18 Yıl Önce Teröristlerin Açtığı Ateş Sonucu Ağır Yaralanan Süleyman Doğruöz: "Bana Gaziliği Vermediniz, En Azından Ağrılarımı Dindirin"

EDDA SÖNMEZ

Jandarma komando olarak askerliğini yaparken, Gabar Dağı'nda 2004 yılında teröristlerin açtığı ateş sonucu yanındaki silah arkadaşını şehit verirken, diğer silah arkadaşıyla birlikte yaralanan, ancak gazi sayılmayan Süleyman Doğruöz, bacağındaki ağrıların ve izlerin tedavisi için devletten yardım istiyor. Doğruöz, "İki kez ameliyat oldum. Son 4-5 aydır ise bacağım yere basamayacağım kadar ağrıyor. Yazın şort giydiğimde, yara izleri nedeniyle insanlar bana iğrenerek bakıyorlar. Bana gaziliği vermediniz, ama en azından beni sağlam hale getirin. Eskisi gibi olmasa da en azından benim ağrılarımı dindirin" dedi.

Süleyman Doğruöz, 2003-2004 yıllarında Şırnak İkizce'de Jandarma komando olarak görev yaparken teröristlere yönelik operasyonda bacağına isabet eden şarapnel parçaları ile ağır yaralandı. Aynı saldırıda yanındaki silah arkadaşlarından biri şehit olurken diğeri de kendisi gibi yaralanan Doğruöz, önce Şırnak Askeri Hastanesi'ne, ardından Diyarbakır Askeri Hastanesi'ne daha sonra da Gülhane Askeri Hastanesi'ne sevk edildi. Doğruöz, 7-8 ay süren tedavi sürecinde 2 kez de ameliyat oldu.

SGK'nın kendisini "nizamnameye uygun yaralanmadığı için gazi kabul etmediğini" belirten Doğruöz, aradan geçen 18 yıla rağmen hala çok sayıda şarapnel parçası bulunan bacağındaki ağrılar nedeniyle ayakta durmakta zorlandığını, yara izlerinin de hayatını zorlaştırdığını anlattı. Terörle Mücadele Sırasında Yaralanıp Gazi Sayılmayanlar Derneği üyesi 1983 doğumlu olan Doğruöz, ANKA Haber Ajansı'na şunları söyledi:

"BACAĞIMIN BÜYÜK BİR BÖLÜMÜ YARALANDI İKİ KEZ AMELİYAT OLDUM:  Vatani görevimi 2003-2004 yıllarında Şırnak İkizce'de Jandarma komando olarak yaptım. Çıkmış olduğumuz, 2004 10 Nisan tarihinde Şırnak Gabar Dağı'nda teröristlerin taciz ateş sonucu, girmiş olduğumuz kayanın arkasında, yanımdaki silah arkadaşım Abdulkadir Yaka şehit olurken, diğer arkadaşım Birol Karakoç ve ben orada yaralandık. Bunun üzerine helikopterlerle bizi çatışma esnasından aldılar, Şırnak Askeri Hastanesi'ne sevk ettiler. Oradan Diyarbakır Askeri Hastanesi'ne sevk oldum. Sonra da Ankara'daki eski adıyla Gülhane Askeri Hastanesi'ne sevk oldum. Bunun üzerinden yaklaşık 4-4,5 ay hastanede yattım. ve yaklaşık 7-8 ay bir tedavi sürecim oldu. Bu arada 2 kez ameliyat oldum. Sağ ayağımda et kopmaları olduğu. Bakın bacağımın büyük bir bölümüne kadar yaralandım ve bu yaraları kapattılar.

CİMER'E ŞİKAYETTE BULUNDUM: Ama halen çok ağrılarım var. ve son 4, 5 aydan beri ayağımın üstüne basamayacak şekilde ağrılarım artmasına rağmen kendimi çok zorladım. Bunun üzerine askerlik şubesine başvuruda bulundum. Tekrar benim muayene olabilmem için herhangi bir hastaneye sevkimin olmasını istedim. Sevkimin olmayacağını söylediler. Ben de Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi'ne (CİMER) yazı yazarak şikayette bulundum.  CİMER, askerlik şubesinin son bir defaya mahsus beni askeri hastaneye sevk etmesini istedi.

'KENDİ BAŞININ ÇARESİNE BAK' DEDİLER: CİMER'in tavsiye kararı üzerine Ankara Akdere Askerlik Şubesi'nden aldığım sevk yazısıyla Gülhane Hastanesi'ne gittim. Orada bana 2017'de verdikleri raporu göstererek, 'Senin işin bitti, biz sana raporunu vermişiz artık yani kendi başının çaresine bak' dediler. Kendime hiçbir bir şekilde ifade edemiyorum. Askerlik şubesine tekrar gittim. Gülhane'ye değil de herhangi bir hastaneye benim sevkimin sağlanması için yani ben muayene olmak istiyorum.

ÇOK ZOR DURUMDAYIM, HİÇ KİMSE BENİMLE İLGİLENMİYOR: 'Benim ayağım sivildeyken böyle olmadı. Vatani görevim esnasında olduğu için beni herhangi bir hastaneye beni sevk edin' dedim. Ayağımda sayısız şarapnel parçaları da var. Bu ayak her gün benimle birlikte. Yazın şort dahi giyemiyorum. İnsanlar iğrenir gibi bakıyor. Çok zor durumdayım. ve benimle de hiç kimse ilgilenmiyor. CİMER'e şikayetlerde bulundum. Ama CİMER sadece bana 'Git hastaneye başvur ya da askerlik şubesi sana sevk verecek' diyor. Ama onun haricinde gidiyorum askerlik şubesine bana herhangi bir hastaneye sevk vermiyorlar.

18 YIL GEÇTİ HALA HER GÜN AĞRIYOR: Askerlik şubesinden zor bela aldığım hastaneye sevk yazısıyla gittiğim hastanede 'Kardeşim diyor biz diyor 2017'de sana rapor vermişiz. Biz diyor sana dakika başı rapor veremeyiz' diyor. Ama bana verdikleri raporda da 2017'de, raporda yazdığı şu 'İyileşmesi zaman ister' Zaman da bu ne zaman? Ben 2004 yılında yaralandım. Yıl 2022. Aradan geçmiş 18-19 sene. Benim yaralarım dünkü gibi halen sıcacık. Dün yaralanmışım gibi ağrıyor. Bu ağrım gerçekten anlatılmaz. Ben ağrılarımı dindiremediğim gibi de ayağımda sayısız şarapnel parçası var, çıkaramadılar. Bazı şarapnel parçaları sinir uçlarına yakın olduğu için alamadılar.

BURADAN SAYIN ERDOĞAN'A, KOCA'YA SESLENİYORUM: Buradan Sayın Cumhurbaşkanımız'a, Recep Tayyip Erdoğan'a, Sağlık Bakanımız… Bana bir şekilde yardımcı olmalarını istiyorum. Ben gazi olmadıysam da en azından benim bu sağlığımla alakalı bana gerekenin yapılmasını istiyorum. Bana gaziliği vermediniz, ama en azından ayağımla alakalı beni sağlam hale getirin. Eskisi gibi olmasa da en azından benim ağrılarımı dindirin."