İSMİHAN ÖZGÜVEN - Afganistan'daki iç savaş nedeniyle 32 yıl önce Türkiye'ye gelen Özbek kökenli Türkler, gelenekleri, kıyafetleri ve konuşmalarıyla kültürlerini yaşatmaya devam ediyor.
Hatay'ın büyükşehir olmasıyla mahalleye dönüştürülen Ovakent'te yaşayan Özbekler, görünüşleri ve yaşantılarıyla farklılıklarını ortaya koyuyor. Hemen her evin kapısında asılı bez parçalarıyla "mahrem" diye nitelendirdikleri evlerinin içinin görünmesini istemeyen Özbeklerin resmi rakamlara göre 8 bin, oturum izni bekleyenlerle yaklaşık 10 bin nüfusu var.
Hatay'da bulunmaktan ve halkın kendilerine yıllardır kucak açmasından mutlu olduklarını dile getiren Özbekler, evlerindeki küçük dikiş makineleriyle geçimlerini sağlıyor.
Eski belde belediye başkanı Abdülşükür Mert, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1982 yılında geldikleri Hatay'da mutlu bir şekilde yaşadıklarını söyledi.
Beldeden mahalleye dönüşen Ovakent'te daha önce hemen her ailenin dericilikle geçimini sağladığını ifade eden Mert, bu sektörün kötüye gitmesi nedeniyle ailelerin de parça kumaş işi yapmaya başladığını kaydetti.
Mahallelerindeki nüfusun yaklaşık yüzde 60'ının parça kumaş işiyle ilgilendiğini vurgulayan Mert, mahalle sakinlerinin bir kısmının diktikleri yelekleri sattığını, bir kısmının da bazı firmalar için fason üretim yaptığını anlattı.
Kendileri için gelenek ve göreneklerin çok önemli olduğunun altını çizen Mert, "Düğünlerimizde, yaşantımızda halen kendi kültürümüzü yaşatıyoruz. Yeni dünyaya gelenler de dahil hemen herkes 'köynek, fistan' diye tabir ettiğimiz kıyafetleri giyiyor. Bunun yanı sıra buradaki herkes Türkçe'nin yanı sıra Özbekçe'yi de biliyor. Çocuklarımıza da dilimizi, yaşantımızı öğretiyoruz" diye konuştu.
Yeni evlilerin odasında da Özbek geleneği
Evinin bir odasındaki dikiş makinesinde yelek dikerek geçimini sağlayan Taç Bibi Kaya (56), 24 yıl önce önce Suriye'ye göç ettiklerini, orada oturum izni alamadıkları için Hatay'a geldiklerini belirtti.
Afganistan'da terzilik yaptığını hatırlatan Kaya, "Hatay'a geldikten sonra da işimi devam ettirdim. Evimin bir odasındaki makinemde hemen her gün çalışıyorum. Ayda ortalama 150 lira kazanıyorum. Bu iş sayesinde kimseye muhtaç olmuyorum" dedi.
Hatay'da huzur içerisinde yaşadıklarını ve burada birçok güzelliğin bulunduğunu ifade eden Kaya, halen Afganistan'daki gelenekleri yaşatabilmelerinin de kendileri için ayrı bir güzellik olduğunu, yeni evlenecek kişilerin evlerini de geleneklerine göre yerleştirdiklerini sözlerine ekledi.
Odada çanta imalatı
Henüz 4 yaşındayken geldiği Ovakent'te modelini kendilerinin çizdiği çantaları yaparak geçimini sağlayan Abdülküddüs Özbek (31), doğduğu ülkeye bir kez gitme girişiminde bulunduğunu ancak korktuğu için sınırdan geri döndüğünü kaydetti.
Ovakent'teki bütün işletmelerde aile fertlerince üretim yapıldığını vurgulayan Özbek, "Evimizin bir odasındaki işletmelerimizde akrabalarımızla birlikte çalışıyoruz. Kazandığımız ortak. Bizim gelenek ve göreneklerimizde aile kavramı çok önemli. O yüzden dışarı gidenler dahi yapamayıp geri dönüyor. Burada gelenek ve göreneklerimizi yaşatarak huzurlu bir şekilde yaşıyoruz. Günde ortalama 30-50 civarında çanta yapıyoruz ve bunları İstanbul başta olmak üzere Bursa ve Konya'ya gönderiyoruz" diye konuştu.
Ovanet'te dünyaya gelen ve babasına ait işletmede çalışan Safiye Arzu (24) ise bugüne kadar Hatay dışına çok fazla çıkmadığını aktardı.
İlköğretimden sonra "kız çocukları okumaz" düşüncesi nedeniyle okula devam edemediğini anlatan Arzu, babasının işletmesinde çalıştığını ve çok mutlu olduğunu, bugüne kadar ülkelerini hiç görmediklerini dile getirdi. - Hatay
Son Dakika › Güncel › Hataylı Özbekler Geleneklerini Yaşatıyor - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Yorumlar (1)