Faili Meçhul Davasıeken. - Son Dakika
Güncel

Faili Meçhul Davasıeken.

Faili Meçhul Davasıeken.

Faili Meçhul davası olarak bilinen Altındağ Nüfus Müdürü Mecit Baskın'ın 1994'te öldürülmesine ilişkin açılan davada savunma yapan emekli Yarbay Korkut Eken, "Sanıkların hepsini tanırım, bu arkadaşların da böyle bir şeye karışacağını sanmıyorum"...

27.11.2013 13:44

Faili Meçhul davası olarak bilinen Altındağ Nüfus Müdürü Mecit Baskın'ın 1994'te öldürülmesine ilişkin açılan davada savunma yapan emekli Yarbay Korkut Eken, "Sanıkların hepsini tanırım, bu arkadaşların da böyle bir şeye karışacağını sanmıyorum ama 20 senedir, Susurluk şeyinden beri görüşmedim. Gönül bağımız var. Dağda bayırda görev yapmanın ayrı bir özelliği var. Birbirimizi sevmezsek görev yapamayız" dedi.

Altındağ Nüfus Müdürü Mecit Baskın'ın 1994'te öldürülmesine ilişkin açılan davanın ilk duruşması Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesinde bugün yapıldı. Mehmet Ağar, İbrahim Şahin, Korkut Eken, Ayhan Çarkın'ın da arasında bulunduğu 12 kişi "cürüm işlemek amacıyla kurulan silahlı örgütün faaliyeti çerçevesinde adam öldürmek" suçundan yargılanıyor.

28 Şubat davasının devam etmesi nedeniyle 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin ikinci heyeti tarafından 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nin salonunda yapılan duruşmaya Mehmet Ağar mazeret belirterek katılmazken, Korkut Eken, Seyfettin Lap, Ahmet Demirel, Ayhan Akça, Ayhan Özkan, Uğur Şahin ve Ercan Ersoy yer aldı. Duruşmaya tutuklu sanıklar Ayhan Çarkın ile Ziya Bandırmalıoğlu da hazır bulundu. Duruşmayı CHP Milletvekili Mahmut Tanal ile BDP Milletvekili Pervin Buldan da izledi. Duruşmanın başında Ayhan Çarkın ile Seyfettin Lap avukat talebinde bulundu. Tutuklu ve tutuksuz sanıkların kimlik tespitinin yapıldığı duruşmada, Ayhan Çarkın'ın hiçbir gelirinin ve gayrimenkulünün bulunmadığını belirtmesi dikkat çekti. Mahkeme Başkanı iddianameyi özetleyerek okumasının ardından Ziya Bandırmalıoğlu, savunmasını yaptı. İddianameyi kabul etmediğini belirten Bandırmalıoğlu, "Mecit Baskın'ın ne canlısını ne ölüsünü gördüm. Ayhan Çarkın'ın savunmasının ardından detaylı savunma yapacağım" dedi. Mahkeme Başkanının sorularını da yanıtlayan Bandırmalıoğlu, Ankara'da özel harekatta görev yaptığını belirterek Korkut Eken'in korumalığını yaptığını belirtti. Olayın olduğu tarihte Muğla'da özel harekat kursunda olduğunu belirten Bandırmalıoğlu, duruşma salonunda bulunan herkesle çalıştığını belir belirterek Mehmet Ağar'ı tanıdığını ancak özel bir irtibatının bulunmadığını kaydetti.

Mahkeme Başkanını ölüm listesini anımsatması üzerine Bandırmalıoğlu, listeden bir bilgisinin olmadığını ifade etti. Bandırmalıoğlu'nun avukatı Çağatay Sakaoğlu ise "Ayhan Çarkın'ın savunmaları çok önemli. Çarkın tutukluluk değerlendirmesinde "baskı altındaydım çeşitli maddeler kullanıyordum arkadaşlarım bana destek olmadıkları için kırgınlığım vardı bu şartlar altında ifade verdim bunlar uydurmadır' dedi. Çarkının ifadesine baktığımızda birçok eksiklikler var. Çarkın ifadesinde gittik aldık diyor ailenin ifadesinde önce Baskın'ın önce arkadaşları ile bir araya geldiği belirtiliyor. Çarkın ifadesinde cep telefonu ile aradık diyor ancak Türkiye'de cep telefonu 1994 yılında kullanıma girdi. Çarkın verdiği ifadede gördüm demiyor, ben biliyorum o aldı bu aldı götürdüler vurdular diyor, hepsi soyut ifadeler Ziya Bandırmalıoğlu iddianamede anlatılan adam değil, ben de şahsen tanırım kendisine kefaletim vardır, gereksiz yere tutukludur bu işleri yapan bir adamın birikimi vardır ama bu adamın hiçbir birikimi yok çalışarak ailesini geçindirmekte tahliyesini talep ediyorum" dedi.

-GÖNÜL BAĞIMIZ VAR-

Korkut Eken ise savunmasında savcılıkta verdiği ifadeyi tekrar ettiğini belirterek kendisinin emniyet teşkilatı ile 1982 yılında tanıştığını o dönemlerde ülke genelinde elçilik basılması ve uçak kaçırılması olaylar olduğunu anlattı. Genelkurmay Başkanlığı'nın görevlendirmesi ile polisin eğitiminde yer aldığını anlatan Eken, "Genelkurmaydan bir timle görevlendirildim. Aradan yıllar geçti, Eruh Şemdinli basılınca polis timlerinin kırsal alanda kullanılması gündeme geldi. Zamanın Başbakanı Turgut Özal'ın isteğiyle bin kişi yetiştirdik. 1993 Eylül'de zamanın Başbakanı Tansu Çiller bin kişilik polis özel kuvveti talimatı verdi. Emekli olduğum için emir komuta zinciri yoktu. Bundan bir rahatsızlık hissetmedim. Sever sayarlardı. Eğitim programlarının yapılmasında, ağır silah atışlarının yapılmasında yardımcı oldum, hocalık yaptım" dedi. Eken, hakkındaki suçlamaların hatırlatılması üzerine, sağ tarafında oturan Ayhan Çarkın'a dönerek, "(Çarkın'ın ) Benim aleyhimde ifade vereceğini zannetmiyorum. Olmaması lazım. Silahları iyi bilirim, bütün silahları bilirim, kullanırım. Polisleri de yetiştirdim, Güneydoğu'da görev yapacak hale getirdim. Silah kullanmanın bu olayla ilgisi yok. Bu arkadaşların da böyle bir şeye karışacağını sanmıyorum" dedi. Eken, Baskın öldürüldüğü sırada, hatırladığı kadarıyla Menteş'te olduğunu kaydederek, "Sanıkların hepsini tanırım, ama 20 senedir, Susurluk şeyinden beri görüşmedim. Gönül bağımız var. Dağda bayırda görev yapmanın ayrı bir özelliği var. Birbirimizi sevmezsek görev yapamayız" diye konuştu. Baskın'ın öldürülmesinde dahli olup olmadığı konusunda ise Eken "Kesinlikle yok. İlgim de yok, bilgim de yok" dedi.

Kaynak: ANKA

Son Dakika Güncel Faili Meçhul Davasıeken. - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement