İran'ın deneyimli diplomatlarından eski Büyükelçi Afşar Süleymani, ABD'nin yaptırımları hafifletmesi ve İran'ın da petrolünü satabilmesi halinde Tahran'ın Washington ile görüşmeye razı olabileceğini söyledi.
Süleymani, ABD Başkanı Donald Trump'ın, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile görüşebileceği yönündeki açıklaması ve Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'ın görevden alınmasıyla ilgili AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
- "İran petrolünü satabilirse ABD ile müzakerelere oturmaya razı olabilir"
Tahran-Washington hattında yaşan son gelişmelerle ABD'nin İran'da rejimi devirmeye yönelik politikalarından vazgeçtiğini ve bu ülkeyle savaşmaktan yana olmadığı mesajını vermek istediğini belirten Süleymani, Trump'ın yaptırımlar ve baskılarla İran'ı müzakere masasına oturmaya mecbur bırakmayı hedeflediğini savundu.
ABD makamlarının defalarca İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ve bazen de İran lideri Ali Hamaney ile ön şartsız görüşmek istedikleri yönünde beyanatlarda bulunduğunu ve bunun yeni bir mevzu olmadığını aktaran Süleymani, şöyle konuştu:
"Yaptırımlar hafifler ve İran petrolünü satabilirse ABD ile müzakerelere oturmaya razı olabilir. Eğer böyle bir gelişme olursa New York'taki BM toplantısında bir görüşme gerçekleşebilir. Bunun için ABD'nin adım atması lazım."
İki tarafın da mevcut durumla hareket etmesi halinde kısa süre içinde sürpriz gelişmelerin olmasını ve bir görüşmenin gerçekleşmesini beklemediğini söyleyen Süleymani, "Yaptırımlar kalkarsa İran en azından çok taraflı bir müzakereye razı olacaktır. İran iki taraflı bir müzakereyi kabul etmese de 5+1 ülkeleri ile görüşebilir. Bu da yollardan bir tanesidir." değerlendirmesinde bulundu.
İran'ın müzakereler için tüm yaptırımların kaldırılmasını şart koştuğunu hatırlatan Süleymani, Tahran yönetiminin "ekonomik terörizm" olarak nitelendirdiği baskıların devam etmesi durumunda görüşme ihtimalinin düşük olduğunu vurguladı.
Ruhani hükümetinin yaptırım şartlarında yapılacak bir müzakerenin sonuçsuz kalacağı görüşünde olduğunu Hamaney'in de görüşmelere karşı olduğunu kaydeden Süleymani, Japonya, Fransa, Umman ve İsviçre gibi ülkelein ara buluculuk girişimlerinin de bu nedenle sonuçsuz kaldığını ifade etti.
"Bolton'ın gitmesinin ABD dış siyasetine bir etki yapacağını düşünmüyorum"
İran hükümetinin, Bolton'dan sonra radikal tutumunun yumuşaması ve gergin ortamın normalleşmesi umudu taşıdığına dikkati çeken Süleymani, "Bolton'ın gitmesinin ABD dış siyasetine bir etki yapacağını düşünmüyorum. Taktiksel yönden bazı değişiklikler olabilir fakat stratejik açıdan yeni bir gelişmenin olacağını sanmıyorum. ABD dış siyasetinde konulara yaklaşım açısından ciddi bir farklılık olmayacaktır." görüşlerini paylaştı.
Trump'ın Kuzey Kore, İran, Afganistan, Venezuela ve Irak ile ilgili yürüttüğü politikalarda istediğini alamadığını ve Bolton'ı kovarak buradaki başarısızlıkları ona mal etmek istediğini savunan Süleymani, Bolton'ın radikal ve savaş yanlısı olduğunu ancak Trump'ın onun sözüyle çok fazla hareket etmediğini söyledi.
ABD Başkanı Trump'ın İran'a yönelik yaptırımları hafifletmek istediği, Bolton'ın da buna karşı çıktığı için görevinden alındığı yönündeki iddialarla ilgili olarak da ABD'nin Tahran yönetimine yönelik olumlu adımlar atması durumunda Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un ara buluculuk çabalarının da bazı neticeler verebileceğini sözlerine ekledi.
Son Dakika › Güncel › 'İran petrolünü satabilirse ABD ile müzakerelere razı olabilir' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?