Bakan Davutoğlu: Yargı Bağımsızlığı ve Tarafsızlığı Esastı

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Güçlü Demokrasi, Dinamik Ekonomi, Etkin Diplomasi"nin ana teması olduğu 6. Büyükelçiler Konferansı'nın açılışında yaptığı konuşmada "yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı"nın önemine vurgu yaptı. "Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı esastır, siyasetin esası adalettir" diyen Davutoğlu, yargının yürütme ile arasına bir mesafe koyarak objektif ve tarafsız bir şekilde karar vermesi gereğine işaret ederek, "Herhangi bir şekilde yargı ve yürütme arasındaki ilişkilerin flulaşması ve bu ilişkilerin doğru tanımlanmamış olması hem yürütmede hem de yargıda ciddi sıkıntıları doğrudur" şeklinde konuştu.

Ahmet Davutoğlu, Ankara'daki JW Marriot Oteli'nde başlayan 6. Büyükelçiler Konferansı'nın açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'de demokrasinin güçlendiğini, demokratikleşme paketlerini çıkartıklarını, yasaklara karşı büyük bir mucadele verdiklerini, mücadele vermeyi sürdüreceklerini belirtti.

Herkes için hesap verebilirliğinin önemini de vurgulayan Davutoğlu, "açık ve şeffaf yönetiminin demokrasinin olmazsa olmaz şartı olduğunu" söyledi. Davutoğlu bir güç ancak milletten kaynaklanırsa meşru olacağının altını çizerek bu bağlamda seçimler ve referandumlar gibi mekanizmalara dikkat çekti.

"Güçler ayrılığı" prensibinin doğru tanımlanması gereğine vurgu yapan Davutoğlu, "yasama, yürütme, yargı arasındaki ilişkilerin, her taş kendi yerinde olduğu zaman doğru bir zemine oturur anlayışı ile doğru tanımlanması gereği"nin altını çizdi.

"Dinamik bir ekonomi ancak etkin bir yürütmenin bulunduğu zaman sağlanabilir" ifadesini kullanan Davutoğlu, "görünmez koalisyonlar ya da şu veya bu veya şu biçimde sürecek herhangi bir vesayet anlayışı yürütme kimliğini yok eder" uyarısında bulundu.

Davutoğlu, demokratik ülkelerde politikayı siyasi iradenin belirlediğini vurguladığı konuşmasında yürütme ile bürokrasiyi karşı karşıya getirme savaşının büyük zarar vereceğini de söyledi.

-"EN YAKINLARIMIZ VE KİMLERLE İLGİLİ OLURSA OLSUN HESAP VERME İRADESİ SÜRECEK"-

Buna karşın yürütmenin her an hesap vermeye hazır olması gerektiğini, ve hesap vermekten kaçınmaması gerektiğini belirten Davutoğlu, "10 yıl içinde hiçbir zaman hesap vermekten kaçınmadık ve ondan sonra ve yine Sayın Başbakan'ın ifadesi ile en yakınlarımız ve kimlerle ilgili olursa olsun bu hesap verme, verebilme iradesi sürecektir" dedi. Davutoğlu şöyle devam etti:

"Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı esastır, siyasetin esası adalettir. Yargı bu anlamda yürütme ile arasına bir mesafe koyarak objektif şekilde ve tarafsız şekilde karar vererek bu yapı içinde tabii ki kendi özgün ve özgür tutumunu sergileyecek ancak herhangi bir şekilde yargı ve yürütme arasındaki ilişkilerin flulaşması ve bu ilişkilerin doğru tanımlanmamış olması hem yürütmede hem de yargıda ciddi sıkıntıları doğrudur."

-"YENİ BİR ANAYASA EN ÖNEMLİ İHTİYAÇ"-

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, yargı reformu sürecinde, yargı-yürütme ilişkisinin daha doğru tanımlanması gereğini dile getirdiği konuşması sırasında insan haklarını temel alan yeni bir anayasa ihtiyacına işaret ettikten sonra mevcut anayasanın ihtiyaçları karşılamadığını, belki bugün yaşanan sorunların oradan kaynaklandığını ifade etti. Davutoğlu "Restorasyon sürecinde yeni anayasa en önemli ihtiyaç olarak ortaya çıkmaktadır" sözlerini de kullandı.

Türkiye'de demokratik süreç işledikçe yurt dışında görev yapan Büyükelçilerin başının daha dik olacağını da söyleyen Bakan Davutoğlu, konuşması sırasında son yıllarda Türk ekonomisinde yaşanan gelişmeler üzerinde durdu ve "Siyasi bağımsızlığın teminat altına alınması için ekonomik bağımsızlığı gereğine" işaret etti.

-"ETKİN, GÜÇLÜ DİPLOMASİ"-

Konuşması sırasında "Etkin, güçlü bir diploması"nin önemine değinen Davutoğlu "Dinamik bir uluslararası konjonktür varsa dinamik bir dış politika şarttır" mesajını da verdi.

"Böyle bir dönemde diplomatlarımız insan onuruna saygı gösteren bir duruş sahibi olmalı" diyen Davutoğlu, Bosna, Ruanda ve Suriye'de uluslararası diplomasinin insan onuruna saygıyı kaybettiğini de belirtti.

Ahmet Davutoğlu, diplomatlara yönelik olarak da "hiçbir diaspora, içeride ve dışarıda tehdit olarak gösterilmez" sözlerini kullandığı konuşmasında diplomaside yaşanan olumlu gelişmelere dikkat çekerken e-vizenin 2-2.5 dakika içinde alındığına işaret etti.

Avrupa Birliği ile ilişkileri değerlendiren Davutoğlu, Türkiye'nin AB ilişkileri için "önemli, stratejik ilişkiler" nitelemesini yaptı. AB ile ilişkiler bağlamından vize muhafiyeti yönünde atılan adımların 2013 yılının en önemli gelişmesi olarak değerlendiren Davutoğlu, AB ile müzakere sürecinde yeni fasılların açılması için büyük bir çaba sarf edildiğini vurgularken konuyu dün Paris'te Fransa Dışişleri Bakanı ile görüştüğünü de anlattı.

Son dönemde sıkıntıların yaşandığı yorumları yapılan ABD ile ilişkiler ile ilgili "Belki modern dönemin en kurumlaşmış ilişkileri" diyen Davuoğlu, son 10 yılda komşu ülkelerle "devrim" niteliğinde gelişmelerin yaşandığını belirtirken bu bağlamla Rusya, Yunanistan ve İran gibi ülkelerle gelişen ilişkilerin, yoğunlaşan karşılıklı ziyaretleri örnek gösterdi.

-"BİZ SURİYE HALKI YANINDA OLDUK, OLACAĞIZ"-

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, konuşması sırasında, Suriye üzerinde de durdu. Ankara'nın Suriye politikasını savunan Davutoğlu, Esad ve benzerlerinin yanında durmanın "insan onuruna aykırı" olduğunu söyledi. Davutoğlu, Türkiye'nin baskı altında tüm kesimlerin yanında yer aldığının altını çizerken de Ankara'nın kararlığını "Biz Suriye halkı yanında olduk, olacağız" sözleri ile dile getirdi.

Türkiye'nn bu yaklaşımını "realist" bir diplomasiden kopmanın anlamına gelmediğini ifade eden Davutoğlu, bunun bir örneği olarak Paris'teki Suriye toplantısına dikkat çekti.

Ahmet Davutoğlu, Türkiye'de Suriyeli mültecileri ağırlayan kentlere şükranları sunduğu konuşmasında Türkiye'nin mülteciler konusunda "destan" yazdığını da ifade etti.

"Etkin diplomasinin" diğer ayakları olarak Türkiye'nin Afrika açılımı ve BM Güvenlik Konseyi adaylığını da sıralayan Davutoğlu, şu anda Türkiye'de temsilciliği bulunan Afrika ülkelerinin sayısının 27'yi bulduğuna dikkat çekti.

BM Güvenlik Konseyi adaylığı için tüm Büyükelçilerden "seferber" olmalarını isteyen Davutoğlu, İstanbul'un bir BM kenti haline geleceğini belirtti. Davutoğlu, İstanbul'un halen New York'tan sonra dünyanın en çok dış temsilcilikleri olan ikinci kent olduğuna dikkat çekti.

Davutoğlu, Türkiye'nin halen dünyanın en fazla temsil edilen 7. ülkesi olduğunu belirterek "önümüzdeki 3 yılda ilk beş ülke arasına gireriz" dedi.

Konuşmasının son bölümünde Dışişleri "kahramanları"na dikkat çekerek Türk diplomatlarının dünyanın çeşitli yerlerinde yaptıkları olağanüstü çalışmaları ve zor durumlar karşısında takındıkları tavırları öven Davutoğlu, "Bu Dışişleri camiasına her türlü teşekküre hak ediyor" sözlerini kullandı.