Tib'de Dinlemelere İlişkin İnceleme

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığında (TİB) yürütülen soruşturma çerçevesinde 2 yılda 509 bin 516 kişinin dinlendiğinin belirlenmesine ilişkin, " Türkiye'nin üzerinde odaklanması gereken çok vahim meselelerden birisidir bu. Yani Türkiye'de 2 yıl içinde 509 bin kişinin mahkeme kararıyla dinlenmiş olması son derece vahim bir durumdur" dedi.

İnşası süren Çamlıca Camisi'nde incelemelerde bulunan Kurtulmuş, burada gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Bir soru üzerine, caminin kaba inşaatının yüzde 40'ı geçtiğini ve inşaatın hızlı bir şekilde ilerlediğini belirten Kurtulmuş, Allah'ın ömür vermesi durumunda 1 Temmuz 2016'da Kadir Gecesi caminin açılışını yapacaklarını söyledi.

Anayasa Mahkemesi'nin İlker Başbuğ hakkındaki kararı

Kurtulmuş, bir gazetecinin, "İlker Başbuğ ve diğer Ergenekon sanıklarının tahliye edilmesi söz konusu. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?" sorusuna, şu yanıtı verdi:

"Anayasa Mahkemesi'nin verdiği karardan sonra bu mahkemelerin vereceği bir karar. Dolayısıyla yargı süreci devam eden bir konu hakkında konuşmak doğru olmaz. Zaten başından beri yeniden yargılamaya ihtiyaç olmadığını, Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru çerçevesinde adımlar atılabileceğini söyledik. Sanıyorum bu istikamette atılmış bir adım. Hep beraber bekleyip göreceğiz. Tabi bu Türkiye'nin darbelerle yüzleşmesi, darbelere karşı önlem alması önünde bir engel teşkil etmeyecek. Bizim başından beri ifade ettiğimiz, bu memlekette kim darbe teşebbüsünde bulunduysa, darbe yapmışsa bunların sonuna kadar üzerine gidilsin ama bu süreçlerde de kurunun yanında yaş da yanmasın. Ümit ederiz ki bütün bu süreçler sonucu kuruyla yaş birbirinden ayıklanır. Bu süreçlerde rolü olanlarla olmayanlar arasında bir fark ortaya çıkar. Sayın Başbuğ'la ilgili özel bir durum. Belki arkasından başka tutuklularla ilgili özel durum olacak. Kişilerin tek tek yargılama süreciyle ilgili bir şey söylemek doğru olmaz. Hele siyasetçiler olarak bizim bu aşamada konuşmamız doğru olmaz. Mahkemenin vereceği kararı bekleyeceğiz."

Başbakan Erdoğan'ın Facebook ve Youtube açıklaması

Bir gazetecinin, "Başbakan Erdoğan, Facebook ve Youtube gibi sitelerin kapatılabileceğini söyledi. Böyle bir şey mümkün mü?" sorusuna karşılık da Kurtulmuş, "Ondan kasıt, kapatılabilir anlamında bir şey değil. Kasıt şu; Facebook ve Youtube'nin provokasyon amaçlı olarak kullanılması yönünde birtakım tedbirler alınabilir manasında söylenmiştir. Yoksa zaten bunların kapatılması mümkün olmaz. Böyle bir şeyin olmayacağını Sayın Başbakanımız da biliyor. Kastettiği bu değil ama Türkiye'de, özellikle birçok ülkede gördük ki karışıklık ortamında bu Facebook ve Twitter üzerinden çok ciddi şekilde provokasyonlar yapılabiliyor. Bunlara ve kişilerin şahsiyetlerine karşı yapılabilecek saldırılar karşısında tedbir almak. Kastedilen budur ve bununla ilgili demokratik ülkelerde olan tedbirler alınır. Yani insanların kişilik haklarına, ülkenin birlik ve bütünlüğüne saldırılar olduğu zaman bunlara karşı tedbir alma manasında söylenmiş bir söz olduğunu biliyoruz, zannediyoruz" diye konuştu.

- TİB'de yürütülen soruşturma

Kurtulmuş, TİB'de yürütülen soruşturmaya ilişkin de şu görüşleri iletti:

"Esas tabi Türkiye'nin üzerinde odaklanması gereken çok vahim meselelerden birisidir bu. Yani Türkiye'de 2 yıl içinde 509 bin kişinin mahkeme kararıyla dinlenmiş olması son derece vahim bir durumdur. Bu bize şunu hatırlatıyor, Stalin zamanında Rusya'da herkes dinleniyordu. Herkes KGB'nin çemberi altındaydı. McCarthy döneminde Amerika'da herkes dinleniyor, fişleniyordu. Maalesef öyle anlaşılıyor ki birileri Türkiye'de korku imparatorluğu oluşturmak istiyor. Bu haberler çıktıkça da vatandaşlarımız şöyle bir haleti ruhiye içerisine girecekler; 'Eyvah, hepimizi dinlemişler, hepimiz dinleniyormuşuz'. Bir korku atmosferi oluşturulmak isteniyor. Bu, Türkiye'ye yapılabilecek en büyük kötülüktür. Onun için biliyorsunuz son yasal düzenlemeler yapıldı. Öyle hakikaten tedbir itibariyle dinlenmesi gereken, suça bulaşan, suç işleme ihtimali olanlar dinlenecekse bunun da yolu yordamı vardır. Bununla ilgili de ağır ceza mahkemelerinden oy birliğiyle alınacak kararlarla bu dinlemeler yapılır. Yoksa herkesin aklına geldiği gibi savcı 'dinle' demiş polise, savcının amirinin, başsavcının haberi yok, polis dinlemeye almış, onun amirinin haberi yok, böyle herkesin bulunduğu yerde devletin imkanlarının arkasına sığınarak Türkiye'yi bir koca kulak devleti haline getirmeye hakkı yok."

Kurtulmuş, Türkiye'nin, nasıl bir asker devleti olmadıysa, bir yargı, polis, 'koca kulak' devleti de olmayacağını vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Telekulak demiyorum çünkü telekulak sanki işi böyle minimize ediyor. Bu kadar, 509 bin kişi dinlenmiş ve bunu da eski tabirle layüsel bir şekilde yapmış. Kimseye sormadan, soruşturmadan yapılmış bir dinleme operasyonunun olduğu ülke hakikaten hepimizin yüreklerini sızlatmalı. Suçlu kimse, hangi suçu işlemişse, bunlarla ilgili zaten her zaman tedbir amaçlı, önleyici dinleme her zaman yapılabilir ama burada esas olan, mahkemeye delil olacak dinlemelerin mutlaka oy birliğiyle alınan kararlarla yapılması lazım. Türkiye bunları geride bırakacak, bırakmak mecburiyetinde. Geçmişte de dinlemeler, kasetler üzerinden Türkiye dizayn edilmeye çalışıldı. Türkiye'de siyasetin zaaflarından birisi şu; bugün bana dokunmuyorsa susuyor. Yarın ötekine dokunmuyorsa, öteki susuyor. Nasıl CHP ve MHP kasetler, dinlemeler üzerinden dizayn edildiği zaman karşı çıktıysak, Türkiye'de herkes, 'Kardeşim biz Türkiye'nin bir koca kulak devleti, polis, yargı, asker devleti olmasını istemiyoruz' demesi lazım."

Türkiye'nin, özgür, demokratik, herkesin huzur içinde yaşadığı, ileri bir ülke olması gerektiğini kaydeden Kurtulmuş, "Hep beraber bunun için çalışalım. Bugün bir parti, yarın bir başkası iktidarda olur. İlkeler ve prensipler üzerinden bir demokrasi inşası yolunda ortak adımlar atamazsak maalesef Türkiye her zaman böyle skandallarla karşı karşıya kalabilir. Vahim bir durumdur. İnşallah gerekli tedbirlerin alınacağını, gerekli adımların atılacağını hep beraber göreceğiz" ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş, ardından cami inşaatını inceleyerek, son durum hakkında yetkililerden bilgi aldı. - İstanbul