Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Bizim için önemli olan Türkiye'nin bütününü kuşatan, bir hükümet modeli etrafında hem zihni egzersiz yapmak hem de siyasi anlamda da bunları muhataplarımızla konuşmak. Hiç kimseye kapım kapalı değil, hele siyasilere kapım kapalı değil bir. Bize oy vermemiş seçmenlere ise gönlüm kapalı değil iki" dedi.
Başbakan Davutoğlu, TRT'de seçim sonuçlarıyla ilgili gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Davutoğlu, HDP'nin hala Nişantaşı'nda kullandığı dili Diyarbakır'da, Hakkari'de kullanamadığını kaydederek, "Veya Kandil'e dönüp de 'Silahları gömün' diyemiyor. Bu sınavı yaşayacaklar, eğer bunu diyebilirlerse normalleştikçe siyaset içinde, bizim siyasal rakibimiz olurlar, oldular, olmaya devam ederler. Buradan hareketle düzen bozucu bir unsur haline dönüşürlerse, yani 'burada bir devlet meşruiyeti var, ama bir de benim meşruiyet alanım var' derse; işte o zaman, içine girdiği TBMM ortamına da ihanet etmiş olur. Kendi oy veren seçmene de ihanet etmiş olur, bu sınav onların önünde. Onlar kendi sınavlarıyla baş başalar" diye konuştu.
Başbakan Davutoğlu, "Bizim için önemli olan Türkiye'nin bütününü kuşatan, bir hükümet modeli etrafında hem zihni egzersiz yapmak hem de siyasi anlamda da bunları muhataplarımızla konuşmak. Hiç kimseye kapım kapalı değil, hele siyasilere kapım kapalı değil bir. Bize oy vermemiş seçmenlere ise gönlüm kapalı değil iki. Ola ki bizden yüzde 8-9 oranında seçmen başka tercihte bulunmuşsa onları da açık yüreklilikle neden bu tercihte bulunduklarını anlamaya çalışırım, 3 gündür yaptığımız bu birçok şeyle birlikte. Ama kimseye gönlümüzü kapatmayız, kimseye sitem etmeyiz" şeklinde konuştu.
Davutoğlu, seçimin ertesi günü bakanlarla MYK'da toplantı yaptığını, araştırma kurumlarıyla, neticenin arka planını, buz dağının görünmeyen yüzünü görmek istediklerini konuştuklarını ve bununla ilgili detaylı bir analiz yaptıklarını söyledi.
"Bütün seçmenlere gönlüm açık"
Bazı aydınların seçimler öncesinde HDP'yi destekleyen bildiriler yayınlamasıyla ilgili soru üzerine ise Başbakan Davutoğlu, "Seçmen ne mesaj verdi' deniliyor ya, hem bir vatandaş olarak hem bu ülkeyle ilgili düşünceleri kaygıları olan biri olarak ama en önemlisi AK Parti Genel Başkanı olarak, temsil ettiğim ve beraber çalıştığım dava arkadaşlarımla birlikte bir istişare ihtiyacı hissettim, işte yapıyoruz, yarın da dediğim gibi il başkanlarıyla birlikte" ifadelerini kullandı.
Davutoğlu, "Ama benim seçmenden aldığım şey, '12 yıl bana hizmet ettin ama ben bazı şeylerin yanlış gittiğini görüyorum, bir düşün'. Biz düşüneceğiz, seçmen bize 'bu işe bir bak dedi' mi biz bakarız" dedi.
AK Parti'nin yenilenme ve muhasebeye ihtiyacı varsa bu muhasebeden kaçmayacaklarını dile getiren Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:
"Her an muhasebe yaparız, günde en az 5 kere muhasebe yaparız. Kolektif olarak bulunduğumuz AK Parti hepimizin kimliğinin benliğinin bir parçası olarak da bir muhasebeyle, ola ki seçmen dilimizde bir yanlışlık gördüyse, bir tekebbür gördüyse, ola ki davranışımızda bizi 2002'de iktidara getiren tutumdan bir farklılaşma gördüyse; ola ki bizim önem verdiğimiz ilkelerde bir yıpranma gördüyse; bunları tek tek tanımlarız. Bu arada onun için dedim bütün seçmenlere gönlüm açık, tek şey var bunun istisnası demokrasiye aykırı davranan yani açık vesayetçi veya tutumlar içerisinde demokrasiye karşı tutum sergileyenler hariç, hiç kimseye bizim gönül kırıklığımız yok. Hiç bir aydın kesimine, sivil toplum kesimine, hiçbir iş adamları toplumuna yok."
Başbakan Davutoğlu, "AK Parti'nin yenilenmesi bağlamında ilk adımı yaptık. Büyük bir araştırma yapıyoruz. Bizim seçmenimiz. İki şeyi soracağız. Bir, kendi seçmenimize bizde neyi acaba yanlış gördü? İki, oy veren seçmene hangi formül sizce makbuldür? Nihayette bu müzakerelerle şekillenecek. Tek taraflı bir oyun değil koalisyon, onların da tercihi önemli ama benim de kendi seçmenimin tercihini bilmem, onlara bu modeli anlatabilmem için gerekli. Onu da sorma talimatı verdim, şimdi başladı çalışma. Yani (siz bizim ne yapmamızı istersiniz)" şeklinde konuştu.
"Hükümeti kurma konusunda samimi olacağız"
"Samimi bir şekilde hükümet etmek için görevi sürdüreceğiz" diyen Başbakan Davutoğlu, "Kimle yapalım bunu seçmene soracağız. Yürür yürümez koalisyon o süreç içinde göreceğiz. Önce hükümeti kurma konusunda samimi olacağız" dedi.
İkinci soracakları şeyin kendilerine oy vermeyen seçmenin neden vermediği yönünde olacağını anlatan Başbakan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yani bize veriyordun geçmişte, bunu da çıkarın, neden vermedin, onu görmek. Orada bir iç muhasebe. Üçüncü alan, daha önce gri alanda olup da kemikleşmiş bir şekilde karşımıza geçmiş kesimler varsa; hiçbir önyargı olmadan bu kemikleşmenin kutuplaşmanın sebebini, bu sebebi ortaya çıkarıp, bu sebep üzerinden bütün kesimlere açık bir istişare zemini kurmayı düşünüyorum. Kendi seçmenim oy veren seçmenimle bir istişare, bize oy vermekten vazgeçmiş yüzde 8-9'luk seçmenle bir başka istişare düzeyi, bu yalnız 2011'e göre, 2014 yerel seçimlerine göre 1,5 veya 2'lik bir oy kayması var, hepsini sormak. Sonra da ola ki bir şekilde daha önce bizimle iletişimi olup da şu anda kopmuş bir şekilde bir AK Parti karşıtlığına yönelmiş kesimler varsa; onlarla da her düzeyde konuşmak."
Davutoğlu, "Nihayet biz AK Partiyi niye kurduk, niye bu kadar çaba sarf ediyoruz, sadece AK Partiye oy veren seçmenlere hizmet anlamında değil, Türkiye'nin bütününe hizmet için bu yapıldı. Bu anlamda, balkon konuşmasında 'Yeniden Bismillah' dedim. Yeniden bir başlangıçla bütün bu şeyi gözönüne almamız lazım, bu konuda da hiç kimse tereddüt etmesin. Herkese hem kapımız, hem istişaremiz açık" değerlendirmesini yaptı.
"Kesinlikle, bir buhrana, bir bunalıma, krize izin vermeyeceğiz"
"Birinci sorumluluğumuz, ülkeyi kötü senaryolardan muhafaza etmektir" diyen Davutoğlu, "Etrafımızda bir ateş çemberi var, Ukrayna, Irak, Suriye, Libya, Lübnan, hepsi etnik ve mezhep temelli bir kimlik politikalarıyla bugüne düştüler ve 10 sene önce kimse onların bu duruma düşeceğini bilemiyordu" ifadelerini kullandı.
AK Parti dışındaki partilerin kimlik siyasetlerinin Türkiye'de o kadar kötü bir senaryo vermese bile karşılıklı bir güvensizliğe sebep olduğunu belirten Başbakan Davutoğlu, "Önce o kötü senaryoların dışında ülkeyi tutmak, inşallah tutarız, hiç kimse tereddüt etmesin, tutarız. İkincisi de olumlu senaryo, 2023'te ilk 10'a girmek vesair çizdiğimiz, hedeflediğimiz vizyonu gerçekleştirmek için, bu sefer tek parti hızıyla gidemeyiz; açık söyleyim bunu da, milletimizin tercihi böyle yani kimsenin başına kakma anlamında demiyorum. Tek parti hükümetinin hızıyla gitmek mümkün değil, koalisyonlarda bunu gördük, fiilen mümkün değil" diye konuştu.
Davutoğlu, koalisyonlar döneminde yaşanan sıkıntılar için "Bir başbakan olarak bir bakana talimat verdiğiniz de sizin partinizdense hemen harekete geçer, başka bir partidense en azından belki kendi genel başkanına da sorma ihtiyacı hisseder. Ondan sonra bir de genel başkanı ikna etmek, müzakeresi başlar. Efendim o bakanlıkta o partiye yakın bir bürokrat olur, öbür bakanlıkta bu partiye yakın bir bürokrat olur. İki bürokratın ilişkisi bile zaman alır, biz bunları geçmişte yaşadık. Ama millet böyle takdir etmiş, bunu tartışmayacağız. O zaman olabileceğin en iyisini yapacağız. Kesinlikle, bir buhrana, bir bunalıma, krize izin vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
"Tiyatrovari bir koalisyon sürecine girmeyi ben ahlaki görmem"
Erken seçim olup olmayacağına ilişkin soruya da Başbakan Davutoğlu, şöyle yanıt verdi:
"Hemen yeni seçime gidelim demek, milletin şu seçimde verdiği kararı tartışmaya açmak olur. Ben bu karara saygı duyarım, ilk gün söyledim. Bu kararın gereğini sonuna kadar tüketmeden de alternatif bir yola yönelmem. Yani bu kararın gereği nedir, 'sana güvendim, en büyük oyu sana verdim, ama biriyle uzlaşarak hükümet kur'. Milletin bize verdiği talimat bu, şimdi ben bu talimatın gereği olan neyse yaparım. Sonra da bir formül üretebilirsek, millete döner 'sen bizden bunu istedin, biz istemiyorduk, ama sen bize koalisyon kur dedin' işte şu x partisiyle koalisyonu kurduk,' der, millete hizmet ediyoruz diye yola çıkarız. Ama diğerleri bütünüyle yolları kapatırsa, yani bütün partiler kapattılar, kendi aralarında da bir formül üretemediler, o zaman da millete döner 'Sen bana talimat verdin, en büyük parti olarak, git koalisyonu kur' bize kapıyı kapattılar. Kendi aralarında da kuramıyorlar, 'ben tekrar sana geliyorum' yeni bir talimatın nedir', yine bir daha mı koalisyon için uğraşalım, hangimize olursa olsun, tek parti şeyini mi vereceksin, tabii ben bana vermeni isterim' diye tekrar gideriz, ama o zaman gideriz."
Davutoğlu, "Şimdiden bir erken seçim senaryosunu önceleyip de tiyatrovari bir koalisyon sürecine girmeyi ben ahlaki görmem. Samimi bir şekilde girerim, elimden geleni yaparım, herkesle müzakere ederim. Ama nihayette hiçbir şey çıkmazsa, ülke geçici hükümetle idare edecek değil. Meclis de kapalı kalacak değil. Biz, 12 Mart döneminde yaşamıyoruz, 12 Eylül'de yaşamıyoruz. Gideriz halka, tekrar 'Yeni talimatın nedir?' diye, halka sorarız. Talimatı verecek olan halktır" şeklinde konuştu.
Son Dakika › Güncel › AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu Canlı Yayında: (4) - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?