Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, PKK masum canlar almaya devam ettiğini belirterek, "Kurban sayısı arttıkça da bizim PKK ve yandaşlarına karşı öfkemiz daha da kabarmaktadır. Uyuşturucu kaçakçılığı, haraç, karapara aklama ve turizm finansmanını da içeren PKK faaliyetleri her nerede olursa olsun bir güvenlik tehdididir. Küresel toplumdan, bu mücadelede tam destek bekliyoruz" çağrısında bulundu.
Davuştoğlu, İstanbul Conrad Otel'de düzenlenen "Terörizmle Mücadele Küresel Forumu'nun-Global Counterterrorism Forum (GCTF)" açılış konuşmasında, Türkiye'nin terörle mücadele konusundan bahsetti. Davutoğlu,terörizmin küresel güvenlik, istikrar ve refahın önünde önemli bir engel olmaya devam ettiğini söyledi. Terörizmin ayrım gözetmeksizin herkes için bir tehdit olduğunun altını çizen Davutoğlu, ayrıca ekonomik kalkınma için gerekli olan ortamı da baltaladığını vurguladı. Terörizmle baş etmede sınırlı kapasiteye sahip olan ülkelerin ve özellikle geçiş ülkelerinin terörist eylemlerin hedef olduğunu belirten Davutoğlu, Somali ve Libya'nın ilk akla gelen örnekler olduğunu söyledi.
"Ancak teröristler, daha güçlü savunma mekanizmalarımıza sahip olanlarımız da dahil bizim her birimize meydan okuyacak kadar cüretkardırlar" diyen Davutoğlu, teröristlerin operasyon yöntemlerini kolayca değiştirdiğini ve yaptıkları eylemlerde giderek daha etkin hale geldiğine işaret etti.
-"TERÖRİSTLERİN EN İYİ YAPTIĞI BİRŞEY, SAVUNMA SİSTEMLERİNDE SÜREKLİ BOŞLUK ARAMALARI VE BUNA KENDİLERİNİ UYARLAMALARI"-
Teröristelerin çok iyi yaptıkları birşeyin ise savunma sistemlerinde sürekli bir boşluk arayışında olmaları ve kendilerini bu boşluklara göre uyarlamaları olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, "Teröristler aynı zamanda açık toplumların nimetlerini kendi emellerine alet etmede ve kötü niyetli faaliyetlerini gizleme konusunda çok mahirdirler. Bu durum güvenlik kuruluşlarımızı hemen her gün büyük bir sorumlulukla karşı karşıya bırakmaktadır. Bu belayla mücadele etmemiz ve vatandaşlarımıza emniyet ve güvenlik sağlamaya çalışmamız, güvenlik kuruluşlarımızın özverili çabaları ve fedakarlıklarıyla gerçekleştirmektedir" dedi. Davutoğlu, bu vesileyle görevlerini yerine getirirken yaralanan ve şehit düşenler başta olmak üzere güvenlik personelini saygıyla anmak istediğini söyledi.
-"HİÇBİR ÜLKE BU TEHDİTTEN AZADE DEĞİLDİR, ELELE VERMEDEN GALİP ÇIKAMAYIZ"-
Ülkelerin tamamının terörist tehdidi ile karşı karşıya kalırken bazen terör örgütleri ve suçlular karşısında değişen tehdit algılarının ve ulusal önceliklerin varoluşunun dile getirilmeyen bir gerçeklik olduğuna işaret eden Davutoğlu, "Hiç bir ülke bu tehditten azade değildir ve hepimiz elele vermediğiiz sürece terörizmle mücadelen galip çıkamayız. Bu mücadele uluslal tehdit algılarına veya önceliklere bakılmaksızın hiçbir terör örgütüne karşı gaflet içinde bulunmaya müsade etmez. Terörizmin arkasındaki yıkıcı ve kötü gerçekliklere tanıklık etmiş ve maalesef etmeye devam eden bir ülkeden gelen birisi olarak bu noktaya tam bir inançla değinmekteyim" dedi.
-"TERÖRLE MÜCADELEMİZ İKİ UNSURDAN OLUŞUYOR"-
Türkiye'de masum canları almaya devam eden bu belaya karşı uzun zamandır sürdürülen çalışmaların bilindiğini söyleyen Davutoğlu, Türkiye'nin terörle mücadele konusundaki mücadelesinin özünün iki ana unsurdan oluştuğunun altını çizdi.Davutoğlu, ilk olarak terörizmle yanlızca kolluk kuvvetleri tedbirleri vasıtasıyla mücadele edilemeyeceğini, mücadelenin güvenlik kısmının büyük öneme sahip olmakla birlikte istenilen sonuçları elde etmede tek başına yeterli olmadığını vurguladı. Demokratik özgürlükler pahasına güvenliği sağlamanın tek kelime ile mümkün olmadığına vurgu yapan Davutoğlu, "Dolayısıyla bir tarafta güvenlik talepleri, diğer tarafta da demokratik özgürlükler ve temel insan hakları olmak üzere bunların arasındaki hassa dengeyi kurmak zorundayız. Terörle mücadele stratejileri kapsamlı olmalı ve birçok unsuru birden içermelidir. Bu stratejiler değişen şartlara imkan verecek ölçüde de esnek olmalıdır" dedi.
-"BOŞLUK YAKALADIKLARINDA İSTİSMAR EDECEKLERDİR"-
Terörle mücadele konusunda ikinci unsur olarak uluslararası işbirliğini gösteren Davutoğlu, "Kendi içinde ne kadar başarılı olursa olsun herhangi bir terörle mücadele stratejisi ancak uluslararası işbirliğinden ve diğer ulusların tam desteğinden yararlandığı taktirde elle tutulur sonuçlara götürür. Bu halkada boşluk yakaladıkları anda teröristler bu hassas noktaya yoğunlaşıp bunu istismar edeceklerdir. Şimdi dikkatinizi bazı gerçekleri gözler önüne seren bir gerçeğe çekmek istiyorum. PKK terör örgütü ayrım gözetmeksizin sivil halkımızı ve kanun uygulama görevlilerimizi hedef alan menfur saldırılar düzenlemeye devam etmektedir. PKK masum canlar almaya devam etmekte ve kurbanlarının sayısı arttıkça bizim de PKK ve yandaşlarına karşı öfkemiz daha da kabarmaktadır" diye konuştu. Sadece birkaç gün önce bazı güvenlik görevlilerinin bu mücadelede kaybedildiğini anlatan Davutoğlu, bu kapsamda terörizmden muzdarip herkesle dayanışma içinde olduklarını dile getirdi.
-"PKK'NIN FAALİYETLERİNİ SÜRDÜRMESİ HEPİMİZE HAKARETTİR"-
Türkiye'nin tam bir kararlılıkla ve hukukun üstünlüğü ile mutlak bir uyum için PKK terörü ile mücadeleye devam edeceğinin altını çizen Davutoğlu, küresel toplumdan uluslararası hükümlülüklerine uygun olarak bu mücadelede tam destek beklendiği çağrısında bulunarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"PKK, yurt dışında görünüşte yasal yapılar ve naylon örgütlenmeler altında faaliyetlerini devam ettirmesi mümkün olmamalı. Bunları faaliyetelerini sürdürmesi hepimize bir hakarettir. Ayrıca Europol dahil, ilgili uluslararası kuruluşlarca da belirtildiği gibi uyuşturucu kaçakçılığı, haraç, karapara aklama ve turizm finansmanını da içeren PKK faaliyetleri her nerede olursa olsun bir güvenlik tehdididir. PKK'nın ifade özgürlü ilkesini suistimal etme ve kendi amaçları için kurulmuş bazı meyda kuruluşlarının hizmetlerinden faydalanma çabaları bizim için önemli bir problemdir. PKK, televizyon ve radyo istasyonları kurma ve işletme konusunda yasal boşlukları istismar etmede oldukça başarı göstdermiştir. Propaganda, eleman devşirme, nefrete teşvik ve hatta operasyonel amaçlar için bu medya kuruluşlarını kullanmaktadır. Bu meseleyi de ele almak hassasiyet arz eden bir konudur. Güvenlik gereksinimleri ve temel özgürlükler arasındaki doğru dengeyi bulmak oldukça zor. Bu nedenle dostlarımızla, özellikle de bu tür faaliyetlerin yürüdüğü ülkelerle yakinen çalışmamız ve bu çalışmaların gerçek mahiyetine göre hareket etmemiz gerekir. Bizim en büyük beklentimiz, PKK'nın bu yöndeki teşebbüslerine karşı gösterilen tepkinin diğer terör örgütlerine karşı gösterilen tepkinin aynı olmasıdır."
-"VATANDAŞLARIMIZI BU BELAYA KARŞI KORUMAK ZORUNDAYIZ"-
Terörün, en kutsal hak olan yaşam ve güvenlik hakkını ihlal ettiğine dikkati çeken Davutoğlu, "Bizler bu belaya karşı vatandaşlarımızı korumak zorundayız. Biz uluslararası düzeyde uyumlu ve kusursuz bir şekilde hareket edersek bu görevimizi ifa edebiliriz. Bu işbirliği yalnızca doğru kararları onaylayıp, güçlü açıklamalar yapmaktan ibaret değildir. Aynı zamanda somut eylemlerde bulunmak ve tereddütsüz bir siyasi irade göstermekle ilgilidir. Bu konuda birkez daha Türkiye'nin bu konuda kesin taahhüdünün altını çizmek ve bu mücadeleyi uluslararası toplumun kazanabileceğine ve kazanacağına olan inancımızı dile getirmek isterim" sözleriyle konuşmasını tamamladı. - İstanbul
Son Dakika › Güncel › 'PKK'ya Öfkemiz Kabarıyor' - Son Dakika
Masaüstü bildirimlerimize izin vererek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Sizin düşünceleriniz neler ?