Türk Kızılayı "İstanbul Asya Bölge Toplantısı ve Çalıştayı Programı"

Türk Kızılayı Genel Başkan Vekili Kerem Kınık, terörün, toplumların birliğini parçalamayı hedeflediğini ve zaman zaman bu anlamda başarılı olduğunu belirterek, "Ancak bizler, özellikle Kızılay gibi bize millet olduğumuzu hatırlatan bu dev kuruluşun, kökü 150 yıl eskilerden gelen bu kadim, köklü çınarın bugünlerde yapması gereken asıl vazifeleri toplumu birleştirmektir." dedi.

Cevahir Otel'de düzenlenen Türk Kızılayı "İstanbul Asya Bölge Toplantısı ve Çalıştayı Programı"nın açılış oturumunda konuşan Kınık, sözlerine, "Sabah saatlerinde İstiklal Caddesi'nde gerçekleştirilen menfur saldırıda maalesef hayatını kaybedenler olduğu bilgisini aldık. Vefat edenlere rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz." şeklinde başladı.

Terörün, toplumların akıllarını hedef alıp, izlediği istikameti değiştirmeyi amaçladığını aktaran Kınık, "Terör, toplumların birliğini parçalamayı hedefler ve maalesef zaman zaman bunda başarılı olur. Ancak bizler özellikle Kızılay gibi bize millet olduğumuzu hatırlatan bu dev kuruluşun, kökü 150 yıl eskilerden gelen bu kadim, köklü çınarın bugünlerde yapması gereken asıl vazifeleri toplumu birleştirmektir. Toplumun ortak değerlerini ön plana çıkarmaktır, dayanışmaktır. Toplumsal aklımızı, değerlerimizi, vicdanımızı muhafaza etmektir. Bizler de inşallah bu çerçevede faaliyetlerimizi göstereceğiz. Ben de Çanakkale şehitlerimizi, vatan ve millet uğruna batan o binlerce güneşi, Kurtuluş Savaşı şehitlerimizi, Gazi Mustafa Kemal'i rahmetle anıyorum." ifadelerini kullandı.

Kınık, Türkiye'nin 16 bölgesinde 673 Kızılay şubesinin katılımıyla gerçekleştirilen toplantıların, 2016 sonrasında Kızılay'ın yaptığı eylem planını paylaşma amacıyla düzenlendiğini dile getirdi.

Aynı zamanda toplantıda stratejik plana ilişkin görüşlerin de alınacağını vurgulayan Kınık, şunları kaydetti:

"Ayrıca şubeler olarak sizlerin gerçekleştirmeyi düşündüğünüz hedefleri ve bu anlamda genel merkezden beklentilerinizi not ederek, genel kurula kadar olan sürede gerekirse revize etmektir. Kızılay'ın şubeleriyle, tüm teşkilatlarıyla birlikte hazırladığı bu stratejik planı hayata geçirmek için bir zemin oluşturmak amacındayız. Bu çerçevede özellikle Kızılay'ın 2016 sonrasında kendisine odak anlamda belirlediği bazı yeni alanlar var. Göç hizmetleri gibi. Bundan 5 yıl önce 3 milyon göçmenimiz yoktu. Dolayısıyla bu anlamda böyle bir teşkilat kurma zarureti vardı. Buna benzer bazı alanlarımız var. Bu çerçevede kan hizmetleri noktasında özellikle Kızılay 2016 sonrası kendisine büyük hedefler koydu. Türkiye'nin kanının yaklaşık yüzde 80'ini topluyoruz. 1,9 milyon ünite kan topluyoruz, ağırlıklı olarak bu da sizlerin çabalarıyla gerçekleştiriliyor. Türkiye'de toplam 4 milyon ünite kana ulaşmak için, yüzde 50'lik boşluğu kapatmak için 2016 sonrasında kendimize büyük bir hedef koyduk."

Kan hizmetleri alanında yeni yatırım

Sağlık Bakanlığı ve çeşitli paydaşlarla, kan hizmetlerinde dışa bağımlılığı ortadan kaldıracak yeni bir yatırıma gireceklerini vurgulayan Kınık, plazma fraksinasyon denilen kan ürünlerine her yıl milyarlarca dolar para ödeyerek yurtdışından ithal ettiklerini söyledi.

Kınık, Kızılay'ın 1967'de kendi plazma fraksinasyonunu yapabilen tesislere sahip olduğunu aktararak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu yıldan sonra maalesef birileri geldi, 'Siz niye uğraşıyorsunuz bu işlerle? Zaten daha kalitesini üretiyoruz. Alın bunları kullanın.' dedi. Tıpkı aşılarda olduğu gibi. İstanbul'un işgal edildiği yıllarda Hıfzıssıhha Enstitüsü'nde bu millet kendi aşısını üretiyordu. Savaş ortamında aşılarımızı üretmeye devam ettik. Ama bugün üretemiyoruz. Bu, milli bağımsızlığımız anlamında çok büyük bir risktir. Türkiye, insani gücü, bilim ve teknoloji noktasında bunları çok kolay üretebilecek noktada. İşte bu anlamda Kızılay olarak büyük bir inisiyatifle bu kan ürünlerinde nasip olursa 2017'nin sonuna kadar dışa bağımlılığımızı tamamen kaldıracak ve milli kan endüstrimizi oluşturacak büyük bir yatırıma giriyoruz. Kan dışında özellikle afet konusunda da dünyada özel bazı eğilimler var. Bu çerçevede birtakım yeni faaliyetlerimiz olacak."

Kızılay'ın 2016 sonrasında 2 milyon yeni Kızılay gönüllüsüne ulaşmayı hedeflediğini aktaran Kınık, ayrıca gençliğin daha çok kazanılması gerektiğine işaret etti.

Kınık, "Çünkü gençliğimizi ayırmak isteyen, onların akıllarını çelmek isteyen çok sayıda tehdit var. Gençliğimizi onlardan uzak tutmak için, onları bu milletin değerlerine kavuşturmak için Kızılaycılık çok iyi bir zenginlik. Dolayısıyla gençliğe yönelme noktasında da yeni hedeflerimiz var. Bunun ötesinde kadınlar... Merhamet, toplumsal dayanışma, bir başkasının derdiyle dertlenmek için biraz anne duygusu gerekiyor. Bu çerçevede kadınlarımızın Kızılaycılık hareketine dahil olabilmesi için daha fazla imkan oluşturmaya çalışacağız. Uluslararasılaşma noktasında çok ciddi hedeflerimiz var. Bu anlamda hedefleri gerçekleştirmek için sizlere birlikte 2016 sonrasında yeni vizyonumuzla, stratejik eylem planımızla adımlarımızı biraz daha sıklaştırarak faaliyetlerimizi sürdüreceğiz." diye konuştu.

"Felaketlere ilişkin herkesin canla başla çalıştığını görme imkanımız oluyor"

Türk Kızılayı Genel Sekreteri Ayşegül Genç de "Gerek Ankara'da gerekse bu sabah İstanbul'da duyduğumuz haberler, yine büyüyen Türkiye'yi hedef alan noktada ülkemizi zora sokmak isteyenlerce birtakım şeylerin planlandığı bir dönemi yaşadığımızı gösteriyor. Vefat edenlere Allah'tan rahmet diliyorum. İnşallah tekrarını yaşamayız." dedi.

Genç, Çanakkale şehitlerine de rahmet dileyerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bizim bu şuurla hareket edip, ülkemizin bütünlüğü için çalışan, doğusundan batısına her noktasına, son dönemlerde de sık sık ziyaret ettik, müthiş bir bilincin olduğunu, ülkemizdeki tüm felaketlere ilişkin herkesin canla başla çalıştığını görme imkanımız oluyor. Allah hepimize güç versin. Tabii zeminde çalışan sizlere, bizlere de güzel kararlar alma, kucaklayıcı kararlar alma gücü versin. Tabii bu tamamen sizlerle bugün yapacağımız çalışmada da toplayacağımız bilgilerin iyi bir şekilde değerlendirilmesi neticesinde oluşturacağımız kararlara da bağlı olacak."

Türk Kızılayı Genel Sekreter Yardımcısı Hüseyin Can da Kızılay'ı daha iyi bir noktaya taşımak için ellerinden ne geliyorsa yapmaları gerektiğini ifade ederek, şöyle devam etti:

"Güzel ve mutlu bir aileyiz. İyi ki Kızılaycıyız çünkü yardımlaşmak çok önemli bir konu. Sevgili Peygamberimizin ifade ettiği gibi 'Komşusu açken tok yatan bizden değildir" sözü bizim ana ilkemiz ve düsturumuz olmuş. Biz, dinimiz itibarıyla da insan odaklı bir dinin mensuplarıyız. Kızılaycılığın da mihenk taşını bu noktadan alıyoruz. Bizler dini, dili, ırkı, mezhebi, cinsi ne olursa olsun insanların hep yanındayız. Sizlerle birlikte dün olduk, bugün olacağız, yarın da olmaya devam edeceğiz."

Konuşmaların ardından basına kapalı devam eden toplantıya, Türk Kızılayı Genel Müdürü Mehmet Güllüoğlu, Türk Kızılayı Yönetim Kurulu üyeleri Naci Yorulmaz ve İsmail Hakkı Turunç'un yanı sıra il ve ilçe şube başkanlarıyla yönetim kurulu üyeleri katıldı.