Sağlık Bakanı Demircan: (2)

Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Amerika ve Türkiye arasında yaşanan vize krizinin ardından sağlık alanında bir sıkıntı yaşanmadığını belirterek, "Vize krizinden sonra bir talep ya da sıkıntı ile karşılaşmadık. Amerika'da tedavi gören insanımız var. Oradan buraya gelen de olacak. Sadece tedavi de değil eğitim için gidenler var işin bir de ticaret alanı var. Vizelerin durdurulması hoş bir şey değil. Bunun elbette ki iki tarafa da olumsuz etkileri olacak." dedi.

Demircan, kahvaltılı basın toplantısında gazetecilerle bir araya geldi ve gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Iğdır Devlet Hastanesinde bir hekimin bıçaklanması olayının ardından sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarına ilişkin bir tedbirin olup olmayacağına ilişkin soru üzerine Demircan, şifa dağıtan ellerin sahibine el kalkmaması gerektiğini belirterek, şiddeti asla kabul etmediklerini bildirdi.

Hastanelerde personelin az olduğuna işaret eden Demircan, "İnsanlar, acil hastasıyla hastaneye geldiğinde kendisi ile ilgilenebilecek yol gösterecek bir ortamla karşılaşmazsa gerilir. Acil hasta onun hastasıdır. Başka bir şey düşünemez. Personel yetersizliğimiz burada etken olabilir." ifadesini kullandı.

İnsan ilişkilerinde herkesin kendisini sorgulaması gerektiğini vurgulayan Demircan, şöyle devam etti:

"Ben hekim arkadaşlarımızın büyük bir fedakarlıkla iş yaptıklarını görüyor ve biliyorum. Oraya tedavi için gelen insanımız da bunları böyle değerlendirmeli. Günde 100'ün üzerinde hastaya bakan bir insanın elbette ki yüzü gülmeyebilir veya bir noktada geç cevap verebilir. Halkımız, bunda sabırlı olmalı. Mekanlardaki darlık ve sıkıntı, bunları çözüyoruz."

Bakan Demircan, acillerdeki mekan sıkıntısını çözdüklerini belirterek, "Personel sayısını artırarak acilleri personel açısından takviye ediyoruz. Pratisyen hekim ve acilde çalışacak olan uzman hekimlerimiz, acil uzmanlarımızın sayısını artırmaya çalışıyoruz. Bu konuda medyadan da yardım istiyorum." dedi.

Türkiye'de bir yıl içinde hastanelerde 650 milyon işlem yapıldığını aktaran Demircan, "Elbette ki birtakım sorunlar olacak ama şiddeti asla kabul edemeyiz. Asgariye indirmek değil sıfıra indirmektir hedefimiz. Yapılan saldırıları kendime yapılmış gibi hissediyorum ve öyle üzülüyorum." ifadesini kullandı.

Bir gazetecinin üniversite hastanelerinin mali durumuna ilişkin ne tür düzenlemeler yapılacağına ilişkin sorusu üzerine Demircan, üniversite hastanelerinin 5 milyar liranın üzerinde bir borcu olduğunu bildirdi. Sistemin düzeltilmesi gerektiğine işaret eden Demircan, bu kapsamda üniversitelerle görüşüldüğünü ve sorunun çözüleceğine değindi.

Yönetişim çözümü getirilmesi gerektiğini savunan Demircan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Orada ikili bir yapı iç içe. Üniversite hastanesinin içinde bir eğitim kurumu var. Eğitim faaliyetleri yapıyor öbür taraftan da sağlık hizmeti veriyor. O zaman yönetimden daha çok yönetişim ilişkisi geliştirilmesi lazım. İkili sistemin birbirine zorluk çıkarmadan destekleyerek yürümesi lazım. Biz neresinde oluruz? Gelecek teklifler içinde bize düşen alan neyse biz orada oluruz ama eğitim tarafında olmayız."

Demircan, üniversite hastanelerinin yenilenmesi gerektiğini de işaret ederek, bu hastanelerin önemli bir kısmında fiziki mekan sıkıntısının yaşandığını vurguladı.

Cerrahi branşlara olan talep azlığına ilişkin bir soruya da Bakan Demircan, "Bunun düzenlemesi yapılmış ama yeterlilik noktasında sıkıntı varsa gidermek lazım. Sigorta sistemi var, onu daha da geliştirebiliriz. Bu branşlar olmadan olmaz." yanıtını verdi.

Türkiye'nin sezaryen oranlarında da dünya ortalamasının çok üzerinde olduğunun altını çizen Demircan, yüz doğumdan 53'ünün sezaryen ile olduğunu söyledi. Bu alanda da düzenleyici çalışmaların yapıldığını belirten Demircan, "Malpraktisle ilgili düzenlemeler yapılırsa ve teşvik edilirse cerrahi branşsız hastane olmaz. Cerrahi branşların önü açılırsa bunun da çözüleceğine inanıyorum. Şu anda kötü olumsuz bir durum yok ama artması lazım." ifadesini kullandı.

Bakan Demircan, sezaryen doğum oranlarının yüksek olduğu hastane ve hekimlere yönelik bir yaptırım uygulanıp uygulanmadığına ilişkin soru üzerine, "Yaptırım ve ceza diye bir şey uygulanmadı. Biz teşvik ediyoruz, yönlendiriyoruz. İmkanlarını geliştirmek istiyoruz. Suda doğum merkezleri oluşturmaya çalışıyoruz. İhtiyaç duydukları sayıda doğum küvetleri ekleyerek doğumu daha kolaylaştıran bir sistem geliştirmeye çalışıyoruz. Bu alanı teşvikle çözmek için çalışıyoruz." karşılığını verdi.

- "Vize krizinden sonra Amerika'dan bir talep gelmedi"

Amerika ile yaşanan vize krizinin sağlığı etkileyeceğine ilişkin haberlerin hatırlatılması üzerine Demircan, şu anda iki ülke arasında böyle bir sürecin yaşanmasının hoş bir durum olmadığına dikkati çekti.

Demircan, şu görüşlere yer verdi:

"Vize krizinden sonra bir talep ya da sıkıntı ile karşılaşmadık. Amerika'da tedavi gören insanımız var. Oradan buraya gelen de olacak. Sadece tedavi de değil eğitim için gidenler var işin bir de ticaret alanı var. Vizelerin durdurulması hoş bir şey değil. Bunun elbette ki iki tarafa da olumsuz etkileri olacak. Türkiye bir hukuk devletidir. Kendisine yapılanı misliyle cevabını vermek durumundadır. Ortaya çıkacak sonuçların da düzeltilmesi bizim görevimizdir. Amerika değil dünyada sağlık noktasında bizim ihtiyaç duyacağımız hizmet olacak Türkiye başka yerlerde de o hizmetleri alır. Türkiye sağlık noktasında dışarıya çok ihtiyaç duyacak noktada değil."

Demircan, antibiyotik kullanımına ilişkin bir soru üzerine ise Türkiye'de ilaç israfının olduğunun altını çizdi. Antibiyotik kullanımına ilişkin geçen sene alınan tedbirler sonrasında bir düşüş olduğuna dikkati çeken Bakan Demircan, tedbirleri almaya devam edeceklerini bildirdi.

Bazı ilaçların toplatılmasının da rutin bir faaliyet olduğuna değinen Demircan, Türkiye'de bilimsel kurulların verdiği kararların da uygulandığını aktardı.

"Türk askerinin İdlib'e girmesi konusunda, sağlık alanında sınırda ne tür tedbirler alındı" şeklindeki soru üzerine Demircan, "Bizim askerimiz, orada uluslararası bir karar gereği görev yapıyor. Onunla ilgili her türlü destek var. Bunların içinde de sağlık desteği planlanıyor, yapılıyor orada bir sıkıntı yok. Sağlık Bakanlığı'na da bir görev düştüğü zaman hemen biz yerine getiriyoruz." yanıtını verdi.

Bakan Demircan, grip salgınının olup olmadığına ilişkin bir soru üzerine şunları kaydetti:

"Mevsim bu kaçınılmaz. Özellikle bizim coğrafyamız dört mevsimi yaşatan bir coğrafya. Mevsimsel rahatsızlıklar olacak. Aşı da bilim kurullarımızın işi onlar karar verdiklerinde uyguluyoruz. Aşıya izin noktasında bilimsel kurulların alacağı kararlar uygulanır. Şu anda salgın da yok rutin mevsimsel soğuk, iklim değişiminin etkisi var sadece. Olursa biz de gerekli tedbirleri alırız. Tedbir için bizi harekete zorlayacak 'şu aşıyı yapalım bu hastalık var' kesinlikle öyle bir şey yok. Türkiye normal rutinini yaşıyor."

(Bitti)