Maçın ardından

Süper Lig'in 15. haftasında konuk ettiği MKE Ankaragücü ile 2-2 berabere kalan Galatasaray'ın teknik direktörü Fatih Terim, "Benim açımdan kabahati kendimde ararım. Bu takımı yöneten benim." dedi.

Türk Telekom Stadı'nda oynanan maçın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Terim, sarı-kırmızılı takımın Süper Lig, UEFA Şampiyonlar Ligi ve Ziraat Türkiye Kupası'nı aynı anda kaldıramadığını söyledi.

Maça sakatlığı bulunan 3 futbolcuyla başladıklarını aktaran Terim, "Üç kulvarı kaldıramıyoruz. Böyle görünüyor. Oyuna başlarken 3 arızalı oyuncuyla başladık. İşaret ettikten sonra 5 dakika bekliyoruz ki daha fazla oynasınlar. İyi oynayan bir takımın hiç değişmesine gerek yok. Çarşamba günü ağır bir travma geçirmiş bir Galatasaray, uzun bir yolculuktan sonra perşembe günü burada oldu, cuma günü de kampa girdi. Bugün de sahaya çıkıp rakibi hırpalıyor. Böyle maçlarda işin taktik teknik kısmına girmeye gerek yok. 10 kişiye karşı 2-0 öndesiniz, rakibin bir tane atağı yok ve 2-2 bitiriyorsunuz. Oyuncularımın açıkçası 90'a kadar performanslarından sezon başından beri memnunum ama 90'dan sonra kaybettiğimiz bir sürü şey var. Bu da onlardan bir tanesi." diye konuştu.

Kabahatlinin kendisi olduğunu aktaran tecrübeli teknik adam, "Kötü gitmeye başlayınca zaten taraf olduğum, Galatasaraylı bir hoca olduğum için otomatik olarak bir şeyler ürüyor, üretiliyor. Son 2 senenin şampiyonu, son senenin bütün kupalarını alan takım Galatasaray. Futbol böyle bir oyundur, düne bakılmaz. Böyle de acımasızdır. Ujfalusi, içeride 'Ben olsam ölmüştüm, ben antrenörlük yapamam.' dedi. Muhakkak ki bunlardan daha kötü yerlerden çıktık. Benim açımdan kabahati kendimde ararım. Bu takımı yöneten benim. Teknik adamlık böyle bir şeydir. Kazandığınız zaman hep berabersiniz, kaybettiğinizde yalnızsınız. Bunu bilmeyen, anlamayan, kabul etmeyen teknik adamlık yapmasın." ifadelerini kullandı.

"Pes edecek değilim"

Sarı-kırmızılı takımın teknik direktörü, kariyerinde çok şey yaşadığını belirterek, pes etmeyeceğini kaydetti.

Taraftarlarla da bir araya gelerek düzelmeleri gerektiğini aktaran Terim, şöyle devam etti:

"Son günlerde bazı gazeteler demek ki bazılarına angaje olmuş. Umarım benim düşündüklerim doğru değildir. Bazılarına da herhalde reklam departmanından spor sayfalarına telefon gelmiştir. Bunlar hemen unutuluyor ve bazıları ısrarla, bazı cümleler vurguluyor. Hepsinin farkındayım. Göğsümü gere gere çok şey gördüm. Pes edecek değilim. Bu kadar moral bozukluğuna rağmen taraftarlarla da bir araya gelerek maçlarda aynı duyguları ve hisleri taşıyarak düzelmemiz gerekir. Bunun için yapılması gereken şey bizde mevcut. Gönül isterdi ki kazanıp da konuşalım. Kaybedince bir şeyler söylemek çok kolay olmuyor. Olabilecek tüm sorumluluk bizde. Şu bir gerçek ki; 92'de UEFA şansını kaybettik, 90 küsürlerde en az 10 puan kaybettik. Bugün şu maçı berabere bitirmek, bir takıma olabilecek en büyük travmadır."

Fatih Terim, geçen senelerde olduğu gibi yine kazanacaklarını kaydederek, "Ankaragücü'nü 10 kişiyle yaptıkları için tebrik ediyorum. Onlara başarılar diliyorum. Biz nasıl geçen sene, önceki sene kazanmayı bildiysek bundan sonra da kazanmayı biliriz, bilmeliyiz, bileceğiz de... Bir defa 3 kulvarı kaldıramadık. Tarihte hiçbirimizin görmediği sakatlıklar yaşadık, yaşamaya da devam ediyoruz. Demek ki üçünü kaldıramadık. Fizik olarak özellikle bizden daha iyi takımlara karşı daha fazla mücadele etmemiz, daha fazla koşmamız, inatla savaşmamız lazımdı. Bunu yapamadık. Hayatım boyunca hiçbir bahaneye sığınmadım ama 15 maçtır santrforsuz oynuyoruz. Sağ olsun, Allah da razı olsun Adem'den. Soldan aldık getirdik koyduk." şeklinde görüş belirtti.

"Yolda giderken kurallar değişiyor da oyuncu değişmez"

Fatih Terim, Türkiye Futbol Federasyonunun takım harcama limitlerini artırmasıyla ilgili talimat değişikliğine göndermede bulunarak, "Yolda giderken kurallar değişiyor da oyuncu değişmez." dedi.

Kadroyu ocak ayına kadar değiştiremeyeceklerini aktaran Terim, şunları kaydetti:

"Kadromuz bu. Yolda giderken kurallar değişiyor da oyuncu değişmez. Nasıl değiştireceksiniz, ocak ayını bekleyeceksiniz. O da imkanınız varsa. Anca birini gönderirseniz alabilirsiniz. Hiçbir oyuncumu suçlamadım. Fransa'da son cümleyi görmek istemedi. 'Bütün kabahat, bütün suç benim.' dedim. Tabii ki insanım alınacağım, darılacağım, yükseleceğim ama bunu sadece taktik, sistem ve teknikle ifade edemezsiniz. Bunun içinde hal ve gidiş, takıma adapte olma, takım olabilme de vardır. Bazen aldığınız oyuncuların adaptasyonu geç olabilir. Nasıl yapalım '11'de yokum' diye bırakıp gitmek var mı? En çok formayı giyen Nzonzi. Hiç teşekkür etti mi? En çok formayı o giymiş. Açıkçası ondan bunu hiç beklemedim. Bazı şeylerde geç kaldık. Yönetmek adına, Galatasaray'a zarar gelmemesi adına belki de daha önce hareket etmeliydik."

Tecrübeli teknik adam, kariyerinde yaşadığı şampiyonlukları hatırlatarak, "Umutsuz olsam burada durmam. Şöyle bir beyanat veririm, '9 defa gelmişim, 8 kez şampiyon olmuşum. Yeter. Bir kez daha olsam ne olur.' derim. Benim karamsarlığım, pes etmem mümkün değil. Çıkar Galatasaray gibi oynarız. Burayı da kapatırız. Kapatamazsak 'pardon' demesini biliriz. Hiç olmadı ama olur mu olur." diyerek sözlerini tamamladı.