TBMM Başkanı Yılmaz: "Savunma Sanayine Sahip Olmayan Ülke Bağımsızlıktan Bahsedemez"

TBMM Başkanı İsmet Yılmaz, "Tam bağımsız bir Türkiye olmak istiyorsak savunma sanayimizi güçlendirmemiz lazım savunma sanayimizde kendimize yeterli hale gelmemiz lazım. Savunma sanayine sahip olmayan ülkelerin tam bağımsızlıktan bahsedebilmeleri mümkün değildir" dedi.

TBMM Başkanı İsmet Yılmaz ve Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Binali Yıldırım Sivas Ticaret ve Sanayi Odası tarafından kentteki bir otelde düzenlenen "Sivas'ın Savunma Sanayi'ndeki Yeri ve Geleceği" adlı toplantıya katıldı. Toplantıya Başkan Yılmaz ve Yıldırım'ın yanı sıra Sivas Valisi Alim Barut, AK Parti Sivas Milletvekili Selim Dursun, Belediye Başkanı Sami Aydın, ASELSAN Yönetim Kurulu Başkanı ve Savunma Sanayi Müsteşar Yardımcısı Mustafa Şeker ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı. Sivas Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Osman Yıldırım'ın ve diğer katılımcıların sunumlarının ardından konuşan TBMM Başkanı İsmet Yılmaz, savunma sanayinin önemine değinerek, "Tam bağımsız bir Türkiye olmak istiyorsak savunma sanayimizi güçlendirmemiz lazım savunma sanayimizde kendimize yeterli hale gelmemiz lazım. Savunma sanayine sahip olmayan ülkelerin tam bağımsızlıktan bahsedebilmeleri mümkün değildir. 2002'ye kadar savunma sanayinde Türkiye 200 milyon dolar kadar bir ihracat ve yüzde 24'lük bir üretim işte Kıbrıs Harekatı'na girdiğimizde nerede kaldığımızı herkes biliyor. Allah'a hamd olsun bugün üretmediğimiz savunma sanayinde hiçbir şey yok. Bir savaş uçağını üretmiyoruz onunda kararını aldık çalışmalarını başlattık. Allah nasip ederse 2023 yılında Türkiye semalarında milli savaş uçağımız uçacak. Yapar mıyız? Yaparız. İşte bu sözü söyleten bu millete bu dönemde kazandırılan özgüvendir. Bu özgüvende parayla da satın alınamaz" dedi.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Binali Yıldırım ise, "Biz tarım ürünleri, hayvancılık, tekstil gibi geleneksel ürünleri ihraç ederek büyüyemeyiz. Yani sattığımız malın kilo başına değeri artması gerekir. Nasıl artacak? İçine akıl katacağız. Alın terinin içine akıl terini kattığımız zaman fark oluştururuz. Ayrıca kritik bir bölgede yer alıyoruz. Bu bölge çok hareketli bir bölge tarih boyunca doğu, batı, kuzey, güney birbiriyle buluştu sürekli buluştuğu, yerine göre çatıştığı bir bölge bugünde aynı hareketlilik var. Bu topraklarda ayakta kalmanın bağımsız olmanın bir bedeli var. O beden nedir? Operasyonel ülke olacağız. Operasyonel ülke olmak ne demek? Başınıza herhangi bir iş gelirse hakkınız yanlış hesaplar yapan olursa o hesabı tersine döndürecek gücünüz olacak" dedi.

Bölgenin mazlum, mağdur halkına Türkiye'nin büyük ihtiyacı olduğunu Suriye, Irak ve Yemen yaşananların görüldüğünü aktaran Yıldırım şunları söyledi:

"Ortadoğu'da yeni şekillenmeler için engelleri birer birer ortadan kaldırıyorlar. En son İran'ı da bir noktaya çektiler. Kala kala Türkiye kaldı Türkiye'ye savaş ilan edecek halleri yok, geçmişte ettiler Çanakkale'de derslerini aldılar. Açık savaşın büyük bir bedel olacağını biliyorlar ve asla da göze alamazlar. Türkiye'ye savaş açmak demek dünyayı alt üst etmek demek o halde ne yapalım fitne odaklarını harekete geçirelim. Var olan terör örgütlerinin yanına yenilerini ekleyeyim, PKK var yetmez Türkiye'yi daha fazla meşgul edelim DAEŞ'te gelsin. Diğerleri de olsun. Amaç iç enerjimizi azaltmak kardeşliğimizi bozmak bin yıldır yaşadığımız bu topraklardaki değerlerimizi yok etmek oyun bellidir. Oyun Türkiye'nin istikrarına ve geleceğine yönelik sinsi bir plandır." - SİVAS