Uaö Direktörü: Türkiye, Mülteciler İçin Zorlu Görev Üstlendi

Uluslararası Af Örgütü (UAÖ) Türkiye Direktörü Begüm Başdaş, 3 milyondan fazla mülteci barındıran Türkiye'nin dünyada en yüksek mülteci nüfusuna kapılarını açan ülke olduğunu ve zorlu bir görevi üstlendiğini söyledi.

Amerika'nın Sesi Radyosu'nun sorularını yanıtlayan UAÖ Direktörü Begüm Başdaş, dünyada en yüksek mülteci nüfusunu kapılarını açan ülke konumundaki Türkiye'nin takdir edilmesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi:

"Resmi rakamlara göre, Türkiye'de 2,7 milyon Suriye'den gelen mülteci var. Bunun dışında başta Irak, Afganistan, Somali gibi ülkelerden gelerek sığınma isteminde bulunan yaklaşık 400 bin sığınmacı bulunuyor. Genel olarak sorunlar ortak, hem ayrı. Suriyeliler ülkelerinde yaşanan mağduriyet ve yıkım nedeniyle çok önde ama bu durum diğer mültecilerin yaşadığı sorunları göz ardı etmemize yol açmamalı. Türkiye, gerçekten çok zor bir görevi üstlenmiş durumda. Elbette bazı konularda yetersizlik var ama Türkiye sayısal olarak büyük bir nüfusla bir arada yaşıyor bu nedenle hakkını teslim etmemiz gerek. 2014 yılında Suriye'den gelen mültecilerin statüsü için geçici koruma yönetmeliği çıkarıldı ama önemli ama uygulamada eksiklikler var. Sağlık hakkına erişim iyi ama eğitim sorunları hala çözülebilmiş değil. Barınma hakkı ciddi problemli. Türkiye'deki Suriyeli mültecilerin ancak 260 bin kadarı AFAD kamplarında bulunuyor. Bu toplam Suriyeli nüfusunun neredeyse yüzde 10'u. Geri kalan yaklaşık 2.5 milyon Suriyeli kendi koşullarıyla barınmak zorunda kalıyor."

AVRUPA'NIN TAVRI

UAÖ Türkiye Direktörü Begüm Başdaş, özellikle İstanbul ev İzmir gibi büyük kentlerde barınma koşullarında sıkıntılar görüldüğünü ifade ederken uluslararası toplumun başta Türkiye olmak üzere Suriye'nin komşularını yalnız bıraktığını anlattı. Başdaş, ayrılan paranın kullanılacağı yerler mültecilerin geri gönderme merkezleri olmaması gerektiğini savunurken, şöyle konuştu:

"Mültecilerin kendilerini idare edebilecekleri bir yöntem olmalı. Mültecilerin uzun bir süre daha Türkiye'de yaşamak zorunda olduğunu görüyoruz. Bunun sürdürülebilir olması lazım. Avrupa'nın tavrı akıl alır gibi değil. Kesinlikle çok daha fazla mülteciye ev sahipliği yapabilecek kapasiteye sahip ama almıyorlar. Türkiye ile pazarlık yaparak mültecilerin Avrupa'ya geçişini engellemeye çalışıyorlar. Avrupa Birliği daha fazla mültecilere kapılarını açan ülkelere mali kaynakları aktarmalı, yerleştirme kotalarını yükseltmeli, aile birleşimlerini arttırmalı ve mülteci sponsorluğu mekanizmasının önünü açmalı."

- İstanbul