Tügik 4. Olağanüstü Genel Kurulu - Son Dakika
Yerel

Tügik 4. Olağanüstü Genel Kurulu

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Gönül ister ki düşük enflasyon olsun, neredeyse fark edilemeyecek noktalara kadar insin."

18.02.2012 19:25

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Gönül ister ki düşük enflasyon olsun, neredeyse fark edilemeyecek noktalara kadar insin. Ancak reformlarla bu da gerçekleşecektir" dedi.

Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu (TÜGİK) 4. Olağanüstü Genel Kurulu, Antalya'daki Rixos Lares Oteli'nde yapıldı.

Eşi Esra Şimşek ile kongreye katılan Maliye Bakanı Şimşek, yaptığı konuşmada, önce dünya ekonomisini, ardından Türkiye'de ekonomi alanında hayata geçirilen reformları değerlendirdi.

Dünya ekonomisinin özellikle 2007 yılı sonrası sıkıntılı bir döneme girdiğini ve Avro Bölgesinde endişeli bir sürecin yaşandığını belirten Şimşek, Türkiye'nin ekonomik ilişkileri bulunması nedeniyle bölgedeki gelişmeleri yakından takip ettiğini belirtti.

Avro Bölgesindeki borç kriziyle ilgili endişelerin bir nebze de olsa durulduğunu ifade eden Şimşek, "Var olan yangının kontrol altına alındığını görüyoruz. Yangının yayılmaması, duvarların örülmesi çok önemliydi" dedi.

Şimşek, küresel krizin toparlanmasında Avro Merkez Bankası'nın etkili rol oynadığına işaret ederek, Avrupa'daki bankalara üç yıllığına düşük faizlerle kaynak aktarıldığını ve ülkelerde kurumsal yapılarda reforma gidildiğini bildirdi.

Sorunun kökten çözülmediğini ancak kontrol altına alındığını vurgulayan Şimşek, küresel krizin yansımalarının 10 yıl daha sürebileceğini belirtti.

Avrupa Birliğinin 2012 yılında ılımlı bir süreç izleyeceği öngörüsünde olan Şimşek, ABD başta olmak üzere birçok ülkeden olumlu sinyaller aldıklarını ve bu durumun dünya ekonomisine de olumlu yansıyacağını ifade etti.

Mehmet Şimşek, küresel krize karşın kısa vadeli çözümler üretildiğini ve gelişmiş ülkelerin ekonomiyi tekrar büyüme sürecine sokmak amacıyla para bastıklarını dile getirerek, bunların hoş bir şey olmadığını ancak bugünkü şartların bunu gerektirdiğini belirtti.

-Türkiye'nin durumu-

Dünyada yaşanan bu kriz sürecini Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler açısından birer fırsat olarak değerlendiren Maliye Bakanı Şimşek, gelişmiş ülkelerin bu süreçte zemin kaybettiklerini, gelişmekte olan ülkelerin ise kaybedilen zeminlerden pay alma sürecini yaşadıklarını dile getirdi.

Türkiye'nin de bu fırsatları değerlendirebilmesi için reform sürecini hızlı bir şekilde yapması gerektiğini vurgulayan Şimşek, son 10 yılda hızlı bir süreç yaşandığını bildirdi.

Şimşek, Türkiye'nin 2000'li yılların başında kamu borcu konusunda endişe taşıyan ülke konumunda olduğuna değinerek, "Çok şükür bugün büyük bir yol kaydettik. Açıklar çok düşük düzeyde. 2011 yılında eğer Van'a, eğitimle ilgili konulara ilave harcamalar yapmasaydık, genel bütçede fazlalık olacaktı. İmkanlar var ki bu fazla harcamaları yapabiliyoruz. Bizim, insanımıza yatırım yapmamız lazım. Eğitimde nicelik olsun, nitelik olsun başlatılan hamleyi gerekirse borçlanarak devam ettirmeliyiz. İlave harcamalar doğru harcamalardır" dedi.

Eğitimin yanı sıra altyapı çalışmalarına da ağırlık verdiklerini dile getiren Şimşek, son iki yıldır bu yönde önemli yatırımların altına imza atıldığını söyledi.

Türkiye'de ekonomik alanda ciddi bir reforma girildiğini belirten Bakan Şimşek, bankalarda da düzenlemeye gidildiğini belirtti. Şimşek, "Bankaların çoğu bu ülkede maliyet merkezi olarak kuruldu, kar merkezi olarak kurulmadı. (Sanayi gurubumuz var, bankamız da olsa, oradan kaynak çeksek, bir kısmını Hazineye borç versek, bir kısmını da şirketlerimizi büyütmek için kullansak) diye kuruldu. Bunun sonunda felaket oldu. Bankaları denetlemek ve düzenlemekle işe başladık, bu uygulamada çok önemli başarı elde ettik" diye konuştu.

Avrupa ülkelerine bakıldığında da temel sorunların cari açık, borçlar ve bankacılık sektöründeki zafiyetler olduğuna dikkati çeken Şimşek, Türkiye'nin bu açıdan sağlıklı bir maliye yapısına sahip olduğunu ifade etti.

-"Geçici bir sıkıntı olarak görüyoruz"-

Şimşek, Türkiye'nin enflasyonda arzu edilen noktada olmadığını dile getirerek, "Gönül ister ki düşük enflasyon olsun, neredeyse fark edilemeyecek noktalara kadar insin. Ancak reformlarla bu da gerçekleşecektir. Geçici bir sıkıntı olarak görüyoruz. Kısa vadede enflasyon yükseldi ancak bu yılın ilk yarısına doğru tekrar tek haneye inmiş olur, ikinci yarısında da yüzde 6'lara doğru düşmeye başlayacaktır" ifadesini kullandı.

Türkiye'nin ilerleme kaydetmesi gereken alanların başında cari açığın göründüğünü ancak başka alanların da yer aldığını belirten Şimşek, eğitimde kalitenin çok önemli olduğunu vurguladı. Eğitimde nicelik olarak son yıllarda çok büyük mesafeler kaydedildiğini dile getiren Bakan Şimşek, piyasanın ihtiyaç duyduğu alanlarda eleman yetiştirilmesi konusunda da çalışmalar yapılması gerektiğini belirtti.

Şimşek, "Yemekte, Kütahya'da eleman sıkıntısı çekildiği söylendi, ben de

( Batman'daki hemşehrilerimize söyleyelim, gelsinler) diye bir yanıt verdim" dedi.

Türkiye'de aşağı çekilmesine rağmen yüzde 9 işsizlik oranının bulunduğunu ifade eden Bakan Şimşek, bazı illerin de eleman bulmakta zorluk yaşadığını bildirdi. Piyasanın ihtiyaçları ile eğitim sistemi arasında ilişkiyi güçlendirmek amacıyla yürütülen çalışmalar olduğunu ifade eden Şimşek, meslek edindirme gibi kurslarla bu açığın giderilebileceğini söyledi.

Son yıllarda meslek edindirme kurslarıyla istihdam alanında başarılı olduklarını anlatan Şimşek, "Gençlerimize siz bir meslek edinmek istiyorsanız biz size cep harçlığı verelim, sigortanızı da biz ödeyelim, hatta sizin gibi iş adamları iş verirse de 5 yıl boyunca da sosyal güvenlik priminizin bir kısmını biz verelim. Bu konuda da başarılı olduğumuza inanıyorum" diye konuştu.

Eğitimde kalitenin çok önemli bir unsur olduğunu ifade eden Şimşek, eğitimde nicelik konusunda başarı kazanıldığını, nitelik konusunda da başarı sağlandığı takdirde Türkiye'nin dünyayla rekabet edebilmesinin daha da kolaylaşacağını belirtti.

-Ticaret Kanunu-

Bakan Şimşek, yeni Ticaret Kanunu'nun önemli bir reform olduğunu söyledi. Reformun Meclisten geçtiğini ancak uygulama noktasında bazı sesler çıktığını dile getiren Şimşek, sözlerine şöyle sürdürdü:

"Türk Ticaret Kanunuyla, özü itibarıyla (iş yapmayı kolaylaştıralım, yönetim kurulu toplantısını internetten yapın, bir kişiyle anonim şirket mi kuracaksınız kuralım, rahat olun) dedik. Ancak başta uluslararası standartlarda muhasebelerinizi tutun, mali raporlarınızı tutun, denetiminizi yapın. Bundan da kaçmamak lazım, şeffaf olmak lazım. (Mali tablolarımızı nasıl internete koyarız) diyorsunuz. Eğer hissedarlarımıza karşı dürüstsek niye bundan kaçalım, bunda bir şey yok ki tam aksine mali tablolarımızı uluslararası standarda uygun yaparsak finansmana çok rahat erişiriz."

Büyütmekte şeffaflığın ön koşul olduğuna işaret eden Şimşek, mikro ölçekte kalınarak dünya ile rekabet edilemeyeceğini vurguladı.

Türk Ticaret Kanunu'nun iş ortamını iyileştirmeyi öngördüğünü belirten Şimşek, sorunların makroekonomide değil, mikro düzeyde aranması gerektiğini söyledi.

Şimşek, yeni kanunda özellikle mikroekonomi alanında iyileştirmelere gidildiğine değinerek, adaletli bir rekabetin oluşturulabilmesi için şeffaflığın şart olduğunu ve bunun için de kayıt dışı ile vergide önemli düzenlemeler gerektiğini belirtti.

Küresel ekonominin bir parçası olunmak isteniyorsa iyi bir şekilde entegre olunması gerektiğini vurgulayan Şimşek, şöyle dedi:

"Rekabet olduğu ortamda verimlilik olur, inovasyon olur, rekabetin engellendiği ortamlarda bunların hiçbiri olmuyor. Böyle bir zorlayıcı güç yok.

'Yenilikçi olun, Ar-Ge yapın' demekle yapılmıyor. Eşit rekabet yerelde sağlanırsa zorunlu hissediyorsunuz ve süreç hızlanıyor. O yüzden reformları önemsiyoruz. Bu konuda geri adım atılmaması lazım."

Mesafe kaydedilmesi gereken önemli alanlardan birinin de iş gücü piyasası esnekliği olduğunu dile getiren Şimşek, bu konuda da kayıt dışı ve kayıt içi olmak üzere iki unsurun bulunduğunu ifade etti.

Şimşek, kayıt dışında her türlü esnekliğin bulunduğunu ancak bunun da doğru olmadığını belirterek, şunları kaydetti:

"Kayıt içi de dünyanın en katı iş gücü piyasası. Partime çalışmayı engelleyen, esnek çalışmada imkansızlıklar yaratan bir yapı var. Bu da son derece yanlış. Her ikisinde de ısrar etmemek lazım. Kayıt dışı azalmalı, kayıt içinde de esneklik olmalı. Kayıt dışı ile mücadele kamunun bütün birimlerini, sivil toplum örgütlerini yakından ilgilendiren ve birlikte yapıldığı takdirde azaltılabilecek bir unsurdur. Verimliliğin, yenilikçiliğin adil ortamın en büyük engellerindendir."

İşgücü piyasasında atılan adımlarla geçen yıl 1.4 milyon kişinin iş bulduğunu ve bunlardan 510 binini kadınların oluşturduğunu dile getiren Şimşek, bu rakamı rekor olarak değerlendirdi.

- ANTALYA

Kaynak: AA

Son Dakika Yerel Tügik 4. Olağanüstü Genel Kurulu - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement