İstanbul'da Bayburtlular Gecesi

Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, "Tarihini bilmeyen bir milletin bekası mümkün değil. Beka sorunu olur o millette" dedi.

Bayburt'un düşman işgalinden kurtuluşunun 96. yılı dolayısıyla Bayburt Kültür ve Yardımlaşma Derneği'nce Bağcılar Olimpik Spor Salonu'nda "Bayburtlular Gecesi" düzenlendi.

Geceye, Bakan Güllüce'nin yanı sıra derneğin genel başkanı Faruk Kılıçaslan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı, Bayburt Belediye Başkanı Hacı Ali Polat ve çok sayıda Bayburtlu katıldı.

Etkinlikte konuşan Güllüce, bu tür etkinliklerin kolay yapılmadığını belirterek, organizasyonu gerçekleştirenlere teşekkür etti.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını ileten Güllüce, salondakilere "hemşehrim" dediğini, çünkü babasının Bayburt sınırına 12 kilometre uzaklıktaki Erzurum'un Güllüce köyünden olduğunu söyledi.

Bayburt'un düşman işgalinden kurtuluşunun 96. yıl dönümünün kutlandığını anımsatan Güllüce, "Ne olmuş 96 yıl önce ? Niye kutluyoruz? Ne yapmışlar Bayburt'a, Erzurum'a, Kars'a, Van'a? Orada yaşayan insanlar neler çekmişler? Tarihini bilmeyen, dilini doğru dürüst konuşamayan, kendi müziğinden zevk almayan bir evlat sahibi olmaktan Allah'a sığınırım. Ama biliyorum ki Bayburt ve Bayburtlular, tarihini, dinini, dilini, milliyetini en iyi bilen ve hafızasında en iyi koruyabilenlerdir. Bundan dolayı da tüm Bayburtluları kutluyorum. Gençler, tarihini bilmeyen bir milletin bekası mümkün değil. Beka sorunu olur o millette" diye konuştu.

Güllüce, Bayburtlu gençlere seslenerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"O güzel Bayburt'ta, 'Teslim olmayacağım, kendimi kuyuya atarım teslim olmam' diyen anaların izinden giden gençler olmanız lazım. Onları bilip Fatiha'larla anmanız lazım. O kuyulara atılan analara binlerce  yüz binlerce Fatiha okusanız borcumuzu ödeyemeyiz. Rabbim bize bir daha kurtuluş günü kutlatmasın. Türkiye'de kötü kötü rüzgarlar esiyor.  Çocuklarımız kendi yemeklerinden önce başka yemekleri, kendi müziklerinden önce başka müzikleri, kendi türküsünü söylemekten mahcubiyet duyar hale doğru gidiyor. Ey analar, o gün nasıl dimdik durduysanız, kültür emperyalizmine karşı, bu yozlaşmalara karşı da dik durun. Çocuklarınızı bir sembol olarak, bir lider olarak yetiştirin. Bu memleketin bekasına sizin mayanızın ihtiyacı var. O mayanızı tüm Türkiye'ye çalın ve Türkiye şöyle bir şahlansın."

"Dünya bizi konuşuyor"

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Topbaş da geçmişte Türk milletinin sıkıntılı bir süreç yaşadığını, ancak bağımsızlıktan vazgeçmeyen bir millet olduğunu tüm dünyaya gösterdiğini söyledi.

Bayburt'un bu mücadelede önemli bir yer tuttuğunu aktaran Topbaş, Bayburt'un kurtuluşunun destansı bir mücadele olduğunu ve tarihe iz bıraktığını vurguladı.

Türkiye'nin şimdi dünyada etkin bir rol oynadığına dikkati çeken Topbaş, "Yurt dışında ecdadımıza karşı bir sempati görüyorum. Çünkü ecdadımız sömürgeci olmadı. Hiçbir milletin kaynaklarına göz dikmedi. Gittiği her yere medeniyet götürdü. Osmanlı 600 yıl Balkanlar'da kaldı, Türklerin dışında kimse Türkçe konuşmuyor. Ama Fransızlar Afrika'da 40 yıl kaldılar, kaldıkları bölgedeki tüm milletler Fransızca konuşuyor. Ecdadımız asla asimile etmedi. İnsanların kültürlerine saygı gösterdi ve onlara değer verdi. Böyle bir milletin evlatlarıyız" diye konuştu.

Dünyanın, yaptıkları yatırımlar dolayısıyla kendilerini konuştuğunu vurgulayan Topbaş, 10 yılda İstanbul'a gerçekleştirdikleri 60 milyar liralık yatırımın nasıl yapıldığının sorulduğunu söyledi.

Topbaş, "Dileğimiz, geçmişte İstanbul nasıl dünyayı etkileyen ve model alınan bir şehir olmuşsa, yine öyle olsun ve yine Türkiye dünyada gündemi belirleyen ve dikkate alınan ülke olsun" dedi.

Gecede, Bakan Güllüce ve Topbaş'a plaket verildi. - İstanbul