Madenci'nin Konuşması Duygulandırdı!

Atatürk Kültür Merkezi'ndeki törene Vali Erdal Ata, CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Zonguldak Belediye Başkanı CHP'li İsmail Eşref, Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Ramis Muslu, Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Özbakır, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. ZKÜ Devlet Konservatuarı'nın müzik dinletisi ile başlayan törende, profesör ve doçentliğe atanan öğretim üyelerine cüppeeleri giydirildi. Rektör Prof. Dr. Bektaş Açıkgöz,konuşmasında, 18 bini aşkın öğrenci ile yeni eğitim ve öğretim yılına başladıklarını söyledi. YÖK'ün sınırlı sayıda öğretim üyesi kadrosu tahsis ettiğini anlatan Prof. Dr. Açıkgöz, profesör kadrosuna 10, doçentliğe 32, yardımcı doçentliğe 22 öğretim üyesinin atanmayı beklediğini söyledi.

GÖZYAŞLARINI TUTAMADI

Vali Erdal Ata'nın konuşmasının ardından törenin sunucusu Esra Hancı, şair İbrahim Behçet Kalaycı'nın, kömür madenlerinin isimsiz şehitlerine adadığı 'Türküsüz Kent' şiir kitabında yer alan, 'Soluyan iri kömürler gibi çıkarak dışarı, bir başka dünyadan gelmişçesine yüzleri gecelerce kara, içleri apak has oğullar veren bir kovandır Zonguldak' dizelerini okuyarak, açılış dersini vermek üzere maden işçisi Sertan Adıyaman'ı kürsüye davet etti. Okunan şiir karşısında duygulanan Adıyaman, madenci kıyafetleriyle alkışlar arasında kürsüye çıktığında, öğretim üyeleri ile öğrenciler karşısında gözyaşlarını tutamadı. Konuşmakta güçlük çeken Adıyaman, salondaki az sayıdaki öğrenci ile bazı öğretim üyelerini de duygulandırdı.

ÇALIŞTIĞI KURUMU ELEŞTİRDİ

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Üzülmez Müessesesi'ne bağlı maden ocağında 2006'dan bu yana kazmacı olarak çalışan evli Sertan Adıyaman, madencinin evinden işe gidip, akşam dönmesine kadar geçirdiği bir gününü anlattı. Adıyaman madenciliği yaşamadan, mesleğin ne kadar zor olduğunu anlatmanın güç olduğunu söyledi. TTK ve özel sektör olarak Zonguldak'ta yılda yaklaşık 3 milyon ton kömür üretildiğini, ülke ihtiyacının ise 20 milyon ton olduğunu vurgulayan Adıyaman, aradaki farkın yaklaşık yılda 2 milyar dolar ödenerek dış ülkelerden karşılandığını kaydetti. Adıyaman, 5 milyon ton üretim kapasitesi bulunan TTK'nın geçmişte bu üretimi gerçekleştirmesine rağmen, şimdi yılda 1.5 milyon ton üretim yapmasını anlayamadığını ifade etti. Bu kapasite ile çalışan kurumun zarar etmesinin kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Adıyaman, şunları söyledi:

"Kömür yeraltında beklerken, işsizimiz yer üstünde bekliyor. Gerekli yatırımlar bir an önce yapılıp, işçi açıkları giderilip, üretim artırılmalıdır. Türkiye'nin taşkömürüne, TTK'ya ve Zonguldak'a ihtiyacı var. Bizler üretmek, ülke ekonomisine katkıda bulunmak istiyoruz. Ancak bu üretimi gerçekleştirirken hiçbir arkadaşımızın canının yanmasını istemiyoruz. Bunun için gerekli koşullar düzenlenmeli ve teknolojik yatırımlar gerçekleştirilmelidir."

'TAŞERON MANTIĞI YANLIŞ'

Yapılan araştırmalarda, Türkiye'nin iş kazalarında üst sıralarda yer almasını kabul edemediğini belirten Adıyaman şözlerini şöyle sürdürdü:

"Unutulmamalıdır ki iş kazalarının yüzde 98 önlenebilir kazalardır. Yeraltında kömür üretmek herkesin işi değildir. Kısa süre önce yaşadığımız grizu faciası taşeron mantığının ne kadar yanlış olduğunu gösterdi. Ancak hala bu yanlışta ısrar etmek, yeni acılara davetiye çıkarmaktır. Unutulmasın ki yeraltında bir kişinin küçük bir hatası, yüzlerceye varan insanların hayatına mal olabilir."

Konuşmasının ardından Rektör Prof. Dr. Bektaş Açıkgöz'ün hediyeler verdiği Sertan Adıyaman ve eşi Özlem Adıyaman'ı öğretim üyeleri de kutladı. Adıyaman, dersin ardından duygularını şöyle ifade etti:

"Ders sırasında duygulandım. Çünkü ne yazık ki, Türkiye'de madene ve maden işçilere gereken önemin verildiğini düşünmüyorum. Bunu gördükten sonra özellikle Rektörümüzün bu hassasiyeti göstermesi, beni bu kürsüye çıkartarak değerli öğrencilere hitap ettirmesi ve onurlandırması beni çok memnun etti. İnşallah devlet büyüklerimiz de bu şekilde bizleri hatırlarlar ve gerekli özeni göstererek maden işçileri hakkında gerekli hassasiyeti gösterirler."

Ersin ERCAN - Gürkay GÜNDOĞAN/ ZONGULDAK/ DHA