Kocaeli'de Nevruz Konulu Panel

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirilen ve Türk dünyasını bir araya getiren Nevruz etkinlikleri kapsamında "Kocaeli, Türk Dünyası'nda Nevruz ve Göç konulu" bir panel düzenlendi.

Gazeteci - yazar İsmail Kapan'ın moderatörlüğünü yaptığı, İstanbul Üniversitesi Uluslar arası İlişkiler ve Avrasya Enstitüsü Müdürü Doç Dr. Bekir Günay ve İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim görevlisi Doç Dr. İlyas Topsakal'ın katıldığı panelde Nevruz'un barışçı ve birleştirici özelliğinin altı çizildi. Panelde ilk konuşmayı İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim görevlisi Doç. Dr. İlyas Topsakal yaptı. Doç. Dr. Topsakal konuşmasında ayrıntılı olarak eski Türklerde Nevruz kutlamaları ve gelenekleri hakkında bilgi verdi. Nevruz'un ilk olarak M.Ö 8. yüzyılda İskitler tarafından kutlandığını kaydeden Doç. Dr. Topsakal, Ergenekon Destanı'nda ayrıntılı olarak Nevruz'un görüldüğünü anlattı. Doç. Dr. Topsakal konuşmasında Nevruz'un Orta Asya'da nasıl kutlandığı ve sürdürülen gelenekler hakkında bilgi aktardı. Nevruz'dan bir hafta önce evlerin temizlendiğini, yemeklerin yapıldığı anlatan Doç. Dr. Topsakal Selçuklu ve Osmanlıdaki Nevruz kutlamalarına da değindi. Doç. Dr. İlyas Topsakal, Selçuklularda Nevruz'un Sultan - i Nevruz, Osmanlılarda ise Sultan Bayramı adlarıyla kutlandığına işaret etti. Osmanlı kanunnamelerinden Nevruz ile ilgili net bilgilere ulaşabildiklerini söyleyen Doç. Dr. Topsakal, "Osmanlı için Nevruz çok önemliydi. Sarayda, eğlenceler düzenlenir, halka hediyeler dağıtılırdı. 1920'ye kadar Nevruz kutlamaları sürdü. O tarihten sonra Nevruz yavaş yavaş hayatımızdan çıktı. 1997 yılına kadar da bu bayramı unuttuk" şeklinde konuştu. Kazakistan, Azerbaycan, Özbekistan'da Nevruz'un resmi bayram olarak kutlandığını hatırlatan Doç. Dr. Topsakal, "O coğrafyada 500 yıl esaret altında kalan Türk toplulukları oldu ama yine Nevruz'u kutladılar. Bundan örnek almamız gerekir" dedi. Panelin diğer konuşmacısı olan İstanbul Üniversitesi Uluslar arası İlişkiler ve Avrasya Enstitüsü Müdürü Doç Dr. Bekir Günay da göç konusunda bilgiler aktardı. Her gidişin aslında yeni bir başlangıç olduğunu ifade eden Doç. Dr. Günay, "Nevruz da biten kışın ardından gelen umut yani ilkbahardır. Bunu bugün İzmit'te de gördük. Kafkasya, Balkanlar sanki bu kente göçmüş. Ardından depremin acısını yaşayan bir kent. Ama bugün gördük ki İzmit çok güzelleşmiş yenilenmiş" şeklinde konuştu. Doç Dr. Bekir Günay, 1920'li yıllardan sonra Nevruz'un unutulduğunu 90'lı yıllarda ise kötü ve üzüntülü görüntülerle hatırlandığına işaret etti. Nevruz'un huzur ve barış olduğunu hatırlatan Doç. Dr. Bekir Günay, "Ama bazıları bunu Zerdüşt inancı çerçevesinde başkaldırı olarak yorumluyor. Nevruz'u böyle yorumlamakla bir kaos ortamı yaratılmak isteniyor. Nevruz'un siyasallaştırılmasına karşıyız. Kim ne yaparsa yapsın, farklılıklar barış içinde bir arada olacak" dedi. Doç. Dr. Bekir Günay, konuşmasının bu bölümünde Büyükşehir Belediyesi'nin Nevruz etkinlikleri için hazırladığı el broşürüne dikkat çekti. Dinleyicilere broşürü gösteren Günay, "Barışın rengi üzerinde farklı bayraklara yer verilmiş. Büyükşehir Belediyesi bunu başarmış. Aynı zeminde farklılıkları bir araya getirmiş. Nevruz anlamını ortaya koymuş" dedi. Oturumu yöneten gazeteci yazar İsmail Kapan da Necip Fazıl'dan alıntı yaparak, Türk Milletinin son 100 yılının akrebin kıskacında geçtiğini söyledi. Kapan, bugünkü etnik rahatsızlığın altındaki güçlerin kimler olduğunu iyi anlamak gerektiğine vurgu yaptı.

Panelin sonunda üniversite öğrencileri, panelistlere çeşitli sorular yöneltti. - KOCAELİ