Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, " Türkiye, Irak'ın toprak bütünlüğüne saygı duyan bir ülkedir. Türkiye'nin Kuzey Irak'taki varlığı merkezi Irak hükümetine karşı değil, tam tersine merkezi Irak hükümetinin de gücünü artıracak şekilde DAEŞ ile mücadelede etkin bir dayanışmanın sağlanması içindir. Bunun için de Türkiye, DAEŞ ile mücadelede, özellikle bahse konu bölgedeki mücadelede Irak halkının yanındadır ve Irak merkezi hükümetinin terörle mücadelesine destek vermektedir" dedi.
Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu devam ederken yaptığı açıklamada, 2016 yılı Merkezi Yönetim Geçici Bütçe Kanunu Tasarısı'nın Bakanlar Kurulu'nda detaylı bir şekilde incelendikten sonra bugün itibarıyla TBMM'ye sevk edildiğini söyledi.
Daha önce hazırlanan bütçe tasarısının seçimler dolayısıyla TBMM'de kadük olduğunu ve yeniden bir bütçe tasarısı yapma durumunun ortaya çıktığını ifade eden Kurtulmuş, "Gönlümüz arzu ederdi ki geçici bir bütçe kanunu tasarısı yerine gerçekten Türkiye 2016 yılının kalıcı bütçesini yapabilseydi. Maalesef muhalefet partilerinin tamamıyla uzlaşma olmadığı için şu anda geçici bütçe kanunu tasarısını Meclis'e göndermek durumunda kaldık ama hemen arkasından normal bütçeyi yapacağız ve ümit ediyorum ki ocak ayının sonuna kadar da Türkiye'de yeni bir bütçeyle yolumuza devam edeceğiz" diye konuştu.
Kurtulmuş, yatırımların kesintiye uğramaması için 3 aylık döneme ilişkin bir bütçe hazırlandığını belirterek, bütçenin Meclis'te kabul edilmesini ve hayırlı olmasını temenni etti.
Bakanlar Kurulu'nda, seçim kampanyası sırasında vadedilen ve daha sonra hükümet programının ana eksenini oluşturan reformların da ele alındığını belirten Kurtulmuş, bu reformlarla ilgili eylem planı üzerinde durulduğunu, belirli dönemlerde yapılacak reformların, atılacak adımların tespitinin yapıldığını, bunlarla ilgili açıklamanın perşembe günü Reform Eylem Planı adı altında kamuoyu ile paylaşılacağını dile getirdi.
Türkiye-Rusya ilişkileri
Türk hava sahasını ihlal eden Rus uçağının düşürülmesinden sonra ortaya çıkan durumun her yönüyle ele alındığını vurgulayan Kurtulmuş, sözlerine şöyle devam etti:
"Geçen hafta Bakanlar Kurulu'nda alınan karar gereği bazı bakanlar arasındaki koordinasyonla çeşitli bakanların katıldığı toplantı yapılmış, bunun sonucunda en iyimser ve en kötümser senaryolar detaylı bir şekilde çalışılarak farklı alanlarda hangi sonuçların ortaya çıkacağı ve bununla ilgili olarak Türkiye'nin atması muhtemel adımlar üzerinde uzun uzun durulmuştur. Bu çerçevede karşılıklı olarak ekonomik ticari ilişkilerde, ulaşımda bir takım ekonomik durumlara kadar, ayrıca bazı ham madde ve ara malların ithaline kadar birçok alanda hususlar ele alınabilir. Ayrıca bunların Türkiye ekonomisi üzerinde ortaya çıkaracağı etkiler neler olabilir. Ona mukabil olarak da Türkiye hangi tedbirleri alır, bunları uzun uzun tartıştık ve bunlarla ilgili de bir eylem planı ortaya çıkarılmıştır. Ümit ediyoruz ki bunları çalışmakla birlikte Rusya ile yaşanmakta olan bu kriz, en kısa zamanda sonuçlanır ve gerçekten bu olay geride kalarak, komşumuz, stratejik müttefikimiz ve birçok konuda ekonomik ortaklığımız bulunan Rusya ile yolumuza kaldığımız yerden devam ederiz."
Kuzey Irak'taki gelişmeler
Kurtulmuş, Kuzey Irak'taki gelişmeler bağlamında son günde yaşanan tartışmaların da Bakanlar Kurulu'nda teferruatlı bir şekilde konuşulduğunu söyledi.
Başika Eğitim Kampı'ndaki Türk Silahlı Kuvvetleri'nin varlığı üzerine Türkiye'de ve dünya kamuoyunda bazı konuların gündeme geldiğini anlatan Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Burada 4 ana konunun altını çizmek durumundayız. Türkiye DAEŞ ile mücadele konusunda uluslararası koalisyonun bir parçasıdır ve etkin bir unsurudur. Bu çerçevede sadece Suriye'de değil Irak toprakları içerisinde, Kuzey Irak'ta da DAEŞ ile yapılan mücadelenin içinde çok ciddi şekilde yer almaktadır. Kuzey Irak'ta Türkiye'nin varlığının en önemli nedenlerinden birisi DAEŞ ile yapılan mücadeledeki Türkiye'nin etkin olarak üstlendiği durumdur. İkinci önemli husus ise Türkiye'nin DAEŞ ile mücadelede özellikle Kuzey Irak'ta hem Peşmerge unsurlarına hem de Musul Ulusal Muhafızlarına vermiş olduğu eğitim desteğidir. Türkiye bahse konu olan bölgede esas itibarıyla hem Peşmergelerin eğitimi hem de Musul'un DAEŞ'ten kurtarılması için ortaya konulan Musul Ulusal Muhafızları Birliği'nin eğitilmesiyle ilgili oradadır. Bu her iki eğitimin gerçekleştirilmesinin yasal çerçevesi de yeni hükümet kurulduktan sonra merkezi Irak devletinin içişleri bakanlığının oluru ve esas itibarıyla da zamanın Musul valisinin daveti üzerine Türkiye, Peşmerge unsurlarının ve Musul Ulusal Muhafızları'nın eğitiminde aktif bir rol almıştır. Üçüncü olarak altını çizeceğimiz husus ise Türkiye yeni oraya gitmiyor. Türkiye'nin Kuzey Irak'taki varlığı önemli bir şekilde 27 Eylül 2014'ten beri devam ediyor. Özellikle de en son Başika Kampı ile ilgili olarak da Mart 2015'ten itibaren Türkiye bu eğitimlerini veriyor. Bu eğitimler sonucunda DAEŞ ile mücadele için yaklaşık 2 bin 400 Kuzey Iraklı Musul muhafızı eğitilmiştir."
Kurtulmuş, Türkiye'nin ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin oradaki varlığının biraz da basındaki abartılı ve maksadını aşan bir takım yayınlar nedeniyle kamuoyuna yansıdığını aktardı.
Bu yansımanın sonuçlarının Irak hükümetinde fevkalade ciddi hassasiyetler ortaya çıkardığına dikkati çeken Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Irak hükümetindeki bu hassasiyeti anlıyoruz. Buna saygı duyuyoruz ancak şunu bir vesileyle Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti adına ciddi bir şekilde ilan etmeyi görev kabul ediyoruz. Türkiye, Irak'ın toprak bütünlüğüne saygı duyan bir ülkedir. Türkiye'nin Kuzey Irak'taki varlığı, merkezi Irak hükümetine karşı değil, tam tersine merkezi Irak hükümetinin de gücünü artıracak şekilde DAEŞ ile mücadelede etkin bir dayanışmanın sağlanması içindir. Bunun için de Türkiye, DAEŞ ile mücadelede özellikle bahse konu bölgedeki mücadelede Irak halkının yanındadır ve Irak merkezi hükümetinin terörle mücadelesine destek vermektedir. Milli Savunma Bakanımız İsmet Yılmaz Bey, Irak Savunma Bakanı Halit El Ubeydi ile telefonda görüştü ve konuyla ilgili ayrıntılı bir şekilde kendisini bilgilendirdi. Başbakan Ahmet Davutoğlu da dün itibarıyla Irak Başbakanı Haydar El Abadi'ye ilgili bir mektup yazıp konuyla ilgili bilgilendirme yaptı ve Irak'ın egemenliğine, toprak bütünlüğüne saygı gösterildiğini bir kez daha ifade etti ve Irak hükümetinin hassasiyetleri giderilinceye kadar orada ilave bir asker sevkıyatı yapılmayacağına ilişkin bilgileri Sayın Abadi'ye vermiş oldu.
Mesele bu kadar açık bir şekilde Irak'ın terörle mücadelesine destek iken ve orada özellikle eğitim vermek üzere bulunan askerlerimiz özellikle Musul bölgesinde DAEŞ ile cepheye çok yakın mesafedeyken, onların da hayatlarını korumak Türkiye'nin sorumluluk alanındayken maalesef Türkiye'ye karşı hasmane tutum içinde bulunan bazı çevrelerin açıklamalarını esefle karşıladığımızı ifade etmek istiyorum. Türkiye'nin oradaki varlığı ne yayılmacılıktır ne emperyalist bir gayrettir ne Irak'ın bütünlüğüne karşı bir tehdittir ne de Irak'ın içinde şu ya da bu gruba destek vermektir. Tam tersine Irak'ın çok yoğun bir şekilde mücadele ettiği DAEŞ terör örgütüne karşı Irak halkının ve hükümetinin yanında yer almaktır."
(Sürecek)
Son Dakika › Güncel › Bakanlar Kurulu Toplantısı - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?