İran istihbaratı adına casusluk ve adam kaçırma davasına devam edildi - Son Dakika
Güncel

İran istihbaratı adına casusluk ve adam kaçırma davasına devam edildi

İran istihbaratı adına casusluk ve adam kaçırma davasına devam edildi

İran istihbaratının bazı rejim muhalifi isimleri Türkiye'den kaçırma planlarına yardımcı oldukları iddiasıyla 7'si tutuklu 16 sanığın yargılandığı davada, bir tutuklu sanığın tahliyesine karar verildi.

30.03.2023 17:47  Güncelleme: 18:03
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İran istihbaratının bazı rejim muhalifi isimleri Türkiye'den kaçırma planlarına yardımcı oldukları iddiasıyla 7'si tutuklu 16 sanığın yargılandığı davada, bir tutuklu sanığın tahliyesine karar verildi.

İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, 5 tutuklu sanık ile bazı tutuksuz sanıklar ve taraf avukatları katıldı.

Tutuklu sanıklarından 2'sinin Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandığı duruşmada, söz verilen tutuksuz sanıklar beraat talebinde bulundu.

Duruşmada söz alan tutuklu sanık eski cumhuriyet savcısı Davut Yılmaz, incelenen dijital materyallerine ilişkin bilirkişi raporunda aleyhine suç oluşturacak bir unsur bulunmadığını belirterek, tahliyesini istedi.

Tutuklu sanıklardan Morteza Soltan Sanjari, bilirkişi raporunda incelenen dijital materyallerde ve diğer delillerde aleyhine bir unsura rastlanılmadığını savunarak, "Ben sadece tercüman olarak yardım ettim ama buna rağmen 'adam kaçırma', 'casus' gibi şeyler yazıldı hakkımda. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Beraatimi ve tahliyemi talep ediyorum." dedi.

Tutuklu sanık İhsan Sağlam da İran'a turistik gezi amacıyla gittiğini ve gezinin ücretini kendisinin ödediğini anlatarak, "Bir casusluk yapacaksam MİT için, ülkem için çalışırım. Bu iftira ve karalama kampanyasıdır. Başından beri bunların tamamı kurmaca ve düzmecedir. Tahliyemi istiyorum." diye konuştu.

Duruşmada ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanık Erdal Sağlam'ın adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi.

Diğer tutuklu sanıkların tahliye taleplerini reddeden heyet, mütalaasını hazırlaması için dosyanın cumhuriyet savcısına gönderilmesine hükmetti.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, İran istihbaratının, yurt dışı operasyonlarında "makul reddedilebilirlik ilkesi" doğrultusunda hareket ettiğine vurgu yapılarak, bu kapsamda operasyonun ifşası durumunda konunun İran ile bağlantısını inkar edebilmek amacıyla çalışmalarını yerel şahıslar/kriminal gruplar üzerinden gerçekleştirildiği aktarılıyor.

İddianamede, sanıklar Davut Yılmaz, İhsan Sağlam, Metin Ergün, Morteza Soltan Sanjari, Mehmet İyigün, İsmail Sağlam, Muharrem Sağlam, Hakan Sağlam, Erdal Sağlam, Hüdaiverdi Çitak, Kamil Taçşı, Tuncay Buyurgan, Tuba Eren ve Behnaz Ebrahimihajisarayi'nin organize şekilde hareket ederek, Türkiye'ye sığınan İran uyruklu uluslararası koruma altında bulunan rejim muhalifi kişileri kaçırmak amacıyla oluşturulan suç örgütü içinde bulundukları belirtiliyor.

İran İslam Cumhuriyeti istihbarat servisinde görevli oldukları anlaşılan ve dosyaları ayrılan bazı sanıkların, İran'dan kaçarak Türkiye'ye sığınan ve uluslararası koruma altına alınan mağdurları tespit ettiği anlatılan iddianamede, bu şahısları hile ile korkutarak veya zorbalık yaparak yasa dışı yollardan tekrar İran'a götürmeyi ve İran'dan kaçanlara göz dağı vermeyi amaçlayan bir örgütlü yapının oluşturulduğu kaydediliyor.

İddianamede, bu örgütlü yapı içinde Davut Yılmaz, "By Sağlam" adlı savunma şirketi sahibi İhsan Sağlam ve Hüdaverdi Çıtak'ın suç işlemek amacıyla kurulan örgütün yöneticisi konumunda bulundukları, örgüt üyelerine hiyerarşik olarak yöneticilik ve organizatörlük vasfı ile talimat verdikleri ifade ediliyor.

Tüm sanıkların "siyasal veya askeri casusluk" suçundan 15'er yıldan 20'şer yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilen iddianamede, sanıklar Davut Yılmaz, Hüdaverdi Çıtak ve İhsan Sağlam'ın "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" suçundan 4'er yıldan 8'er yıla kadar, diğer 13 sanığın ise "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak" suçundan 2'şer yıldan 4'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları isteniyor.

İddianamede, 22 Eylül 2022'de HSK kararıyla meslekten ihraç edilen eski savcı Davut Yılmaz'ın ayrıca "kamu görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçundan 5 yıldan 24,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilirken, diğer sanıkların da "birden fazla kişiyle birlikte kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçlarından 2 yıl ile 24,5 yıl arasında değişen sürelerde hapisle cezalandırılması gerektiği belirtiliyor.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel İran istihbaratı adına casusluk ve adam kaçırma davasına devam edildi - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement