Başbakan Ahmet Davutoğlu, "İslam dünyasının liderleri olarak bizler teröre karşı tutumumuzu, durumumuzu açık bir şekilde sergilemeliyiz. Aynı şekilde İslam'ı terörle özdeşleştirmeye çalışan yaklaşımlara karşı da ortak bir tavır sergilemeliyiz" dedi.
Davutoğlu, İslam İşbirliği Teşkilatı 13. Zirvesi kapsamında katılımcılar onuruna verdiği öğle yemeğinde yaptığı konuşmada, zirveye iştirak eden ülke liderlerini ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Zirvenin çok kritik bir tarihi eşikte gerçekleştiğini ifade eden Davutoğlu, "Dünya çok kapsamlı bir küresel ekonomik krizden geçiyor. 2008'den bu yana dünya, ekonomik krizin getirdiği birçok çalkantıları birlikte yaşıyor. Ayrıca jeopolitik krizler ve güvenlik sorunları dünya gündemini işgal ediyor. Bütün bu krizlerin merkezi coğrafyasında bulunan İslam dünyası, çok önemli meydan okumalarla karşı karşıya" diye konuştu.
İslam medeniyetinin bugünkü temsilcileri olarak dünyaya barış ve adalet mesajı vermek üzere bugün Türkiye'de, İstanbul'da bir araya geldiklerini aktaran Davutoğlu, "Bir taraftan da çok güçlü bir iç muhasebe yapmak durumundayız. İslam dünyası bütün köklü kültür hareketlerinin medeniyetlerinin merkezi olmuştur tarihte ama bugün maalesef, bu kültür ve medeniyet zenginliğimizi dünyaya sunmakta, etkili olamıyoruz. Yine en güçlü devlet gelenekleri, bu coğrafyalarda, İslam dünyasının bulunduğu coğrafyada doğdu ancak maalesef bugün iç gerilimlerle, savaşlarla yüz yüzeyiz. Diğer taraftan jeopolitik kuşak itibarıyla dünyanın en önemli jeopolitik kuşağı üzerinde bulunuyoruz ancak dünyadaki etkinliğimiz bu jeopolitik kuşağın üzerindeki önemimiz kadar yansıtmıyor. İslam zirvesi bu çerçevede İslam dünyasının yeniden uyanışına, İslam dünyası için de barışın, adaletin hakim olmasına ve dünyaya da İslam dinini mübarek dinimizi en iyi şekilde anlatmamıza vesile olmasını diliyorum" şeklinde konuştu.
İslam dünyasına çağrıda bulunmak istediğini ifade eden Davutoğlu, "Kültürel dini hayat anlamında yüce dinimizin barış mesajını dünyaya en iyi şekilde iletmeli ve bu mesajın dışında hareket eden kendi içimizdeki yapılara karşı da ortak bir tavır sergilemeliyiz" ifadelerini kullandı.
"Ortak tavır sergilemeliyiz"
DAEŞ, mezhepçi akımlar ve birtakım aşırı akımlara dikkati çekerek, İslam dünyasının aşırılıklarla anılmaması gerektiğini vurgulayan Davutoğlu, "İslam dünyasının liderleri olarak İslam dininin barış mesajını en iyi şekilde iletmeliyiz" dedi.
Davutoğlu, İslam inancının her bir insanın canını bütün bir insanlığın canı olarak gördüğünü dile getirerek, teröre ve İslamı terörle aynileştirmeye özdeşleştirmeye çalışılan tavırlara karşı da ortak bir duruş sergilenmesi gerektiğini dile getirerek, "İslam dünyasının liderleri olarak bizler teröre karşı tutumumuzu durumumuzu açık bir şekilde sergilemeliyiz. Aynı şekilde İslam'ı terörle özdeşleştirmeye çalışan yaklaşımlara karşı da ortak bir tavır sergilemeliyiz" dedi.
Dünyada bugün İslam diniyle ilgili olarak oluşturulmaya çalışılan olumsuz algıya da hep beraber ortak bir tavırda buluşmaları gerektiğine işaret eden Davutoğlu, "Özellikle İslamofobi yönünde Batı toplumlarında ortaya çıkan tavırlar bugün İslam dünyasının ve İslam dininin yanlış anlaşılmasına sebebiyet veren bir kültürel, psikolojik atmosfer oluşturuyor, buna karşı da ortak bir tavırda buluşmalıyız. Nerede bir İslamofobik çalışma varsa sesimizi birlikte yükseltmek durumundayız" diye konuştu.
Başbakan Davutoğlu, siyasi konularda farklı kanaatlere sahip olunabileceğini ancak insani konu söz konusu olduğunda hep birlikte tavır alınabileceğini ifade ederek, şöyle devam etti:
"Burada da günümüzde en önemli insani sorun olarak mülteciler sorununa dikkati çekmek istiyorum. Suriye konusunda farklı kanaatlere sahip olunabilir ama Suriye'deki kardeşlerimizin karşı karşıya kaldığı sorunlar konusunda ortak bir tavır sergilemeliyiz. Türkiye bugün 2,7 milyon Suriyeli kardeşini ülkemizde ağırlıyor. Mülteciler konusunda aynı şekilde Lübnan'ın Ürdün'ün Irak'ın karşı karşıya kaldığı sorunları da çok daha iyi anlıyoruz. Gerek mülteciler gerekse Afrika'da ve İslam dünyasının değişik köşelerinde kıtlık çeken iklim değişikliğinden etkilenen dost ve kardeş ülkelere yardım konusunda ortak bir tavırda buluşmak durumundayız. Bu çerçevede her birinizi İstanbul'da 23-24 Mayıs'ta gerçekleşecek olan Dünya İnsani Zirvesi'ne davet etmek istiyorum. İnsanlık tarihinde ilk kez gerçekleşecek olan bu zirveye katılımınız, İslam dünyasının bu zirvedeki sesinin daha gür bir şekilde çıkmasına vesile teşkil edecektir. İnsani konularda herkesten önce İslam dünyasının öne çıkması, İslam dünyasının sesini yükseltmesi büyük bir önem taşıyor."
(Sürecek)
Son Dakika › Güncel › İslam İşbirliği Teşkilatı 13. Zirvesi - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?