"Ab ile İlişkilerimizi Geliştirerek İyi Noktalara Geldik"

Avrupa Birliği (AB) Bakan Yardımcısı Alaattin Büyükkaya, Türkiye'nin birçok AB ülkesine göre ekonomik gücünün yüksek durumda olduğunu belirterek, "Avrupa'nın satın alma gücü paritesine göre 5'inci, dünyada ise 16. sıradayız. Biz AB ile ilişkilerimizi geliştirerek iyi noktalara geldik. AB ile ticaretimiz düştü ama başka ülkelerle ticaretimiz gelişti. Miktar bazında düşme yok oransal bazda düşme var. Bunun nedeni de diğer ülkelerle olan gelişmeden kaynaklanıyor" dedi.

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'nde (MÜSİAD) düzenlenen "Mesleki Eğitim ve Öğretimde Kredi Transfer Sistemi Kalite Güvencesi (ECVET) Projesi'nin açılış toplantısında konuşan Büyükkaya, Türkiye'nin AB odaklı projelere büyük  önem verdiğini belirterek, 2003 yılında kurulan Ulusal Ajans'ın 2004 yılından bu yana 21 bin projeye öncülük ettiğini dile getirdi.

Büyükkaya, "Ajansımız yaklaşık 21 bin proje hayata geçti. 500 milyar avroya yakın bir para da kullanıldı. 300 binin üzerindeki insanımız da proje odaklı eğitimlere tabi tutuldu. Dolayısıyla Ulusal Ajans çok önemli bir fonksiyon icra ediyor. 2004'te faaliyete giren bir ajansın Avrupa'da bu noktaya gelmiş olması Türk insanının bu noktadaki başarısını gösteriyor" dedi.

Türkiye'nin AB'ye üyeliğine bakışının ekonomik kaynaklı olmadığını işaret eden Büyükkaya, AB üyeliğini bir medeniyet projesi olarak gördüklerini, AB'den alınan toplam hibenin 1 milyar avro civarında olduğunu, AB ile ilişkilerin kesilmesi halinde bu fonlardan yararlanılamayacağını kaydetti.

AB ile görüşmeye başlandığında Türkiye'nin nüfusunun 35 milyon ve  kişi başına milli gelirin 250 dolar olduğunu, şu anda ise nüfusunun 76 milyon ve kişi başına milli gelirin 10 bin doların üzerinde olduğunu belirten Büyükkaya, "Bizde nüfus artmasına karşın milli gelir de arttı. Avrupa'da ise  milli gelir artıyor ama nüfus artmıyor. Bizim nüfusumuz onlar gibi kalsaydı kişi başına milli gelir bugün  30 bin dolar olurdu. Avrupa'nın satın alma gücü paritesine göre 5., dünyada ise  16.sıradayız. Biz AB ile ilişkilerimizi geliştirerek iyi noktalara geldik. AB ile ticaretimiz düştü ama başka ülkelerle ticaretimiz gelişti. Miktar bazında düşme yok oransal bazda düşme var. Bunun nedeni de diğer ülkelerle olan gelişmeden kaynaklanıyor. Sonuç olarak AB ile ilişkilerimizin artmasında büyük fayda var" diye konuştu.

"Türkiye Avrupa'da 3. sıraya yükselecek"

Türkiye'nin 2023'te dünyanın 10'uncu, Avrupa'nın ise 3'üncü büyük ekonomisi konumuna gelmesinin planlandığını anımsatan Büyükkaya, Türkiye'nin cazip bir ülke haline olabilmesinin temelinde AB ile ilişkilerinin çok etkili olduğunu vurguladı.

Büyükkaya, önümüzdeki birkaç yıl içerinde İngiltere ve Almanya'dan sonra Türkiye'nin ekonomik anlamda Avrupa'da 3. sıraya yükseleceğini belirterek, sadece Avrupa'da 4 milyon Türk'ün yaşadığını, sadece Almanya'daki Türk girişimcilerin sermayesinin 150 milyar avro'nun üzerinde olduğunu sözlerine ekledi.

Türk Ulusal Ajans Başkanı Bülent Özcan da  ECVET Projesi'nin 500 proje arasında yapılan değerlendirmeler sonucu finansman almaya hak kazanan 104 proje arasına girdiğini belirterek, projenin 5 projeden bir tanesinin finanse edildiği zorlu bir süreci tamamlamış olduğunu belirtti. ECVET Projesi'nin Türkiye ve paydaş diğer 5 ülke için büyük bir öğrenci kredisi sistemini başlatacağını dile getiren Özcan, buna benzer projelerin sayısının daha fazla olması gerektiğini belirtti.

"ECVET Projesi eğitimdeki hareketliliği kolaylaştıracak"

MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak ise ECVET'in mesleki eğitimde öğrenci donanım ve başarısını gösteren kredi değerleriyle başarılı bir ölçüm hizmeti vereceğini söyledi. Olpak, MÜSİAD'ın koordinatörlüğünde yürütülecek projede Türkiye ve beraberindeki Litvanya, Romanya, Letonya ve İsviçre'nin etkili bir iletişim halinde olacağını kaydetti.

Avrupa'daki eğitim sistemlerinin mesleki eğitim ve öğretimde oldukça karmaşık olarak düzenlendiğini belirten Olpak, "Tek bir ülkedeki farklı niteliklerin sayısı ve prosedürleri bile bir sistemde elde edilen öğrenme çıktılarının transferini zorlaştırabilmektedir. Bu nedenle, Avrupa Birliği Komisyonu bu problemin giderilerek mesleki eğitim ve öğretimdeki hareketliliği kolaylaştırmak amacıyla gönüllülük esasına dayalı yeni bir sistem uygulamaya başlamıştır" bilgisini verdi.

ECVET olarak tanımlanan sistemin, bireylerin bir başka ülkede edindikleri bilgi, beceri ve yeterliliklerinin üye ülkelerde resmen tanınmasını ve ülkeler arasındaki kredi transferinin kolaylaştırılmasını hedeflediğini aktaran Olpak, "MÜSİAD olarak bu yeni sisteme destek vermek amacıyla, proje paydaşlarımızla birlikte 2 yıllık süre içerisinde Mesleki Eğitim alan bireylerin, farklı ülkelerdeki Eğitim sistemleri arasında yaşanan problemleri, eğitimlerini alırken karşılaşabilecekleri zorlukları, geri döndüklerinde aldıkları eğitimleri nasıl kullanabileceklerini ve Avrupa'nın herhangi bir ülkesinde kendi mesleklerini icra edebilmeleri için gerekli kriterleri içeren bir kılavuz oluşturmayı hedefliyoruz" diye konuştu. - İstanbul