"Türkiye Müzakere Pozisyonunda Tekrar Toparlayabilir" - Son Dakika
Ekonomi

"Türkiye Müzakere Pozisyonunda Tekrar Toparlayabilir"

TÜSİAD Uluslararası Koordinatörü ve Avrupa Birliği Temsilcisi Kaleağası: "Transatlantik meselesinde bir soluklanma olursa Türkiye müzakere (AB) pozisyonunda tekrar toparlayabilir" "Bu anlaşmaya 21. Yüzyıl'a şekil verecek bir anlaşma olarak bakarsak, bunun çökmesi mümkün değil. Ekonomik çıkarlar buna izin vermez" Capital Ekonomics Kıdemli Ekonomisti Kenningham: "TTIP ve diğer benzeri bölgesel anlaşmaların olması, hiç olmamasından daha iyi"

06.07.2013 11:12

ZEYNEP DUYAR - Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Uluslararası Koordinatörü ve Avrupa Birliği Temsilcisi Bahadır Kaleağası, Türkiye'nin bu zamana kadar anlaşmalar konusunda çok gerisinde kaldığı gelişmelerin varlığına dikkati çekerek, "Transatlantik meselesinde bir soluklanma olursa Türkiye müzakere pozisyonunda tekrar toparlayabilir" dedi.

Kaleağası, Türkiye'nin bunun dışında kalmasının sadece ülke ticaretinin değil, uluslararası ekonomik marka değeri açısından da zararına olduğunu ifade ederek, Türkiye'nin yapması gereken ilk hamleyi yaptığını ve ABD'den paralel bir dış ticaret anlaşması talebinde bulunduğunu hatırlattı.

AA muhabirine konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Kaleağası, Avrupa Birliği (AB) ile ABD arasındaki Serbest Ticaret Anlaşması (STA) görüşmelerinin bir süre için 'dinleme' olayından etkileneceğini belirterek, "Bir güvensizlik ortamı oldu. Diğer taraftan anlaşmanın temeli derin ekonomik bağlara dayandığı için genel vizyon etkilenmeyecek çünkü her iki taraf da birbirinin küresel düzendeki en önemli ortakları" dedi.

Siyasi güvensizlik ortamı oluşturan dinleme olayının soğuk savaştan kalma bir tutum olduğunu anlatan Kaleağası, şunları kaydetti:

"ABD'nin bu uygulamayı şundan dolayı yaptığı anlaşılıyor; AB ülkeleri müzakereye başlamadan önce kendi aralarında uzun görüşmeler yapıyorlar. Bazı konularda uzlaşmaya çalışıyorlar. Anlaşılıyor ki ABD, bu dinlemelerle AB üyelerinin kendi aralarındaki görüş farklılıkları nerede onu anlayıp, Brüksel'de tüm AB ile masaya oturmadan önce belki Fransa'da Berlin'de bazı konuların ayrıca müzakeresini yapıp kendi lehine hareket alanı yaratmanın peşinde olmuştur."

Dinlemelerin bir kaç şekilde olduğunu belirten Kaleağası, bunları özel hayata ait dinlemeler, bir kuruma karşı siyasi-ekonomik casusluk denebilecek dinlemeler ve uluslararası ilişkilerdeki dinlemeler şeklinde sıraladı.

Kaleağası, bunun soğuk savaş döneminde ABD'nin herkese yaptığı bilinen bir uygulama olduğunu anımsatarak, "O zamanlar bu uygulama göreceli şekilde doğru kabul edilirdi. Fakat bunun 21. Yüzyıl'da hala söz konusu olması büyük bir skandal" diye konuştu.

Olayın biraz daha büyüyecek gibi göründüğünü belirten Bahadır Kaleağası, söz konusu iki ülkenin serbest ticaret anlaşması görüşmelerinin bir süre için bu olaydan etkileneceğini çünkü bir güvensizlik ortamı oluştuğunu yineledi.

Diğer taraftan anlaşmanın temelinin derin ekonomik bağlara dayandığı için genel vizyon etkilenmeyeceğini ifade eden Kaleağası, her iki tarafın da birbirinin küresel düzendeki en önemli ortakları olduğunu ancak AB'nin bu durumdan bir çıkar sağlamak istediğini şu sözlerle anlattı:

"ABD ile AB arasındaki görüşmelerde AB'nin endişelendiği bir dosya "veri koruması" meselesiydi. AB'de fırsat bu fırsat hazır Amerika'yı zor durumda bırakmışken, daha haklılıkla bastırabilecek konuma geldi. Bu anlaşmaya 21. yüzyıla şekil verecek bir anlaşma olarak bakarsak, bunun çökmesi mümkün değil. Çünkü ekonomik çıkarlar buna izin vermez."

-"Türkiye ile AB arasındaki yeni açılan fasıl bundan etkilenmez"-

"Olası bir anlaşmazlıkta Türkiye'nin AB ile olan ilişkilerini herhangi bir şekilde etkilenmez" diyen Kaleağası, Türkiye'nin bu zamana kadar çok gerisinde kaldığı gelişmelerin varlığına dikkati çekerek, Transatlantik meselesinde bir soluklanma olursa Türkiye'nin müzakere pozisyonunda tekrardan toparlayabileceğini ifade etti.

Bahadır Kaleağası, şu an en önemli konunun AB ile ABD'nin kendi aralarında bu kadar derin bir anlaşmaya gidiyorken, Transpasifik ortaklık ve AB'nin Japonya'yla yapacağı anlaşmayla beraber dünyada yeni bir batı ekseninin meydana gelmesi olduğunu söyledi.

Türkiye'nin ABD'den paralel bir dış ticaret anlaşması talebinde bulunmasını "kısmi olarak doğru fakat yetersiz" bir adım şeklinde tanımlayan Kaleağası, şöyle devam etti:

"Onun üzerine eklemek gereken konu, Türkiye'nin transatlantik sistemin içine entegre olması. AB ile gümrük birliği içinde ve müstakbel AB üyesi bir ülke olarak bir an önce tam üyeliği beklemeden bu anlaşmanın içinde yer almalı. Bunun çeşitli metodları var. Hepsini bir arada eş zamanlı kullanmak gerekiyor. En önemlisi 1990'lı yıllarda gelişmiş olan Transatlantik Ekonomik Konseyi var. Türkiye buna dahil olmalı. İkincisi ekonomik planlama ticaret ve yatırım ortaklığı anlaşmaları... Türkiye buraya gözlemci olarak bile katılmalı. Bunun dünyaya, dünyadaki ekonomik aktörlere vereceği mesaj çok önemli. Üçüncü konu, daha şimdiden şu ilan edilebilir ki nihai anlaşmada AB ile Gümrük birliği içindeki ve tam üyelik sürecindeki bir ülkenin konumunu dikkate alan bir madde olacaktır. Bu maddenin şimdiden ilan edilmesi önemli bir artı değer getirir. Bütün bunlar Türkiye'nin ekonomik marka değeri açısından önemli."

Son olarak Kaleağası, AB ile ABD arasında hafif bir soluklanma başladıysa, iki ülke arasındaki ilişkiler toparlanmadan Türkiye'nin her iki taraftan da bastırarak kendisini daha iyi bir şekilde bu anlaşmaya dahil etmenin siyasi ve ekonomik zeminini hazırlaması gerektiğini sözlerine ekledi.

-"TTIP ve diğer benzeri bölgesel anlaşmaların olması, hiç olmamasından daha iyi" -

Londra Merkezli Finans Kuruluşu Capital Ekonomics Kıdemli Uluslararası Ekonomisti Andrew Kenningham, hükümetlerin, pek çok bölgesel ve ikili ticaret anlaşmalarını müzakere etmeye çalıştığını dile getirerek, aslında bütün bu canlandırıcı çalışmaların Dünya Ticaret Örgütü adı altında yapıldığını belirterek, "Transatlantik serbest ticaret anlaşması (TTIP) ve diğer benzeri bölgesel anlaşmaların olması, hiç olmamasından daha iyi" dedi.

Bazı konular üzerinde anlaşmaya varabileceklerini ancak bunun kolay olmayacağını ifade eden Kenningham, tıbbi ilaçların tarımsal üretim için  sağlık ve güvenlik standartlarının oldukça önemli olduğunu ve burada hızlı değişim olmamasına karşı çıkacak iş dünyasının güçlü lobileri olacağını kaydetti.

Kenningham,"Bu anlaşma çok uzun dönemde uluslararası ticaretin liberalleşmesine katkı sağlamaya yardımcı olabilir" ifadesini kullandı. - İstanbul

Kaynak: AA

Son Dakika Ekonomi 'Türkiye Müzakere Pozisyonunda Tekrar Toparlayabilir' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    SonDakika.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve sondakika.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.

Advertisement