12 sanığın Avukatı Ali Rıza Dizdar, "Mısır örneğinde olduğu gibi adaletsiz ülkelerde olacak olan budur 361 sanıklı Balyoz Planı Davası'nın temyiz duruşmasına Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nde devam ediliyor. 12 sanığın Avukatı Ali Rıza Dizdar, "Mısır örneğinde olduğu gibi adaletsiz ülkelerde olacak olan budur. İnsanları içeri sokup insanlara suç unsuru yıkmak adaleti çürütür. Eskiden iki şahitle at hırsızının idam ederlerdi, bugün ise iki CD bozuntusu ile insanları zindana gönderiliyor" dedi.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Balyoz Davası'nda Eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek ve eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral İbrahim Fırtına'ya 20 yıl hapis kararı çıkmıştı. 361 sanıklı Balyoz davasının temyiz duruşmasının 16. gününe Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nde devam ediliyor.
Yusuf Afat, Zafer Erdin İnal, Ahmet Sinan Ertuğrul, Nuri Selçuk Güneri, Fahri Can Yıldırım, Önder Çelebi, Mehmet Cem Okyay, Berker Emre Tok, Bülent Olcay, Mete Demirgil, Aşkın Üredi ve Nuri Üstüner'in Avukatı Ali Rıza Dizdar savunma için kürsüye geldiğinde Daire Başkanı Ekrem Ertuğrul, sanık Engin Kılıç'ın Dizdar'ı azlettiğine yönelik dilekçeyi okudu. Dizdar ise "Bazı arkadaşlar ağaçtan armutları benden daha iyi toplayacaklarını söylemiş olabilir, meslek hayatımızda her zaman başımıza gelen şeyler" diyerek savunmasını yaptı. Adaletin çok önemli bir şey olduğunu, adaletin aksaması durumunda her şeyin aksayacağını anlatan Dizdar, "Bizden daha onurlu bir mevkidesiniz, kılı kırk yararak doğruyu anlatacaksınız. Ben 12 Eylül 1980 darbesinin mağduruyum, 2 genç asıldığında orada avukattım. O dönemin mağduruyuz, haksızlık varsa bu davanın da savunmasına gireriz. "Adalet topaldır ama gideceği yere er geç ulaşır' denir. Hazreti Muhammed'in güzel bir sözü vardır derki; "Adaleti çiğneyen devlet adamlarını cezalandırmayan milletler çökmek zorundadır.' Bu çok güzel bir söz" dedi.
-ESKİDEN İKİ ŞAHİTLE AT HIRSIZI İDAM EDİLİRDİ, BUGÜN CD İLE İNSANLARI ZİNDANA GÖNDERİLİYOR-
Delilleri savcılığa teslim eden Mehmet Baransu'yu mahkemede dinlemek istediklerini ancak kabul edilmediğini ifade eden Dizdar, "Mısır örneğinde olduğu gibi adaletsiz ülkelerde olacak olan budur. İnsanları içeri sokup insanlara suç unsuru yıkmak adaleti çürütür. Sizden adalet bekliyoruz, aslında bunu söylerken utanıyorum, gerçekten utanıyorum. Eskiden iki şahitle at hırsızını idam ederlerdi, bugün ise iki CD bozuntusu ile insanları zindana gönderiliyor" dedi. Hakimin vicdani kanaat ile değil, delillere bakarak karar vermek zorunda olduğunu belirten Dizdar, şüpheden sanığın yararlanması gerektiğinin altını çizdi. Tarihte İngiliz'lerin ihbarı üzerine tutuklanarak idam edilen Nusret Bey'in hikayesini anlatan Dizdar, "Bu davada da öyle gizli tanıklar üretilmeye başlandı ki bunlarla insanlar mahkum edildiği zaman hukuk burada duruyor, bizim de kafamız burada duruyor" dedi.
-EN AYKIRISINI OYNARIZ, KOMÜNİST OLURUZ, YOBAZ OLURUZ...-
Hurşit Tolon'a harp oyunlarını sorduğunu ve "Çok basit bir şey, biz hep harp oyunlarını her zaman oynarız. En aykırısını oynarız, komünist oluruz, yobaz oluruz, bilmem ne oluruz" yanıtını aldığını aktaran Dizdar, bu durumun olağan ve çok önemsenmeyen bir durum izlenimi aldığını ifade etti. Planın içindeki cami bombalama iddialarına değinen Dizdar, "Planın içinde caminin bombalanması varsa "haşa' denmez. Tebliğnamede savcı nitekim cami bombalama iddiasını soyut buldu ve sanık hakkında beraat talep etti" dedi.
-TERLİK DARBESİ Mİ YAPACAK?-
Sanıklardan bazılarının emekli asker olduğuna dikkat çeken Dizdar, "Emekli olmuş adam ya GATA'da ya hastanede ya tansiyonunu ölçtürüyor ya da prostatı var. Ne darbesi, ne planı? Terlik darbesi mi yapacak? Onun ahı gitmiş vahı kalmış, ne gideceğim onunla yola" değerlendirmesinde bulundu.
CMK'nın zaman içinde değişebileceğini, bazı mekanlarda bazı suçlara farklı cezalar verilebileceğini anlatarak örnekler veren Dizdar, savunmasını şu ifadelerle bilirdi:
" Alaska'da bir Eksimo'nun baltasını, orağını, mızrağını çalarsanız, sizi öldürür ama yiyeceğini sizinle paylaşır. Alaska'da bir evi yakarsanız cezanız ağır olur ama Güney'de cezası daha hafiftir. Hindistan'da öküzler kutsaldır dokunamazsınız, bizde sokaklarda dolaşır keserseniz kimse bir şey yapmaz. Ben ortada suç görmüyorum. Başsavcılık kime göre neye göre ayırmıştır da 67 kişinin beraatını istemiştir. Mahkeme hangi kıstasa göre ayırmıştır da suçlarda bir 18 yıl bir 16 yıl ceza vermiştir. Toplumun büyük kesimi, sokaktaki vatandaş darbeye inanmıyor. Sokaktaki vatandaş darbe olasılığını bile düşünmemiş. Ortada bir suç yok. Artık tarihlerde yargıçlara da var, sadece Berlin'de hakimler yok, Türkiye'de hakimler var
-PİJAMA TERLİK TELEVİZYON İZLERKEN TUTUKLANDIĞINI ÖĞRENDİ-
Sanık Nuri Ali Karababa'nın Avukatı Hatice Özgün Duman, "Özel yetkili mahkemelerin olay tarihinden sonra kurulmuş olması ve anılan dava ve benzeri nitelikteki davalarla varlığını sürdürmesi, davaların bitmesiyle varlığının sona erecek olması bu tip davaların için özellikle ihdas edildiğini göstermektedir" değerlendirmesinde bulundu. Müvekkilinin seminere katıldığını belirten Duman, bunun suç olmadığını, seminere katılan tüm katılımcılara dava açılmadığını anlattı.
Seminerin kayıtlarındaki ifadelerin cımbızla çekilerek durumun farklı noktalara çekilmek istendiğini savunan Duman, müvekkilinin emekli olup pijamasını, terliğini giyerek televizyon izlerken bir alt yazı adının tutuklananlar arasında gördüğünü anlatarak, "Sayın Başkan siz bir karar vermeden önce vereceğiniz bir kararı başkasının bilme durumu var mı? Tabii ki yok. Ancak her nasılsa Samanyolu Televizyonunun herkesten önce haberi oluyordu" dedi. Kamuoyunun bu davaya artık inanmadığını belirten Duman, Hiçbir eylem olmaksızın 16 yıl cezaya çarptırılmak 2 yıldan fazla tutuklu kalmak ağır bur durumdur" dedi.
-BİR DARBEDEN YÜZBAŞININ HABERİ OLMASI TABİATA AYKIRI-
Sanık Ertuğrul Uçar'ın Avukatı Ahmet Şükrü Eymirlioğlu, müvekkilinin Akdeniz Bölgesi müzahir subay ve astsubay listesi hazırladığı iddiasıyla mahküm edildiğini belirtti. Listenin hazırlandığı dönemde müvekkilinin henüz yüzbaşı olduğunu ifade eden Eymirlioğlu, "Bir darbeden yüzbaşının haberi olması eşyanın tabiatına aykırıdır. Kenan Evren darbenin son anda korgenerallere bildirildiğini söylemişti. Bunu darbeyi yapan birinci ağızdan öğrendik" dedi. (ANKA/DEVAM)
(YE/ORH) - Ankara
Son Dakika › Güncel › Balyoz Planı Davası Yargıtay'da Sanık Avukatı Dizdar: Terlik Darbesi mi Yapacak? - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?