- Hayvan dışkısından enerji üreten biyogaz tesislerini küçük üreticilerin de kullanabilmesi amacıyla proje yürüten Ege Üniversitesi Güneş Enerjisi Enstitüsü, 12 köyde uygulamaya başladı
Sistemle en az 5 ineği olan üretici, evinin ısıtmasını, mutfakta kullandığı gazı kendisi üretiyor. Sistemde üretilen elektriğin enterkonnekte sisteme verilmesi için çalışma devam ediyor
Güneş Enerjisi Enstitüsü Biyokütle Enerjisi Araştırma Grubu'nun Enstitü Müdürü Prof. Dr. Günnur Koçar liderliğinde "Kırsal Kesim Biyogaz Teknolojilerinin Geliştirilmesi ve Yaygınlaştırılması" projesi kapsamında Kalkınma Bakanlığı ve İzmir İl Özel İdaresi'nden sağlanan destekle yürütülen çalışmalarda, bugüne kadar sadece elektrik üretim amaçlı olarak ve büyük sermaye ile kurulabilen biyogaz tesisleri, küçük üreticinin kurabileceği şekilde tasarlandı.
Farklı alanlardan mühendislerin oluşturduğu Biyokütle Enerjisi Araştırma Grubu'nda görev yapan Araştırma Görevlisi Özben Ersöz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin hayvansal atık konusunda büyük bir potansiyele sahip olmasına rağmen bundan faydalanamadığını, son yıllarda ithal teknolojiler kullanılarak tamamen elektrik üretimi amaçlı 500 metreküp ve üzeri kapasiteye sahip büyük biyogaz tesislerinin kurulmaya başlandığını belirtti.
Biyogaz teknolojilerinin yaygınlaştırılması amacıyla başlayan çalışma ile Türkiye'ye örnek olabilecek bir model geliştirilmesinin amaçlandığını kaydeden Ersöz, İzmir'de hayvancılığın yoğun olarak yapıldığı köylerde anketler yaparak başladıkları proje kapsamında 12 üreticiyle anlaştıklarını ifade etti. Ersöz, Proje Araştırmacısı Yard. Doç. Ahmet Eryaşar'ın geliştirdiği tasarımı tamamen enstitüye ait "gazometre" için faydalı model belgesinin alındığını, Türkiye şartlarına uygun, maliyeti düşük, verimi yüksek ve kurulması kolay bir sistem geliştirdiklerini ve 5 hayvanlık kapasiteye sahip 5 metreküplük ile 30 hayvanlık kapasiteye sahip 25 metreküplük iki uygulama gerçekleştirdiklerini kaydetti.
Kurulan sistemi GPRS bağlantısıyla Enstitü'deki merkezden kontrol ettiklerini, köylünün sistemi sadece dışkıyla beslediğini ve kontrol panosunda gazı kullanmak istediği yöne yönlendirdiğini söyleyen Ersöz, şu bilgileri verdi:
"5 metreküplük bir tesisin maliyeti yaklaşık 13 bin lira, 25 metreküplük ise kullanım amacına göre 35 ile 50 bin lira arasında. Halihazırda kalkınma ajanslarının ve ilgili bakanlıkların sunduğu teşvikler var. Sistem 2-3 yıllık sürede kendisini amorti ediyor. Projenin bundan sonraki hedefi ise biyogaz tesislerinin bir merkez altında yaygınlaştırarak hibe destek programlarının açılmasını sağlamak. Sistemi Türkiye'nin her yerinde kurabiliriz. Sistemin yaygınlaşması enerji açığının kapatılmasına büyük katkı sağlayacak. Biz 12 köyde bu işin olabileceğini gösterdik."
-"Hayatımız değişti"
Proje kapsamında evlerinin bahçesine biyogaz tesisi kurulan Torbalı ilçesine bağlı Eğerci Köyü sakinlerinden Selma - İbrahim Dayar çifti, sistemin hayatlarını değiştirdiğini, tüm köylülere önerdiklerini anlattı.
12 baş hayvanla süt üreterek yerel bir işletmeye sattığını, 2007 yılında Ege Üniversitesi Güneş Enerjisi Enstitüsü'nden gelen bir araştırma görevlisinin kendisine projeden bahsettiğini, projeye tereddütsüz destek olmaya karar verdiğini belirten İbrahim Dayar, yapılan çalışma boyunca araştırma ekibindeki görevlilerin günlük hayatlarını, üretim biçimlerini incelediğini, buna göre tasarlanan 25 metreküplük biyogaz tesisini bahçeye kurduklarını dile getirdi.
Geçmişte ısınma ve sıcak su ihtiyaçlarını odun ve kömürle çalışan sistemle sağladıklarını, günlerinin önemli bölümünü yakacak hazırlamakla geçirdiklerini ifade eden Dayar, şöyle konuştu:
"Gübreden enerji elde edilebileceğini daha önce duymuştum. Ama ortada somut bir örneği yoktu. Bunun ancak zenginlerin işi olduğunu düşünüyordum. Hayvanlarımızdan elde ettiğimiz gübre, ekili ürünleri yakması nedeniyle eskiden başımıza dert oluyordu. Eşe dosta vererek kurtulmaya çalışıyorduk. Kurulan sistemle her gün akşam saatlerinde hayvan dışkılarını topluyor, tartılı sisteme sahip el arabası ile günlük ortalama 600 kilogram dışkıyı besleme tankına döküyoruz. Burada eşit miktarda suyla karıştırarak reaktöre pompalıyoruz. Fermente olan dışkılardan çıkan gaz, gazometre cihazına geçiyor, kirlilikten arınıyor ve depolanıyor. Buradan sonra gaz, evin kombisine, mutfaktaki ocağa veya 5,5 kilovat saatlik kapasiteye sahip jeneratöre veriliyor. Evmizin tüm ısınma ve pişirme ihtiyacı biyogazla karşılanıyor. Yaz aylarında ısınma ihtiyacının azalmasıyla elektrik üretimine ağırlık verebiliyoruz. Şu anda istersek sayaçtan elektriğimizi kapatıp ihtiyacımızın tamamını biyogazdan elde edebiliyoruz. Yaz aylarında klimalarımızda bu enerjiyi kullanarak serinleme imkanımız da olacak. TEDAŞ ile enerji satışı konusunda sözleşme aşamasındayız. Bu sürecin tamamlanmasıyla üretip sisteme verdiğimiz elektriğin bedeli faturamızdan düşülecek."
-"Bizim de doğalgazımız oldu"
Komşularının ilk yıllarda biyogaz projesine inanmadığını, projeye alaycı yaklaşanlar olduğunu anlatan Dayar, sistemin getirdiği fayda görüldükten sonra herkesin bahçesine de sistemi kurmak istediğini, hatta kendi tesisinden boruyla hat çekerek gaz almak isteyenlerin dahi çıktığını anlattı.
Sistem sayesinde, gübrenin toprak için daha faydalı hale geldiğini, dışkıdan kaynaklanan koku ve sinek sorununun da önemli ölçüde azaldığını kaydeden Dayar, tüm köylerde kullanılması gerektiğini ve üreticilere tavsiye ettiğini belirtti.
Selma Dayar ise geçmişte her gün yakacak hazırlamak zorunda kaldıklarından, odun kömür maliyetinin yanında çok emek sarfettiklerini söyleyerek, "Eskiden doğalgazı var diye şehirdeki evlere imrenirdik. Şimdi hayvanlarımız sayesinde bizim de doğalgazımız oldu. Biyogaz tesisi özellikle kadınların yükünü önemli ölçüde hafifletiyor. Üstelik gaza ve elektriğe para vermiyoruz" dedi. - İzmir
Son Dakika › Yerel › Cari Açığa Ahırda Çözüm - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?