Diyarbakır'da düzenlenen 'Avrupalı Sol Partilerin Dayanışması Konferansı'nın sonuç bildirgesi açıklandı. Sonuç bildirgesinin açıklamasından sonra Avrupalı sol parti temsilcileri Sur ilçesine yürüdü.
HDP, DBP, DTK'nın öncülüğünde Avrupalı sol partiler ile birlikte Diyarbakır'da düzenlenen 'Avrupalı sol partilerin dayanışması' konferansının sonuç bildirgesi açıklandı. Bildirgeyi okuyan Sol Parti temsilcisi Heike Hansel, "Bizim burada toplanmamızın sebebi Türk hükümetine kuşatılmış Kürt kentlerindeki katliamlara, cinayetlere ve sivil ölümlerine bir son vermesi çağrısında bulunmak. Bu vahşi politikasının en çok acısını çekenler sivil kadın ve çocuklar. Türk hükümetine sokağa çıkma yasaklarına son vermesini ve kuşatılmış kentlere erişim sağlanması için çağrıda bulunuyoruz. Temel insan haklarına yönelik ağır ihlaller durdurulmalı ve savaş suçlarının sorumlularının saptanması ve kavuşturulması için bir uluslararası komisyon kurulmalıdır. Avrupa Birliği mültecilerin Türkiye'den Avrupa'ya gelmesi durumundan sakınmak için insan hakları ihlallerine, savaş suçlarına, Suriye'deki Kürt bölgelerine yönelik Türk hükümetinin gerçekleştirdiği saldırılara göz yumuyor. Bu durum yanlızca demokratik güçlerin ihmali yahutta Avrupa değerlerine yönelik gösterdikleri bir ihmalden ibaret değil. Bu durum Türkiye'de binlerce sivilin ölebileceği ve büyük mültecilerin ortaya çıkabileceği vahşi bir iç savaşa da götürebilir. Aynı zamanda Türkiye hükümetinin bu saldırgan politikası bütün bölgede şiddeti artırabilir" dedi.
'KÜRTLERİN ÖZ YÖNETİM TALEBİ MEŞRU BİR TALEPTİR'
Avrupa Birliği ve Avrupa ülkelerine çağrıda bulunan Hansel, "Biz AB'ye ve Avrupa ülkelerine, Türkiye hükümetinin Avrupa insan hakları sözleşmesindeki hükümlülüklerini yerine getirmesi, PKK'yla müzakereleri yeniden başlatması ve bu müzakerelerin üçüncü bir tarafın gözetiminde gerçekleşmesi için çağrıda bulunmasını istiyoruz. Sürdürülebilir bir barış süreci için Kürt önderi Sayın Abdullah Öcalan'ın üzerindeki tecridin kalkması ve Avrupa Birliği'nin PKK'yı bir terör örgütü olarak yaftalaması son bulmalıdır. Kürtlerin öz yönetim talebi ve tanınma talebi meşru bir taleptir. Avrupa Konseyi'nin ilkeleriyle uyumludur. Bu yüzden de bu kriminalize edilmemelidir. Suç olarak gösterilmemelidir. Türkiye çoğul kültürlerden ve dinlerden oluşan bir ülkedir ve bu barışa yönelik ilk adım olarak görülebilir" dedi.
'ALMAN TANKLARI VE NATO SİLAHLARININ SİVİLLERE KARŞI KULLANILMASI KABUL EDİLEMEZ'
Sokağa çıkma yasaklarının son verilmesi çağrısında bulunan Heike Hansel şunları söyledi: "Türk hükümetine Türkiye'deki Kürtlere ve Rojava'daki Kürtlere karşı yürütüğü savaşa son verme ve kuşatılmış Kürt kentlerindeki sokağa çıkma yasaklarına son verme çağrısında bulunuyoruz. AB'ye, NATO'ya ve Avrupa ülkelerine Türkiye'ye silah ihracatlarını durdurmaları ve her türlü askeri işbirliğe son vermeleri çağrısında bulunuyoruz. Alman tanklarının ve NATO silahlarının sivillere karşı kullanılması kabul edilemez. Birleşmiş Milletler'in sivillere karşı silah kullanımını araştırmasını istiyoruz ve savaş suçlarının mutlaka kovuşturulacağını, savaş suçlarının gerekli şekilde soruşturulacağını garanti etmesini istiyoruz. Çatışmanın çözümü kadınların barış süreci içerisinde entegre olmaları ve bütünleşmeleriyle mümkündür. Türkiye'de ve bütün bölgede barış ve demokrasi için desteğimizi ve dayanışmamızı sürdüreceğiz."
Heyet açıklama sonrası toplantının yapıldığı Sümerpark Ortak Yaşam Alanı'nda yaklaşık 500 metre ileride bulunan Sur İlçesi'ne yürüyüşe geçti. Aralarında Alman Sol Parti Eş Başkanı Bernd Riexinger, HDP Diyarbakır Milletvekili Feleknas Uca, ile HDP ve DBP'li üyeler, Sümerpark çıkışında polis tarafından durduruldu. Burada polis yetkilileriyle bir süre görüşen heyet daha sonra, kaldırımdan ilçeye doğru yürüyüşe geçti. Yaklaşık 30 kişilik grup, Urfakapı önüne geldikten sonra, güvenlik güçleri tarafından daha fazla ilerlemelerine izin verilmedi. Heyet adına konuşan Almanya'nın Sol Parti Eş Başkanı Bernd Riexinger, Kürt halkına karşı yürütülen savaşı eleştirdiklerini söyledi. Erdoğan rejiminden Kürtlere karşı savaşın durdurulmasını talep eden Riexinger, "Demokratik örgütlerle görüşmesini talep ediyoruz" dedi.
Son Dakika › Politika › Diyarbakır 'Kürtlerin Öz Yönetim Talebi Meşru Bir Taleptir' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?