MHP'li Şandır: Genel Başkanımızın Görüşü, Tüm MHP'lilerin Görüşüdür

MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, yeni Anayasa çalışmalarında uzlaşmaya varılan 48 "hemen kanunlaştırılmasına" ilişkin AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in "Aklınca MHP içinde fitne çıkarmaya çalışmaktadır" değerlendirmesini yaparak, "Herkes bilmelidir ki, Sayın Genel Başkanımızın her görüşü ve beyanı benim ve tüm MHP'lilerin görüşüdür MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, yeni Anayasa çalışmalarında uzlaşmaya varılan 48 "hemen kanunlaştırılmasına" ilişkin AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in "Aklınca MHP içinde fitne çıkarmaya çalışmaktadır" değerlendirmesini yaparak, "Herkes bilmelidir ki, Sayın Genel Başkanımızın her görüşü ve beyanı benim ve tüm MHP'lilerin görüşüdür. Anayasa 48 madde konusunda Sayın Genel Başkanımın ifadesi ile benim cevabım arasında hiçbir görüş ve anlayış farkı yoktur" dedi.

Konuya ilişkin yazılı bir açıklama yapan Şandır, "Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun mutabakat sağladığı 48 maddenin hemen kanunlaştırılması konusu, AKP Hükümeti'nin gerçek niyetinin ve zihniyetinin anlaşılması açısından yol gösterici olmuştur" diyerek şöyle devam etti:

"Başbakan, 10 Temmuz akşamı bir iftar sofrasında, muhalefet partilerine seslenerek, 'Gelin şu anda mutabakat sağlanan 48 maddeyi bir haftada çıkarıp Meclis'e getirelim. Olağanüstü olarak meclisi toplayalım. Hemen süratle 48 maddeyi meclisten çıkaralım, ne kadar samimi olduğunuzu ispatlayın' diyerek tartışmayı başlatmıştır. 11 Temmuz sabahı Anadolu Ajansı'nın sorusu üzerine, 'Şu aşamada bir şey söylememiz mümkün değil. Komisyon üyesi arkadaşlarımız var, Başkanlık Divanımız var. Konuyla ilgili partimizin organları bir değerlendirme yapacak. Ondan sonra konuya ilişkin açıklama kamuoyuna yapılacak' dedim.

Milliyetçi Hareket Partisi, bu konudaki açıklamasını 14 Temmuz tarihinde Sayın Genel Başkan'ın basın toplantısında kamuoyuna yapmıştır. Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli, basın toplantısında; 'Kuşkusuz uzlaşılan 48 madde yabana atılmayacak kadar önemlidir. Bunu küçümsemek, hafife almak ve Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nu sabote edecek müdahalelerde bulunmak bizim tarafımızdan doğru ve ahlaki görülmeyecektir. Israr ve sabırla, üzerinde uzlaşılan maddeler demokratik bir havuzda toplanmalı ve bu sayı mutlaka da arttırılmalıdır.

Yeri ve zamanı gelince, gerek ve zorunluluk doğunca mutabakata varılan maddelerin Genel Kurul'a intikali bir seçenek olarak ele alınmalıdır. Ancak şu günkü şartlarda Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nu fiilen bitirecek ve sakatlayacak adım ve yaklaşımlardan uzak durulması da bilhassa Başbakan Erdoğan bakımından ciddiye alınması gereken siyasi bir sorumluluktur.

Bizim şu günkü ortamda; Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nu tökezletecek bir eğilimin içinde olmamız şöyle dursun; Başbakan'ın iftar programlarında kafasına estiği gibi atıp tutmasına, hezeyanlar içinde seslendirdiği çağrılarına kulak asmamız mantıklı ve makul bir tercih değildir. Bu nedenle 48 maddenin Meclis Genel Kurul'a getirilmesi çok erken, çok zamansız ve çok da gereksizdir' demiştir.

Bu karar Milliyetçi Hareket Partisi'nin kararıdır. Genel Başkanımız bu kararın gerekçesini, 'Başbakan her fırsatta anayasa yapım sürecine vadeler biçmiştir. BDP'yle işbirliğinden bahsetmiş, referandum alternatifini ileri sürmüş, başkanlık sistemini anayasanın merkezine koyarak aslında uzlaşma kanallarını tıkamıştır. Başbakan Erdoğan'ın anayasa değişikliğinde gözettiği amaç; başkanlık koltuğuna oturmak, PKK'yı memnun etmek, bölücülerin statü taleplerini karşılayarak teminat altına almak olarak şekillenmiştir' diye ifade etmiştir."

MHP Grup Başkan Vekili olarak Anayasa çalışmaları konusunda kendisinin bir görev ve yetkisi olmadığının altını çizen Şandır, "Anayasa Uzlaşma Komisyonunda MHP adına görevli iki milletvekilimiz bulunmaktadır. Meclis Anayasa Komisyonunda 3 Milletvekili arkadaşımız bulunmaktadır. Parti Başkanlık Divanımız ve Genel Başkanımız var. Parti politikaları konusunda partinin yetkili kurulları ve görevlendirdiği yetkililerimizin yaptığı açıklamalar partimizin resmi görüşüdür. Bunu herkes bilir" diyerek şunları söyledi:

"12 Temmuz, Cuma günü, Torba Yasa'nın tamamlanması üzerine komisyon üyesi ve bazı milletvekili arkadaşlarımla bir basın toplantısı yaptık. Toplantı sonrasında bir gazeteci arkadaşımız, 'Anayasa'nın 48 maddesinin kanunlaştırılması hakkında Başbakan, muhalefet partilerine hodri meydan dedi, Kılıçdaroğlu desteklerini şarta bağladı siz ne diyorsunuz?' diye sordu. Cevabım şu olmuştur;

'MHP'nin şartı şurtu yok, hodri meydan. Bu teklif Sayın Devlet Bahçeli'ye ait(Anayasa Uzlaşma Komisyonu kurulması teklifi). Anayasayı değiştirmek, yenilemek, tüm partilerin, siyaset kurumunun topluma karşı taahhüdür. Bu çalışma devam etmeli, mutlaka sonuçlandırılmalıdır. Ama birlikte varılan sonuçlara da herkesin sahip çıkması gerekir. Ama'sı, fakat'ı, ancak'ı yok bu işin. Toplum, TBMM, siyasi partilerden çözüm bekliyor. MHP olarak biz bu noktadaki her türlü gayrete varız, katkıya hazırız. Anayasa millet için yapılmalıdır, eğer birilerinin sorununu çözmek için düşünülüyorsa o da açıkça ifade edilmelidir.

Sayın Başbakan'ı samimi, ciddi olmaya davet ediyoruz. Bir iftar yemeğinin havasında, böyle sokak ağzıyla, meydan okurcasına, muhalefeti samimiyete davet etmeye hakkı yoktur. Muhalefet buradadır, ısrarla anayasa yapılmasına katkı veriyor. Ama iktidar partisi, Sayın Başbakan'ın başkanlık hayaliyle ve Kürt sorununu, PKK'nın talepleri doğrultusunda çözmek vadiyle anayasa çalışmalarını tıkıyor. Varılan 48 maddelik uzlaşmayı önemli buluyoruz bunun kanunlaştırılması için MHP hazırdır. Bunu çok daha önceden ifade ettik.'

Sayın Genel Başkanımız, 48 maddenin hemen kanunlaştırılmasını, Uzlaşma Komisyonu'nun çalışmalarını sekteye uğratacağı endişesiyle 'çok erken, çok zamansız ve çok da gereksizdir' diye ifade etmiştir. Doğru olanı budur. MHP adına geçerli olan Sayın genel Başkanımızın açıklamasıdır. 48 maddedeki mutabakatı değerli buluyoruz ve zamanı geldiğinde gereğini yapacağımızdan hiç kimsenin kuşkusu bulunmamalıdır. Biz yeni bir Anayasa yapılmasına katkı vermeye her zaman hazırız.

Genel Başkan'ın basın açıklaması ile benim cevabım arasında bir fark olduğu iddiası ile AKP sözcüsü Hüseyin Çelik'in MHP'ye ve Genel Başkanımıza hakaret etmeye cüret etmesini nefretle kınıyorum."

Çelik'in "suçüstü yakalanmış olmanın telaşıyla" MHP'ye ve Bahçeli'ye "kendisine yakışır nitelemelerle" saldırdığını söyleyen Şandır, "Genel Başkanımızın AKP Hükümeti politikaları ve başbakan için ifade ettiği tenkitlerine cevap vermek yerine doğrudan Genel Başkanın şahsına ve partimize hakaret etmektedir, cevabını anında almıştır. AKP Hükümeti politikaları ve Başbakan'ın zihniyeti hakkında Milliyetçi Hareket Partisi'nin ve Sayın Bahçeli'nin görüşleri çok net ve çok uzun zamandan bu yana ifade edilmektedir" dedi. Şandır şöyle devam etti:

"MHP'nin açılım politikaları konusundaki tenkitleri herkes gibi Hüseyin Çelik tarafından da bilinmektedir. Bu güne kadar MHP'nin tenkitlerine herhangi bir cevabı olmayan Hüseyin Çelik'in bugün benim açıklamam üzerinden Genel Başkan'a ve MHP'ye hakarete yönelmesi planlı ve amaçlıdır; Hüseyin Çelik neden bugün, MHP ve Devlet Bahçeli'ye hakarete cüret göstermiştir? AKP, Anayasa Uzlaşma Komisyon'undan çekilmek için MHP ile kavga etmek istemektedir. AKP, PKK'nın isteklerine uygun bir Anayasa yapmak için BDP ile işbirliği zemini hazırlamaya çalışmaktadır. Çünkü AKP bilmektedir ki, PKK'nın koruyucusu, Abdullah Öcalan'ın müzakere arkadaşı olan bir AKP ile MHP'nin hiçbir konuda asla işbirliği ve işi olmaz.

AKP, başlattığı açılım süreci ile Milletimizin birliğini parçalayarak bu topraklarda bir Kürt Devleti kurmak isteyen küresel projelere taşeronluk yapmaktadır. Bu açılım politikaları milletimizin birliğine karşı ihanettir.

AKP'nin bu politikalarına karşı MHP'nin ortaya koyduğu milliyetçi duruşun milletimiz tarafından her geçen gün daha fazla sahiplenilmiş olması AKP'yi telaşa düşürmüştür. Hüseyin Çelik, aklınca MHP içinde fitne çıkarmaya çalışmaktadır.

Herkes bilmelidir ki, Sayın Genel Başkanımızın her görüşü ve beyanı benim ve tüm MHP'lilerin görüşüdür.

Anayasa 48 madde konusunda Sayın Genel Başkanımın ifadesi ile benim cevabım arasında hiçbir görüş ve anlayış farkı yoktur."

(ÜNS/OZK) - Ankara