12. Rekabet Kongresi - Son Dakika
Ekonomi

12. Rekabet Kongresi

12. Rekabet Kongresi

Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, "Operasyonel hız kadar ölçek ekonomisine odaklanan bir Türkiye'nin üretim ve tedarik üssü olmaması için bir neden görünmüyor.

24.11.2020 12:25  Güncelleme: 06:21

Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, "Operasyonel hız kadar ölçek ekonomisine odaklanan bir Türkiye'nin üretim ve tedarik üssü olmaması için bir neden görünmüyor. Çin Seddi ile Viyana kapıları arasında Türkiye ile üretimde ve tedarik zincirinde rekabet edecek başka ülke yok." dedi.

Sektörel Dernekler Federasyonu (SEDEFED) tarafından bu yıl 12'ncisi düzenlenen Rekabet Kongresi'nin açılışında konuşan Turan, salgınla mücadelenin uzun süreceğine işaret etti.

Turan, "Sağlık başta olmak üzere ekonomik, sosyal ve toplumsal açıdan yarattığı belirsizlikler ile zor ve çetin bir yıl geride kalıyor. Henüz ilk dalganın yarattığı şoku atlatamadan, ikinci dalgaya yakalandık. Dünya Sağlık Örgütü, ülkelerin yeterli önlem almaması halinde üçüncü bir dalganın geleceği uyarısını da yaptı. Yani Kovid-19 ile mücadele, uzun soluklu bir maraton olacak gibi görünüyor." dedi.

Turan, yeni döneme uyum kapasitesinin hızla geliştirilmesi gerektiğini belirterek, "Türk iş dünyası olarak ümitsizliğe kapılma lüksümüz yok ve hiçbir şey için umutsuz değiliz. Küresel bir sorunla karşı karşıyayız ve bu sorunu tek başımıza çözmemiz mümkün görünmüyor. Kapsayıcı iş birlikleri ile küresel bir çözüm için birlikte çalışmamız, paylaşımlarımızı artırmamız, soruna değil, çözüme odaklanmamız, her şeyden önemlisi hayatı ve insanı önceliklendiren yeni bir normal yaratmamız gerekiyor." diye konuştu.

Salgınla hızlanan dönüşüm sürecinin kalıcı etkilerini şimdiden bırakmaya başladığını ifade eden Turan, "Yeni çalışma ve üretim modelleri, yeşil dönüşüm ve dijitalleşme, sürdürülebilir ve çevre dostu büyüme ile yeni küresel iş birliği modelleri... Ülke olarak ihracatımızın yarısını gerçekleştirdiğimiz ve doğrudan yabancı sermayede ilk sırada yer alan AB'nin yeşil ve dijital dönüşüm gündemini yakından takip edip ekonomimizi ve işletmelerimizi bu yeni duruma hazırlıklı hale getirmeliyiz." dedi.

"Katma değeri yüksek ekonomi öncelik olmalı"

ABD seçimleri ile ortaya çıkan sonucun ve Asya-Pasifik'te Çin'in liderliğinde kurulan iş birliğinin yeni güç dengesi arayışlarını tetiklediğini belirten Turan, şunları kaydetti:

"Serbest ticaret anlaşmaları bir fırsat kapısı yaratırken, yeni üretim ve tedarik zincirinde ülkemizin jeopolitik avantajlarını kullanması da bir o kadar önemli hale geliyor. Operasyonel hız kadar ölçek ekonomisine odaklanan bir Türkiye'nin üretim ve tedarik üssü olmaması için bir neden görünmüyor. Çin Seddi ile Viyana kapıları arasında Türkiye ile üretimde ve tedarik zincirinde rekabet edecek bir başka ülke yok. İhracatımızın katma değer yaratmasının yolu yine katma değerli üretim ve hizmet ile mümkün. Dünyanın en ucuz ülkesi olmaktan çıkmak ve toplam faktör verimliliğine odaklanarak katma değeri yüksek bir ekonomiye geçmek önceliğimiz olmalı."

Türkiye'nin üretim üssü olabilmesi için yapılması gerekenleri sıralayan Turan, "Dijitalleşen, verimliliği artıran, markalı, yüksek katma değerli üretim ve yüksek katma değerli ihracatı odağına alan, sanayi odaklı, sürdürülebilir bir ekonomik modele ihtiyacı var. Ekonomide verimliliği artıramadığımız takdirde büyümede bir devamlılık ve öngörülebilirlik sağlamak çok zor görünüyor. Ekonominin en önemli unsuru güvendir." diye konuştu.

Turan, salgınla hız kazanan dijitalleşmenin bir proje değil, zihniyet değişimini ifade ettiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Teknolojinin hız ve verimlilik avantajını fırsata çevirenler, değişimin de öncülüğünü üstlenecek gibi görünüyor. Dijitalleşmenin ve teknolojik yatırımların önümüzdeki dönemde daha fazla artacağı e- ticaret, e-ihracat ve bölgesel ticaretin ivme kazanacağı görülüyor. Tüm bunlarla birlikte başlayan ikinci dalga işletmelerimizi, özellikle finansmana erişim ve ödeme sıkıntısı yaşayan, düşük verimlilik, düşük rekabet gücü ve kayıt dışılık sorunu ile mücadele eden KOBİ'lerimizi daha fazla etkiliyor."

"İstihdam, verimlilik ve yetenek uyumsuzluğu sorunları aşılmalı"

SEDEFED Yönetim Kurulu Başkanı Ali Avcı da Türkiye'deki tüm sektörlerin, pandeminin zorlu koşullarına rağmen güçlü bir geri dönüşü hedeflediğini belirterek, "Ekonomimizin önemli çarklarını döndürmeye çalıştığımız bu dönemde finansa erişim, tedarik zincirinin sağlamlığı, lojistiğin aksamaması, üretimin güvenliği ve çevresel koşullar iş dünyasının daha hızlı reaksiyon göstermesini zorunlu kılıyor. Diğer taraftan işletmelerin finansal destek ihtiyacının karşılanması ve öngörülebilir yatırım ortamının sağlanması büyük önem taşıyor." dedi.

Türkiye'deki istihdam, verimlilik ve yetenek uyumsuzluğu sorunlarının aşılması için ekonominin global rekabetçiliğini artırmanın temel gündem olması gerektiğini vurgulayan Avcı, "Uzun vadeli dijital dönüşüm ve diğer makroekonomi politikalarıyla bu sorunların üstesinden hep birlikte, ortak akıl sayesinde gelebiliriz. Günün değişen trendlerini en küçük işletmeciden en büyüğüne yakalamalı, dijitalleşme yatırımları artırmalı, yeşil enerjiye geçişi hızlandırmalıyız. Küresel rekabetçilik ve kalkınma liginde yerimizi üst basamaklara çıkarmanın reçetesi bu konularda çözüm üretmekten geçiyor." diye konuştu.

Avcı, kongrenin bugünkü ve yarınki oturumunda pandemi sonrası dönemdeki rekabeti konuşacaklarını bildirdi.

Kaynak: AA

Son Dakika Ekonomi 12. Rekabet Kongresi - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement