Fkö Genel Sekreteri Ureykat Açıklaması

Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Genel Sekreteri Saib Ureykat, Filistin- İsrail arasındaki gerilimin temel sebepleri giderilmeden yapılacak görüşmelerin boş sözden ibaret olacağını belirtti.

Ureykat yabancı yetkililerle yaptığı görüşmelerin ardından yayımladığı yazılı açıklamada, "1967'den beri İsrail işgalinin sürmesi, Yahudi yerleşim yerleri, toplu cezalar, evlerin yıkılması, sokak infazları, Mescid-i Aksa'yı zamansal ve mekansal bölme girişimleri gibi gerilimin temel sebeplerini iyileştirmeden her hangi bir antlaşmadan söz etmek, boş sözden ibaret olur" denildi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun kini Adolf Hitler'i suçsuz ilan edecek ve Yahudi soykırım suçunu Filistin halkına atma girişiminde bulunacak dereceye ulaşmasının ardından, uluslararası toplum Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne (BMGK) 4 Haziran 1967 sınırlarında, Başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletinin kurulması ilkesine dayalı kalıcı çözüm için bir karar taslağı sunması gerekir. Uluslararası toplum, BM'nin 194 sayılı kararına dayanacak şekilde Filistinli mülteciler sorununu çözme, İsrail hapishanelerindeki Filistinlilerin serbest bırakılması, tüm bunlar için takvim belirlenmesi, Yahudi yerleşim yerlerinin tamamen durdurulması, 1993'teki Oslo antlaşmasından önce tutuklanan Filistinlilerin dördüncü bölümünün serbest bırakılması konularında uluslararası toplumun sorumluluğunu üstlenmesi gerekir. Bununla beraber İsrail hükümeti imzalanan antlaşmalar gereği üzerilerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmelidir."

Netanyahu Hitleri suçsuz ilan etti

Filistin halkına yönelik tacizlerden ve hak ihlallerinden İsrail'in sorumlu olduğuna dikkati çeken Ureykat, Netanyahu'nun Hitleri suçsuz ilan ettiğini ve tarihi gerçekleri çarptırmanın onun siyasetinin ayrılmaz bir parçası haline dönüştüğünü kaydetti.

Ureykat, gerçekler ne derece çarpıtılırsa çarptırılsın onları inkar etmenin, yaşandıkları gerçeğini örtemeyeceğini vurguladı.

FKÖ Genel Sekreteri Saib Ureykat, Batı Şeria'daki Eriha kentinde AB Ortadoğu Barış Süreci Özel Temsilcisi Fernando Gentilini, İtalya, İspanya başkonsolosları ve Almaya temsilcisi ile ayrı ayrı görüşme gerçekleştirmişti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, salı günü Kudüs'te düzenlenen "37. Dünya Siyonist Kongresi'nde" yaptığı konuşmada, "Hitler, Yahudileri yok etmek değil sürgün etmek istemişti. Filistin Müftüsü Muhammed Hacı Emin el-Hüseyni Berlin'e giderek ona, 'Yahudileri sürgün edersen hepsi buraya (Filistin'e) gelir' dedi. Hitler, 'Peki ne yapayım onlara?' diye sordu. Hüseyni 'Onları yak' dedi" iddiasında bulunmuştu.

Muhammed Hacı Emin el-Hüseyni kimdir?

Kudüslü varlıklı bir ailenin çocuğu olarak 1897'te dünyaya gelen Hüseyni, Filistin ve Mısır'daki öğreniminin ardından eğitimini tamamlamak üzere İstanbul'a geldi. 1. Dünya Savaşı'nın başlamasıyla Osmanlı ordusuna girdiği için eğitimi kesintiye uğradı. Çanakkale savaşında İngilizlere karşı mücadele etti. Daha sonra İstanbul'da bulunan aile fertlerinin desteğiyle "Teşkilatı Mahsusa"ya girdi. Burada Kudüs sorumlusu olarak atandı.

"Filistin'de bir Yahudi devleti kurulmasını öngören" Balfour Deklarasyonu'nun (1917) ardından İngiliz ve Yahudilere karşı mücadele vermek için Kudüs'e döndü. Yakın Filistin tarihinin ilk siyasi örgütü olarak "Arap Cemiyeti"ni kurdu ve gösteriler organize etti.

Kudüs Müftüsü Kamil el-Hüseyni'nin vefatının ardından 1922'de bu göreve seçildi. Filistinlilerin sosyal haklarını korumak amacıyla "Yüksek İslam Konseyi"ni kurdu ve birçok Arap ülkesi temsilcisinin katılımıyla düzenlediği basın toplantısında, "Filistin topraklarının satışının caiz olmadığı ve Yahudilere toprak satmak için aracılık yapanların İslam dininden çıktığı" fetvasını verdi.

1935 yılında "Filistin için Yüksek Arap Konseyi" başkanı seçilen Hüseyni, Filistin topraklarının Filistinlilerle Arap Yahudiler arasında bölünmesi önerisine şiddetle karşı çıktı.

Filistin'i işgal eden İngiliz askerlerine karşı gerçekleştirilen eylemlerden sorumlu tutularak Filistin baş müftülük makamından uzaklaştırılan Hüseyni, önce Yafa kentine ve oradan da deniz yoluyla Lübnan'a gitti. Hüseyni 1941'de Adolf Hitler'le yaptığı görüşmede Almanya'nın Filistin topraklarında kurulacak Yahudi devletini tanımamasını talep etmişti.

İsrail'in, 14 Mayıs 1948'de işgal ettiği Filistin topraklarında  bağımsızlığını ilan etmesinin ardından "Filistin için Yüksek Arap Konseyi"ni tekrar toparlama çabası veren Muhammed Hacı Emin el-Hüseyni 1974 yılında Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta vefat etti.