Adana'daki "Casusluk" Davası

Milli İstihbarat Teşkilatına (MİT) ait tırların durdurulmasına ilişkin davanın dördüncü duruşması, bir sanığın ifadesinin alınmasının ardından ertelendi.

Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, MİT'e ait tırların durdurulmasına yönelik haklarında müebbet hapis cezası istemiyle dava açılan tutuksuz askeri personeller Ö.K, H.G, G.M, H.K, B.K, H.Ö, E.T, H.İ.K, A.Y, M.Ö, C.K, H.Ü. ve S.Y'nin yargılanmasına devam edildi. Sanıklardan H.G'nin ifadesinin alındığı duruşmanın çift kamerayla kaydedildiği ve ifadelerin daha sonra kağıda döküleceği öğrenildi.

H.G'nin ifadesinin alınmasının ardından duruşma ertelendi.

Adana Barosu İnsan Hakları Komisyonu Başkanı sıfatıyla davayı izleyen Mustafa Çinkılıç, duruşmanın ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, yargılamanın sağlıklı yürüyüp yürümediği konusunda "gözlemcilik" görevi üstlendiğini söyledi.

Sanıklardan birinin savunmasını sunduğunu ifade eden Çinkılıç, şunları kaydetti:

"Yapılan savunmaya karşı hem mahkeme heyetinin hem de sanıkların ve sanık avukatlarının soru sormaları bu saate kadar gerçekleşmedi. İfadenin verilmesi bu kadar uzun sürdü. Gecenin geç saati, yarın da cumartesi olması nedeniyle duruşmaya devam edilmedi. Tüm sanık vekillerinin talebi şu oldu, 'Dava 6 Ocak'ta görülmeye başlarsa peş peşe devam etsin' Mahkeme başkanı da o gün buna bir karar vereceklerini söyledi. Umut ederim 6 Ocak'ta başlayacak duruşma birkaç gün peş peşe sürer ve bir kısım sanıkların savunmaları alınmış olur."

Daha önceki duruşmalarda ifadelerin görüntülü verilmesi talebinde bulunulduğunu anımsatan Çinkılıç, "Mahkeme heyeti bu talebi kabul etti. İfadeler görüntüye alınıyor ve sonrasında bant çözümlemesi yapılıyor. Sanık vekilleri de isterlerse hem görüntüleri hem de çözümlemelerini alabiliyorlar" diye konuştu.

İddianameden

MİT'e ait tırların Adana'da durdurulması olayının casusluk faaliyeti çerçevesinde ve önceden kurgulanmış bir mizansenle gerçekleştirildiği belirtilen ve söz konusu "mizansen ve operasyonun" amacının Türkiye Cumhuriyeti devleti aleyhine casusluk faaliyeti olduğu ve devletin gizli sırlarının ortaya dökülmesinin amaçlandığının açıkça anlaşıldığının kaydedilen iddianamede, "İşlenen suç başlangıcından sonuna kadar Türkiye Cumhuriyeti Devleti, MİT ve Dışişleri aleyhine gerçekleştirilen, sonuçları itibariyle Suriye devleti lehine sonuçlar doğuran bir casusluk faaliyetidir" ifadesine yer veriliyor.

Şüpheliler hakkında "Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme" (TCK madde 328/1) suçundan 15 yıldan 20 yıla kadar hapis, "Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla açıklama" (TCK 330/1) suçundan müebbet hapis cezası talep ediliyor. - Adana