Siirt'te '4. Ulusal Antep-Badem Çalışma Grubu Çalıştayı'

Siirt Üniversitesi'nde '4. Ulusal Antep-Badem Çalışma Grubu Çalıştayı' düzenlendi.

Siirt Üniversitesi konferans salonunda düzenlenen, Gıda Tarım ve Havancılık İl Müdürlüğü tarafından organize edilen çalıştayda konuşan Siirt Valisi Ahmet Aydın, hükümetin son yıllarda bölgeye yaptığı hizmetlerden birinin coğrafi kimliklerin iadesi olduğunu söyledi. Vali Aydın, "Bunlar arasında Aydınlar'a Tillo, Ziyaret'e Veysel Karani, Kayabağlara ise eski isimleri olan Zokayt geri verildi. Ben de Siirt fıstığının Antep fıstığı olarak isimlendirilmesine karşıyım. Siirt fıstığı kendi başına bir değerdir ve Antep fıstığıyla tamamen farklıdır. Daha büyük, farklı bir lezzette olan Siirt fıstığımızın Antep fıstığıyla tamamen farklıdır. 2002'de 2 bin top olan fıstık üretimi bugün 20 bin tona ulaşmıştır. Siirt Valisi olarak Fıstık üretiminin artırılmasını sağlayacağız" dedi.

Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü İzzet Murat, 310 bin nüfuslu Siirt'in yüzde 60'ının şehir merkezinde yaşadığını, 562 bir hektar olan yüz ölçümünün 116 bin hektarının tarım arızası olduğunu söyledi. Murat, Siirt'te toplam orman arazisinin 214 bin hektar olduğunu ifade ederek, "30 bin hektar mera arazisi, geriye kalanlar ise yerleşim yeri ve tarıma elverişsiz arazilerdir. Tarım arazilerinden yaklaşık yüzde 25 dikili tarım arazisinde oluşmaktadır. Dikili arazilerden de yaklaşık 240 bin dekarında fıstık fidanı bulunmaktadır" diye konuştu.

"TÜRKİYE GAYRİ SAFİ TARIMSAL HASILA İLE DÜNYANIN 7. BÜYÜK ÜLKESİDİR"

Daha sonra konuşan Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Bahçe Bitkileri Araştırmalar Daire Başkanı Dr. Nejat Kaplan ise, "Ülkemizde fıstık ve badem üretimi gittikçe gelişiyor, aslında Avrupa ve Amerika'da da gelişiyor. 2012 yılında ülkemizde 150 bin top Antep fıstığı, 80 bin ton badem üretimi yapılmıştır. Bu hali ile Türkiye fıstıkta kendine yetebilecek ihracatçı konumdadır, badem de ise ithalatçı konumdadır. Ülkemiz son yıllarda büyük bir atılım yaparak dünya'da 16. büyük ekonomiye ulaştı. Bunda tarımın büyük önemi vardır. Türkiye gayri safi tarımsal hasıla ile dünyanın 7. büyük ülkesidir, birkaç yıl öncesine kadar 12. sıradaydık, dev hamleler yaparak Avrupa'nın 1. sırasına yerleşti. Dünyada ise 7. sıraya yükseldi. Haliyle önümüzde olan ülkeler Çin Hindistan ve Brezilya kıta büyüklüğünde bir alana sahiptir. 7 üründe 1. sıradayız, 6 ürünle 2. sıradayız, 8 üründe ise 3. sıradayız. Bu ürünlerden 3. sırada yer alan kriterlerin içinde fıstık yer almaktadır" şeklinde konuştu.

"7 COĞRAFİ İŞARET İLE İLGİLİ ÇALIŞMALARIMIZ BULUNMAKTADIR"

Siirt Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Galip Bakır da, Türkiye'nin zengin yer altı kaynaklarının bulunduğunu ifade ederek, "Yer altında bulunan zenginliklerimiz kadar yer üstünde çok verimli tarım arazilerimiz vardır, fıstık, bıttım sabunu, menengiç kahvesi, zivzik narı ve Pervari balı gibi el sanatları konusunda halkımıza ışık tutacak çalışmalar yapılmaktadır. Bize ışık tutacak bilgileri özellikle tarım müdürlüğüyle araştırma enstitüsünde, sivil toplum örgütleriyle temasa geçerek bu güne kadar neler yapılmış ve bundan sonra da neler yapılabileceğini uygulayacağız. 7 coğrafi işaret ile ilgili neler yapılmış ve üzerine neler katabiliriz. Bugün yaptığımız Ulusal Fıstık ve Badem Çalıştayı bunun altyapı çalışmalarını oluşturuyor. Üniversite olarak bölgemizin bu 7 ürün ile ilgili bu ürünleri artırarak halkımıza katma değer olarak yansıtmaya çalışacağız. Bilimsel tarım çalışmaları uygulanarak modern tarım tekniklerinden istifade edilip ürünün kalitesinin artırmayı amaçlıyoruz" ifadelerini kullandı.

"KİMLİĞİ İNKAR EDİLEN SİİRT FISTIĞININ PEŞİNDEN GİDECEĞİZ"

Bakır'ın ardından söz alan Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak ise, kimliğinden ve gerçekliğinden dışlandığını ileri sürdüğü Siirt fıstığının Antep fıstığı diye tanıtılmasına sitem etti. Sadak, "Tarımımızın kalkınması açısında sayın hocalarımızın dediklerini önemsiyoruz. Ancak, biz gerçekliğimizi savunmasak, bitkilerimizi, köylerimiz, insanlarımızı özgürleştiremezsek, çalışmalarımız çok fazla gerçekçi gelmez. Hocalarımız söyledi, biz tarımımızı dedelerimizden öğrendik, fakat bugün her şey bilimselleşti. Biz de Siirt fıstığını dedelerimizden, babalarımızdan öğrendik. Bilim adamları ne yaptı, Siirt Fıstığını Antep fıstığı yaptı" dedi. Bir avuç Antep ve Siirt fıstığını bir tabakta karıştıran Sadak, "Gözüm kapalı hangisinin Siirt fıstığı, hangisinin Antep fıstığı olduğunu teker teker ayrıt edebilirim. Yemesiyle biçimiyle çapıyla farklı olan bu iki fıstığı neden Antep etiketi altında zikrediliyor buna anlam veremiyorum. İşte bilim adamları bunu anlamıyor. Bunlar ayrı ayrı türlerdir sayın hocalarım. Biz Siirtliler kimliği inkar edilen fıstığımızın peşinden koşacağız. Bilimi uyaracağız, bilimin gerçek notunu verene kadar bu çalışmalarımız sürdüreceğiz. Siirt ile Antep fıstığı ayrıdır bunu anlayalım artık. Bilim bile kabul etmezse karşı çıkacağız. Yüzlerce yıldır Siirt'in Tillo ilçesinin ismine Aydınlar dediler, kabul ettiler mi etmediler, sonunda ne oldu, kendi ismini geri verdiler. Bu işin başka alternatif yoktur. İnşallah Siirt kimliğinin peşinde koştuğum için beni terörist diye suçlamazlar" diye konuştu.

Toplantının ikinci oturumunda ülkelerarası fıstık üretimi ve teknolojik gelişmeler hakkında bilgiler verildi. Çalıştay, karşılıklı soru cevap şeklinde sona erdi. - SİİRT