Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Gezi Parkı'nın görüşüldüğü Bakanlar Kurulu'nda istifa eden Bülent Arınç'ı Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün vazgeçirdiği iddialarını yanıtladı. Bakan Bağış, " Türkiye Cumhuriyeti'nin hükumetinin Bakanlar Kurulu toplantıları özeldir. Hiç kimse bu büyüklerimizin arasına fitne sokmaya çalışmasın, başaramazlar. Daha evvel de çok denendi hiç başarılı olunamadı" dedi.
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ın Haliç Kongre Merkezi'nde katıldığı "İstanbul TV Forum ve Fuarı"nın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Oy birliği ile karar alınmadıkça Türkiye'nin AB sürecinin durdurulamayacağına dikkat çekerek, "Türkiye Cumhuriyetinin Avrupa Birliği ile müzakereleri 17 Aralık 2004 tarihinde alınmış bir kararla başlamıştır. Nasıl o kadar oy birliği ile alınmış bir kararsa, bu süreci durdurmanın da yolu oy birliği ile alınacak bir karardır. Şu anda Avrupa Birliği'nin 27 ülkesi var. 2 hafta içerisinde bu rakam 28'e çıkacak. Biliyorsunuz Hırvatistan da üye olacak. 28 ülke oy birliği ile Türkiye'de artık müzakere etmek istemiyoruz diye bir karar almadıkça Avrupa Birliği'ndeki bir siyasetçinin tek taraflı bir demeci ile Türkiye'nin AB süreci durmaz. Fasılların açılmasını engelleyebilirler ama bizim reformumuzu engelleyemezler. Biz vatandaşımızın yaşam standardını yükseltme konusunda kararlı bir ülkeyiz. Biz devlet olma geleneği bin yılı aşmış bir devletiz yeni bir devlet değiliz. Türkiye gün gelir rest çeker, gün gelir jest yapar. Türkiye'nin ne zaman ne yapacağını kimse dışarıdan belirlemeye kalkmasın. Türkiye ile ilgili eleştirileri dillendirebilirler ama bu eleştirileri dillendirirken kendi ülkelerindeki uygulamaları yakından görmeleri gerekir. AB üyesi ülkelerin birçoğunda eylemler olur, gösteriler olur, güvenlik güçleri bazen yetkilerini aşabilirler, fazla gaz kullanabilir ama Türkiye'de olduğu gibi açığa alınan görevliler varsa bunlar demokratinin kuralları çerçevesindedir. İğneyi kendilerine batırsınlar, çuvaldızı bize batırsınlar" dedi.
Egemen Bağış konuşmasında Almanya Başbakanı Angela Merkel'i de eleştirdi. Eylül ayında Almanya'da seçimlerin olduğunu hatırlatan Bakan Bağış, "Sayın Merkel kendi seçimlerine yönelik iç siyasi malzemesi arıyorsa bu malzeme Türkiye olmamalıdır. Bu malzemeye kullanmaya kalkan Sarkozy'nin başına ne geldiğini Sayın Merkel de yakından takip eder, bir kez daha gözden geçirirse Türkiye ile uğraşanların sonunun pek hayırlı olmadığını kendisi görür" dedi.
Merkel'e tavsiyede bulunan Egemen Bağış, "Eminim Türkiye'de faaliyet gösteren 4 bin Alman firmasının da aynı hassasiyeti vardır. Almanya'da yaşayan ve birçoğu seçmen olan 3 buçuk milyonluk kardeşimizin de aynı konuda hassasiyeti vardır. Türkiye iç siyasette malzeme yapılacak bir konu değildir. Türkiye'nin Avrupa Birliği sürecini teknik bir platformda ilerlemesi gerekir. Teknik süreçte ilerlenene bu sürece siyasi bir takım engeller ortaya koymak Almanya'ya yakışmaz, Sayın Merkel'e hiç yakışmaz" diye konuştu.
"HİÇ KİMSE BU BÜYÜKLERİMİZİN ARASINA FİTNE SOKMAYA ÇALIŞMASIN, BAŞARAMAZLAR"
Bakan Bağış, Gezi Parkı'nın görüşüldüğü Bakanlar Kurulu'nda istifa eden Bülent Arınç'ı Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün vazgeçirdiği iddialarını da yanıtladı. Bağış, "Türkiye Cumhuriyeti'nin hükumetinin Bakanlar Kurulu toplantıları özeldir. Özel görüşmede yapılan görüşmelerle ilgili bilgi vermek suçtur. Bu iddiaları dillendirenler suç işlediklerini unutmasınlar. Bakanlar Kurulu özel görüşmeleriyle ilgili yorum yapmak bir suçtur beni o suça lütfen burada itmeyin. Sayın Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, Meclis Başkanımızı, Başbakan Yardımcılarımız bu ülkeye aynı kararlılıkla bağlı, bu ülkeyi sevdalı insanlardır. Hiç kimse bu büyüklerimizin arasına fitne sokmaya çalışmasın, başaramazlar. Daha evvel de çok denendi hiç başarılı olamadı" dedi.
"CAMİDE İÇKİ OLAYINDA TEZATLAR VAR"
Bakan Bağış, Gezi Parkı olayları sırasında eylemcilerin girdiği Dolmabahçe Valide Sultan Camii'ne gittiğini söyledi. akan Bağış, "Bu olayların olduğuyla ilgili bilgiler geldikten sonra ben de İstanbul Milletvekili olarak bu camiyi gittim ziyaret ettim. Ben ziyaret ederken zaten Diyanet İşleri Başkanlığımızın İstanbul Müftülüğü'nden müfettişlerde oradaki müezzinle bir görüşme yapıyorlardır. Asıl olayı incelemesi gereken kişiler de oradaydı. Ben oradayken eski bir milletvekilimiz şu anda bir medya mensubu olan Süleyman beyefendi de geldi. O da şahit oldu. Oradaki müezzin daha evvel yaptığı açıklamada ters bir şekilde camide içki içilmediğini söyledi. Ben buna şahidim ama ben oradan ayrıldıktan sonra 'daha evvelki açıklamalarla bu açıklamalar arasında bir tezat var' bunu bir araştıralım dediğimde cami içerisinde içilen içki şişelerinin görüntüleri elime getirildi. Oradaki görevli müezzinimizin herhalde her gün camiye yüzlerce kişinin gelip tehdidiyle bir baskı altında olduğunu tek başına caminin güvenliğini sağlamakta güçlük çektiğini söyledi. Ama bunu araştırması gereken ne benim ne de kendisin bilmez Türkiye'nin ana muhalefet lideridir. İstanbul Müftülüğünün bu konuda görevlendirdikleri müfettişler vardır" dedi. - İSTANBUL
Son Dakika › Politika › Bakan Bağış, 'Bülent Arınç'ı İstifadan Gül Döndürdü' İddialarını Yanıtladı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?