TBB'nin 33. Olağan Mali Genel Kurulu

Van'da düzenlenen Türkiye Barolar Birliğinin (TBB) 33. Olağan Mali Genel Kurulu devam ediyor.

Edremit ilçesindeki bir otelde düzenlenen kurula katılarak gündem maddeleriyle ilgili değerlendirmelerde bulunan baro başkanları, TBB Yönetim Kurulu'na yönelik eleştirilerini de dile getirdi.

Ankara Barosu Başkanı Hakan Canduran, TBB Başkanı Metin Feyzioğlu'nun 31. Olağan Genel Kurul'daki "Baroların, TBB'nin vesayeti altında olmadığını da bir kez daha bilgilerinize sunmak istiyorum" sözlerini anımsatarak, kendisinin de aynı şekilde Feyzioğlu'na serzenişte bulunmak durumunda kaldığını söyledi.

"TBB'nin görevleri kanunumuzla belirlendiği halde Sayın Başkan yetkilerini aşarak baroların iç işlerine karışmaya kalkmıştır" diyen Canduran, Feyzioğlu'nun Ankara Barosunun son seçimlerine doğrudan müdahale ettiğini öne sürdü.

Birlik başkanlarının tarafsız olması gerektiğini vurgulayan Canduran, "Başkanımız tarafsız kalması gereken seçimlerde meslektaşlarımızı tek tek aramış ve 'Kendim için oy istiyorum' beyanıyla seçim çalışması yapmıştır" iddiasında bulundu.

Canduran, şunları kaydetti:

"Barolar Birliğinin mali tablosunda ciddi belirsizlikler tespit edilmekte ve geçmiş dönem yapılan harcamaların bütçe sınırını aştığı ve gerçekçi şekilde açıklanmaya muhtaç olduğu görülmektedir. Bu dönemde Barolar Birliğinin danışman, personel ve seyahat giderleri fahiş miktarda artmış ve birlik bütçesi açık vermeye başlamıştır. Birlik bütçesinde ortaya çıkan 9 milyondan fazla açığın, mesleğe nasıl bir katkı için harcandığı açıklanmaya muhtaçtır."

İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal ise son dönemlerde "çıkar cübbeni gel" gibi söylemlerin dile getirildiğini belirterek, "Türkiye'de sorun cübbelilerin siyaset yapması değil, cübbesiz olanların ve asla giyemeyecek olanların cübbe giymeye, hakim, savcı olmaya soyunmalarıdır" ifadelerini kullandı.

Hakim ve savcılara seslenen Kocasakal, şöyle konuştu:

"Avcı değil savcı olun. Birilerinin talimatıyla hareket etmeyin, unvanınızın önündeki tanımlamaya layık olun. Bir takım yapılanmaların değil, Cumhuriyetin savcısı olun. Bu tür dönemlerde korkmak, çekinmek bir mazeret olamaz. En azından Pakistan'daki, Mısır'daki hakimler kadar olmak zorundasınız. Size o yetkiyi anayasamızın 9. maddesi veriyor. Türk milletine layık olun. Birilerinin emriyle hareket etmeyin. Yargı cismin sıvı ve gaz hali olamaz, içine girdiği kabın şeklini alamaz. Yargı cismin sadece katı halini oluşturabilir."

Konuşmaların ardından toplantı basına kapalı devam etti.