Metil Alkol Tuzağı Ölüme Sürüklüyor

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: - İzmir'in genel görünümü- İşyerlerine düzenlenen sahte içki denetiminden görüntüler- Metil alkol içeren rakıdan zehirlenerek yaşamını yitiren Ömer Akgün Yüngeviş'in ev arkadaşı Mehmet Yılmaz Durgun'ın açıklamaları- İzmir İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekiplerinin, sahte içki üretimine yönelik düzenlediği operasyondan görüntüler- Operasyonda ele geçirilen, içki yapımında kullanılan malzemelerden detay görüntüler- İzmir Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi Acil Servisi Klinik Şefi Doç. Dr. Erol Ünlüer ile röportaj- İzmir Barosu avukatlarından Kırca ile röportaj- Jandarmanın sahte içki üreten işyerine düzenlediği operasyondan görüntüler- İZTO Alkollü ve Alkolsüz İçecekler Meslek Grubu Meclis Üyesi Artut ile röportaj Kaçak içki üreticilerinin daha fazla kazanç elde etmek amacıyla insan sağlığını hiçe sayarak kullandığı metil alkol, bu yıl içinde İstanbul ve İzmir'de 44 can aldı. Yaklaşan yılbaşı nedeniyle denetim ve operasyonların arttığı kaçak içkide ele geçirilen miktar ve yakalanan kişi sayısında geçen yıla göre 3 kata varan artışlar görülüyor. Sağlık Bakanlığı ve emniyet verilerine göre alkollü içki tükettikten sonra karın ağrısı, mide bulantısı, kusma ve görme kaybı şikayetiyle bu yıl İstanbul ve İzmir'de hastanelere başvuran 112 kişiden 44'ü metil alkol zehirlenmesi şüphesiyle yaşamını yitirdi. Önceki yıllara göre metil alkol şüphesiyle gerçekleşen ölüm sayısındaki ani artış, kaçak içkide tehlikenin büyüdüğünü ortaya koyuyor. İzmir Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye göre, kaçak içki üreticileri, normalde tarımsal ürünleri damıtılarak elde edilen etil alkolü kullanılması gerekirken maliyeti düşürmek amacıyla kimya sanayiinde kullanılan ve odun, kömür hatta doğalgaz damıtılarak elde edilen metil alkolü kullanıyor.Etil alkolun dörtte biri fiyatına temin edilebilen metil alkol, çeşidi ve kullanım miktarına göre insan sağlığına değişen oranlarda zarar veriyor. Değişik aromalar ve boyalarla rakı, votka, viski gibi içkilere benzetilen sahte içkiler, damacana, pet şişe veya atık içki şişelerine doldurularak pazara sunuluyor. Bakkal, manav gibi iş yerlerinin yanında seyyar tezgahlarda dahi satılan bu ürünlerin bandrollü içki fiyatının yaklaşık üçte birine satılması nedeniyle özellikle alkol bağımlısı olarak nitelenen kişiler tarafından tercih ediliyor. Emniyet yetkilileri, İstanbul ve İzmir'de son dönemde yaşanan ölüm olaylarının büyük bölümünün bu sınıfta değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.Kaçak ve sahte içki piyasa sürmenin diğer yolu ise atık şişelere dolum yaparak sahte bandrolle satış noktalarına göndermek. Bunun ancak imalathanelerde yapılabildiğini belirten yetkililer, bu içkilerden bir bölümünün restoran ve eğlence mekanlarında da servis edilebildiğine değindi. Ele geçirilen kaçak içki miktarında Adana, İzmir ve İstanbul başı çekiyor, sahil kesiminde daha sık rastlanıyor. 2015'te en fazla vakanın görüldüğü ikinci kent olan İzmir'de kaçak içki vakası ve yakalanan şahıs sayısında geçen yıla göre yaklaşık 3 kat, ele geçirilen içkide de 2 kat artış yaşandı. Kentte geçen yıl 41 olayda 16 bin 453 şişe kaçak içki ele geçirilirken bu yıl 121 olayda 37 bin 775 şişe bulundu. Geçen yıl yakalanan 61 kişiden tutuklanan olmazken bu yıl 182 zanlıdan 15'i tutuklandı. Tutuklananlardan 6'sının ise "ölüme sebebiyet vermek" suçlamasıyla yargılanmasına başlandı. Ülke genelinde yılbaşı öncesi sıklaştırılan denetim ve operasyonlar kapsamında Tekirdağ'da da son bir ayda 10 bin litre kaçak içki ele geçirildi. - "Geri dönüşümsüz zararlar veriyor" Metil alkolün insan sağlığına verdiği zarar, İzmir'deki ölüm vakalarında çarpıcı biçimde ortaya kondu. Sağlık Bakanlığı verilerine göre İzmir'de son 1 yılda metil alkol zehirlenmesi yaşadığından şüphe edilen 21 kişiden 11'i öldü, hastanede tedavi görenlerden 7'si de yoğun bakımda hayat mücadelesi veriyor.İzmir Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi Acil Servisi Klinik Şefi Doç. Dr. Erol Ünlüer, metil alkolün metil alkolün sanayide antifiriz, boya çözücü, cam suyu olarak kullanıldığını, merdiven altı içki üretiminde kullanıldığında ise etkisinin ölümcül olduğuna dikkati çekti.Metil alkol alındığında insan vücudunda çok zararlı toksik maddelerin ortaya çıktığını belirten Ünlüer, şu bilgileri verdi: "Metil alkol, karaciğerde temizlenemeyecek alt ürünlere parçalanıyor. Bizim için ölümcül olan şey, metil alkolden ziyade oluşan alt ürünler, mesela formik asit. Vücut bunları atamıyor. Körlüğe, bilinç bulanıklığına, komaya, böbrek yetmezliğine, kan tablosunda değişime, metabolik sonuçlara, son olarak da ölüme yol açıyor. Metanol karaciğere gittiği andan itibaren vücudun bunu dışarı atma şansı kalmıyor. Metil alkol nedeniyle zehirlenen kişi ilk aşamada bunu anlamayabilir. Karın ağrısı, mide bulantısı, kusma, görmede bozukluk, böbrek sorunu, idrara çıkamama ve bilinç bulanıklığı gibi belirtileri olabilir. Zehirlenme vakasının mümkün olduğu kadar çabuk teşhis edilmesi çok önemlidir. Zehirlenme tablosu 12 saat sonra ortaya çıkabiliyor. Metil alkol, normal alkolle birlikte alınmışsa hasta bize daha uzun bir süre sonra başvurabiliyor."Metil alkol alan herkesin ölmediğini ancak çok az miktarda alıp vefat edenlerin de bulunduğunu dile getiren Doç. Ünlüer, "Ne kadar ölümcül olduğu konusunda istatistik veremiyoruz. Sağ kalan da var 2 yemek kaşığı alanlarda da ölüm olabilir" diye konuştu. - "Çeşitli işletmeler bardakta servis edebiliyor"Geleneksel Alkollü İçki Üreticileri Derneği (GİSDER) Başkanı Egemen Demirtaş, kaçak içki yapanların alkolü dökme olarak aldığını, daha ucuz olması nedeniyle metil alkolün tercih edildiğini ifade etti.Bu alkolün içine boya ve aroma katarak çok farklı içkiler yapılabileceğini, Türkiye'de tüketimi fazla olması nedeniyle bu konuda rakının ön plana çıktığını anladan Demirtaş, "Gözlemlediğimiz kadarıyla bu ürünler, dökme olarak damacanalar içinde satılabiliyor ve çeşitli işletmeler bunlardan alıp içki şişelerine doldurup bardakta servis edebiliyor" dedi.Kaçak içkinin alkollü içkiler piyasası içindeki payına ilişkin bir soru üzerine ise Demirtaş, "Rakı pazarı büyümüyor, küçülüyor. Bu küçülmede rakının vergilerden dolayı ithal ürünlerle rekabette zayıflamasının etkisi var. Elimizde istatistiki veri yok ama ikinci bir etken olduğunu da düşünüyoruz. Rakı pazarı, acaba insanlar kaçak ürünleri tüketmeye başladılar diye mi küçülüyor, merak ediyoruz" diye konuştu.Demirtaş, kaçak içkiyle mücadele için özel bir ihbar hattının kurulması gerektiğini, cezai yaptırımlarının ağırlaştırılması gerektiğini de kaydetti.- Yılbaşına dikkat İzmir Ticaret Odası Alkollü ve Alkolsüz İçecekler Meslek Grubu Meclis Üyesi Bedri Artut ise kaçak içki konusunun tüm sektör tarafından bilinen bir konu olduğunu, bunun alkollü içkilerin üzerindeki verginin yüksek olmasından kaynaklandığını savundu. Litresi 15-20 liraya mal olan bir içkinin raf fiyatının 100 lira olmasının kötü niyetli kişileri tetiklediğini dile getiren Artut, "Yılbaşında yeni ölümlerin olmasından endişeliyiz. Bu insanlar içki tüketiminin en yüksek olduğu yılbaşını bekliyor. Tüm depolarını bu özel gün için dolduruyorlar. Bu konuda tedbir alınmazsa Allah korusun bir çok insanımız yeni yılı göremez. Kaçak içkiyle mücadelede ısrarlı olunmalı. Denetimler ölümler olduğu zaman yoğunlaşıp bir süre sonra biterse sorun çözülmez" dedi. Evde içki yapmanın da son dönemde bir moda haline geldiğini, bunun tehlikeli bir hobi olduğunun kamuoyuna anlatılması gerektiğini dile getiren Artut, "Tüm vatandaşlarımıza bilmediğiniz tanımadığımız mekanlara gittiklerinde titiz davranmalarını tavsiye ediyoruz. Bu olaylar örnek oldu. Artık daha titiz davrananlar var. Ama riskine rağmen 'ben bunu tüketmeye devam edeceğim' diyenler de var" diye konuştu.- Kaçak içkiye ulaşmak çok kolay Metil alkol içeren rakıdan zehirlenerek geçen hafta yaşamını yitiren Ömer Akgün Yüngeviş'in ev arkadaşı Mehmet Yılmaz Durgun ise kaçak içkiye ulaşmanın zor olmadığını, bir çok mekanda bunun satışının yapıldığını vurguladı.Betonyol semtindeki evinde açıklama yapan Durgun, "Arkadaşınızı öldüren içkiyi nereden buldunuz ?" sorusuna, "Şuradan Betonyol'a çık 50 tane market varsa 30'unda vardır. Ben de içiyorum. İlk çıktığı zaman 20 liraydı. Sonra 10 liraya düştü. İçine metil alkol karıştırdılar diye düşünüyoruz" dedi. Arkadaşının öldüğü gece kendisinin de az miktarda aynı içkiden içtiğini anlatan Durgun, bir süre sonra yattığı yerden kalkamayan ve gözlerinin görmediğini söylelen arkadaşının hastaneye kaldırıldıktan bir kaç saat sonra öldüğünü ifade etti. - "Cezalar, uyuşturucu satıcılarıyla aynı seviyeye gelsin"Olayın hukuki boyutunda ise kaçak içkiye verilen cezaların artırılması talepleri ağırlık kazanıyor. Manisa'da bir kişinin sahte rakı içmesi sonucu hayatını kaybetmesi sonrası açılan davada müşteki avukatı olarak görev alan İzmir Barosu avukatlarından Özer Kırca, ölümle sonuçlanan olaylarla ilgili içkiyi temin eden ve satan kişilerin, 25 yıla kadar hapis öngören "olası kasıtla adam öldürme" iddiasıyla yargılandığını söyledi.Bunun ceza rejimi yönünden yeterli olduğunu ancak ölümle sonuçlanmayan durumlar için verilen cezaların yetersiz olduğunu savunan Kırca, "Bu suçlara idari para cezası veriliyor, hapis cezası da var ama çok yetersiz. Bunların kasti suçlar arasında yer alması gerekiyor. En azından caydırıcılık açısından bu cezaların, uyuşturucu madde satıcılarına verilen seviyelere getirilmesi lazım."