sahibinin elinde zıplayan deve

-Develerin sahabi İshak Erbay ile röportaj

-Detaylar

Haber-Kamera: Behçet DALMAZ- Orhan AŞAN/VAN, -

====================

Akademisyenlerden ekolojik ürün çalışması

Erzurum Teknik Üniversitesi akademisyenleri biyoteknoloji ve toksikoloji alanında önemli bir başarıya imza attı. Laboratuvarlarda genetik materyallerin saflaştırılmasında kullanılan ürünlerdeki petrol kaynaklı kimyasal maddelerin yerine, aynı işlev ve özelliklere sahip mikroorganizma kaynaklı bir ürün elde eden öğretim üyeleri, test aşamasını da başarıyla geçti. Akademisyenlerin çevreci ve ekonomik olan ürünleri çeşitli üniversitelerdeki laboratuvarlarda kullanılmaya başlandı.

Erzurum Teknik Üniversitesi Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Öğretim Üyeleri Doç.Dr. Serkan Ötücü, Dr. öğretim üyesi Ömer Faruk Karataş ve Dr. öğretim üyesi Elanur Aydın Karataş, biyoteknoloji ve toksikoloji alanında çalışma yapmak için ATA Teknokent bünyesinde bir firma kurdu. 2018 yılında kurdukları EcoTech Biyoteknoloji isimli şirkete TÜBİTAK'tan da destek alan akademisyenler, biyoteknoloji ve genetik alanında kullanılan ürünleri hem ekonomik hem de daha çevreci olarak üretmeyi başardı. Teknokentteki araştırma laboratuvarında 20'ye yakın ürün elde eden akademisyenlerin çalışmaları hem çevreci hem de ekonomik olmaları yönüyle dikkat çekiyor.

10 yıldan beri kanser biyolojisi üzerine çalışmalar yaptığını belirten Dr. öğretim üyesi Ömer Faruk Karataş, biyoloji ve toksikoloji alanında çayışmalar yapan 3 arkadaş olarak şirketi kurduklarını söyledi. Moleküler, biyoloji, genetik ve biyoteknoloji alanında ürünler üretmeyi başardıklarını ifade eden Karataş, yeni ürünlerinin hem çevreci hem de ekonomik olduğunu kaydetti. Laboratuvarlarda metaryallerin saflaştırılmasında kullanılan ürünlerde önceden petro kimyasal tabanlı ürün kullanıldığını belirten Karataş, bunun da uzun süreli kullanımlarda sağlık açısından sakıncaları bulunduğunu belirtti. Teknokent'teki firmalarıyla yaptıkları çalışma sonunda petro kimyasal tabanlı ürün yerine mikroorganizmalardan üretilen biyolojik bir madde ürettiklerini bunun da test çalışmalarında başarılı olduklarını anlatan Karataş, "Önceden petro kimyasal tabanlı bir kısım malzemeler kullanılıyordu. Biz petro kimyasal maddeyi çıkarıp mikroorganizmalardan üretilen biyolojik malzemeyi test ettik. Ar-ge çalışmalarımızda da başarılı sonuçlar aldık. Ürünümüzü ticarileştirdik, satışını yapmaya başladık. Farklı farklı şehilerden üniversitelerdeki hocalarımız çalışmalarımızı denetiler. Çok güzel sonuçlar aldıklarını bizimle paylaştılar" dedi.

BÜYÜK RAKİPLERLE MÜCADELE EDİYORUZ

Uzun yıllardır biyotoknoloji üzerine çalışmalar yaptığını belirten Doç. Dr. Serkan Ötücü, teknokentteki firmada 20 kalem ürün üretmeyi başardıklarını vurguladı. Ürünlerinin hem milli hem de çevreci olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Serkan Ötücü, Amerika, Almanya ve İngiltere menşeyli rakiplerla yarıştıklarını söyledi. Ürünlerinin fiyatının ithal ürünlere karşı daha ekonomik olduğunu ifade eden Ötücü, "Bakterilerden DNA izole etmek için gerekli olan kitler, organizma gruplarından, böceklerden, bitkilerden DNA izole edebilecek ürünlerimiz mevcut. Şirket olarak araştırmacıların ihtiyaç duyabiliceği standart ürünleri de yapmaya çalışıyoruz. Asıl amacımız yeni bir sektör olan biyoteknolojiyi canlandırmak" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-------

-Akademisyenlerin laboratuvarda çalışmasından detay

-Biyolojik maddelerden detay

-Üretilen malzemelerden detay

-Ömer Faruk Karataş ile röp

-Serkan Ötücü ile röp.

Haber: Salih TEKİN - Kamera: Zafer KUMRU/ ERZURUM,

=====================

Bale için Samsun'a yerleşti

Gürcistan'da küçük yaşlarda baleye başlayan Ana Gorgiashvili (28), geldiği Samsun'da eğitim aldıktan sonra Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğü bünyesine katıldı. Samsun'da birçok gösteride sahneye çıkan Gorgiashvili, Türkiye'yi ve Samsun'u çok sevdiğini belirterek, "Buradayken sanki evimdeymiş gibi hissediyorum. Bale benim hayatım, onsuz kendimi düşünemiyorum" dedi.

Gürcistan'da, 6 yaşında bale yapıp, dans etmeye başlayan ve ülkesinde kurs gören Ana Gorgiashvili, eğitiminin geri kalanını etkilendiği Samsun'da sürdürmeye karar verdi. Tiflis Opera ve Balesi'nde dans eden Gorgiashvili, Türk geleneklerinin kendi gelenekleriyle benzer olduğuna karar verip, 2012 yılında Samsun'a yerleşti. Hayatında değişiklik yapmak için Samsun'a yerleşen genç balerin, Samsun Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğü bünyesine katıldı, eğitimlerinin ardından gösterilerde sahne almaya başladı. Balede gösterdiği performansla ilgi odağı olan Gorgiashvili, Türkiye'yi ve Samsun'u çok sevdiğini söyledi.

'TÜRKİYE'DE OLMAKTAN MUTLUYUM'

Her kız çocuğu gibi kendisinin de dansı çok sevdiğini anlatan Gorgiashvili, "Annem ve babam da bunu görüp beni bale okuluna götürdüler. Ben de bu şekilde baleye başlamış oldum. Yaklaşık 3-4 sene Tiflis'te dans ediyordum. Daha sonra 'bir değişiklik olsun' diye burada da denemek istedim. Buraya geldikten sonrada burada kaldım. Yaklaşık 8 yıldır da burada yaşıyorum. Burada da bir Türk ile nişanlandım. Samsun'da ve Türkiye'de olmaktan çok mutluyum. Çünkü birbirimize çok yakınız. Buradayken kendimi evimde gibi hissediyorum. Hem Tiflis de buraya çok yakın. İstediğim zaman gidip gelebiliyorumö dedi.

'BALERİN OLMAK ÇOK ZOR'

Bale yapacaklara önerilerde bulunan Gorgiashvili, "Aslında biz her zaman aç kalıyoruz sayılır. Özellikle temsil günlerinde her şeyimize çok dikkat etmemiz gerekiyor. Temsil gününde yediğimiz yemeklere, aldığımız proteinlere ve uyku düzenimize çok dikkat etmeliyiz. Çünkü temsil günü en güçlü halimizde olmamız gerekiyor. Bu yüzden her şeyimize çok dikkat etmeliyiz. Hürrem Sultan oyununun oynayacağımız zaman, bana 'Sen Hürrem olacaksın dediler' bu benim için çok büyük bir sorumluluktu benim için. Koreograflar bize rollerimizi nasıl oynamamız gerektiğini anlatıyorlar. Bunun dışında ben de karakterin nasıl biri olduğunu öğrenebilmek, Türk tarihinde nasıl bir kadın olduğunu, nasıl davranışları olduğunu öğrenebilmek için araştırmalar yapıyorum. Bazen evde aynanın karşısına geçip 'acaba Hürrem gibi oldum mu?' diye kendime bakıyorumö diye konuştu.

'BALE BENİM HAYATIM'

Sahne aldığı oyunlardan sonra yanına gelen küçük kızların kendisini çok mutlu ettiğini dile getiren Gorgiashvili, "Bizim yanımıza gelen, sahnede bizi izleyen küçük kızlar bize gelip 'ne kadar güzelsin, ne kadar tatlısın' diyorlar. Bize balenin kolay olup olmadığı soruyorlar. Bale yapmak aslında hem kolay, hem de zor. Eğer bunu yapmayı seviyorsan gerçekten kolay. Bale için disiplin en önemli şeydir. Sabah başlıyoruz, akşama kadar çalışıyoruz. Bazen provalar gece saatlerine kadar sürüyor. Hemen hemen her gün bu rejimde çalışmak zorundayız. Bale benim hayatım onsuz kendimi düşünemiyorum" dedi.

Görüntü Dökümü

---------

-Ana Gorgiashvili 'nin sahne için hazırlaması

-Ana Gorgiashvili 'nin sahne için prova yapması

-Detaylar

-Gösterinden detaylar

-Röportaj

Haber-Kamera: Hüseyin KALAY/SAMSUN,

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Dha Yurt Bülteni -4 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement