Uluslararası Rabia Platformu Başkanı Cihangir İşbilir, ABD'nin Kudüs'ü " İsrail'in başkenti" olarak tanımasına ilişkin, "Kınamanın ve lanetlemenin ötesinde somut adımlar atmak zorundayız. Yeni nesilleri bu ruhla yetiştirecek eğitim programlarından üniversitelerde açılacak araştırma merkezlerine, kültür sanat çalışmalarından küresel medya kampanyalarına varıncaya kadar her sahada olmazsak hiçbir şekilde hak iddia edemeyiz." dedi.
İşbilir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ABD'nin Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanımasının, İsrail'i cesaretlendirdiği kadar bazı İslam ülke liderlerinin de huzurunu bozduğunu söyledi.
Mevcut durumu kabullenen, hatta İsrail ile yakın ittifak ilişkilerine giren bazı İslam ülkelerinin karar karşısında kınamanın ötesine geçemeyen açıklamalar yaptığına işaret eden İşbilir, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan başka etkili ve güçlü bir karşı duruşun çıkmamasının, İslam dünyasının dağınıklığını gösterdiğini kaydetti.
İşbilir, on yıllardır göstere göstere gelen bu duruma karşı mücadele etmenin ve İsrail'in sistematik işgaline ve hukuka aykırı uygulamalarına karşı etkili bir tavır geliştirmenin ancak stratejik ve kararlı bir eylem planı ile mümkün olduğunu vurgulayarak, "Reaksiyoner, refleksif ve duygusal günübirlik adımlar, sadece İsrail'e ve İsrail'i himaye eden odaklara cesaret verir." ifadesini kullandı.
Cihangir İşbilir, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) dönem başkanı olarak Türkiye'nin davetiyle İstanbul'da toplanacak İslam ülkeleri temsilcilerinin somut sonuçları olacak kararlar alabilmesi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yüksek sesle dile getirdiği ilkeler etrafında mutabakat sağlanabilmesi halinde, Kudüs ve Filistin meselesi için yeni bir mücadele sürecinin kapısının açılabileceğinin altını çizdi.
"Kudüs, İslam ülkeleri ve ümmet dağınıklık ve esaretten kurtulursa hürriyetine kavuşabilir"
Bu mücadelenin siyasi tarafı olduğu kadar sivil toplum kuruluşlarına, üniversitelere ve medyaya bakan yönleri de olduğunu belirten İşbilir, şöyle devam etti:
"İsrail'in hukuksuz uygulamalarına ve bu uygulamaların küresel korunma mekanizmalarına karşı topyekün bir duruş olmadığı müddetçe bugün Kudüs'ü işgal eden İsrail, her geçen gün yeni ve daha sert adımlar atacaktır. Buna işgali derinleştirerek Müslümanları tehcir etmek ve Mescid-i Aksa'yı yıkmak dahildir. 'O kadar ileri gidemez' sözleri, 'İslam dünyası ne kadar ileri gidebilir?' sorusuna bağlıdır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Kudüs Müslümanların kırmızı çizgisidir' sözü, Trump ve İsrail kadar İslam ülkeleri liderlerine ve bizlere de söylenmiş bir söz. Sadece işgalcilere ve hamilerine ikaz değil, aynı zamanda hepimize ihtar ve talimat niteliği olan bir ifade."
İşbilir, herkesin bunun farkında olarak günübirlik değil, uzun soluklu bir mücadele planı yaparak hareket etmek zorunda olduğunun altını çizerek, "Kınamanın ve lanetlemenin ötesinde somut adımlar atmak zorundayız. Yeni nesilleri bu ruhla yetiştirecek eğitim programlarından üniversitelerde açılacak araştırma merkezlerine, kültür sanat çalışmalarından küresel medya kampanyalarına varıncaya kadar her sahada olmazsak hiçbir şekilde hak iddia edemeyiz. Kudüs, İslam ülkeleri ve ümmet dağınıklık ve esaretten kurtulursa hürriyetine kavuşabilir. Kudüs; İstanbul, Ankara, Şam, Bağdat, Kahire'den ittifakla tek ses çıkınca ancak işgalden kurtulabilir." değerlendirmesinde bulundu.
Son Dakika › Güncel › Kudüs Konusunda Somut Adımlar Atılmalı' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?