Tgs Başkanı İpekçi: "Gazeteciler Terörist Değildir"

Türkiye Gazeteciler Sendikası(TGS) Genel Başkanı Ercan İpekçi, cezaevindeki gazetecilerin terörist olmadıklarını hatırlatarak, "Onlar gazetecilik faaliyetleri nedeniyle tutuklandılar" dedi Türkiye Gazeteciler Sendikası(TGS) Genel Başkanı Ercan İpekçi, cezaevindeki gazetecilerin terörist olmadıklarını hatırlatarak, "Onlar gazetecilik faaliyetleri nedeniyle tutuklandılar" dedi.

TBMM'de CHP Milletvekilleri Veli Ağbaba, Turfay Develi ve Melda Onur ile bir açıklama yapan İpekçi, TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in, "Cezaevindeki gazeteciler gazetecilik faaliyetlerinin dışındaki nedenlerden dolayı tutuklu" şeklindeki sözlerini hatırlatarak, bunun doğru olmadığını ileri sürdü. 97 gazetecinin cezaevinde bulunduğuna dikkat çeken İpekçi, söz konusu yasal düzenlemelerin bazılarının TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in Adalet Bakanlığı yaptığı döneme ait olduğunu söyledi. Çiçek'in şimdi bu kanunların yeniden düzenlenmesi için Meclisi harekete geçirmesini beklediklerinin söyleyen İpekçi, cezaevinde bulunan gazetecilerin terörist olmadıklarını, onların durumunu takip etmeyi sürdüreceklerinin de altını çizdi.

CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba da özgür bir demokrasinin olmadığı yerde gazetecilik gününün de kutlanamayacağını dikkat çekti.

-"PARLAMENTO, SENDİKAL HAKLAR İÇİN GEREKLİ GİRİŞİMLERE ACİLEN BAŞLAMALI"

Öte yandan, TGS tarafından Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle yapılan yazılı açıklamada, 212 sayılı yasanın 1961'de kabul edildiği 10 Ocak tarihinin her yıl "Çalışan Gazeteciler Günü" olarak kutlandığı belirtildi. Gazetecilerin özlük haklarını büyük ölçüde koruma altına alan bu yasal düzenlemelerin, uygulamada karşılaşılan çeşitli sıkıntılara rağmen hala geçerliliği ve önemini koruduğu ifade edilen açıklamada, "Yasalardaki boşlukların sendikal örgütlenme sayesinde imzalanacak toplu iş sözleşmeleriyle doldurulması mümkün olduğu dikkate alındığında, basın emekçilerinin 212 Sayılı Kanunun sağladığı avantajları kaybetme riski karşısında bu yasal düzenlemelere her zamankinden daha fazla sahip çıkması ve sendikalı olması gerektiği kuşkusuzdur" denildi.

Sendikal örgütlülüğün sağlanması ve geliştirilmesinin, çalışma koşullarının iyileştirilmesinin, iş güvencesinin sağlanmasının sadece gazetecilerin özlük haklarıyla ilgili olmadığı belirtilen açıklamada, bu hakların elde edilmesinin, aynı zamanda basın ve ifade özgürlüğünün gerçek anlamda yaşama geçirilebilmesi bakımından da hayati öneme sahip olduğu kaydedildi. "Gazetecilerin, iş güvencesi, sendikal örgütlülüğü, özlük hakları ve sendikal hakları; halkın ifade özgürlüğünü kullanabilmesiyle yakından ilişkilidir" denilen açıklamada, ne yazık ki Türkiye'de basın emekçilerinin hem devletin, hem de medya patronlarının baskıların karşı korunmasız durumda olduğu ifade edildi. TGS açıklamasında, parlamentoyu, basın ve ifade özgürlüğünü kısıtlayan tüm yasal düzenlemelerin değiştirilmesi ve basın emekçilerinin sendikal haklar önündeki engellerin kaldırılması için gerekli girişimleri acilen başlatmaya çağırdı. - Ankara