Atso Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Özgen, Seçimleri Değerlendirdi

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Özgen, artık isteyenin istediği yerde, istediği alanda bir iş yeri açmasının önlenmesi gerektiğini söyledi.

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Özgen, 22 Temmuz seçimleri ile siyasette yeni bir dönem başladığını belirterek, seçim sonuçlarının ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olmasını diledi.

ATSO Meclis toplantısında konuşan Kemal Özgen, seçime katılım oranının yüzde 84 gibi yüksek bir oran olmasının sevindirici olduğunu anlatarak, "Meclisin temsil gücü artmıştır. Seçim sonucu iktidar partisi açısından çok net bir başarıyı ortaya koymuştur. Önemli olan bu zaferin uzlaşma ile taçlandırılması. Milletimizin seçim iradesi ile ortaya çıkan bu sonucun ülkemizde demokrasiyi, istikrarı güçlendirmesini, siyasetten başlayarak her kesimde karşılıklı saygıya dayalı bir diyalog ve iş birliği ortamının

ortaya çıkmasını temenni ediyoruz. Siyasetimizin mümkün olduğunca geniş bir uzlaşma ile Türkiye'nin meseleleri karşısında ortak çözümleri uygulamaya koymasını bekliyoruz. Cumhurbaşkanlığı olgunlukla uzlaşarak, devlet adamı vasfıyla demokratik geleneklere uygun milletin tercihine saygılı bir süreçte seçilmeli. Ülkemizin istikrar, birlik ve beraberliğe ihtiyacı var."

Özgen, yaptığı açıklamada, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası olarak yeni hükümetin kurulmasını, Cumhurbaşkanlığı seçiminin huzur ve güven ortamını güçlendirecek şekilde tamamlanmasını ve yeni Hükümet ve Meclisin ekonomik reformlara odaklanmasını arzu ettiklerini dile getirdi.

Rekabet gücünü artırarak yapısal reformların hızla devreye sokulması gerektiğini anlatan Özgen, şöyle konuştu: "Yeni dönem mikro ekonomik değişmenin yaşandığı dönem olmalı. Biz iş adamları için önemli olan, seçim sonuçlarının ülkemizde istikrarı güçlendirmesi, ekonominin önünü açacak reformların hızla yapılmasıdır. Bunun için Hükümetin ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin, hukuk reformu, vergi reformu, kayıt dışı ekonomi ile mücadele, sanayi ve KOBİ stratejisinin belirlenmesi, sosyal güvenlik reformu,

enerji sektörü reformu, eğitim reformu gibi reform konularını, Büyük Mağazalar Kanunu, Türk Ticaret Kanunu, Toptancı Haller ile ilgili kanun gibi kanunları, Antalya'nın 2B arazileri sorunu gibi sorunları ele alarak gerekli çözümü sivil toplumla diyalog içinde üreteceğine inanıyoruz."

Seçim öncesinde Oda olarak siyasetten beklentiler konusunda bir bildiri yayınladıklarını hatırlatan Özgen, şöyle konuştu: "38 madde altında Türkiye'nin ve Antalya'nın öncelikli gördüğümüz temel konularını dile getirdik. Bunu siyasi partilerimize, adaylara verdik. Bu görüşlerimizin bugün de hükümet tarafından, siyasi partilerimiz tarafından dikkate alınmasını arzu ediyoruz. Bundan sonra tam bir tarafsızlık ve objektiflik içinde bu konuların takipçisi olmaya devam edeceğiz. Mevcut hükümet döneminde Sanayi

Bakanı, Maliye Bakanımızın destekleriyle önemli çalışmalar yaptık. Bundan sonra da sektörel sorunlar üzerinde benzer çalışmalara devam edeceğiz."

ATSO Başkanı Özgen, belediyelerin iş yeri ruhsatlarında Oda ile iş birliği yapması gerektiğini söyledi. Özgen, aksi halde iş yeri enflasyonu kalitenin bozulmasına, kayıt dışının artmasına, haksız rekabetle fiyatların düşürülmesine yol açtığını söyledi. Kayıtlı ve kaliteli iş yapanların rekabet edemediğini anlatan Özgen, şöyle konuştu: "Bu durum Antalya'da firmaların zayıf kalmasına sebep olmaktadır. Piyasaya girip rekabeti bozan, bir süre sonra ayakta kalamayıp zarar verip çıkan birçok işletme

bulunmaktadır. Biz iş yeri enflasyonunun önlenmesi için büyük mağazalar kanununun çıkmasını istiyoruz. Ancak bu kanun adı üzerinde büyük mağazalara, özellikle hipermarketlere yöneliktir. Hipermerketlerin ve büyük mağazaların şehir içine kurulmaması konusuna dönüktür. Bu son derece önemlidir, gereklidir. Ama bu da tek başına çözüm değil. Asıl çözüm belediyelerin ruhsatlar verirken, belirli kriterler koyması, ihtiyaca göre ticari alan yaratması ve buna göre ruhsat vermesidir."

Artık isteyenin istediği yerde, istediği alanda bir iş yeri açmasının önlenmesi gerektiğini anlatan Özgen, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bunun için önce bir Antalya ticaret envanteri ve haritası olması gerekli. Sonra ihtiyaca göre nerede, hangi iş yerlerinin açılabileceği belirlenmelidir. Daha sonra da iş yerinin taşıması gerekli kriterler belirlenmeli ve ruhsatlar buna göre verilmelidir. Bu kesinlikle Antalya ticaretinin en önemli meselesidir. Bu nedenle başlattığımız bu çalışma son derece önemli. Şimdi

bir taraftan KDV tahsilatı yüzde 19 artmıştır. Toptancı hal ciromuz fiyat artışları sayesinde yüzde 59 oranında artmıştır. Yaş sebze-meyve ihracatında yüzde 53 artış var. Kesme çiçek, konfeksiyon ihracatı artmaktadır. Turizmde yüzde 14 artış var. Bunlar olumlu gelişmeler. Fakat bu ticarete tam yansımıyorsa, bunun da önemli sebebi ticaret sektöründeki inşaat sektöründeki sorunlardır."

Seçim döneminin talepte bir durgunluk yarattığını anlatan Özgen, sözlerine şöyle devam etti: "Belirsizlik nedeniyle birçok kişi tüketimini, yatırımını ertelemiştir. Teşvik belgeli yatırımlar Türkiye genelinde 2006 yılına göre yüzde 6,0 azalmıştır. Antalya'da yüzde 55,1 azalış var. Şimdi bu belirsizliğin kalkmasıyla piyasanın açılmasını, faizlerde bir miktar düşüş olmasını ümit ediyoruz. Esasen dünden bu yana dövizde düşme eğilimi de belki böyle bir fırsat yaratabilir. Merkez Bankası faiz konusunda mali

disipline önem vermektedir. Ekonomide bir toparlanma olacaktır."

Turizmde yüzde 14 oranında bir artış olduğunu anlatan Özgen, bu artışın Rusya, Polonya, İsrail, Belçika, İngiltere gibi ülkelerle sınırlı olduğuna dikkat çekti. Almanya'da, Hollanda'da yatay seyirin devam ettiğini anlatan Özgen, şöyle konuyaltında Türkiye'nin ve Antalya'ştu: " Avusturya'da, Danimarka'da düşüş devam etmektedir. Yeni Hükümetten Antalya olarak en öncelikli beklentimiz turizm konusudur. Biz turizmde sorunları ve çözüm önerilerimizi seçim öncesinde ana hatlarıyla ortaya koyduk. Bu konuda ciddi

bir gelişme bekliyoruz. Tek tek çözümler meselesi önemli değil. Önemli olan sorunları çözen bir yapının kurulmuş olmasıdır. Turizm politikasının merkezi bürokratik yapıdan çıkarılması zorunlu. Destinasyon yönetimi modeli hayata geçirilmeli. Kuzey Antalya turizm projesi, Kongre merkezi kurulması, Lara temalı parkı gibi projeler sivil toplum ve siyasi partilerle uzlaşmayla, uluslararası yatırımcılara çağrı yapılarak hayata geçirilmeli. Bunun için Kültür ve Turizm Bakanlığı Antalya'da bir şura toplayarak hızla

bu konuları ele almalıdır."

(AT-HO-Y)