Türkiye Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu Erzurum'da Açıklaması

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, "Seçimler öncesi yürütülen kaset siyasetinin Türkiye'de artık bittiğini düşünüyorum" dedi.

Feyzioğlu, Atatürk Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Kulübü'nün düzenlediği "Demokrasi" konulu konferansta, öğrencilerin sorularını yanıtladı.

Feyzioğlu, özel yetkili mahkemelerle ilgili soru üzerine, Balyoz Davası'nda yeniden yargılamaya ilişkin, hep cephede olduklarını, siperde hiç bulunmadıklarını belirterek, şöyle konuştu:

"Biz avukatız, nöbette durduk, ateş altında da durduk. Başımızı da birileri ateş ediyor diye çıkarmadık. Hele şimdilerde cemaat ve siyasi iktidar birbirine düştü diye ortaya çıkan boşluktan yararlanıp, ininden çıkanlardan hiç olmadık. Kafasını çıkarıp da şöyle konuşanlardan da hiç olmadık. Doğruya doğru, yanlışa yanlış demeye gayret ediyoruz. Siyasi parti siyaseti yapmıyoruz, hukukun üstünlüğü siyaseti yapıyoruz."

Feyzioğlu, Anayasa Mahkemesi Haşim Kılıç'ın açıklamalarıyla ilgili şunları kaydetti:

"Anayasa Mahkemesi'nin yargısal çare olarak kalmasının ön koşulu, kararlarını verirken günlük siyaset yapmaması, daima hukukun evrensel kurallarına bağlı kalmasıdır. Son zamanlardaki kararları, İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını refere ettiği, onlara gönderme yaptığı için takdire şayan. Sayın Kılıç'ın, konuşmasının ana fikrini yüzde 100 doğru bulduğumu ifade ediyorum. Üslup herkesin kendine hastır, herkesin kendi tercihidir. Gömlekle ilgili benzetme, kişiselleştirilmiş bir saldırı olarak nitelendirilmiştir. Sayın Kılıç'ın diğer cümlelerinin okunup, anlaşılmasını zorlaştırmıştır. Ana fikir itibarıyla hukukun üstünlüğünü savunan bir konuşmadır. Anayasa Mahkemesi'nin kararlarını Başkana bağlamak da koskoca bir heyete saygısızlıktır ve haksızlıktır. O heyetin bütün olarak verdiği kararlardan bahsediyoruz."

Bir öğrencinin, "6 Mayıs size ne ifade ediyor?" sorusuna Feyzioğlu, "Tabii ki Deniz Gezmiş'in ölüm yıl dönümünü ifade ediyor. Eğer bugün burada olmasaydım, Ankara Barosu ile kabri başında anmada olurduk" karşılığını verdi.

Feyzioğlu, yerel seçimlerden önce bazı kişilere ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarının yayınlanmasıyla ilgili de "Seçimler öncesi yürütülen kaset siyasetinin Türkiye'de artık bittiğini düşünüyorum. Kimin tarafından çekildiği, nerede arşivlendiği ve ne zaman, kim tarafından, hangi siyasi menfaat için kullanacağı bilinmeyen kasetler üzerinden siyaset yapılmasını da kınıyorum. Çünkü Türkiye'yi birisi kaset kaset arşivliyorsa, bugün bu iktidarla ilgili kaset çıkarır, yarın bu kaseti kullananlar hakkında dizi film çıkarır" değerlendirmesinde bulundu.

MİT yasasını da eleştiren Feyzoğlu, şöyle devam etti:

"MİT yasası, MİT'i, yaratıcısına dönecek yeni bir canavar olarak planladı. Canavarlar, bağımsızlıklarını kazanma telaşıyla ilk kendi yaratıcılarını yer. Öyle bir MİT yasası ki istediği kurumun bilgisayarına, veri sistemine girme yetkisi var, sormadan. İstediği belgeyi mahkeme kararı olmaksızın alma yetkisi var. Ülke içinde silahlı operasyon yapma yetkisi veriyor. Yani yeni bir kolluk gücü, polis gücü yaratıyor. Ama öğle bir polis gücü ki başında savcısı yok. Kontrol eden bir hakim yok, başında başbakan var. Başbakana bağlı ülke içinde operasyon, silahlı operasyon yapma yetkisiyle donatılmış yeni bir polis gücü yaratıyor. Bu güç, kontrolsüz bir güçtür. Kontrolsüz güç, yeni bir canavardır ve yaratıcısına dönecektir." - Erzurum