Mehmet Ali Şahin'den Gezi Yorumu

Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, 3'üncü köprü, havalimanı ve kanal İstanbul projelerinin global sermaye ve aktörlerini rahatsız ettiğini belirterek, "Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olmasını istemeyenlerin hazırladığı bir proje uygulanmaya çalışılıyor" dedi.

Şahin, partisinin İl Danışma Meclisi toplantısına katılmak için bugün Karabük'e geldi. Vali Nafiz Kayalı Gençlik Merkezi'nde yapılan toplantıya ilçe belediye başkanları ve partililer katıldı. Mısır'da ordunun yönetime el koymasını değerlendiren Mehmet Ali Şahin, şöyle dedi:

"Mısır halkının sandığa yansıyan iradesini hazmedemeyenler, Mısır'ın içi ve dışındaki güçler Mısır'ı karıştırmayı ve bir darbeye zemin hazırlamayı başardı. Halkın seçmiş olduğu Cumhurbaşkanı ve hükümet görevden uzaklaştırıldı. Bu duruma özellikle AB'nin ve AB üyesi ülkelerinin tepki göstermesi gerekirdi. Bize hem müzakere hem de demokrasi dersi vermeye çalışıyorlardı. Bize demokrasi dersi vermeye kalkan AB, en şiddetli tepkiyi Mısır'daki bu darbe karşısında koyması gerekirdi. Ama koymadı. Bize demokrasi dersi veren AB, eğer samimiyse demokrasiye sahip çıkması ve halk iradesinin silah zoruyla, silahların gölgesinde darbe ile ortadan kaldırmasına en şiddetli tepkiyi göstermesi gerekir. Demokrasi aynı zamanda bir tahammül rejimidir. Muhalefet iktidara tahammül edecek, iktidarda muhalefete tahammül edecek. Halk bunları görüyor zamanı gelince sandıkta dersini verecek."

CHP HER ÇALIŞMAYI ENGELLEMEYE ÇALIŞIYOR

CHP'nin yapılan her çalışmayı engellemeye çalıştığını söyleyen Mehmet Ali Şahin, şöyle devam etti:

"Kılıçdaroğlu, köprüyü gören herkes, 'Kuzey Marmara'nın son orman alanını yok eden Recep Tayyip Erdoğan olacaktır' diyor. İstanbul'a 2 köprü yapılmış ve CHP buna karşı çıktı. Ankara'daki Akay kavşağına karşı çıktı. Ama bu köprüler yapılınca ve Akay kavşağı açılınca onlarda buraları kullandı. Her ne hikmetse CHP zihniyeti yapılan her şeye karşı çıkan parti haline geldi. 3'üncü köprüye niye karşı çıkıyor? Ağaçların kesilecek olmasına karşı çıktığını söylüyor. Bir yol yaparken kaşınıza ağaç çıkarsa ya onları oradan söker başka bir yere dikersiniz, ya da imha etmek zorunda kaldığınızın daha fazlasını başka bir yere dikersiniz."

THY'NİN KALİTELİ OLMASI ALMANYA'DA SIKINTI YARATTI

Mehmet Ali Şahin, Gezi Parkı olaylarının THY'nin Avrupa'da en kaliteli hava yolu şirketi seçilmesiyle başladığına işaret ederek, şöyle konuştu:

"Özellikle 3'üncü havalimanı bizi Avrupa'nın en büyük hava alanına sahip ülke haline getirir. Şu anda Avrupa'nın bir numaralı hava alanı Frankfurt havaalanıdır. Ondan çok daha büyük bir havaalanı olarak inşa edilecek. Zaten 3 yıldır THY, Avrupa'nın en kaliteli hava yolu şirketi olarak seçildi. Bu havaalanı devreye girdiği takdirde tabi ki bizim hava ulaşımında Avrupa ve dünya ile rekabet edebilecek hatta ilk sıralara gelmemizde bir engel kalmayacak. Ancak bunu kıskananlar var. Gezi olaylarıyla ilgili en büyük tepkiyi Almanya'daki birtakım medya kuruluşlarına Almanya Başbakanı Merkel verdi. Gezi olaylarındaki görüntüleri sahneye koyanlara destek çıktı. Bunun arkasında özellikle THY'nın Avrupa'da ilk sıraya oturmuş olmasının kıskançlığını görüyorum. Avrupa'daki en büyük hava limanının Türkiye'de yapılacak olmasının ve Almanya'nın, Türkiye'nin gerisine düşeceği endişesini görüyorum."

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olmasını istemeyenlerin hazırladığı bir projenin uygulanmaya çalışıldığını öne süren Şahin, sözlerini şöyle tamamladı:

"Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olacak olmasından uluslararası global sermaye ve aktörler rahatsız. Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olmasını istemeyenlerin hazırladığı bir proje uygulanmaya çalışılıyor. Çünkü Erdoğan onların rahatsız olacağı 3'üncü köprü, hava limanı ve kanal İstanbul projelerini bir bir hayata geçiriyor. Dünya içki, sigara ve silah lobisi de rahatsız Erdoğan'dan. 'Çözüm süreci' başladı. ne Türkiye'ye ne de teröristlere silah satamıyorlar artık. Gençleri alkol düşkünlüğünden korumak 58 maddeye göre devletin görevidir. İçki yasaklanmadı. Sadece düzenlemeler getirildi. Reklamı yasaklandı. Siyaset yaptığı bir dönemde her esnafı gezdiğim gibi meyhaneye de girdim. Anneler ve babalar çocuklarının alkol bağımlısı olmasını istemiyor. Devlet de bunun önlemini almak zorunda. Belirlenen uygun alanlarda isteyen içkisini içebilir. Bu tür önlemler ve kapalı alanlarda sigara içilmesi elbette tüketimi azaltır. Bu alanda faaliyet gösteren lobiler rahatsız oldu." - K