İki ailenin kan kavgası, soyadları aynı olan 12 ailenin hayatını mahvetti! 160 kişi köyünü terk etti

Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde yaklaşık 5 ay önce ilçeye bağlı Taşlı kırsal mahallesinde ev yapma yüzünden akrabalar arasında çıkan kavgada 3 kişinin ölümüne ve 6 kişinin de yaralanmasına neden olan kavgada soyadları aynı olan köydeki diğer aileler kan davası mağduru oldular. Sabah'tan Lütfü Yalgı'nın haberine göre, 12 aileden oluşan 160 kişi, köyü terk ederek çevre köy ve ilçelere sığınmak zorunda kaldı.

"OLAYLA HİÇBİR İLGİMİZ ALAKAMIZ YOKTUR"

Üç ailesiyle birlikte başka bir köyde yaşamını sürdüren 47 yaşındaki Ali Demirkıran, tek suçlarının kavga eden akrabalarıyla soyadlarının aynı olması olduğunu belirterek şunları söyledi:

"Yaklaşık 5 ay önce biz kendi tarlamızda çalışırken, akraba olduğumuz iki aile birbiriyle ev yapma yüzünden tartıştı. Kavga büyüyünce ölenler oldu. Olayın ardından ortaya çıkan tüm olumsuzluklar ne yazık ki bizleri etkiledi. Benim sorumlu olduğum 3 ailem ve 21 kişi köye giremedik. Bizimle birlikte yine iki tarafın da akrabası olan ve soyadları aynı olması nedeniyle şuan 12 aile ve 160 kişi mağduruz, olayla hiçbir ilgimiz alakamız bulunmuyor" dedi."

"TARLALARIMIZI EKEMİYORUZ, ÇOCUKLARIMIZI OKULA GÖNDEREMİYORUZ"

Aldıkları tehdit mesajları nedeniyle 2 üniversite öğrencisi oğlunun, lise ve ortaokul öğrencisi çocuklarını okula gönderemediğini belirten Demirkıran, "Bir çocuğum çölyak ve diyabet hastası onun da tedavisini yapamıyoruz, çok mağdur durumdayız. Tarlalarımızı ekemiyoruz ve bu nedenle geçimimizi zor şartlar altında başkasının yardımlarıyla yürütüyoruz. Çözüm bulunması durumunda köyümüze tekrar dönmeyi bekliyoruz'' dedi.

"GÜVENLİK NEDENİYLE KÖYE ALINMADIK"

Yaşanan üzücü olay nedeniyle mağduriyet yaşadıklarını belirten 22 yaşındaki Zeynep Demirkıran ise, "Kavganın olduğu gün biz babamla birlikte tarlada çalışıyorduk, diğer akrabalarımız bizlere köyde kavga çıktığını söylediler.

Köye geldiğimizde güvenlik nedeniyle köye alınmadık, olayların sonrasında köyden çocuklarla birlikte ayrılmak zorunda kaldık, bizleri de tehdit ettikleri için köye dönemedik. Bu olayın bir an önce çözüme kavuşması tek temennimizdir" dedi.