Tim Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı - Son Dakika
Ekonomi

Tim Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı

Tim Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı

TİM Başkanı Büyükekşi: "Ortadoğu'da Türkiye’nin kontrolü dışında gelişen olaylar hem bölge barışını, hem de Türkiye'nin dış ticaretini olumsuz etkilemeye başladı.

25.12.2013 15:37

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, Ortadoğu'da Türkiye'nin kontrolü dışında gelişen olayların hem bölge barışını, hem de Türkiye'nin dış ticaretini olumsuz etkilemeye başladığını belirterek, "Irak dışında neredeyse tüm Ortadoğu pazarında kayıplar yaşamaya başladık" dedi.

TİM Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı'nda konuşan Büyükekşi, Türkiye'nin son 10 yılda önemli bir ekonomik başarı yakaladığını anımsatarak, "Yakalanan ekonomik istikrar sayesinde ülkemiz ortalama yüzde 5,2 büyüdü. Türkiye son 10 yılda 123 milyar dolar doğrudan yabancı yatırım çekti" dedi.

Bu güven ortamının ihracat rakamlarına da yansıdığını, ihracatın dörde katlandığını aktaran Büyükekşi, son 10 yılda AB ülkelerine ihracatın yüzde 189, yakın ve ortadoğuya ihracatın yüzde bin 134, Afrika'ya ihracatın yüzde 687, Türk Cumhuriyetleri'ne olan ihracatın ise yüzde 561 arttığı bilgisini verdi.

Bu süreçte komşu ülkelerle yapılan ticaretin de büyük bir hız kazandığına dikkati çeken Büyükekşi, Türkiye 2002 yılında Irak'a ihracat bile yapmıyorken, Irak'ın bugün en büyük 2. ihraç pazarı haline geldiğini, belki 1-2 sene sonra Irak'ın en büyük ihracat pazarı olacağını dile getirdi.

Söz konusu başarının sadece ekonomik dinamiklerle açıklanamayacağını, Türkiye'nin dış politikadaki tercihleri ve adımlarının da bu başarıyı getirdiğini anlatan Büyükekşi, sözlerine şöyle devam etti:

"Hükümetimizin dışarıya açılma konusunda son derece aktif olması bize büyük fayda sağladı. Sayısı her geçen gün artan müşavirliklerimiz ve büyükelçiliklerimiz, ihracatımıza büyük katkı sağladı. Eskiden büyükelçiliklerimiz sadece diplomasi yapıyordu. Ticaret ve yatırım gibi konular geri plandaydı. Ama Dışişleri Bakanlığımızın farklı bir vizyon ortaya koymasıyla bu paradigma değişti. Kendimizi dış pazarlarda tanıtmamızda, ticaret ve yatırım imkanlarımızı geliştirmemizde yeni diplomatik dilin ve ilişkilerin büyük katkısı oldu."

"Vizeler ticaretin önündeki en büyük engel"

TİM Başkanı Büyükekşi, yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen AB sürecine bundan sonra da destek vermeye devam edeceklerini söyledi.

Vize muafiyeti için diyalog sürecinin resmen başladığını anımsatan Büyükekşi, bundan büyük bir memnuniyet duyduklarını kaydetti.

İhracatçıların AB ülkeleri ile ilgili kendilerine en çok ilettiği sorunun vize konusu olduğunu aktaran Büyükekşi, vizelerin ticaretin önündeki en büyük engel olduğunu dile getirdi.

Vizenin Türk girişimcisine karşı kullanılan bir tarife dışı engel olduğuna inandıklarını anlatan Büyükekşi, "Tarife dışı engellerin kalkmasıyla Türkiye'nin, AB ile dış ticaretinin çok daha iyi seviyelere geleceğine inanıyoruz. Örnek olarak Rusya ile 2010 yılında vize muafiyeti antlaşması yaptık. 2010 yılında Rusya'ya ihracatımız 4,6 milyar dolar iken, 2011 yılında yüzde 29 artışla 5,9 milyar dolara yükseldi. 2012 sonunda 6,6 milyar dolara ulaştı. Bu yılın sonunda da 7 milyar doları geçmiş olacak" şeklinde konuştu.

Türkiye'nin zor bir coğrafyada yaşadığını ifade eden Büyükekşi, şunları kaydetti:

"Batımızda yer alan komşularımızda ekonomik sorunlar var. Yunanistan ve Bulgaristan'da arka arkaya hükümetler devriliyor. Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da ise çok daha sert siyasal çalkantılar var. Tarihin öyle bir döneminden geçiyoruz ki, yapılacak her tercihin bir maliyeti olacak. Türkiye tarafsız kalsaydı da maliyeti olacaktı, başka bir tarafı tutsaydı da. Biz TİM olarak; Türkiye'yi merkeze alan, Türkiye'nin uzun vadeli çıkarlarını önceleyen, gelişen sanayimizin enerji ihtiyaçlarını gözeten, batı ittifakından kopmayan ama kendi oyun alanını da inşa eden ve prensipler üzerine kurulan bir dış politikayı destekliyoruz. Bu politikanın arkasındayız.

Şimdilerde kimsenin sahip çıkmak istemediği 'komşularla sıfır sorun' politikası sayesinde, 2008 krizi nedeniyle Avrupa pazarındaki ticaret durağanlığını Ortadoğu pazarları ile atlattık. Sahip olduğu kaynakların azlığı veya çokluğuna bakmadan, hedeflediği düzeni kurmak için, kendi nam ve hesabına çalışmanın bir maliyeti de var. Türkiye, kendi nam ve hesabına iş yapmaya kalktı ve engellerle karşılaştı. 2010 yılında Türkiye'nin çabaları sonuç verse ve İran nükleer krizi çözülse, hem bölge üç yıl kaybetmeyecek, hem de Suriye parçalanmayacaktı.

Ortadoğu'da Türkiye'nin kontrolü dışında gelişen olaylar hem bölge barışını, hem de Türkiye'nin dış ticaretini olumsuz etkilemeye başladı. Irak dışında neredeyse tüm Ortadoğu pazarında kayıplar yaşamaya başladık. Irak'ta şu anki rakamlara göre bir kaybımız yok, ancak Irak'a ihracat artış hızımız yavaşlamış durumda. Irak bizim için niye bu kadar önemli? Çünkü şu an Irak en fazla ihracat yaptığımız 2. pazar. Diğer taraftan Doğu ve Güneydoğu illerimiz için de Irak pazarı büyük önem taşıyor. Bir diğer önemli nokta da şu: Irak'a yaptığımız ihracatın yüzde 60'ını 10 sektör oluşturuyor. Sadece Irak pazarındaki ihracat yavaşlaması en az 10 sektörümüzü doğrudan etkiliyor. İşte bu yüzden diplomatik ilişkilerde her zaman işin ticaret boyutunun da göz önünde bulundurulmasını istiyoruz. " - İstanbul

Kaynak: AA

Son Dakika Ekonomi Tim Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement