Cumhurbaşkanı Erdoğan Rize'de

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Öyle zannediyorum ki önümüzdeki hafta artık bu sürecin herhalde bir karar haftası olacaktır, öyle görünüyor. Fakat tabii birileri çıkıp şunu söyleyebiliyor, 'Beştepe yasal çizgileri içerisine çekilsin' deniyor. Ben yani gayriyasal mı çalışıyorum? Eğer 'sussun, otursun, hiç konuşmasın' deniliyorsa ben alışılmış Cumhurbaşkanı değilim" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Güneysu ilçesindeki ikametinden ayrılarak Çayeli İlçesine bağlı Büyükköy Beldesine geldi. Erdoğan, yol boyunca kendisini bekleyen vatandaşlarla sohbet ederek, fotoğraf çektirdi.

Büyükköy Belediyesini ziyaret eden Erdoğan, belediyeye gelişinde Belediye Başkanı Mustafa Külünkoğlu tarafından karşılandı.

Kendisini bekleyen Büyükköylülere vatandaşlara hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk defa milletin kararıyla seçilen cumhurbaşkanı olduğunu hatırlatarak, "Cumhurbaşkanı kardeşiniz olarak Büyükköy'ün yüzde 93 gibi bir oy oranıyla bu kardeşine gösterdiği ilgi sebebiyle sizlere şükranlarımı arz ediyorum" diye konuştu.

Gecikmeli de olsa Büyükköy Beldesine geldiğini ve bundan büyük mutluluk duyduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sizlerle hep şunu söylemiştik hatırlayın, 'beraber yürüdük biz bu yollarda' diyorduk, 'durmak yok yola devam' diyorduk ve hakikaten sizlerle bu yolda hep beraber olduk. Rabbim bu birlikteliğimizi, bu beraberliğimizi inşallah daim kılsın" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın, konuşması sırasında Bingöl'de 3 askerin şehit edildiğini belirtmesinin ardından vatandaşlar uzun süre "Şehitler ölmez vatan bölünmez" sloganları attı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Üç şehidimize Rabbimden rahmet diliyorum. Biliyoruz ki şehadet makamında onlar en büyük taltife erenlerdir. Tüm ailelerine başsağlığı dilerken, 'milletimizin başı sağolsun' diyorum, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin aynı şekilde başı sağolsun diyorum. Terörle bu mücadelemiz amansız devam edecek, bunlardan en ufak bir rehavet, en ufak bir gevşeme olmayacak, sonuna kadar devam edeceğiz. Tabii bu mücadelenin maalesef böyle bir bedeli de oluyor" diye konuştu.

-"Bedelini ağır öderler"

Türkiye'nin çok farklı bir konumda olduğunu, artık gücü kıskanılan ülke haline geldiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'nin gücünü kıskanıyorlar ama Türkiye'nin gücünü kimse test etmeye kalkmasın, bedelini ağır öderler ve ödeyecekler" dedi.

"Millet olarak herhalde biz birbirimizi daha iyi biliriz değil mi? Şu anda 78 milyonluk nüfusuyla kim ne derse desin, ne söylerse söylesin tek milletiz, tek bayrağız, tek vatanız, tek devletiz" ifadesini kullanan Erdoğan, birilerinin bunu hala anlamak istemediğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz Türk'üyle Kürt'üyle Laz'ıyla Çerkez'iyle Gürcü'süyle Abaza'sıyla Roman'ıyla Boşnak'ıyla, 78 milyonuyla biriz, beraberiz, iriyiz, diriyiz, kardeşiz ve hep birlikte tek milletiz. Kimse bize siyasi milliyetçilik yapmasın, siyasi ırkçılık yapmasın. Bunu yapanlar sonunda kaybedecektir" değerlendirmesinde bulundu.

Atamayla değil, milletin oylarıyla Cumhurbaşkanı olduğunu, kendisi üzerinden spekülasyon yapanların bunu bilmesi gerektiğini hatırlatan Erdoğan, halkının verdiği yetkiyi sonuna kadar kullanacağını, yetkisini alanlarının ne olduğunu da gayet iyi bildiğini kaydetti.

-"Mali istikrardan, milli birlikten yanayız"

Hükümet kurmak için Başbakan Ahmet Davutoğlu'na yetki verdiğini, Davutoğlu'nun da bu kapsamda görüşmeler yaptığını ifade eden Erdoğan, vatandaşların yoğun tezahüratları üzerine "Siz ne derseniz o olur zaten. Bütün burada olması gereken bir şey var, her zaman bir şey söyledim, biz mali istikrardan, milli birlikten yanayız. Bize ayrılık, gayrılık yakışmaz" ifadelerini kullandı.

Alandakilerin "Tasalanma Yiğidim" adlı şiiri birlikte okuması üzerine Erdoğan, şunları söyledi:

"Evet, gençlerin de ifade ettiği gibi evelallah zaman bizden yanadır. Buna kimsenin şüphesi olmasın. İşte bütün mesele nedir? İnanmak. Bütün mesele nedir? Azim, azim. Bir kere azmettin mi ondan sonra Allah'a tevekkül et, yoluna devam et. Bizim planımız bu. Şimdi bu plana göre, Rize'ye yakışan neyse Rize'nin onu yapması gerekir. Onun için de şu anda öyle zannediyorum ki önümüzdeki hafta artık bu sürecin herhalde bir karar haftası olacaktır, öyle görünüyor. Fakat tabii birileri çıkıp şunu söyleyebiliyor, 'Beştepe yasal çizgileri içerisine çekilsin' deniyor. Ben yani gayriyasal mı çalışıyorum? Eğer 'sussun, otursun, hiç konuşmasın' deniliyorsa ben alışılmış Cumhurbaşkanı değilim. Onun için de olması gereken neyse onu yapmaya mecburum. Çünkü cumhurun başı olmak bunu gerektirir. Bize 'sus' diye oraya çıkarmadılar, 'çalış' diye çıkardılar ve biz çalışıyoruz, çalışacağız. Yapmamız gereken daha çok şeyler var."

Yatırımlara değinen ve Güneysu-Büyükköy arasında bütün dağların adeta nakış nakış işlendiğini anlatan Erdoğan, "Niye acaba bu milletin devleti bu işi bu kadar önemsiyor? Biz sizi seviyoruz. Bizim bu millete aşkımız var, aşkımız. Bizim bu millete aşkımız var" dedi.

Yola çıktıklarında yasaklar, yolsuzluk ve yoksullukla uğraşacaklarını söylediklerini belirten Erdoğan, bunu başardıkları için Türkiye'nin buraya geldiğini ifade etti.

Türkiye'nin dünyada farklı bir yere yerleştiğine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlara şöyle seslendi:

"Bu yıl 15-16 Kasımda Dünyanın devleri Antalya'da toplanıyoruz. Başkanlığımda G-20 toplantısını yapacağız, orada bir araya geleceğiz. Dünyanın şu anda ekonomisinin yüzde 85'ini oluşturanlar orada olacak. Beraberce orada kararlarımızı alacağız. Nereden nereye gelindiğini çok daha farklı bir şekilde dünyaya göstereceğiz. Bütün bunlarda bizim gücümüz önce hak, sonra halk. Ama birileri de gücünü nereden alıyormuş, YPG'den alıyormuş, YPJ'den alıyormuş, maalesef PKK'dan alıyormuş. Simdi ben buradan Kürt kardeşlerime sesleniyorum, gücünü terör örgütlerinden alanlarla beraber mi yürüyeceksiniz? Onun için Kürt kardeşlerim, bu noktada onların samimiyetlerini istismar edenlere gereken dersi en kısa zamanda vermeleri gerekir."

-"Yatırımcı gitmiyorsa bu teröristler sebebiyle gitmiyor"

Olağanüstü hali kendilerinin kaldırdığını ve alt yapı, üst yapı sorularını çözdüklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Batıda ne varsa dedik ki Doğu'da da, Güneydoğu'da da o var. Hakkari'de 15 sene önce söylense buraya havalimanı gelecek kimse inanır mıydı? Muş'ta, Kars'ta, Ağrı'da, Şırnak'ta havalimanını biz yaptık. Şimdi inşallah Rize'ye de yapıyoruz. İlk denize dolgu havalimanını Giresun- Ordu arasına yaptık, şimdi de Rize- Artvin arasında ikinci denize dolgu havalimanını yapacağız" dedi.

Havalimanının hem Rize'ye hem de Artvin'e hizmet vereceği bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bununla kalmadık. Ret politikalarını, inkar, asimilasyon politikalarını ayaklarının altına alan biz olduk. Biz bunları yaptık. Ekonomik alanda her türlü yatırımı bu bölgeye yapan biz olduk. Ama eğer buraya yatırımcı hala gitmiyorsa işte bu terör zihniyetinden dolayı gitmiyor. O canım canım topraklara eğer yatırımcı gitmiyorsa bu teröristler sebebiyle gitmiyor" değerlendirmesinde bulundu.

Bölgeye yatırım yapmayı düşünen yatırımcıların, "Ben oraya yatırımı yapar da benim fabrikamı yakarlarsa ben ne yaparım" dediğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İş makinelerini, kamyonları nasıl yaktıklarını görüyorsunuz. Bunlar insan değil, insanlıktan nasibini almamış. Bunlar böyle bir konumda. Ondan sonra da utanmadan, sıkılmadan söyledikleri ne? 'Devlet gelmiyor.' Devlet geldi de siz neredesiniz? Siz Brüksel'desiniz. Bakıyorsunuz kimisi saz çalıyor, kimisi bilmem ne yapıyor, gelin de bir şey üretin. Belediyelerine bakın hiçbir şey ürettiklerini göremezsiniz. Her türlü sıkıntı orada var. Biz işimize bakacağız, biz birbirimizi gayet iyi seveceğiz. Allah için seveceğiz."

-"Bunlar bu milleti parçaladılar"

"Paralel Devlet Yapılanması" ile mücadelede vatandaşlardan özel gayret beklediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bunlara gereken dersi vermeniz lazım. Çünkü bunlar bu milleti parçaladılar. Bunlar ki bu söylediğim terör örgütüne oy verecek kadar şuurdan, izandan uzak hale geldiler. Bu yapıya gerekli dersi hep birlikte vereceğinize inanıyorum" dedi.

-"İnlerine gireceğiz, alıp çıkacağız"

"İstikamet üzere olan insanlarla niye ayrı düşelim? Ama istikametini kaybetmiş olanlarla da bir saniye bir arada olamayız" değerlendirmesinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Niye? Çünkü işte gördünüz. Ben Cezayir'e gittim. Yurt dışı seyahatim, 17-25 Aralık olayları o malum grup benim için ne dedi? 'Kaçtı' dedi. O zaman Başbakanım, geldim İstanbul'da havalimanında hamdolsun 100 bini aşkın insan karşıladılar bizi ve ben ülkemde olduğumu söyledim. Şimdi de Rize'deyim, Büyükköy'deyim. Ama şimdi bunu söyleyenler nerede? Bakıyorsun Gürcistan'a kaçtı, oradan Ermenistan'a kaçtı, şimdi de Almanya'da. Nasıl ki Romanya'ya kaçanları alıp geldiysek, bunları da nereye kaçarlarsa kaçsınlar daha önce dedim ya inlerine gireceğiz alıp çıkaracağız. Dün STK'larla yaptığımız yemekte de söyledim. Almanya, kırmızı bülten çıktığı andan itibaren bunları bize ya verecek, vermediği takdirde Almanya'nın istediği suçluları hiçbir zaman onaylamayacağım. Çünkü her şey bir hukuk içerisinde yürüyecek. Bizi eğer saygın görüyorlarsa bize saygı duyacaklar, bu böyle yürüyecek."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının sonunda şehitler için Fatiha okunmasını istedi.

Bu arada, yaklaşık 25 dakika süren ziyaret sonrasında Erdoğan, çıkışta vatandaşlarla sohbet etti ve hatıra fotoğrafı çektirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, çocuklara da hediyeler dağıttı.