Başbakan Erdoğan Van'da

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Siyasetin istişare ve diyaloğun kapıları ardına kadar açıkken, siyaset bir çözüm aracı olarak önümüzde dururken yeniden silaha, şiddete ve teröre başvuranlar, bunun vebalinden kurtulamazlar" dedi.

Başbakan Erdoğan, Van Valiliği tarafından bir otelde düzenlenen akşam yemeğinde, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi.

Yemekte konuşan Erdoğan, Doğu'da, Türkiye'nin değişik yerlerinde mermerde çok ciddi kaynaklar bulunduğuna işaret ederek, doğal kaynakların ülkede değerlendirilmesi için çaba gösterdiklerini vurguladı.

Türkiye'den yıllarca İtalya ve Çin'e adeta bedava kütük gönderildiğini, daha sonra burulardan işlenmiş olarak kat be kat fazlasıyla tekrar satın alındığını anlatan Erdoğan, "Böyle bir mantık olur mu? Böyle bir anlayış olur mu? İşte bu anlayışı geri çevirdik diye birileri bizi hazmedemiyor, rahatsız oluyorlar. Şimdi ben bütün bu maden işlerini kendime bağladım. Ne olursa olsun ister mermer, ister altın, ister bakır, ister çinko, bizzat göreceğim dedim. Onayladıktan sonra gerekli adımları atacağız" diye konuştu.

Bu tür kaynakların bulunduğu bölgelerde arazilerin 10, 15 ve 20 bin metrekarelik olduğuna işaret eden Erdoğan, şunları söyledi:

"Bunların bazıları da bölücü terör örgütü tarafından alınmış olan yerler. Bu da enteresan. Şimdi bütün bunları gördüğünüz zaman şimdi buna, 'evet' demek mümkün mü? Bazıları rahatsız oluyor. 'Efendim çok uzadı, çok gecikti diyor.' Kusura bakma, vermeye niyetim yok da onun için. Çünkü ben 76 milyonun emanetinin tasarrufunu yapıyorum. Bunun hesabını yarın ben bu millete veremem. Geçmişte bunları yapmış olabilirsiniz ama Van Mermer'deki kardeşlerimizin gelip bu yatırımı yaptığı gibi yapacak olan insanlar başımız gözümüz üstüne. 60-70 milyon oraya yatırım yapmış, bir taraftan da böyle bir üretimi gerçekleştiriyor. Bu türlerine eyvallah, canımız feda. Buna ihtiyacımız var. Bu yatırımların gelebilmesi için milletçe bu akşam bu seçkin topluluk, işte burada dik durması lazım. Efendim, işte tehditdi, şuydu buydu. Hep birlikte, devlet millet el ele vereceğiz, biz bunun karşısına dik duracağız."

Başbakan Erdoğan, havaalanından gelirken gördüğü Van'ın ara sokaklarının durumunu değerlendirirken, "Allah için sizler de bu Van'ın içinde geziyorsunuz, benden daha fazla yatıyorsunuz, kalkıyorsunuz, buradasınız. Allah aşkına bir belediyecilik açısından şu ara sokrakların halini beğeniyor musunuz?" yönünde soru yöneltti. Katılımcılardan "hayır' yanıtını alan Erdoğan, yanıtın yüksek sesle verilmemesi üzerine, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yani beğeniyorsanız gayet güzel, gayet modern, nasıl beğenmeyelim diyorsanız, beğeniyorsanız söyleyin bize. Sesiniz çıkmadığına göre demek beğeniyorsunuz. Bilemiyorum ben herhalde alıştınız diye düşünüyorum. Yani bu görüntülere alıştınız. Kusura bakmayın ben size bunları, bu yapıyı yakıştıramıyorum. Benim Van'daki kardeşime bu yollar layık değil, diyorum. Her tarafın pırıl pırıl olması lazım, tertemiz olması lazım. Temizlik imandandır, ilkesi değerli kardeşlerim gayrimüslümlerin değil bizim ilkemizdir, Müslümanların. Ama kusura bakmayın çöpten geçilmiyor. Bir belediyenin birinci görevi nedir, temizliktir. Var mı böyle bir şey? Yok. Bakıyorsunuz, her taraf pislik çöp içinde. Bakın şurada işte bir Karayollarının yaptığı dalçıklar var, onlar şehre güzellik katıyor, yeşil yeri dikmiş Karayolları, herhalde bakımını da yine Karayollarından bekliyorlar. Halbuki göreve geldiğimizde belediyelere bir genelge yayınlamıştık, demiştik ki 'Karayollarının yaptığı yolların bakımı, belediyelere aittir' demiştik. Ama bazı belediyeler bakıyorum direniyorlar, 'hayır, bu Karayollarınındır, onların bakması lazım' diyorlar. Yav burada her an olan sensin. Belediye her şeyiyle bunu görüyor, Karayolları bunu yaptı, ağacını da dikti bundan sonra sen de bakımını yap. Senin şehrin güzelliği. İşte yapmıyor. Böyle bir durum var."

-"Filanca partinin belediyesi var diye düşünmedik"

Su konusunda da Van DSİ aracılığıyla önemli bir hizmeti gerçekleştirdiklerini dile getiren Başbakan Erdoğan, şöyle dedi:

"Suyu getirmek DSİ'nin görevi değildir. DSİ sadece barajları yapar. Ana isale hatları noktasında çalışır. Büyük şehirlerde ise onu da büyükşehir belediyesi yapar. Şu anda burası büyükşehir olmadığı için bütün şebekenin sorumluluğu kime aittir, belediyeye aittir. Van Belediyesi sizin suya yönelik hizmetinizi yerine getirdi mi? Getirmedi. Kim yaptı onu da. DSİ'ye talimat verdim. Van'ın su hizmeti konusundaki beklentisini de yine DSİ ile gerçekleştirdik. Görevi olmadığı halde. Hala bazı eksiklikler var, DSİ süratle bitirecek. 'Burada filanca partinin belediyesi var' diye düşünmedik. Burada düşündüğümüz burada benim vatandaşım var, benim insanım var. Su, en hayati ihtiyaçtır ve biz, suya medeniyet anlayışının gereği diye bakıyoruz. Her zaman diyorum yol medeniyettir, su medeniyettir. Bunları görmemiz lazım."

Türkiye'de belediyecilik noktasında AK Partili belediyelerin başarısına dikkati çeken Erdoğan, "Belediyecilik mi görmek istiyorsunuz. İstanbul'a bakın. Kocaeli'ne bakın, Sakarya'ya bakın, Gaziantep'e, Samsun' bakın. Velhasıl nerede AK Partili belediye varsa büyükşehir olarak söylüyorum özellikle onlara bakın ve Van böyle olmalı demek için de elimizden gelen gayreti ortaya koyalım" ifadesini kullandı.

-Çözüm süreci

Başbakan Erdoğan, 1 yıldır  bölgenin nasıl barış ve huzur iklimi içinde olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştui:

"Allah'a çok şükür terör nedeniyle kayıplar yaşamıyoruz. Terör nedeniyle gençlerimiz ölmüyor. Annelerimizin yüreklerine ve ocaklarına yeni ateşler düşmüyor. Şehirlerimizde bir canlanma var. Dağlarımız, köylerimiz, mezralarımız baharın ve barışın hamdolsun coşkusunu yaşıyor. Türkiye'deki 76 milyon özellikle Doğu ve Güneydoğu, vatandaşımız, esnafımız, öğrencimiz özellikle anne ve babalarımız daha rahat nefes alıyor. Tabi milletimiz bu kadar umutlu ama bu gelişmelerden tedirgin olanlar da var. Terörün, çatışmaların sona ermesinden dolayı çıkarları zedelenen, rant kapıları kapananlar var. Bu çevreler, bu odaklar huzur ortamının yeniden bozulması, o acılı, kanlı, gözü yaşlı günlerin geri gelmesi için her türlü tahrik ve kışkırtmayı yapıyorlar. Bunlara 'dur' diyecek olan sizlersiniz. Bu barış ve kardeşlik ortamının mimarları sizler olacaksınız. Bunu muhafaza edecek daha ileriye taşıyacak olanlar da hiç kuşkusuz yine sizlersiniz."

-"Bu mesele artık kapanacaktır"

"Şunu altını kalın çizgilerle çizerek söylüyorum şiddet ve terör bugüne kadar sadece acı getirdi. Sadece kayıp getirdi" diyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Siyasetin, istişare ve diyaloğun kapıları ardına kadar açıkken, siyaset bir çözüm aracı olarak önümüzde dururken, yeniden silaha, şiddete ve teröre başvuranlar bunun vebalinden kurtulamazlar. Sizden bu sürece sımsıkı sarılmanızı özellikle rica ediyorum. 11 yıl önce çok farklı bir Van vardı, bugün farklı bir Van var. Bunun mukayesesini sizler de yapın. İnşallah 10 yıl sonra biz, çok daha farklı bir Van görmek istiyoruz. Sürecin durdurulmasına, yavaşlatılmasına, aksatılmasına lütfen izin vermeyin. Siz yanımızda olduğunuz müddetçe, siz hayır dualarınızı esirgemediğiniz sürece Rabbim de inanıyorum ki yardımcımız olacaktır. Bu mesele artık kapanacaktır. 'Allah yolumuzu, bahtımızı açık etsin' diyorum. 'Allah yar ve yardımcınız olsun' diyorum. 'Rabbim ülkemizi, şehirlerimizi, insanlarımızı her türlü afetten ve acıdan muhafaza eylesin' diyorum."

Yemeğe, Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Beşeri Atalay, Çevre ve Şehircilik bakanı Erdoğan Bayraktar, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Orman ve Suişleri Bakanı Veysel Eroğlu, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Kalkınma Bakanı Cevde Yılmaz, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Van Valisi Aydın Nezih Doğan, bazı milletvekilleri, daire amirleri ile kanaat önderleri de katıldı.

- Ankara