Destici'den Gündeme İlişkin Değerlendirmeler

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, yaşanan maden kazalarına ilişkin, "Derhal bütün ocaklar kapatılmalı ve gerçekten iş güvenliği tam sağlanmış hale gelene kadar açılmamalı ve hepsi iş güvenliğini tam sağlayacak hale getirilmesi zorunlu kılınmalı. Bu tür hadiselerde kaza ya da ihmal sonucu oluşan hadiselere anında müdahale etmek için bu maden ocaklarının bulunduğu havzalara ortak arama kurtarma kurumları oluşturulmalı" dedi.

BBP Genel Başkanı Destici, gündeme ilişkin konuları değerlendirdiği basın toplantısında, Diyarbakır'da şehit edilen Nejdet Aydoğdu'ya Allah'tan rahmet dileyerek, "Sokak ortasında kalleşçe, adice yapılmış bu saldırıları, sokak ortasında arkasından kahpece yapılan bu saldırıları bir kere daha lanetliyorum, kınıyorum. Çözüm süreci dedikleri sürecin biz başından beri bir çözüm süreci değil, bölünme süreci olduğunu biz net bir şekilde ifade etmiştik. Bu süreç devam ederse bunların yaşanacağını söylemiştik. TSK'nın çok şerefli mensupları haince ve kalleşçe saldırılarla şehit ediliyor. Bunlar kendi sınırlarımız içinde oluyor. Kendi ilimizde, kendi ilçemizde oluyor. Şuanda yaklaşık 3 yıl sonra çözüm süreci denilen süreçten bir netice çıkmayacağını hükümette aslında görmüş oldu. Çünkü bölücülerin, PKK'nın amacı çözüm değil. Onların hedefi bu İslam topraklarında, Irak'ın bir parçasını alarak, Suriye'nin bir parçasını alarak ve Türkiye'nin bir bölgesini kopartarak İslam dünyasının göbeğinde ateist, Marksist bir devletçik kurmak, Kürt devletçiği kurmak" diye konuştu.

Destici, peşmergenin sınırdan geçmesine müsaade edilmesinin Türkiye Cumhuriyeti devletine hainlik olduğunu savundu. Hükümete çağrıda bulunan Destici, "Derhal bu süreci durdurun. Hem çözüm sürecini durdurun ve bir bir askerlerimizin, polislerimizin şehit edilmesine göz yumulmasına müsaade etmeyin" dedi.

"DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE, HİÇBİR AVRUPA ÜLKESİNDE BÖYLE BİR OCAK OLMAZ"

Karaman'ın Ermenek ilçesinin Güneyyurt beldesinde meydana gelen maden kazasıyla ilgili ise Destici, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Orada görüşme yaptığımız yetkililer, içeride kurtarmada bulunan arkadaşların hepsiyle tek tek görüştük ve bu çalışmanın daha günler alabileceğini bize ifade ettiler. Çok tazyikli, güçlü bir su baskınında göçükler, çöküntüler oluşmuş, dolayısıyla da suda çekilemiyor oradan. Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir Avrupa ülkesinde böyle bir ocak olmaz. Bu kadar ilkel, bu kadar çalışma şartları uygun olmayan bir ocak olmaz. Buna da dünyanın hiçbir yerinde müsaade edilmez. Utanç verici. Biz oraya gittiğimizde 3. günüydü. Daha ray sistemi yeni kuruluyor. İlk gün yapılması gerekenler yapılmamış. Daha yeni su motorları geliyor oraya. Ne ahtapot gördük, ne yüksek tonajlı su motorları gördük. Çalışmaya uygun ortam yok aşağıda. Oradaki ailelerin durumu perişan."

Türkiye'de bütün madenlerin ruhsatlarının bizzat Başbakan ve Başbakanlık tarafından verildiğini söyleyen Destici, firmaların birçoğunun da sahip veya şirket ortağının soyadlarının 'Uyar' olduğuna dikkat çekildiğini anlattı. Ocağın girişinde çalışma saatinin 8 saat yazdığını bildiren Destici, "Aradan 3 ay geçmiş yasa çıkalı, yine 8 saat çalışıyorlar. Fiili olarak da sorduğumuzda işçiler yine 8 saat çalıştıklarını söylediler" diye konuştu.

"HADİSELERE ANINDA MÜDAHALE ETMEK İÇİN BU MADEN OCAKLARININ BULUNDUĞU HAVZALARA ORTAK ARAMA KURTARMA KURUMLARI OLUŞTURULMALI"

Destici, BBP olarak dün Ermenek'te dile getirdiği önerileri şöyle sıraladı:

"Derhal bütün ocaklar kapatılmalı ve gerçekten iş güvenliği tam sağlanmış hale gelene kadar açılmamalı ve hepsi iş güvenliğini tam sağlayacak hale getirilmesi zorunlu kılınmalı. Bu arada işçi kardeşlerimiz ne olacak? Bu süre zarfında işçi kardeşlerimizin ücretleri ödenmeli. Bedelliden 10-15 lira bekleniyor. 2-2,5 milyonunu buraya verirsin, bütçeye de bir yük oluşturmadan bu işi çözersiniz dedim. Bu olmuyorsa işsizlik fonunda birikmiş para var. Oradan ödeyebilirsiniz. Bu tür hadiselerde kaza ya da ihmal sonucu oluşan hadiselere anında müdahale etmek için bu maden ocaklarının bulunduğu havzalara ortak arama kurtarma kurumları oluşturulmalı. Oralarda gerekli alet edevat, personel bulunmalı. Bu arama kurtarma istasyonunda uzmanlar bulunmalı, aylık bütün ocakları kontrol etmeli. Bu inisiyatifi ocak işletmecilerine bırakmamalı. Orada çalışan işçilerimizin iş güvenliğinin ve sosyal haklarının ücretler dahil mutlaka yine AB standartlarına çıkarılması lazım."

"BİR YAPI YA LEGALDİR YA İLLEGALDİR"

Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Destici, bir gazetecinin dün gerçekleşen MGK sonrası Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın milli güvenliği tehdit eden legal görünümlü illegal örgütlerin olduğuna yönelik açıklamalarının sorulması üzerine, "Bir yapı ya legaldir ya illegaldir. Eğer legalse sen ona illegal diyemezsin. Hukuk belirler bunun legal ya da illegal olduğunu. Eğer illegalse hukuk bunun gereğini yasalar çerçevesinde, kanunlar çerçevesinde yapar ama siz iktidar olarak hedef gösteremezsiniz. Bir yapı ya legaldir ya illegaldir. Bunun ortası olmaz. Nasıl paralel yapı ifadesini, cemaat için kullanılan paralel yapı ifadesini bugüne kadar kabul etmemişsek, bu ifadeyi de bizim kabul etmemiz mümkün değil" karşılığını verdi.

Destici, MGK gündeminde bu konunun konuşulmasının ise yanlış olduğunu kaydetti. - ANKARA