BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, cumhurbaşkanı seçimiyle ilgili, "Seçim Kanunu'nun 2. maddesi, öncelikli olarak, 'seçimler eşitlik ve adalet ölçüsünde yapılır' diyor. Bu seçimin eşitlik ve adalet ölçüsünde yapıldığını hiç kimse söyleyemez, iddia edemez" dedi.
Destici, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında cumhurbaşkanı seçimine ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı başarısından dolayı kutlayan ve seçim sonucunun hayırlı olmasını dileyen Destici, Türkiye'nin artık bir an önce kutuplaşmadan kurtulması, bunun öncülüğünü Erdoğan'ın yapması gerektiğini söyledi.
Seçimde, yabancı gözlemcilerin de raporlarına yansıyan eksiklikler olduğunu savunan Destici, "Seçim Kanunu'nun 2. maddesi, öncelikli olarak, 'seçimler eşitlik ve adalet ölçüsünde yapılır' diyor. Bu seçimin eşitlik ve adalet ölçüsünde yapıldığını hiç kimse söyleyemez, iddia edemez" diye konuştu.
Sadece milletvekillerince aday gösterilebilmesini eleştiren Destici, seçime katılmaya hak kazanan siyasi partilerin de aday gösterebilmesi gerektiğini belirtti.
Başbakan Erdoğan'ın adaylığını açıkladıktan sonra istifa etmemesiyle ilgili de eleştirilerde bulunan Destici, "Kim aday olacaksa istifa etmesi lazım. Durum ortada, devletin bütün imkanlarını kullanacaksınız millete karşı, milletin demokratik tercihine karşı. Kimle kim yarıştı noktasına geldiği zaman 'devletle millet yarıştı, devlet bütün imkanlarını kullandı ve kazandı' derim" ifadelerini kullandı.
Bağış konusuna değinen Destici, "Niye Başbakan'a bu kadar bağış yapıldı. Çok sevdikleri için mi yoksa o aday başbakan olduğu için mi, yoksa birilerine bir şey verdi onlar da diyet mi ödediler" dedi. Destici, kimlerin hangi adaya ne kadar bağış yapıldığının açıklanmasını istedi.
Anket firmalarının "bir takım maddi ilişkilerle" istenilen sonuçları açıkladığını iddia eden Destici, güvenilirliklerini kaybettiklerini söyledi.
Anadolu Ajansı ve TRT'yi de eleştiren Destici, Ajansın bilinçli şekilde oylar ilk açılmaya başladığında Erdoğan'ın aldığı oy yüzdesini yüksek gösterdiğini iddia etti.
Destici, AA ve TRT'den sorumlu Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile bu kurumların üst düzey yöneticilerinin istifa etmesini istedi.
AA muhabirinin, Ajansın verdiği sonuçların YSK'nın sonuçlarıyla örtüştüğünü belirterek "Sandıklar kapandıktan sonra verilen rakamların, sonucu nasıl etkilediğini açıklar mısınız?" sorusu üzerine Destici, şunları söyledi:
"Şöyle etkiliyor. Mesela bir televizyon kanalı amiral görevi gördü. Saat 6'da sonuç açıklamaya başladı. Havuzun kanallarından bir tanesi. Neticede 65'e 20 sonuçlar başladı, Ekmeleddin Bey'i destekleyen herkesin morali bozuldu. Sonuç görüyorsunuz ekranlarda 65'e 20. Düşünün ki sandıklardaki insanlar, oy vermiş insanlar 65'e 20 sonucu görünce ne düşünecek? Bu kapanabilecek bir fark mı? Aynı şekilde Anadolu Ajansı ilk sonuçlar açıklandı 60'ların üzerinde bir rakamla başladı televizyonlara servise. Bu kapanacak bir fark mıdır? Gerçek sonuçlar verilseydi 51, 52 bilemedin 54'le taşradan gelen oyu yüksek sayalım."
-Anketler
Anketlerin, seçime katılımın düşük olmasında etkili olduğunu öne süren Destici, katılımın yüzde 80'lerde olması durumunda Başbakan Erdoğan'ın yüzde 50'nin altında kalacağı, katılımın yüzde 90'lara ulaşması halinde Ekmeleddin İhsanoğlu'nun seçimi kazanacağını öngördüklerini anlattı.
Destici, ayrıca, partilerin aday açıklamasının yüzde yüz tabanlarda etkili olmayacağını belirterek, "Siyasi partilerin genel başkanları karar açıklayacak, taban yüzde yüz uyacak bu antidemokratik bir durum olur" dedi.
"Biz seçimin sonucuna göre değerlendirilecek bir parti değiliz" diyen Destici, destekleyecekleri aday konusundaki kararı istişareyle aldıklarını söyledi.
Parti içinden Ekmeleddin İhsanoğlu'nun desteklenmesine karşı çıkanlar olduğunun hatırlatılması üzerine Destici, partide tek adamlık anlayışı olmadığını, 22 sene önce "çokluk içinde birlik" ilkesini benimseyen bir parti olduklarını ifade etti.
Buna karşın, herkesin ölçülü davranması gerektiğini belirten Destici, "Devam edecek olursa kim, nerede, hangi saatte kimlerle toplantı yapmış, bizim içimizi karıştırma adına bunların hepsini açıklarım. Ben vatanımı, milletimi, birliği, beraberliği düşünerek susuyorum. O dönemde herkes kendine yakışanı yaptı. Biz de kendimize yakışanı yaptık. Diğer taraftan her parti içinde farklı düşünenler olabilir. Olmazsa sıkıntı var demektir. Partimizde az da olsa Tayyip Bey'in desteklenmesini isteyenler de oldu. Biraz daha fazla tarafsız kalınması istendi, kahir ekseriyet Ekmeleddin Bey'in desteklenmesini istedi" değerlendirmesinde bulundu.
Destici, farklı sesleri doğal karşıladığını ancak siyasi ahlakın ve hukukun dışına çıkılmaması gerektiğini kaydetti.
Ekmeleddin İhsanoğlu'nun AK Parti'nin adayı olması durumunda, bütün iyi özellikleri öne çıkarılarak halka tanıtılacağını ifade eden Destici, "Belki yüzde 70, 80'lerle seçtireceklerdi" dedi.
"AK Parti seçmeninde zaten sorgulama diye bir şey yok" sözlerini kullanan Destici, AK Parti'nin başına kim geçerse geçsin işin renginin değişeceğini, AK Parti tabanının da kendisini sorgulayacağını kaydetti.
Destici, "Artık iktidar partisi aşağı doğru inmeye başlamıştır. İnşallah erken seçim olur da görürüz milletin takdirini. Türkiye'yi yönetecek başbakanın yeni bir güvenoyu alması lazım Türk milletinden. Onun için süratle Türkiye'nin erken seçime gitmesi lazım. Kasım ayında bu seçim çok rahat yapılabilir."
Destici ayrıca, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün bu akşam vereceği resepsiyona katılmayacağını bildirdi. - Ankara
Son Dakika › Politika › Cumhurbaşkanı Seçimi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?