DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 2 - Son Dakika
Güncel

DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 2

DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 2

İSTANBUL'DA KORONAVİRÜS VAKASINA GİDEN 112 EKİBİ DEHŞETİ YAŞADI; 3 ŞÜPHELİ GÖZALTINA ALINDI -Saldırı olayıyla ilgili olarak 3 şüpheli yakalandı.

29.03.2020 16:01

İSTANBUL'DA KORONAVİRÜS VAKASINA GİDEN 112 EKİBİ DEHŞETİ YAŞADI; 3 ŞÜPHELİ GÖZALTINA ALINDI

-Saldırı olayıyla ilgili olarak 3 şüpheli yakalandı. Şüphelilerin polis merkezindeki işlemleri devam ediyor.

Haber: İSTANBUL,

Pendik'te koronavirüs şüphesi olan hastayı hastaneye sevk eden ambulans, kimliği belirsiz bir kişinin saldırısına uğradı. Saldırı olayını Edirne'de mültecilere müdahale ederek Türkiye'nin sevgisini kazanan sağlık çalışanı Büşra Kayalı Durmaz duyurdu. Durmaz'ı gece saat 03.40'ta Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da arayarak geçmiş olsun dileklerini iletti.

Edinilen bilgiye göre, Pendik Velibaba Mahallesi'nde gece saatlerinde koronavirüs şüphesi olan bir hastayı alan ambulansın önü bir kişi tarafından kesildi. 112 çalışanlarına, "Hasta kim? Korona mı? Ne olmuş? Anlatsana" diye sorular soran şüpheli cevap alamayınca ambulansı yumrukladı. Yaşanılanlar üzerine hastayı alarak olay yerinden hızla uzaklaşan 112 ekibinin önü bir süre sonra aynı saldırgan tarafından araç ile kesildi. Saldırgan eline aldığı kaldırım taşıyla ambulansın camlarını kırdı. 112 ekibi en yakın polis merkezine giderek saldırgandan şikayetçi oldu. Hasta ise bir başka ambulansa alınarak hastaneye sevk edildi. Bu olayı ise Yunanistan sınırında mülteciler ve çocuklarına müdahale eden ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın "Sevgili Büşra, senin biricik vicdanını, mesleğine ve insana olan saygını Avrupa'nın evrensel dediği hiçbir değerine değişmem. İyi ki varsın" ifadelerini kullandığı sağlık görevlisi Büşra Kayalı Durmaz sosyal medya hesabından paylaştı. Yaşanan dehşet anlarını anlatan Durmaz, saldıranın kimliğinin tespit edildiğini belirterek, kendilerinin durumunun iyi olduğunu duyurdu.Öte yandan Büşra Kayalı Durmaz'ı gece saat 03.40'ta Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da arayarak geçmiş olsun dileklerini iletti. Durmaz, "Gece saat 03.40'ta telefon çalar ve arayan Sağlık Bakanıdır. Biz böyle güçlü bir aileyiz. Gecenin bu saatinde arayan bakanımıza teşekkür ederiz. Allah başımızdan eksik etmesin" dedi.Ambulansa saldırı olayıyla ilgili olarak 3 şüpheli gece bekçileri tarafından yakalandı. Olayla ilgili toplam 3 kişi ifadeleri alınmak üzere Çamçeşme  polis merkezine götürüldü

Görüntü dökümü: ---------------------Ambulansın fotoğrafları

==================

2 - 'EVDE KAL' ÇAĞRISI SONRASI ESKİYE DÖNÜŞ: KAMYONETLERLE SEBZE-MEYVE SATIYORLAR

Haber: Gülseli KENARLI - Kamera: Harun UYANIK/ İstanbul, 1970-80'li yıllarda kamyonet arkasında doldurulan kasa kasa meyve sebze sokak aralarında satılırdı. Satıcılar araçlarından iner, bağırarak araçlarındaki malları tanıtır, müşteri çekmeye çalışırdı. Bugünlerde koronavirüs nedeniyle birçok kişi pazara markete gitmiyor, 65 yaş ve üstü ile kronik hastalığı olanların da sokağa çıkması yasak. Bu nedenle pazarda satış yapamayan bazı esnaf çareyi kamyonetin arkasında ürünlerini doldurup sokak sokak  satmakta  buldu. Özellikle evden çıkamayanlar bu durumdan  memnun.

BÖYLE BİR KARAR ALDIK, ARABAYA MALIMIZI ATIP SATIYORUZPazarcılık yapan Tarkan Dublacı, pazara gitmek yerine, kamyonetinin kasasına doldurduğu domatesleri Bayrampaşa'da sokak sokak gezerek satyor. Dublacı her sokağa girdiğinde aracını bir kenara park ediyor ve "4 kilosu 10 lira" diye bağırarak müşteri çekmeye çalışıyor. Domates satan Tarkan Dublacı, "Koronavirüsten dolayı işler biraz kötü. Pazarlar kurulduğu zaman kalabalık olmuyor. Toplanmıyorlar, millet evde kalıyor. Marketlerden de alışveriş yapamadıkları için biz de böyle bir karar aldık, arabaya malımızı atıp satıyoruz. Satış oluyor, koronavirüsten dolayı milletimiz çıkıyor, alışveriş yapıyor" dedi. Bir diğer satıcı Demir Korkmaz, "Satışlar hamdolsun iyi, koronavirüs nedeniyle millet pazara pek gitmiyor. Satışlarımız iyi. Genelde patatesi, soğanı, patlıcanı, biberi, salatayı getiriyoruz. Bugün tek domates var bende" diye konuştu

YAŞLILAR HASTALAR MEMNUNSokakta kamyonette satış yapılması ise alışverişe gidemeyen, yaşlı ve hastaları memnun etti. 66 yaşındaki Hayriye Limaş, önlem olarak camın arkasında konuştu. Limaş, "İyi oluyor böyle, keşke bütün meyveler sebzeler geçse, bizler için yaşlılar için iyi olur. Biz memnun olur, alışveriş yapıyoruz" dedi. Kalp hastası Fatma Kınalı ise, "Böyle daha iyi, pazara çıkamıyoruz zaten. Rastladığımız zaman alıyoruz. Eskiye dönüş olsa çok iyi, biz pazara gidemiyoruz. Kalp hastasıyım, Pazar dik, yokuşlu" diye konuştu. Ayşe Kara, "Pazara çıkılmasa daha hoş bence. Pazar kalabalık, böyle uzaktan uzağa tek kişi olunca kendini koruyabiliyorsun. Ben pazara gitme taraftarı değilim. Ne kadar önlem alınsa da… Her şey gelse böyle daha rahat. Pazarda seçme şansın çok ama böyle de sağlık önemli kötü de olsa alayım diyorsun" dedi.

HALDE FİYATLAR DÜŞTÜ Satıcılar sabah erken saatlerde İstanbul Yaş Sebze ve Meyve Hali'ne giderek ürünleri kamyonetlerine yüklüyor. Pazarların tenhalaşmasıyla halde satışlar ve fiyatlar da düşüşte. Halciler Derneği (HALDER) İstanbul Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Muhittin Baran, "Halde arzda bir düşüş yok ama talep düştü. Bugün dünyanın başında ciddi bir felaket var, inşallah dünya ve biz bunu en az kayıpla atlatırız. Birçok yerde pazar doğru düzgün kurdurulmuyor. Kurulan yerlerde de aralıklı tezgahlar olduğu için birçok yerde market dışındaki pazarlama kanallarının faaliyeti durmuş durumda. Bir iki kalemin dışında bütün ürünlerde fiyat düşüşü söz konusu. Bazı ürünlerde yüzde 50 fiyat düşüşü var, bazı ürünlerde yüzde 25. Ama hal çıkışı ürünlerde yüzde 40 düşüş söz konusu" dedi.

Hal esnafı Fahrettin Keleş, "Satışlarımızda yüzde 50 bir gerileme var. Ürünlerde herhangi bir sıkıntı yok. Üretim bölgelerinde büyük marketlerin stok yapmasından dolayı arz-talep dengesinde üretim bölgelerinde fiyat yükseldi. Ama Bayrampaşa olarak fiyatlarımız yüzde 50 aşağıya indi" şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü: ------------------- Satıcının görüntüsüDublacı ile röportajMüşteriler ile röportajSatıcının bağırmasıMüşteri ile röprotajKorkmaz ile röportajAlışveriş yapanlarMegafonla bağırması-Halden görüntülerBaran ile röportajKeleş ile röportajDetaylar

=====================

3- WHATSAPP GRUBUNDAN "EVDE 14 GÜN" KARANTİNA TAKİBİ

Özlem YURTÇU KARABULUT-  Osman BAKIR/İSTANBUL,  Yurt dışından henüz dönmüş vatandaşların evde karantina takipleri Aile Hekimlikleri tarafından yapılıyor. Telefonla ulaşamadıkları vakaları kayıtlı akrabaları ya da ev adresleri üzerinden bulup bilgilendiren aile hekimleri, hepsini her gün tek tek arayarak durumlarında bir değişiklik var mı izliyor. Bazı aile hekimleri ise her gün arayıp rahatsız etmemek için, çareyi whatsapp grupları kurmakta buldu.

AKLINA TAKILAN HER ŞEYİ SORABİLİYORLARGrubu kurmadan önce hepsinin tek tek onayını da alarak "Evde 14 gün" grubunu kurduklarını anlatan Maltepe 7 No'lu Aile Sağlığı Merkezi Hekimlerinden Dr. Tuba Eşit Biçer, "WhatsApp grubu aslında bizim istediğimizden çok daha güzel oldu. Çünkü interaktif bir ortam. Herkes aklına takılan her şeyi sorabiliyor. Böylece diğerleri de aynı konu hakkında bilgilenmiş oluyor. Durumu iyi olanlar her gün bana "tamam" emojisi yazıyor. Bir sıkıntı yok, anlamına geliyor bu. Sorunu olan da yazıyor ve biz de gerekli yönlendirmelerini yapıyoruz. Tüm hastalarımda şahsi telefonum da var. Bu olağanüstü günlerde bana 24 saat ulaşıp ne sıkıntıları olduysa onları anlatabileceklerini söyledim" dedi.

TELEFONU OLMAYANLARA AKRABALARI ÜZERİNDEN ULAŞTIK"Yaklaşık 10 gün önce, sistemimize veri işlemlerinden yurtdışından giriş yapanların yurtdışı gidiş tarihleri, TC kimlik numaraları ve adresleri ekranlarımıza yansıdı. Bakanlık, bu kişilerin 14 gün boyunca takip edilmesini istedi. " diyen Dr. Biçer, şunları söyledi: 'Genel durumları nasıl, öksürükleri, ateşleri var mı, herhangi eşlik eden bir başka sağlık problemi var mı, vb ' diye değerlendirmemiz istendi ve bu liste uzadıkça uzadı. Çünkü uçuşlar vs. kapanmadan önce pekçok vatandaşımızın acil giriş yapması gerekti ve büyük bir nüfus ülkeye dönmek zorunda kaldı. Biz de bu listelerdeki vatandaşları tek tek aradık. Telefonu olmayanların evlerine gidip ulaştık ya da akrabaları üzerinden bulduk hepsini. Ulaşamadığımız hiç kimse kalmadı. Ama 14 gün boyunca onları her gün tek tek aramak, hem rahatsız edici olabiliyor hem de kaygı düzeylerini artırabiliyor. Başka birkaç meslektaşım daha böyle bir çözüm düşünmüşler, biz de vakalarımızdan kişisel izinlerini alarak, çünkü birbirlerinin numaralarını görebilirler o gruplarda, Evde 14 gün WhatsApp gruplarımızı kurduk ve bu şekilde düzenli olarak izleyebiliyoruz."

HASTALARIMIZI MAĞDUR ETMEYİZ YETER Kİ ONLAR EVDEN ÇIKMASINAile Hekimi Biçer, bu olağanüstü günlerde vatandaşların yapması ve yapmaması gerekenler konusunda da bilgi vererek şu uyarılarda bulundu: "Bütün vatandaşlarımızın acil bir durum olmadığı sürece evde kalmasını istiyoruz. Ama semptomları hissettiklerinde ya da şüpheli durumlarda ne yapacaklar? Öncelikle ya bizi arasınlar ya da 184 danışma hattına ulaşsınlar. Kronik hastalıkları olan, şüpheli semptom hisseden ve ne yapacağını bilemeyen vatandaşlarımızı bu şekilde yönlendirebiliyoruz. Eğer gerçekten bir şüphe olduğunu düşünürsek, kronik hastalıklarını, kullandıkları ilaçları, genel durumları ve şikayetlerini de değerlendirerek buraya davet edip değerlendirmek istiyoruz. Burada da muayenesi ve öyküsünü aldıktan sonra gerçekten şüpheli görürsek o zaman hastanelere yönlendiriyoruz. Böylece hastanelerimizde de gereksiz bir yük oluşmasının önüne geçmeye çalışıyoruz."

KORONAVİRÜS ANNE SÜTÜNDEN GEÇMEZ, EMZİRMEYİ BIRAKMAYINHamileler ve yeni doğum yapacaklar için de önemli uyarılarda bulunan Dr. Tuba Eşit Biçer, şöyle konuştu: "Maalesef hamileler için en keyifli dönem olması gerekirken birazcık sıkıntılı ve panik hali hakim bu günlerde. Hamilelere ve lohusalar ile bağışıklık sistemi düşük olan hastaların özellikle bol bol taze sebze meyve yemesini öneriyoruz. Sadece gebelikte verdiğimiz vitaminler, kan ilaçları ve taze sebze meyve yemek, iyi dinlenmeye çalışmak; yapması gerekenler bunlar. Lohusalarımızın takiplerini de aksatmamaya çalışıyoruz. Aile hekimliklerimizde belli bir steril oda oluşturduk. Sürekli havalandırdığımız, dezenfekte ettiğimiz ve ısıttığımız odalar var. Belli bir saat dilimi uyguluyoruz, o saat diliminde hızlıca alıp, işlem önceliği de göstererek takiplerini yapıp gönderiyoruz. Yenidoğan ve bebeklerin aşılarında da herhangi bir aksaklık yok. Bebekte ateş, öksürük, ailede herhangi bir koronavirüs teması yoksa, mutlaka aşısını yapıyoruz. Böyle bir şüphe varsa pediatri doktoruna başvurulması gerekiyor. Anne karnından bebeğe virüs bulaşmıyor ancak bebek doğduktan sonra Covid açısından risk olabilir. Çünkü yeni doğanların bağışıklık sistemi sadece anne sütüyle aldığı vitaminlerle oluşmaya başlıyor. O nedenle yeni doğan bebeğin evine kesinlikle ziyarete gidilmemeli. Anne de öksürük vb şikayetleri varsa mutlaka doktora başvuracak ama emzirmeye ara vermesini kesinlikle tavsiye etmiyoruz, el hijyenine daha fazla dikkat ederek maske takıp emzirmesini tavsiye ediyoruz. Çünkü bebeğe sütle geçen bir şey değil koronavirüs."

BENİM BEBEĞİM DE VAR VE ODASINI AYIRMAK ZORUNDA KALDIKKendisinin de 9 aylık bir bebeği olduğunu ve kızının hala anne sütü almaya devam ettiğini anlatan Dr. Biçer, gün içinde onlarca hastaya bakıp eve gittiğinde bebeğini kucağına alamadığını ve hemen kıyafetlerini değiştirerek duşa girdiğini söyleyerek "Bizler bu dönemde vatandaşlarımızın sağlığı için kendi ailelerimizden feragat ediyoruz. Ben artık bebeğimi maskesiz emziremiyorum. Yakın temas kuramıyorum mümkün olduğunca, oysa bana en çok ihtiyaç duyduğu dönem. Odasını ayırdık örneğin artık benimle aynı odada yatmıyor ve bu da hem psikolojisini, hem uyku düzenini etkiledi. Ama hepimiz fedakarlıklar yaparak bu günleri aşacağız. Vatandaşlarımız da evden çıkmayarak bize yardımcı olsunlar" dedi.

BİR BUÇUK METRELİK MESAFEDEN HASTALARLA GÖRÜŞÜYORUZŞüpheli durumlarda, ateş öksürük nefes darlığı gibi belirtiler yaşayan ancak ayaktan muayeneye gidebilecek hastaların aile hekimlikleri ya da hastanelere giderken mümkün olduğunca kimseyle yakın temas kurmadan, maske takarak ve imkan varsa toplu taşıma aracı kullanmadan buralara ulaşması gerektiğinin altını çizen Dr. Biçer, şöyle devam etti: "Biz de burada hastalarla aramızda bir buçuk metrelik bir mesafe bırakarak önce şikayetlerini dinliyoruz. Çünkü her gün onlarca hasta buraya başvuru yapıyor, birinin getirdiği mikrobu diğerine taşımak istemiyoruz. O yüzden muayene etmediğimiz, sadece ilaç yazdırmak isteyen hastalarımızı bir buçuk metrelik kapı mesafesinde tutuyoruz. Eğer kişi kendini şüpheli görüyorsa, ateş ve öksürüğü varsa ve evde de çocuk ya da yaşlı birey varsa hastaneye başvurana kadar evde dahi mutlaka 5 gün boyunca maske takması gerekiyor. Bizim haftada bir ya da iki gün 65 yaş ve üstü grup için yaptığımız ev ziyaretleri vardı. Artık onları yapamıyoruz. Çünkü bu dönemde tehlikeli grup onlar ve evlerine giderek onları da riske atmak istemiyoruz. Ama bu bölgede çok güzel bir sistem geliştirdik, sıkıntısı olan bizi rahatlıkla arayabiliyor ve şikayetlerini, varsa ilaç vb gibi ihtiyaçları, gerekli yönlendirmelerini yapıyoruz. Sıkıntısı olana mutlaka ulaşıyoruz" diye konuştu.

Görüntü dökümü: --------------------Tuba Eşit Biçer röportajı-Bebeği ile görüntüleri-Detay görüntüler

====================

4- İSTANBUL GİRİŞ VE ÇIKIŞLARINDA 'KORONAVİRÜS' DENETİMİ

Haber : Semih ÇALIŞKAN - Güven USTA - İbrahim MAŞE - İSTANBUL, - İÇİŞLERİ Bakanlığı tarafından yayımlanan genelge ile şehirlerarası otobüs seferlerinin dün saat 17.00 itibarıyla valilik izniyle yapılabileceğinin açıklanmasının ardından İstanbul'un giriş ve çıkışlarında trafik polislerinin denetimleri devam ediyor. Koronavirüs salgınına yönelik tedbirler kapsamında dün saat 17.00'den itibaren şehirlerarası otobüs seferlerinin yapılabilmesi için seyahat izni gerekiyor. Ayrıca taksi ve benzeri araçların ya da internet tabanlı uygulamalar vasıtasıyla şahsi araçların şehirlerarası toplu ulaşım aracı olarak kullanılmasına da izin verilmiyor. Bu kapsamda trafik polislerinin İstanbul'un giriş ve çıkışlarında denetimleri devam ediyor.

TOPLU TAŞIMA ARAÇLARI VE SERVİSLER DENETLENDİD-100 Karayolu Tuzla mevkiinde İstanbul çıkışına seyir halinde olan araçlar polis ekipleri tarafından durdurularak denetlendi. Özellikle servis aracı ve şehir içi toplu taşıma araçlarını durduran polis ekipleri kapasiteye uygun yolcu taşınıp taşınmadığını kontrol ederek, sürücülere araçların gideceği yeri sordu. Polislerin durdurduğu bir servis aracı sürücüsüne kapasiteden fazla yolcu taşıdığı için cezai işlem uygulandı. Servisteki bazı personeller araçtan inerek, servisin diğer çalışanları bırakıp gelmesini bekledi.  Polis ekipleri ayrıca otomobilleri de durdurarak sürücü ve yolculara 'evde kal' çağrısı yapıyor. İstanbul'dan Ankara istikametine giden ve içinde 5 kişinin bulunduğu otomobili durduran trafik polisi ekipleri sosyal mesafe kuralına uyulması gerektiğini belirterek, bu şekilde yolculuğun sağlık açısından riskli olduğunu ifade etti.

SAĞLIK EKİPLERİ ATEŞ ÖLÇÜYORD-100 Karayolu Tuzla mevkiinde denetim noktasında bekleyen 112 Acil Sağlık ekipleri de durdurulan toplu taşıma araçları ve otomobillerdeki vatandaşların ateşini ölçüyor. Koronavirüs salgınına karşı tulum giyen ve maske takan sürücü Suzan Yıldırım, "Dikkatli olmamız gerekiyor. Anne ve baba ziyareti yapacağım. Sonra tekrar eve döneceğim. Yapılan uygulama güzel bir uygulama. Yapılması gerekiyor" şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü------------Polis ekiplerinin denetimi-Sağlık ekiplerinin ateş ölçümü -Vatandaşlarla röportajlar -Muhabir anonsları (Semih Çalışkan)-Detay görüntüler

====================

5- SİLİVRİ'DE ŞEHİRLERARASI YOLCULUK EDENLER SAĞLIK KONTROL NOKTASINDA DENETLENİYOR

Şahin BOZKURT/İSTANBUL, KORONAVİRÜSLE mücadele kapsamında Silivri Kınalı mevkii Tekirdağ İstanbul Yolu'nda sağlık kontrol noktası oluşturuldu. Jandarma, polis ve sağlık ekiplerinin beklediği kontrol noktalarında, şehirlerarası yolculuk yapan vatandaşların ateşi, sağlıkçılar tarafından kontrol edildi.  Polis ve jandarma hem 65 yaş ve üzeri yolcunun olup olmadığını, hem de araçlardaki oturma düzenini denetledi.

Görüntü dökümü: ---------------------Polis sağlık ve jandarma ekipleriDurdurulan araçlarYolcuların ateşlerinin ölçülmesiGenel ve detay görüntü

================

6- HAREM'DEN SON OTOBÜS HAREKET ETTİ

Haber-Kamera: Ramazan EĞRİ-Gamze ŞİMŞEK/ İstanbul DHAHarem Otogarı'nın yanından Isparta firmasına ait bir otobüs Antalya'ya hareket etti. Koronavirüs ile mücadele kapsamında, İstanbul Harem Şehirlerarası Otogarı'ndan, gerekli izinleri mevcut yolcularını alan bir otobüs Antalya'ya doğru yola çıktı.Koronavirüs önlemleri kapsamında İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, saat 17.00 itibarıyla otobüsle şehir dışına çıkışların durdurulduğunu duyurmuştu. Üsküdar Harem Otogarı'nda saat 13.30'da son Antalya- Isparta otobüs seferi yapıldı. Valilikten izin alan 20 yolcu sosyal mesafeyi koruyarak otobüsle yolculuk yapacak.

"2 YOLCU ARASINDA 2 METRE MESAFE VAR"Otobüs şoförü Serhat Şenol, "Valilikten izin alınırsa kaldıracak bizim şirketimiz. Isparta-Antalya  otobüsü yaklaşık 13 saat sürecek yolculuk. Yolcularımızı 1+1 çapraz şekilde taşıyoruz. Normal kapasitemiz 41 kişi, 20 kişi taşıyoruz. Yaklaşık 2 metre mesafe var 2 yolcu arasında. Fiyatlarda biraz yükselme oldu. Yani 100 liralık bilette 30 liralık yükselme oldu" dedi.

Görüntü Dökümü-------------------Harem otogarına gelen otobüs-Yolcuların harem otogarında beklemesi-Yolcuların otobüse binmesi-Otobüs şoförü ile röp-Yolcular ile röp-Otobüsün hareket etmesi-Genel ve detay

====================

7- İSTANBUL HAVALİMANI'NDA "SEYAHAT İZİN BELGESİ" DÜZENLENMEYE BAŞLADI

İbrahim YILDIZ/İSTANBUL, KORONAVİRÜS önlemleri kapsamında yurt içi uçuşlarda 'Seyahat İzin Belgesi' uygulaması bugün itibariyle başladı. Belge almak için İstanbul Havalimanı'na gelen yolcular, başvurularını yaptıktan sonra seyahat izin kuruluna gelerek başvurularını onaylatacaklar.

İçişleri Bakanlığı genelgesiyle hava yolu yolcuları, bugün saat 06: 00'dan itibaren Seyahat İzin Belgesi şartı nedeniyle iç hat uçuşları olan yolcular İstanbul Havalimanı'na geldi. Burada ilk olarak seyahat izin başvuru masasına gelen yolcular burada müracaatlarını yaptılar. Buradaki işlemlerinin ardından dilekçeleriyle birlikte 'Seyahat İzin Kurulu'na giden yolcuların dilekçeleri, yapılacak değerlendirmenin ardından Havalimanı Mülki İdare Amirliği tarafından onaylanacak. Bu işlemlerin ardından Seyahat izin belgesini alan yolcu uçak biletini alabilecek.

SEYAHAT İÇİN BAŞVURU ŞARTLARIBaşvurudan önce  yer hizmetleri personeli yolculara gerekli bilgilendirmeleri yapıyor. Yapılan bilgilendirmelerde başvuru şartları yazan bir bildiriyi okumaları isteniyor. Bu bildiride, "Tüm vatandaşlarımızın bulundukları şehirde kalmaları esastır. Ancak 28.03.2020 tarih ve 6009 sayılı Genelge ile belirtilen, tedavi ihtiyaçları nedeniyle doktor kararıyla sevk edilenler, Birinci derece yakınları vefat eden ve ağır hastaları olan, özellikle son on beş gün içerisinde gelmiş olduğu yerde kalacak yeri bulunmayan vatandaşlarımız 'Seyahat İzin Kurulun'ndan' seyahat izni belgesi alarak hava yolu ile seyahat edebilecekler. Ayrıca havayolu ulaşımı ile sınırlı olmak üzere temel insanı ihtiyaçların üretim ve tedarik süreçleri içerisinde yer aldığını ilgili meslek odalarından belgelendirenler, seyahat izin kurullarına başvurmaları ve bu talebin ilgili kurulca uygun görülmesi halinde şehirler arası seyahat edebilecekler. Hizmetinin/görevinin devamına ihtiyaç duyulan üst düzey kamu görevlileri ile kamu hizmeti yürütenlerin görevleri çerçevesinde seyahat etmelerinde bir kısıtlama bulunmamaktadır" ifadelere yer alıyor.

BAZI YOLCULAR SOSYAL MESAFE KURALINA UYMADI Sosyal mesafe kuralına uymayan yolcuları görevliler ikaz ederken kurallara uymayan yolculara da diğer yolcular tepki gösterdi.  Yolculardan Tuğçe Sabancı, "Burada öğrenciydim staj işlemlerimi halletmek için buraya geldiğim zaman burada kaldım. Burada sosyal mesafe  diye hiçbir şey yok. İçerideki görevli sesleniyor ses gelmediği için insanlar cama yaklaşıyor. İnsanlar burada dib dibe. Doğru düzgün maske kullanan yok. İnanmıyorum insanlar burada saatlerce bekliyor belki birinde burada koronavirüs var hepimiz hasta olacağız" diyerek tepki gösterdi.

BAŞVURUDA BULUNDULARHavalimanına gelerek başvuru yapan Recep Biberoğlu, "İş için İzmir'e gitmiştim. Oradan Trabzon'a uçamadığım için buraya geldim. Uçağımın iptal olduğunu duydum. Şimdi de izin gerekiyormuş nasıl alındığını bilmiyorum inşallah alacağız. Umarım her şey iyi olacak" dedi. Çocuğunu ameliyat ettirmek için Batman'dan İstanbul'a gelen Mücahit Akbaş, "Valilik izni olmadan gidemezsiniz, dediler. Biz de tam olarak ne yapılacak bilmiyoruz ama şimdi geldik o işlemleri gerçekleştireceğiz. Benim hastam da burada nereye götüreceğimi bilemiyorum, eve de gidemiyorum memlekete de gidemiyorum" diye konuştu.

Görüntü dökümü: --------------------------Başvuru merkezinden görüntüler-Yolcuların başvuru yapması-Yolcuların sosyal mesafe kuralına uymaması-Yolcu röp.-Detay görüntüler

===================

8- 15 TEMMUZ DEMOKRASİ OTOGARI'NDA SESSİZLİK HAKİM

Cemil ÖZDEMİR-Murat SOLAK- Halil YILMAZ-Ömer HASAR/   İSTANBUL'da  koronavirüs önlemleri kapsamında dün saat 17.00 itibariyle otobüsle şehir dışına çıkışlar durdurulmuş, kentin giriş ve çıkışlarında polisler denetimlere başlamıştı. Bayrampaşa'da bulunan 15 Temmuz Demokrasi Otogarı'nda bu sabah  birkaç otobüs ve servis minibüsünün dışında araç gözükmedi. Seyahat için valilikten, kaymakamlıktan izin alınması gerektiğini bilmeyen bazı yolcular otogara geldi ama bilet alamadı.

İZİN BELGESİ OLMAK ŞARTIYLA SEYAHAT EDEBİLİYORLARYazıhanede görev yapan Mehmet Ali Küçükarslan "Gördüğünüz gibi Esenler Otogarı'nda hiçbir hareketlilik yok. Sadece kaymakamlıktan izin alıp gelen yolcularımıza bilet düzenliyoruz. Şu an bizim Adana Mersin'e seferlerimiz var, sadece izin belgesi olmak şartıyla seyahat edebiliyorlar. Başka da bir kısıtlama yok. Diğer firmaların otobüsleri burada olmadığı için araç kaldıramıyorlar." dedi.

TEZKERE ALDIM EVE GİDEMİYORUMVatani görevini yaparak tezkere aldığını, evine dönmek istediğini  söyleyen Samet Yıldız, "Ben Edirne'de askerlik yaptım, tezkeremi aldım şimdi de Erzurum'a, memleketime gitmek istiyorum ama gidemiyorum. Dün geceden beri otogarda bekliyoruz, asker arkadaşımdan 5'i evsizler yurduna gitti. 12 kişi burada kaldı." diye konuştu.   Ayrıca otogarda bekleyen bazı vatandaşların da şehirlerarası seyahatin izne tabi tutulduğundan haberi olmadığı görüldü. Çorlu'dan Bolu'ya gitmek için otobüs beklediğini dile getiren bir kadın, izin alınması gerektiğini bilmediğini söyledi.

Görüntü dökümü: ---------------------Esenler Otogarı'ndan görüntü-Yazıhane çalışanı vatandaşla röportaj-Tezkere alıp eve gidemeyen vatandaşla röportaj-Valizle otobüs bekleyen vatandaşlar-Taksiciler-Genel ve detay görüntü

=====================

9 - UZMANLARDAN PLASTİK ELDİVEN UYARISI... DOĞRU KULLANILMIYOR, YALANCI GÜVEN HİSSİ VERİYOR

- Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Yeşim Altıntepe,

"Bu eldivenler insanlarda yalancı bir güven hissi yaratıyor ve eldivenle dışarıya çıktığımızda, daha korkusuzca her şeye dokunabilir oluyoruz"

- Psikiyatri Uzmanı Dr. Gizem Güneş

"Burada en akılcı olan bilim kurulu veya Sağlık Bakanlığı'nın bize önerdiği şekilde hareket etmek gibi duruyor. Şu an burada alabileceğimiz önlemler bunlar. Bu tehdidi kabul etmek ve bilimsel bilgilerin doğrultusunda ilerlemek bizim için baş etme açısından en akılcı yöntem gibi duruyor"

Beyza Nur GÜLER/İSTANBUL,   - KORONAVİRÜSLE mücadelede alınan önlemler kapsamında vatandaşlar ve özellikle market çalışanları tarafından plastik eldivenler, yaygın olarak kullanılıyor. Ancak uzmanlar, virüsün plastik materyaller üzerinde daha uzun süre yaşadığını vurgulayarak, plastik eldivenlerin yersiz ve yanlış kullanımı konusunda uyarılarda bulunuyor.  Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Yeşim Altıntepe, "Bu eldivenler insanlarda yalancı bir güven hissi yaratıyor ve eldivenle dışarıya çıktığımızda, daha korkusuzca her şeye dokunabilir oluyoruz"  dedi.

AYNI ELDİVENLE MİKROBU BİR YERDEN BAŞKA BİR YERE TAŞIMA RİSKİ DAHA YÜKSEK Koronavirüs ile mücadelede sık sık plastik eldivenlerin yersiz ve yanlış kullanımını gözlemlediklerini vurgulayan İstanbul Gönüllüleri doktorlarından Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Yeşim Altıntepe, "Unutmayın yanlış kullanım hem sizin hem de çevrenizin sağlığını tehdit edecektir. Neden mi yanlış? Aslında günlük kullanımda, toplu taşımada, çarşıda-pazarda böyle eldivenlere ihtiyacımız var mı? Hayır yok. Bizim gözlemimiz bu eldivenler takıldığında tüm gün boyunca kullanılıyor. Aynı eldiven ile pazara gidiliyor, pazardan markete, marketten bankaya oradan postaneye gidilebiliyor. Bu eldivenler gereğinden uzun kullanılıyor ve aynı eldiven ile mikrobu bir yerden alıp, diğer tarafa taşıma olasılığınız çok yüksek" şeklinde konuştu.

"İNSANLARDA YALANCI BİR GÜVEN HİSSİ YARATIYOR"Virüslerin plastik materyaller üzerinde daha uzun yaşadığını dile getiren Dr. Altıntepe, "Bu eldivenler plastik materyallerden oluşuyor ve dolayısıyla bilgilerimiz doğrultusunda virüsün plastiklerin üzerinde daha uzun yaşadığını söyleyebiliriz. Bu eldivenler insanlarda yalancı bir güven hissi yaratıyor ve eldivenle dışarıya çıktığımızda, daha korkusuzca her şeye dokunabilir oluyoruz. Eldiven uzun süre elimizde kalıyor hatta biz elimizi yüzümüze, burnumuza, gözümüze getirmememiz gerektiğini de unutuyoruz. Bu bizim için tehlikeli çünkü biliyoruz ki virüs gözümüzden, burnumuzdan ve ağzımızdan bulaşmakta" ifadelerini kullandı.

"ELDİVEN YERİNE SU, SABUN VE KOLONYA KULLANIN"Eldiven kullanmanın belirli kuralları olduğunu ve koronavirüs ile mücadelede eldiven kullanımından ziyade su, sabun ve kolonya ile elleri dezenfekte etmenin daha doğru olduğunu söyleyen Altıntepe, şunları söyledi: "Eldiveni doğru takıp çıkartıyor muyuz? Hayır. Bunun da kuralı var. Eldivenler ne zaman takılır? Ne kadar süre ile takılır? Kime karşı takılır? Hangi ortamda takılır? Hangi çöpe atılır? ve nasıl takılıp çıkarılır? Bunların hepsi kurala bağlıdır. Bu tek kullanımlık eldivenlerin kullanımı Tıp Fakülteleri'nde teorik ders ile öğretilir. Daha sonra bu bilginin davranışa geçirilebilmesi için uygulamalı dersler ile bilgiler pekiştirilir. Eldiveni yıkayıp tekrar tekrar kullanmak mümkün değil. Bu eldivenle pazara gidip tezgahtan tezgaha geçerken "Eldivenim var, bir de kolonya ile dezenfekte edeyim' demeyin. Bu da mümkün değil. Doğru bilgiyi takip etmeli, bilimsel bilgi ile hareket etmeliyiz. Kurallara uymalıyız. Koronavirüs ile mücadelede inanın 20 saniye boyunca ellerimizi su ve sabun ile yıkamak daha hijyenik, uygulaması daha kolaydır. Çünkü eldiven taktığınızda, her eldiven takmadan önce ve taktıktan sonra ellerinizi yıkamalısınız. Bakkaldan çıktığında, bankadan çıktığında, manavdan çıktığında eldiven değiştirmek mümkün değil. Her eldiven değiştirmede ellerinizi yıkamanız da mümkün değil. Oysa, ellerinizi evde su ve sabun ile yıkayın, dışarıya çıktığınız zaman yanınızda bir kolonya bulundurun ve bu kolonya ile ellerinizi sık sık temizleyin. Virüsün çevresi yağ ile kaplı ve bu yağlı zar sabun ve alkole dayanmaz. Su, sabun ve kolonya virüsü öldürür."

GÜVENLİK ALANLARI YARATMAYA ÇALIŞIRKEN 'SAHTE KONTROL YÖNTEMLERİ' KULLANILIYOREldiven kullanımının kişilerin güvenlik alanları yaratmaya çalışırken, aslında sahte bir kontrol yöntemi kullanarak virüsün yayılma tehlikesini artırdığını, hatta uzun dönemde kaygılarının büyümesine neden olduğunu anlatan Psikiyatri Uzmanı Dr. Gizem Güneş ise, şöyle konuştu: "Çok zor bir dönemden geçiyoruz. Bir virüs ile mücadele etmeye çalışıyoruz. Bu dönemde de hepimizin ortak hissettiği bir şey var ki o da kaygı. Kaygı tabii ki tehlikeler karşısında insanın otomatik olarak devreye giren duygusu. ve bizi bir anlamda aslında önlem almaya iten ve tehlikelere karşı korunmamız açısından sinyal görevi gören bir duygu. O sebeple bu duygudan kurtulmaya çalışmak yerine, onunla nasıl baş edeceğimizi düşünmemiz gerekiyor. Burada tabii hepimiz baş etmek anlamında birbirinden farklı yollar izliyoruz. Bu son derece evrimsel ve evrensel olan kaygı duygusunu kabul etmek yerine, onu yok etmeye çalışıyoruz ve kaygıdan kurtulmaya çalışırken de hepimiz geçmişten bugüne getirdiğimiz bilgilerimiz ile mücadele vermeye çalışıyoruz. Bazılarımız tehdidi inkar ediyor, 'Sokağa çıkma' uyarılarına uymuyor. Bazılarımız kendimize göre bildiğimiz yöntemlerle olayı kontrol altına almaya çalışıyor. Mesela eldiven takma gibi ki, uzmanlarca, bilim kurulunca önerilmemesine rağmen biz hala bunu sürdürüyoruz. Bu çok normal çünkü bu güne kadar biriktirdiğimiz bilgiler ile aslında sahte bir güvenlik alanı yaratmaya çalışıyoruz kendimize, bunun her ne kadar gerçek olduğunu sansak da.  Ama şunu biliyoruz ki, bu güvenlik alanını yaratmaya çalışırken kullanmaya çalıştığımız 'Sahte kontrol yöntemleri' veya inkar etmek hem salgının yayılması ile birlikte tehlikeyi büyüterek hem de geçici bir süre bizi 'kaygıdan kurtulmuş gibi' hissettirerek uzun dönemde kaygımızı daha çok artırıyor. ve dolayısıyla aslında biz hem tehdit ile baş etme yöntemlerini kullanırken bizim için hiç akılcı olmayan ve uzun dönemde işlevsiz olan yöntemler seçmiş oluyoruz. Böylece tehdidi büyütüyoruz. Bu sürecin ve kaygımızın da uzun sürmesine sebep oluyoruz. Burada en akılcı olan bilim kurulu veya Sağlık Bakanlığı'nın bize önerdiği şekilde hareket etmek gibi duruyor. Şu an burada alabileceğimiz önlemler bunlar. Bu tehdidi kabul etmek ve bilimsel bilgilerin doğrultusunda ilerlemek bizim için baş etme açısından en akılcı yöntem gibi duruyor."

BELİRSİZLİĞİ BELİRLİ HALE GETİRMEYE ÇALIŞMAK YERİNE "BUGÜN NE YAPABİLİZ" SORUSUNA ODAKLANINDr. Güneş, sözlerine şöyle devam etti:  "Çünkü biliyoruz ki şu anda hem fizyolojik anlamda bir bağışıklık mücadelesi veriyoruz, bir virüs ile baş etmeye çalışıyoruz dünya olarak. Aynı zamanda bir 'Duygusal bağışıklık' mücadelesi veriyoruz. Aslında benim 'duygusal bağışıklık' olarak tariflediğim ancak 'psikolojik dayanıklılık' olarak tariflenen kavramın da uzun dönemde, geçmiş bilgilerimiz ışığında baktığımızda, toplumsal travmaları eğer işlevsel ve akılcı bir şekilde yönetirsek, uzun dönemde bu tip travmalarla bağışıklığımızın güçlendiğini biliyoruz. Bu noktada da akılcı yöntem, bunu bir değişim süreci olarak görmek ve kendimize odaklanmak. Gelecek hakkında düşünmek, belirsizliği belirli hale getirmeye çalışmak yerine 'Bugün ne yapabiliriz' buna odaklanmak ve kendimizle ilgili baş etme yöntemlerini bilimsel bilginin doğrultusunda belirlemek dışında pek de bir yol var gibi görünüyor."

Görüntü Dökümü: -------------------------- -Psikiyatrist Gizem Güneş'in açıklaması-Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Yeşim Altıntepe'nin açıklaması -Eldiven takan insan görüntüleri  -Genel ve detay

=================

10- İSTANBULLULAR BU PAZAR SABAHI 'EVDE KAL'DILAR

Murat DELİKLİTAŞ-Özgür EREN/İSTANBUL,İstanbullular koronavirüs tedbirleri kapsamında alınan kararlara bu kez uydular. İçişleri Bakanlığınca yayınlanan ek genelgeyle, sahillerde spor ve yürüyüş yapılmasının yanı sıra oltayla balıkçılık yasaklanırken, uyarıları dikkate alan vatandaşlar geçen haftanın aksine bu kez dışarı çıkmadı. Geçtiğimiz pazar günü balık tutan ve spor yapan vatandaşların akın ettiği sahiller, bu pazar boş kaldı. Spor amaçlı dışarı çıkan birkaç kişinin dışında yasaklara bu kez riayet eden vatandaşlar, geçtiğimiz haftanın aksine Arnavutköy Sahili ve Galata Köprüsü'ne akın etmedi. İBB trafik yoğunluk haritasına göre geçen pazar yüzde 13 olan yoğunluğun ise bu hafta yüzde 9'a gerilediği görüldü.  Görüntü Dökümü-------------------Galata Köprüsünden detay görüntü-Köprü üstününde kimsenin olmaması-Genel ve yakın detaylar-Arnavutköy sahilinde iki kişinin koşu yapması-Sahilde kimsenin olmaması-Arnavutköy sahilinden genel ve yakın detaylar

====================

11- BEBEK VE TARABYA SAHİLİ BOŞ KALDI

Beyza Nur  GÜLER-İdris TİFTİKCİ/Mertcan ÖZTÜRK/İSTANBUL,  İSTANBUL'da  sahillerde, piknik ve mesire alanlarında balık tutmak, piknik yapmak, spor ve yürüyüş faaliyetleri yasaklandı. Geçen hafta sonu 'Evde kal' uyarılarına rağmen vatandaşların akın ettiği ve kilometrelerce araç kuyruğunun oluştuğu Bebek Sahili, bu pazar günü boş kaldı.

POLİS EKİPLERİ YÜRÜYÜŞ YAPANLARI UYARIYORÖte yandan Bebek ve Tarabya sahilinde yasağa rağmen yürüyüş yapan vatandaşların olduğu da görüldü. İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekipler, Bebek Sahili'nde yürüyüş yapanlara  uyarılarda bulundu.

İSTANBUL VALİSİ YERLİKAYA SOSYAL MEDYA HESABINDAN DUYURMUŞTUİstanbul Valisi Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından dün yayınladığı mesajla yasağı duyurmuştu. Yerlikaya yayınladığı mesajda, "İstanbul'da sahiller, mesire ve piknik alanlarında; Piknil yapmak, balık tutmak, spor, yürüyüş gibi faaliyetler, İstanbul ili kıyı-sahil şeridi ve iç sularda balıkçılık faaliyetleri bugünden itibaren durdurulmuşturö ifadelerine yer verdi.

Görüntü dökümü: ----------------------Bebek yolundan görüntüler-Bebek Sahili'nden görüntüler-Kapatılan Park -Polisin yürüyüş yapan vatandaşları uyarması -Muhabir anonsu(Beyza Nur GÜLER)-Tarabya-Sahilde yürüyenler-Genel ve Detaylar

===================

12- ZEYTİNBURNU SAHİLİ BOŞ KALDI

Cemil ÖZDEMİR-Murat SOLAK/Koronavirüs salgını nedeniyle alınan tedbirlerin ardından Zeytinburnu sahil boş kaldı.İçişleri Bakanlığı'nca yayınlanan ek genelgeyle, sahillerde spor ve yürüyüş yapılmasının yanı sıra oltayla balıkçılık yasaklandı.  Geçtiğimiz pazar günü spor yapan ve balık tutan vatandaşların akın ettiği Zeytinburnu sahili yapılan uyarıların ardından boş kaldı.

Görüntü dökümü: ------------------Sahilden görüntü-Genel ve Detaylar

===================

13- TUZLA'DA 112 ACİL EKİBİNDEN VATANDAŞLARA 'EVDE KAL' ANONSU

Semih ÇALIŞKAN - Güven USTA - İbrahim MAŞE - İSTANBUL, - Dünyayı tehdit eden koronavirüs salgınına karşı 'Evde Kal' çağrılarına uyan çoğu vatandaş evlerinden çıkmıyor. Ancak çeşitli nedenlerle dışarı çıkanlar da var. Tuzla'da ambulansla seyir halinde olan 112 Acil Sağlık ekibi anons yaparak vatandaşlara evlerinde kalmaları çağrısı yaptı. Sağlık ekibinin yaptığı anonsta "Biz sizler için buradayız. Siz sağlığınız için evinizde kalın" ifadeleri yer aldı.

Görüntü Dökümü------------Ambulansın görüntüleri -Detay görüntüler

====================

14- AVCILAR'DA PİKNİKÇİLERE POLİS UYARISI

İhsan DÖRTKARDEŞ/İSTANBUL, - Koronavirüs tehdidinin  yayılmasını önlemek amacıyla yapılan 'Evde Kal' çağrılarına uymayarak Avcılar sahiline yakın parklarda piknik yapanlar, devriye gezen polisler tarafından uyarıldı.İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Cuma günü Konoravirüs salgınına karşı alınan önlemler kapsamında cumartesi ve pazar günleri mesire alanları, ören yerleri, ormanlar, piknik alanları, sahil kenarlarının, yürüme, koşma, spor yapma, balık tutmak dahil olmak üzere yasaklandığını açıkladı. Tarım ve Orman Bakanlığı da bahçe, park ve mesire alanlarında mangal yakılması ve piknik yapılmasını yasakladı. Avcılar sahil bandında dün sabah erken saatlerde yürüyüşe çıkanlar  ile aletlerinin bulunduğu yerlerde spor yapanlar görülürken, zabıta ekipleri bunları ilerleyen saatlerde uyararak uzaklaştırdı. Ancak, yolun karşı tarafında bulunan Şehit Asteğmen Mustafa Burcu Parkı'nda öğleden sonra bazı kişilerin masalı banklarda oturarak piknik yaptıkları görüldü.

İhbarlar üzerine Avcılar Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube devriye ekipleri sahilin hemen yanındaki bu parkta oturanlara, sağlıkları açısından buradan uzaklaşmaları yönünde anonslar yaptı. Anonslarla yetinmeyen polisler, masaların etrafında oturanların yanlarına giderek, yasağı hatırlatarak sağlıklarını düşünmelerini ve evlerine gitmeleri tavsiyesinde bulundu.

AMPLİFİKATÖR VE MİKROFONU İLE ŞARKI SÖYLÜYORDUBu arada bir kişinin yanında mikrofon bağladığı amplifikatör getirdiği etrafında toplanan ve bir şeyler içen gençlere şarkı söylediği görüldü. Şarkı söyleyen kişi, kendisine evine gitmesini söyleyen polislere, herkesin hastalık nedeniyle moralinin bozulduğunu, etrafında  toplananlara moral vermek istediğini söyledi. Polis bu kişi ile  etrafındakileri evlerine gitmeleri uyarısında bulundu.

Görüntü Dökümü: ------------------------Avcılar sahilindeki devriye görevi yapan polis araçları-Devriye Polis aracından anons yapılırken-Devriye Polis ekipleri parkta piknikçileri uyarırken-Piknikçilerden ve polis ile diyaloglardan görüntüler-Genel ve detay görüntüler

============

15- İSTANBUL'DA SOKAKTA YAŞAYANLAR SPOR SALONLARINA YERLEŞTİRİLİYOR

Müge YARIMBATMAN - Kubilay ÖZEV/ İSTANBUL,  KORONAVİRÜS salgını nedeniyle ülke genelinde 'evde kal' çağrıları yapıldı ve İçişleri Bakanlığınca '65 yaş ve üstü ile kronik rahatsızlığı bulunan' vatandaşların ikametlerinden dışarı çıkmaları sınırlandırıldı. Evsiz birçok vatandaş ise sokakta yaşamaya devam ediyordu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), sokakta yaşayan vatandaşları Tevfik Aydeniz Spor Tesisi'ne yerleştirmeye  başladı. Sokakta yaşayan vatandaşlar için dezenfekte edilip hazırlanan tesiste kalanların, düzenli olarak sağlık kontrollerinin yapılacağı ve gözetim altında olacakları öğrenildi.

"HEDEFİMİZ SOKAKTAKİ EVSİZLERİMİZİN SAĞLIĞINI KORUMAK"Sokakta yaşayanların  burada 14 gün kaldıktan sonra diğer tesislere yerleştirileceğini söyleyen İBB Darülaceze Müdürlüğü Müdür Yardımcısı Oktay Özten,  şöyle konuştu: "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun talimatı ile Eyüp'te bulunan sosyal tesisimiz Tevfik Aydeniz Spor Salonu'nu sokaktaki evsizlerimize yönelik olarak, barınma merkezi haline çevirdik. Bizim zaten Esenyurt'ta ve Kayışdağı'nda iki tane barınma tesisimiz var. Fakat şu anda sokakta bulunan vatandaşlarımızı izole edebilmemiz için bu tesisi hazırladık. Bu tesisimizin hazırlanış amacına yönelik olarak yatacakları ve yemek yiyecekleri alanları 1,5-2 metre aralıklarla ayarladık. Hedefimiz, şu an sosyal alanlarda Covid-19 vakası olanlar var ise tespit edip hastanelere gönderebilmek. Öncelikle tesisimizi dezenfekte edip izole ettik. Daha sonra sokakta yaşayanların Alo 153'e, zabıtaya ve polise gidecek ihbarlarla buraya gelmelerini, burada banyolarını yapmalarını, vereceğimiz kıyafetleri giymelerini sağlayacağız. Daha sonra tıraşlarını yapıp tesise alacağız. İkinci aşamada ise 14 gün boyunca burada misafir olarak kalacaklar. Sabah, öğle ve akşam yemeklerini yemekhanemizde vereceğiz. 2,5-, 3 ay gibi bir süre boyunca bu izolasyonu sırayla sürdüreceğiz. Asıl hedeflediğimiz nokta, burada 14 gün boyunca kalacak olan evsizlerimizi ikinci etapta Esenyurt'taki sosyal tesisimize alacağız. Burası bizim için bir transfer merkezi olacak ki sokaktaki evsizlerimizi izole edebilelim. İkinci 14 günlük, üçüncü 14 günlük şeklinde toplanacak olan insanları da burada misafir edeceğiz. 7 gün 24 saat boyunca tesiste doktorumuz ve ambulansımız olacak. Hedeflediğimiz nokta sokaktaki evsizlerimizin sağlıklarını korumak. Gün içerisinde 4 defa ateşleri ölçülecek."

Oktay Özten tesisin 160 kişilik olduğunu ve dolduğu taktirde başka alternatiflerinin de bulunduğunu söyleyerek, "Evsizlerimiz daha önce Esenyurt'taki tesiste bulunuyorlardı. Biz Esenyurt'taki tesisimize giriş çıkışları 1 ay önce kapattık. Evsizlerimizi burada misafir etmeyi ve izole ettikten sonra vaka var ise hastanelere, yok ise sosyal tesisimize alacağız. Buranın kapasitesi şu anda 160 kişi. Eğer 160 kişiyi bulursak üçüncü alternatifimiz de var" dedi.

"DIŞARIDA KORKUYORDUM"Tesise gelip kayıt yaptıran 59 yaşındaki Murat Soydaş ise dışarıda koronavirüs salgınından korktuğunu söyleyerek, "Ben aşağı yukarı 15-20 senedir dışarıdayım. Dışarıda korkuyordum, burası bizim için velinimet oldu. Allah razı olsun herkesten. Her şeyin hayırlısı olsun. Burada güvende hissediyorum. Dışarıdan iyidir" dedi.

Görüntü Dökümü--------------Tesisten görüntü-Tesise gelen evsiz vatandaşlar-Ambulans ve sağlık ekibiOktay Özten ile röp-Spor salonu ve yatılacak yerler-Kayıt yaptıran evsiz vatandaşMurat Soydaş ile röpMuhabir anonsu (Müge YARIMBATMAN)Tesisin hazırlanan yemekhanesinden ve banyosundan görüntü-Genel ve detay görüntüler==================

16- (Görüntülerle) HAREM OTOGAR İŞLETMESİ FAALİYETLERİNİ GEÇİCİ OLARAK DURDURDU

Haber-Kamera Murat KORKMAZ İstanbul DHAHarem Otogar İşletmesi, koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında alınan "şehirlerarası seyahat kısıtlaması" kararının ardından faaliyetlerini geçici olarak durdurdu. İstanbul'un Anadolu Yakası'nda bulunan Harem Otogarı'ndaki esnaf, "şehirlerarası seyahat kısıtlaması" getirilmesinin ardından yaptığı toplantıda, düşen yolcu sayılarını da göz önünde bulundurarak taşımacılık faaliyetlerini durdurma kararı aldı.Harem Otogarı'nda yazıhanesi bulunan Rıfat Göğebakan şu ifadeleri kullandı. "Yolcularımızın hepsini izin belgesi almaya yönlendirdik. Kimisini Kadıköy'e, Kartal'a, Üsküdar'a kaymakamlık bugün açık zaten bu günden sonra otobüs kaldırılmayacak. Zaten bugünde otobüs dolu olduğu için izin belgesini çıkardık. Yolcuların izin belgesi almadan seyahat etmesi yasak. İkinci bir emire kadar otobüslerimiz çalışmayacak" dedi.Üsküdar Kaymakamlığı'na gönderilen yazıda şu ifadelere yer verilmişti: "Koronavirüs tedbirleri/otobüs seferleri ile ilgili genelgeye vermek amacıyla ayrıca arz talep olmadığından firmaların da görüşü alınarak, 28.03.2020 tarihinden itibaren ikinci bir emre kadar yazıhaneler kapalı tutulacak ve otobüs ile servis seferleri yapılmayacaktır."

Görüntü Dökümü: -----------------------Otogarın boş görüntüsü-Valizlerin görüntüsü-Röportaj -Genel ve detay

================

17- BAĞCILAR'DA VİRAJI ALAMAYAN OTOMOBİL  TAKSİYE ÇARPTI: 2 YARALI

Serdar ALTINTEPE/ İSTANBUL, TEM otoyolunun Bağcılar mevkiinde virajı alamayan bir otomobil önce bariyere ardından taksiye çarptı. Kazada 2 kişi yaralandı.Kaza saat 12.00 sıralarında TEM Otoyolu Bağcılar mevkii Edirne istikametinde meydana geldi. İddiaya göre 52 DU 894 plakalı otomobil sürücüsü, yağmur nedeniyle kayganlaşan girdiği virajda direksiyon hakimiyetini kaybederek, önce bariyerlere ardından seyir halindeki 67 T 5062 plakalı taksiye çarptı. Çarpmanın etkisiyle taksi de bariyerlere  çarparak durabildi. Kazaya karışan iki otomobilde de büyük çapta hasar meydana geldi.Kazada  taksi içinde bulunan şoför ve yolcu yaralandı. Olay yerine çağırılan ambulansla yaralılar, çevrede bulunan hastanelere kaldırıldı. Kaza nedeniyle TEM Otoyolu, Edirne istikametinde bir şerit trafiğe kapandı. Kazaya karışan otomobillerin kaldırılmasının ardından kapalı olan şerit trafiğe açıldı.

Görüntü dökümü---------------------Bariyere saplanan taksi-Kazaya karışan diğer otomobil-Taksinin kaldırılması-Diğer görüntüler

======================

18- "İZİN BELGESİZ ŞEHİRLER ARASI TAŞIMACILIK" YAPAN OTOBÜS ŞOFÖRÜNE CEZA KESİLDİ

İSTANBUL, - BAYRAMPAŞA'da izin belgesiz şehirler arası taşımacılık yapan otobüs şoförüne ceza kesilirken otobüs 60 gün trafikten men edildi. Bayrampaşa İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, 28 Mart 18.45 sıralarında Altıntepsi Mahallesi'ndeki bir site önünde park halindeki otobüsü kontrol etti. Otobüsün içerisinde 7 kişi yolcu olarak bulunurken, araç şoförü Mustafa G., Ankara'ya seyahat etmek üzere olduğunu, yolcuların 15 Temmuz Demokrasi Otogarı'ndan 400 lira karşılığında bilet aldıklarını ve bu adresten alınacağı yönünde otogardaki bilet ofisinden kendisine bilgi verildiğini anlattı. Araç şoförü Mustafa G'ye 6 bin 141 lira para cezası kesilirken otobüs 60 gün trafikten men edildi.

Görüntü dökümü: ---------------otobüsün fotoğrafı

=================

19- ARNAVUTKÖY'DE ARAÇTA SIKIŞAN YARALIYI İTFAİYE ÇIKARTTI

Taylan ERGÜN/ İSTANBUL, ARNAVUTKÖY'de yağmurun etkisiyle kayganlaşan yolda direksiyon kontrolünü kaybeden otomobil sürücüsü, karşı yönden gelen başka bir otomobille çarpıştı. Kazada yaralanan kadını itfaiye ekipleri sıkıştığı yerden çıkarttı. Kaza dün  saat 23: 00' sıralarında  Arnavutköy - Tayakadın yolu üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Arnavutköy'den Tayakadın yönüne doğru seyreden İsa Karademir, kayganlaşan yolda 34 AE 3498 plakalı otomobilninin direksiyon hakimiyetini kaybederek, karşı yönden gelen 34 KA 9660 plakalı otomobil ile çarpıştı. Çarpışmanın etkisi ile İsa Karademir, hurda yığınına dönen otomobilinde sıkıştı. Sıkıştığı yerde baygınlık geçiren Karademir'e, sağlık ekipleri gelene kadar müdahale edilemedi.

SAĞLIK EKİPLERİ SIKIŞAN SÜRÜCÜYÜ KURTARDIÇarpışmanın etkisi ile 34 KA 9660 plakalı otomobilde bulunan ve hamile olduğu iddia edilen bir kadın ise hafif şekilde yaralandı. Yaralı kadın otomobilin dışına çıkarılarak sağlık ekiplerinin gelmesi beklendi.  Kazayı görenlerin ihbarı ile olay yerine gelen sağlık ekipleri, kadın ile sıkıştırıldığı yerden çıkarılan sürücüyü, ambulanslarla  hastaneye götürdü.Kazanın ardından kapanan Arnavutköy-Tayakadın Yolu, daha sonra trafik ekipleri tarafından kontrollü olarak trafiğe açıldı.

Görüntü dökümü: -------------------Olay yeri -Yaralının kurtarılması-Ambulansa konması-Araçların görüntüsü-Genel ve detaylar

==================

20- BEŞİKTAŞ'TA ELEKTRİK KABLOLARININ ÇIKARILDIĞI ALANDA ÖLÜ BULUNDU

Murat DELİKLİTAŞ-Özgür EREN/İSTANBUL,  BEŞİKTAŞ'ta  kesintiyi araştıran elektrik şirketi çalışanları, içinden kablo geçen kazılı alanda bir kişinin hareketsiz yattığını görerek polise haber verdi. Kazılı alan ve çevresinde yapılan aramada, bir kazma-kürek ile kesilmiş elektrik kabloları bulundu. Öldüğü belirlenen üzerinden kimlik çıkmayan kişinin  kabloları çalmak isterken elektrik akımına çarpılmış olabileceği üzerinde duruluyor.Olay, Levent Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ayrımında saat 11.30 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Konaklar Mahallesi'nde bu sabaha karşı meydana gelen elektrik kesintisinin kaynağını araştıran elektrik şirketi çalışanları, ağaçlık alanda altından elektrik kablosu geçen toprağın kazılmış olduğunu fark etti. Elektrik kablolarının çıkarıldığı kazılı alan çevresinde araştırma yapan şirket çalışanları, bir kişinin hareketsiz yattığını fark etti.Elektrik şirketi çalışanlarının haber vermesi üzerine olay yerine gelen polis ekipleri, kazılı alanın bir ucunda bulunan kişinin öldüğünü belirledi. Polisin 35 metre uzunluğunda olduğu tespit edilen kazılı alan ve çevresinde yaptığı aramada, bir kazma-kürek ile kesilmiş elektrik kabloları bulundu. Üzerinden kimliğini belirleyecek herhangi bir evrak çıkmayan kişinin, elektrik kablolarını çalmak için toprağı kazdığı, elektrik akımına çarpılarak ölmüş olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor.

Görüntü dökümü------------------------Kazma kürekten detay görüntü-Kazılan çukurdan detay görüntü-Bakır kablolardan detay görüntü-Polis ekiplerinin ölen kişinin üstünü örtmesi-Polisin güvenlik şeridi çekmesi-Sağlık ekiplerinden detay görüntü-Polis ekiplerinden detay görüntü-Bedaş ekiplerinden detay görüntü-Ölen kişinin valizinden detay görüntü-Olay yerinden genel ve yakın detaylar


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 2 - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement