Uşak Depremsellik Raporu Hazırlandı

Uşak Üniversitesi Mühendislik Fakültesi  İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Elif Çağda  Kandemir,"Uşak Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr Kandemi: "Uşak'ta büyük deprem üretecek uzun aktif faylar yer almıyor" dedi.

Kandemir AA muhabirine yaptığı açıklamada Türkiye'nin Alp-Himalaya deprem kuşağı üzerinde yer aldığını, bu nedenle çok sayıda şiddetli ve orta şiddetli depreme maruz kaldığını söyledi. Uşak İli Depremsellik Raporu'nun yaklaşık iki aydı hazırlandığını, raporun ilin tektonik yapısı üzerinde yapılan araştırmalara dayalı olarak oluşturulduğunu ifade eden Uşak Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Elif Çağda  Kandemir, merkez üssü Uşak olan 1944 yılında 21 kişinin yaşamını yitirdiği, 3 bin 500 binanın hasar gördüğü 6,2 şiddetindeki depremin ardından yıkıcı etkisi olan bir depremin meydana gelmediğini söyledi.

Uşak'ın son 50 yıllık deprem haraketliliğine bakıldığında 1969 yılında merkez üssü Manisa-Alaşehir olan 6,9, 1970 yılında merkez üssü Kütahya-Gediz olan 7.2, 1995 yılında merkez üssü Afyonkarahisar- Dinar olan 6.2 büyüklüğündeki depremlerin etkilerini yaşadığını ifade eden Kandemir,  Uşak genelinde büyük deprem üretecek uzun aktif fayların yer almadığını belirtti.

Uşak'ın kuzeyinde bulunan Kütahya iline bağlı Gediz, Demirci, Simav, Şaphane ve Altıntaş arasında uzanan fayların haraketli olduğuna dikkat çeken Kandemir şu bilgileri verdi:

" Uşak'ın kuzeydoğusundaki Banaz ilçesi ile güneybatısındaki Eşme ilçesi yer yer birinci derece deprem bölgesindedir.  İl geniline bakıldığında geri kalan kısım ikinci derece deprem bölgesi olarak nitelendirilmektedir. Tarihsel dönemden başlayıp günümüze kadar uzanan verilere göre Uşak'ta da kuvvetli olarak hissedilen 26 adet deprem kaydına rastlanmaktadır.  Bu depremlerin merkez üsleri genelde Denizli, Burdur, Nazilli, Dinar, Emet, Simav, Gediz, Demirci, Alaşehir olarak gösterilir. Bu yerlerin uzaklıkları 50-130 km arasında değişmektedir. İl merkezinin batısında çok kısa, aktif faylar mevcuttur. Yaklaşık 10-20 kilometre uzunluğundaki fayların hesaplamalara göre  4.7-5.3 büyüklüğünde deprem üretebileceği öngörülüdğünde Uşak civarındaki fayların düşey atımlı normal faylar olduğu ve tek başlarına 7'den büyük deprem üretebilme olasılığının az olduğu değerlendirilebilir"

Uşak'ın çevresinde oluşabilecek  olası orta-büyük depremlerden etkilenebileceğini, ancak Uşak'ın genel olarak sağlam zemine sahip olduğunu belirten Kandemir,  sağlam zemin nedeniyle ilin depremlerden daha az etkileneceğini savundu.

Uşak merkezinde bazı bölgelerde gevşek ve suya doygun alüvyal zeminlerin bulunduğuna dikkat çeken Kandemir şunları söyledi.

"Uşak merkezinde bazı bölgelerde gevşek alüvyal zeminler var. Bu bölgelerin depremlerden daha şiddetli olarak etkilenmesi olasıdır. Yeraltı su seviyesi yüksek, sıvılaşma potansiyeli olan alüvyonlu gevşek zemine sahip Uşak merkezinde inşa edilen yapılar 2007 Deprem Yönetmeliği'nde belirtilen zemin koşullara göre inşa edilmelidirler. Zira bu tür zeminlerde deprem esnasındaki titreşim uzun sürdüğü için deprem etkisi olduğundan daha şiddetli hissedilmektedir. Uygun zemine uygun yapı ilkesi her zaman göz önünde tutulmalıdır. Uşak 1953 yılında il olmasına rağmen ilk imar planı 1986 yılında yapılmış, şehrin günümüzdeki mevcut binalarının yaklaşık yüzde 60'ının kaçak olması da büyük ölçüde buna bağlanmıştır. Gün geçtikçe göç alan ve büyüyen Uşak il merkezinde 2007 yılında hazırlanan deprem yönetmeliğine uygun yapı sayısı toplam 2 bin 821'dir. Toplam Merkez nüfusu ise 183 bin dir.  Bu durumu göz önünde tutarsak mevcut ve bundan sonra yapılacak olan yapıların kalitesinin ve denetiminin ihmal edilmemesi gereken konular olduğu ortaya çıkmaktadır" - Uşak