Işıklar Jandarma Astsubay Meslek Yüksekokulu Ant İçme Töreni

Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin, "komutanlar ocağı" olarak anılan Işıklar Askeri Lisesinin 173 yıllık tarihi boyunca ordu kademesine güzide komutanlar yetiştirdiğini hatırlatarak, "18 Aralık 2017 tarihinde Işıklar Jandarma Astsubay Meslek Yüksekokulu adıyla tarihi dokusunu bozmadan yeniden faaliyete geçen okulumuz, bundan sonra da jandarma teşkilatının omurgasını oluşturacak güzide astsubaylar yetiştirmeye devam edecektir." dedi.

Çetin, Tofaş Spor Salonu'nda düzenlenen, "Işıklar Jandarma Astsubay Eğitim Merkezi Komutanlığı Öğrencileri Ant İçme Töreni"nde yaptığı konuşmada, "Yüce ecdadımızın, milletimizin yapmış olduğu başlangıçta 'Mekteb-i Fünun-u İdadi' adı altında 1845 yılında eğitim vermeye başlayan, 'komutanlar ocağı' olarak anılan Işıklar Askeri Lisesi, 173 yıllık tarihi boyunca ordu kademesine güzide komutanlar yetiştirmiştir." ifadesini kullandı.

"18 Aralık 2017 tarihinde Işıklar Jandarma Astsubay Meslek Yüksekokulu adıyla tarihi dokusunu bozmadan yeniden faaliyete geçen okulumuz, bundan sonra da jandarma teşkilatının omurgasını oluşturacak güzide astsubaylar yetiştirmeye devam edecektir." diyen Çetin, şunları kaydetti:

"Bugün intibak eğitimlerini başarıyla tamamlayan bin 668 sivil kaynaklı astsubay öğrencilerimizin ant içme töreni için bir araya gelmiş bulunmaktayız. Silah arkadaşlarımızı gönülden tebrik ediyor, saflarımıza katılan bin 668 astsubay öğrencimizin jandarma teşkilatının gücüne güç katacağına kalben inanıyorum. Yemininiz, size, ailenize, milletimize hayırlı, uğurlu olsun. Bu topraklar uğruna can vererek vatanımızı bizlere emanet eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm aziz şehitlerimize ve ebediyete intikal eden gazilerimize Allah'tan rahmet diliyor, hayatta bulunan kahraman gazilerimize şükran ve minnetlerimizi sunuyorum."

"Örgüte katılım tarihinin en alt seviyesine inmiştir"

Bursa Valisi İzzettin Küçük de öğrencilerin ailelerini tebrik etti. Küçük, velilere ve öğrencilere şöyle seslendi:

"Evlatlarınızla ne kadar gurur duysanız azdır. Şu anda gördüğümüz bu gurur tablosunun en büyük mimarı sizlersiniz. Değerli astsubay adaylarımız, milletimizin göz bebeği, peygamber ocağı kahraman ordumuzun artık şerefli birer mensubusunuz. Allah sizi korusun, her zaman ve her yerde muzaffer etsin. Kanun ve fedakarlık ordusu olarak tarih boyunca kahramanlığına şahit olduğumuz jandarma teşkilatı, en son olarak PKK'nın çukur eylemlerinde büyük bir başarı ve cesaret göstererek, bu çukurları onlara mezar etmiştir."

Daha sonra da emniyet personelinin, güvenlik korucularıyla beraber Güneydoğu'da teröre karşı büyük ve muvaffak bir başarı gösterdiğini, bu alanı tarihinin en güvenli haline getirdiğini anlatan Küçük, "Bu büyük özveri ve kahramanca mücadele sonucu bölgede PKK çok zayıflamış, eylem kapasitesi en düşük seviyeye gelmiş ve İHA'larımız sayesinde başını mağaralardan, çukurlardan çıkaramaz hale gelmiştir. Bundan daha önemlisi örgüte katılım tarihinin en alt seviyesine inmiştir. Bölge halkı da teröre büyük bir mesafe koymuştur." değerlendirmesinde bulundu.

"Bu emanetler şerefimizdir, namusumuzdur"

Öğrenciler adına konuşan Mustafa Gündeş de Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisine astsubay adayı olarak yurdun dört bir yanından gönüllerinde vatan, millet ve bayrak aşkıyla koşarak geldiklerini söyledi.

Gündeş, yemin ederek astsubay adayı olmanın heyecanını ve gururunu yaşadıklarını ifade ederek, şunları dile getirdi:

"Kapısından girdiğimiz bu kutsal ocakta komutanlarımızın büyük özveri ve gayretleriyle birlik ve beraberlik duygusunu öğrenip adeta çelikten birer yumruk olan jandarma personeli olarak halka hizmeti ve mesleğimizin gereklerini öğrenmeye başladık. Değerli ailelerimiz; bizleri büyütüp gönderdiğiniz bu şerefli eğitim ocağında önce vatana sonra da sizlere hayırlı birer evlat olabilmenin gayreti içerisindeyiz. Bizler bu ocağa gelirken, baba ocağını sizlere emanet ettik. Sizler de vatanı, bayrağı ve aziz Türk milletini bizlere emanet ettiniz. Bütün arkadaşlarım adına gönülden haykırıyorum ve diyorum ki bu emanetler şerefimizdir, namusumuzdur. Bizler Çanakkale'ye, Sakarya'ya, Kocatepe'ye, Afrin'e gidenlerin izinden gidiyoruz. Artık görev sırası bizde. Çünkü bizler Anadolu'nun evlatları olarak sadece sizin evladınız değil, her karış toprağı şehit kanıyla sulanmış bu vatanın da evlatlarıyız."